Selman Rüşdi'yi bıçaklayan saldırganın, İran Devrim Muhafızları'yla ilişkisi olduğu iddia edildihttps://turkish.aawsat.com/home/article/3819331/selman-r%C3%BC%C5%9Fdiyi-b%C4%B1%C3%A7aklayan-sald%C4%B1rgan%C4%B1n-i%CC%87ran-devrim-muhaf%C4%B1zlar%C4%B1yla-ili%C5%9Fkisi
Selman Rüşdi'yi bıçaklayan saldırganın, İran Devrim Muhafızları'yla ilişkisi olduğu iddia edildi
Saldırıda ağır yaralanan Rüşdi'nin hastanedeki tedavisi devam ediyor (Reuters)
Hint asıllı Britanyalı yazar Selman Rüşdi'ye bıçaklı saldırı düzenleyen kişinin İran Devrim Muhafızları'yla bağlantısı olduğu iddia edildi.
Kimliklerini paylaşmayan Avrupalı ve Ortadoğulu istihbarat yetkilileri, ABD merkezli VICE News'a açıklamalarında, Rüşdi'yi bıçaklayan 24 yaşındaki Hadi Matar'ın İran Devrim Muhafızları'yla bağlantılı şekilde hareket ettiğini öne sürdü.
NATO'nun terörle mücadele biriminden bir yetkili, İran Devrim Muhafızları'nın olaya doğrudan karışmadan saldırganı yönlendirdiğini savundu. Yetkili, "Matar'ın kurduğu iletişimler detaylı şekilde incelenmeli. Soruşturma ilerledikçe, bu bağlantılara dair daha fazla detay açığa çıkacak" dedi.
Ortadoğulu istihbarat görevlisi de Matar'ın saldırıdan önce "doğrudan ya da dolaylı şekilde Kudüs Güçleri'yle bağlantılı kişilerle iletişime geçtiğinin net olduğunu" iddia etti. Yetkili, "Bu işe ne kadar dahil oldukları henüz belli değil. Doğrudan desteklenen bir suikast girişimi niteliğinde miydi veya hedef seçiminde birtakım yönlendirmeler mi yapıldı, bunları bilmiyoruz" ifadelerini kullandı.
1988'de kurulan Kudüs Güçleri, İran Devrim Muhafızları'na bağlı hareket eden ve yurtdışındaki operasyonlarda yer alan bir özel kuvvet.
İstihbarat yetkilisi, "ABD'de doğan 24 yaşındaki bu kişi, tek başına gidip Selman Rüşdi'yi hedef olarak belirlemedi" dedi.
Matar'ın ailesinin Lübnan'ın güneyinde yer alan, İran'a ve Hizbullah'a yakınlığıyla bilinen Yaroun köyünde yaşaması, saldırganın Hizbullah'la ilişkisi olabileceği iddialarını da gündeme getirmişti.
Köy civarındaki bir bölgede yaşayan ve kimliğini paylaşmayan bir Hizbullah komutanı, "Yaroun'daki birçok aile direnişi destekliyor, bu açık. Fakat bu çocuğun Hizbullah'la hiçbir alakası yok. Onu tanımıyoruz ve tanımadığımız kişilerin yer aldığı uluslararası entrikaların içine çekilmek istemiyoruz" ifadelerini kullandı.
Kimliğini gizli tutan Lübnanlı bir güvenlik yetkilisi ise ABD'nin Matar'ın Lübnan'a seyahatleriyle ilgili bilgi istediğini, saldırganın Hizbullah'tan askeri eğitim alıp almadığını belirlemeye çalıştığını paylaştı.
Yetkili, "Amerikalılar bu kişiyle yakından ilgileniyor. Soruşturmalarına destek sağlamak için elimizden gelen bilgiyi paylaşacağız. Fakat birinin çıkıp suikast yapması için bu kişiye eğitim verdiğini kabul etmesinin pek gerçekçi olduğunu düşünmüyorum" dedi.
75 yaşındaki Rüşdi, 12 Ağustos'ta New York eyaletinde düzenlenen bir konferansta bıçaklı saldırıya uğramış ve hastaneye kaldırılmıştı.
İkinci dereceden cinayete teşebbüs ve bıçaklı saldırı düzenlemekle suçlanan Matar ise çıkarıldığı ilk mahkemede suçsuz olduğunu iddia etmişti.
Şeytan Ayetleri yüzünden fetva verilmişti
1989'da yayımlanan Şeytan Ayetleri romanı, Hz. Muhammed'e ithamda bulunduğu gerekçesiyle İslam dünyasından büyük tepkiler almıştı.
14 Şubat 1989'da İran lideri Ayetullah Humeyni tarafından fetva verilerek Rüşdi'nin başına 3 milyon dolar ödül konmuştu.
