Selman Rüşdi'yi bıçaklayan saldırganın, İran Devrim Muhafızları'yla ilişkisi olduğu iddia edildi

24 yaşındaki Hadi Matar'ın Kudüs Güçleri tarafından yönlendirildiği savunuldu

Saldırıda ağır yaralanan Rüşdi'nin hastanedeki tedavisi devam ediyor (Reuters)
Saldırıda ağır yaralanan Rüşdi'nin hastanedeki tedavisi devam ediyor (Reuters)
TT

Selman Rüşdi'yi bıçaklayan saldırganın, İran Devrim Muhafızları'yla ilişkisi olduğu iddia edildi

Saldırıda ağır yaralanan Rüşdi'nin hastanedeki tedavisi devam ediyor (Reuters)
Saldırıda ağır yaralanan Rüşdi'nin hastanedeki tedavisi devam ediyor (Reuters)

Hint asıllı Britanyalı yazar Selman Rüşdi'ye bıçaklı saldırı düzenleyen kişinin İran Devrim Muhafızları'yla bağlantısı olduğu iddia edildi.
Kimliklerini paylaşmayan Avrupalı ve Ortadoğulu istihbarat yetkilileri, ABD merkezli VICE News'a açıklamalarında, Rüşdi'yi bıçaklayan 24 yaşındaki Hadi Matar'ın İran Devrim Muhafızları'yla bağlantılı şekilde hareket ettiğini öne sürdü.
NATO'nun terörle mücadele biriminden bir yetkili, İran Devrim Muhafızları'nın olaya doğrudan karışmadan saldırganı yönlendirdiğini savundu. Yetkili, "Matar'ın kurduğu iletişimler detaylı şekilde incelenmeli. Soruşturma ilerledikçe, bu bağlantılara dair daha fazla detay açığa çıkacak" dedi.
Ortadoğulu istihbarat görevlisi de Matar'ın saldırıdan önce "doğrudan ya da dolaylı şekilde Kudüs Güçleri'yle bağlantılı kişilerle iletişime geçtiğinin net olduğunu" iddia etti. Yetkili, "Bu işe ne kadar dahil oldukları henüz belli değil. Doğrudan desteklenen bir suikast girişimi niteliğinde miydi veya hedef seçiminde birtakım yönlendirmeler mi yapıldı, bunları bilmiyoruz" ifadelerini kullandı.
1988'de kurulan Kudüs Güçleri, İran Devrim Muhafızları'na bağlı hareket eden ve yurtdışındaki operasyonlarda yer alan bir özel kuvvet.
İstihbarat yetkilisi, "ABD'de doğan 24 yaşındaki bu kişi, tek başına gidip Selman Rüşdi'yi hedef olarak belirlemedi" dedi.
Matar'ın ailesinin Lübnan'ın güneyinde yer alan, İran'a ve Hizbullah'a yakınlığıyla bilinen Yaroun köyünde yaşaması, saldırganın Hizbullah'la ilişkisi olabileceği iddialarını da gündeme getirmişti.
Köy civarındaki bir bölgede yaşayan ve kimliğini paylaşmayan bir Hizbullah komutanı, "Yaroun'daki birçok aile direnişi destekliyor, bu açık. Fakat bu çocuğun Hizbullah'la hiçbir alakası yok. Onu tanımıyoruz ve tanımadığımız kişilerin yer aldığı uluslararası entrikaların içine çekilmek istemiyoruz" ifadelerini kullandı.
Kimliğini gizli tutan Lübnanlı bir güvenlik yetkilisi ise ABD'nin Matar'ın Lübnan'a seyahatleriyle ilgili bilgi istediğini, saldırganın Hizbullah'tan askeri eğitim alıp almadığını belirlemeye çalıştığını paylaştı.
Yetkili, "Amerikalılar bu kişiyle yakından ilgileniyor. Soruşturmalarına destek sağlamak için elimizden gelen bilgiyi paylaşacağız. Fakat birinin çıkıp suikast yapması için bu kişiye eğitim verdiğini kabul etmesinin pek gerçekçi olduğunu düşünmüyorum" dedi.
75 yaşındaki Rüşdi, 12 Ağustos'ta New York eyaletinde düzenlenen bir konferansta bıçaklı saldırıya uğramış ve hastaneye kaldırılmıştı.
İkinci dereceden cinayete teşebbüs ve bıçaklı saldırı düzenlemekle suçlanan Matar ise çıkarıldığı ilk mahkemede suçsuz olduğunu iddia etmişti.