Öte yandan İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani, pazartesi günü yaptığı açıklamada ülkenin saldırıyla bir ilişkisi olmadığını savunmuş, "Bizim saldırıyı düzenleyen kişiyle ilgili malumatımız, sadece ABD basınından duyduğumuzdan ibaret. Konuyla ilgili bilgimiz yok" demişti. Independent Türkçe, VICE, New York Times
ABD Trump kararını bekliyor... Akıbeti ne olacak?https://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5026100-abd-trump-karar%C4%B1n%C4%B1-bekliyor-ak%C4%B1beti-ne-olacak
Eski ABD Başkanı Donald Trump, dün (çarşamba) jüri müzakerelerinin başlamasının ardından mahkeme salonundan çıktı. (Reuters)
Eski ABD Başkanı Donald Trump, New York Ceza Mahkemesi’ndeki jürinin, pornografik film oyuncusu Stormy Daniels ile yaşadığı iddia edilen kısa süreli ilişkiyi gizlemek için 2016 seçimleri sırasında iş kayıtlarında tahrifat yaptığına dair iddialarla ilgili kritik bir karar vermek üzere dün (Çarşamba) görüşmelere başlamasıyla, seleflerinin hiçbirine benzemeyen bir kader anıyla karşı karşıya.
‘Sus parası’ davasında haftalarca süren tanık çağırma ve incelemeler sunma sürecinin ardından Trump'ın kaderi, New York'tan 12 üye ve 6 yedek üyeden oluşan ve her an karar verebilecek olan jürinin elinde. ABD'nin eski başkanının cezai suçlamalarla yargılanmasıyla sonuçlanacak bu tarihi görev haftalar da sürebilir.
Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın dünkü (çarşamba) duruşmaya katılırken çizilmiş bir resmi (Reuters)
Trump, 2016 seçimleri sırasında gerçek adı Stephanie Clifford olan Daniels'ı susturmak için kendisine yapılan 130 bin dolarlık ödemeyi gizlemek amacıyla şirketi Trump Organization'ın kayıtlarında tahrifat yaptığı gerekçesiyle 34 suçlamayla karşı karşıya. O yıl Trump, Demokrat rakibi Hillary Clinton'ı mağlup etmişti.
7 erkek ve 5 kadın
Yargıç Juan Merchan'ın 7 erkek ve 5 kadından oluşan jüriye müzakerelerle ilgili talimatlar ve usul kuralları hakkında bilgi vermesinin ardından, jüri, dün yerel saatle 11:30'dan kısa bir süre önce kararı değerlendirme sürecine başlamak üzere özel bir odaya girdi. Jürinin tartışmaları gizli olacak, ancak Yargıç Merchan'a ifadeleri yeniden dinlemek veya kanıtları görmek için not gönderebiliyorlar. Ayrıca karara varmaları ya da varamamaları halinde mahkemeyi bu şekilde bilgilendirecekler. Diğer yandan Merchan jüriye, “Buradaki kanıtları değerlendirmek benim sorumluluğum değil, bu sizin işiniz” mesajını verdi.
Manhattan'da ikamet eden ve profesyonel geçmişleri olan jüri üyeleri, Avukat Cohen ve Daniels'ın ifadeleri de dahil olmak üzere sık sık duruşmadaki ifadelerle meşgul görünüyorlardı. Birçoğu notlar aldı ve tanıkların, Manhattan savcılarının ve Trump'ın avukatlarının sorularını yanıtlamalarını dikkatle izledi.
Eski ABD Başkanı Donald Trump’ın destekçileri dün (çarşamba) Manhattan'daki adliye binasının önünde toplandı. (AFP)
Trump'ın mahkûm edilebilmesi için jüri üyelerinin makul bir şüphenin ötesinde, ticari kayıtlarda tahrifat yaptığına ya da bu kayıtların yanlış girilmesine neden olduğuna ve bunu aldatma niyetiyle ve başka bir suç işleme ya da gizleme niyetiyle yaptığına kanaat getirmeleri gerekiyor. Yasaya göre, savcıların bu unsurlardan birini ya da ikisini kanıtladığını tespit edemezlerse, Trump'ı beraat ettirmeleri gerekiyor.
Savcılar, Trump'ın kampanya finansmanı yasası ihlallerini gizlemek için ticari kayıtlarda tahrifat yaptığını ve seçimi teşvik etmek veya engellemek için komplo kurduğunu iddia ederek eyalet seçim yasasını ihlal ettiğini iddia ediyor.
‘Aşağılayıcı’ koşullar
Müzakerelerin başlamasına saatler kala Trump, dün sabah adliyeye gitmek üzere Trump Tower'dan ayrılmadan önce sosyal medya ağında duruşma, Yargıç Merchan ve eski avukatı Michael Cohen hakkında kapsamlı bir konuşma daha yayınladı.
New York Ceza Mahkemesi’ni ‘Kanguru Mahkemesi!’ olarak adlandıran Trump, Yargıç Merchan'ın, iddia edilen eylemlerinin o zamanki avukatı Cohen'in tavsiyesi üzerine gerçekleştirildiği gerekçesiyle kendisini savunmasını engellediğini iddia etti. Trump'ın avukatları Mart ayında mahkemeye bu savunmaya itibar etmeyeceklerini söylemişlerdi. Trump ayrıca, Cohen'i kastederek “Benden çalarken yakalanan evsiz adam dışında ortada bir suç yoktu!” dedi.
Anayasa uzmanları, herhangi bir mahkûmiyet kararının Trump'ın seçimlere adaylığını koymasını ya da seçilmesi halinde başkan olarak görev yapmasını engellemeyeceğini söyledi.
Herhangi bir jüri kararının oybirliğiyle alınması gerekiyor. Müzakereler sırasında, duruşmanın her dakikasında mahkeme salonunda oturan altı yedek jüri üyesi, hasta ya da başka bir şekilde müsait olmayan bir jüri üyesinin yerine geçmeleri gerekmesi ihtimaline karşı ayrı bir odada tutulacak. Böyle bir durumda, yedek jüri üyesi yerine oturduktan sonra müzakereler yeniden başlayacak.
Trump'ın olası mahkumiyeti, başkanlığa adaylığını koymasını veya seçilmesi halinde başkan olarak görev yapmasını engellemeyecek. (Anayasa uzmanları)
Trump suçlu bulunursa, New York Şehri Denetimli Serbestlik Dairesi'nin zorunlu mahkûm incelemesi de dahil olmak üzere, kendisi için ‘aşağılayıcı’ kabul edilen koşullarla karşı karşıya kalabilir. Mahkemenin denetimli serbestlik bürosu hakimler için sunum raporları hazırlıyor. Burada Trump'la kişisel geçmişi, akıl sağlığı ve mahkumiyetine yol açan koşullar hakkında mülakat yapılacak.
Hapse girecek mi?
Eski savcılar, Trump'ın davadaki herhangi bir suçlamadan suçlu bulunması halinde, New York'un ceza adaleti sisteminde hüküm giymiş suçlulara yapılan rutin muamele ve olası bir temyiz için zaman çizelgesi hakkında bilgilendirilmesi de dahil olmak üzere, Trump için olası deneyimlerin bir karışımını çizdiler. Trump'ın eski bir başkan ve 5 Kasım'daki başkanlık seçimlerinin muhtemel Cumhuriyetçi adayı olması nedeniyle, cezaevine gönderilmesi halinde Gizli Servis'in kendisini nasıl koruyacağı ve ev hapsine mahkûm edilmesi halinde kampanya etkinliklerine seyahat etmesine izin verilip verilmeyeceği gibi olağanüstü hususlar da söz konusu olacak.
Eski ABD Başkanı Donald Trump, dün (Çarşamba) oturumun bitiminden sonra gazetecilere seslendi. (AP)
Merchan, Trump'ın 4 Nisan 2023'te çağrılmasının ilk gününden itibaren, Trump'ın seçim kampanyasını yürütme becerisine müdahale etmekten hoşlanmadığını söylemişti. Merchan, “O ABD Başkanlığı’na aday. Açıkçası, ABD Anayasası Birinci Değişikliği hakları çok önemli” ifadelerini kullanmıştı.
Merchan, 6 Mayıs'ta olası bir hapis cezası verme konusundaki isteksizliğini dile getirmiş ve suçlu bulunması halinde Trump'ın hapsedilmesinin yükünü taşıyacak diğer kişilerle ilgili endişelerini ifade ederek hapishaneyi ‘gerçekten son çare’ olarak tanımlamıştı. “Bu cezayı uygulamak zorunda kalacak insanlar için endişeleniyorum: Mahkeme memurları, infaz koruma memurları, Gizli Servis görevlileri ve diğerleri” şeklinde konuşan Merchan, ‘hapishanenin söz konusu olmadığı’ uyarısında bulundu.
Merchan duruşma sırasında Trump'a, “Eğer gerekli ve uygunsa bunu yapacağımı anlamanızı istiyorum” dedi.
Ancak hukuk uzmanları, sabıka kaydı bulunmayan 77 yaşındaki Trump için hapis cezasının pek olası görünmediğini söyledi. E sınıfı ağır suçlar 16 aydan dört yıla kadar hapisle cezalandırılabiliyor. Trump'ın suçlu bulunması halinde belirlenecek en önemli husus, bir devlet tesisinde ya da özel bir ortamda bir tür hapis cezasıyla mı yoksa şartlı tahliye yoluyla daha az kısıtlayıcı bir deneyimle mi karşı karşıya kalacağı.