Şeytan Ayetleri yüzünden fetva verilmişti
1989'da yayımlanan Şeytan Ayetleri romanı, Hz. Muhammed'e ithamda bulunduğu gerekçesiyle İslam dünyasından büyük tepkiler almıştı.
14 Şubat 1989'da İran lideri Ayetullah Humeyni tarafından fetva verilerek Rüşdi'nin başına 3 milyon dolar ödül konmuştu.
Öte yandan İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani, pazartesi günü yaptığı açıklamada ülkenin saldırıyla bir ilişkisi olmadığını savunmuş, "Bizim saldırıyı düzenleyen kişiyle ilgili malumatımız, sadece ABD basınından duyduğumuzdan ibaret. Konuyla ilgili bilgimiz yok" demişti.
Independent Türkçe, VICE, New York Times



Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
TT

Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)

ABD Ulusal Radyosu "NPR" dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Philadelphia’lı yayıncı Andrea Lawful-Sanders'ın, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından hazırlanan soruları sorduğu röportajın ardından istifasını sunduğunu bildirdi.

Philadelphia kanalı röportajı, Biden'ın eski Başkan Donald Trump ile tartışmasından sonra medyaya ilk çıkışı olarak tanımladı.

Biden, 14 dakikalık röportajda siyah seçmenlerin gücünü vurguladı ve yönetiminin, siyah üniversiteleri desteklemek ve ilk siyah kadın Yüksek Mahkeme yargıcını aday göstermek gibi bazı başarılarını övdü.

NPR, Sanders ve bir başka sunucunun hafta sonu Biden kampanya ekibinin hafta başında kendilerine röportaj için sorular verdiğini itiraf ettiklerini belirtti.

Biden, Earl Ingram'ın programında Afrikalı Amerikalılarla ilgili aynı konular hakkında konuşmuş ve onlar için neler başardığını vurgulamıştı.

CNN'den Victor Blackwell ile yapılan ortak röportaj sırasında Blackwell hem Sanders'a hem de Ingram'a şu soruyu yöneltti: "Soruları Beyaz Saray'dan ya da kampanya ekibinden mi aldınız, yoksa soruları önceden göndermeniz mi istendi?" Bu soruyu sormamın nedeni ikinizi de eleştirmek değil, daha ziyade şunu öğrenmek istiyorum: Beyaz Saray şu anda Başkan'ın canlılığını ve etkinliğini kanıtlamaya çalışıp çalışmadığını bilmek istiyorum, bunu, Başkan'ın kendisine hangi soruların sorulacağını bilmesi için röportajdan önce soruları göndererek mi yapıyor?

Sorular onay için bana gönderildi" diyen Lawful-Sanders, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana sekiz soru geldi ve onayladığım dört tanesi seçildi.

Ingram cevap vermedi, ancak cumartesi günü Associated Press'e ayrı olarak yaptığı açıklamada, Biden'ın yardımcılarının kendisine önceden dört sorudan oluşan bir liste gönderdiklerini söyledi.

Önceden belirlenmiş soru listenin kendisini tereddütte bırakmasına rağmen, "bu ABD Başkanı ile konuşma fırsatı olduğu için" görüşmeye devam ettiğini belirtti.

İtiraflar, Biden'ın yoğun baskı altında olduğu ve Donald Trump'a karşı geçen ayki tartışmada gösterdiği sallantılı performansın ardından hasar kontrolü yapmaya çalıştığı bir dönemde geldi.

Sanders daha sonra Facebook'ta yayınladığı kısa bir video ile cumartesi günü istifasını sunduğunu ve artık kanalda çalışmadığını vurgulayarak, "bu yolculukta rol oynayan" herkese teşekkür etti.

Philadelphia kanalı, iş ilişkilerinin sona erdiğini ayrıca duyurdu ve kanalın yöneticisi Sarah Lomax yaptığı açıklamada, 3 Temmuz röportajının "yönetimin bilgisi, istişaresi veya iş birliği olmaksızın yayıncı tarafından bağımsız olarak ayarlandığını" söyledi."

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgili bir kaynağa göre bu itirafların yol açtığı tartışmaların ardından Biden'ın kampanya ekibi soru önermekten vazgeçme kararı aldı.

Biden'ın görev süresi boyunca, son yedi başkana göre daha az basın toplantısı ve medya röportajına katılması dikkat çekidir.