İngiltere'de başbakan adayı Truss'ın Macron'la ilgili yorumu eleştirilere neden oldu

Liz Truss (Reuters)
Liz Truss (Reuters)
TT

İngiltere'de başbakan adayı Truss'ın Macron'la ilgili yorumu eleştirilere neden oldu

Liz Truss (Reuters)
Liz Truss (Reuters)

İngiltere'de iktidardaki Muhafazakar Partinin liderliği için en güçlü aday konumunda bulunan Liz Truss'ın, "Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, İngiltere'nin dostu mu yoksa düşmanı mı?" sorusuna verdiği "Henüz belli değil" yanıtı tepkilere yol açtı.
Truss, partisinin seçim kampanyasında yöneltilen Macron'un, İngiltere'nin "dostu mu yoksa düşmanı mı?" sorusuna, "Henüz belli değil" yanıtını verdi ve "Başbakan olursam onu 'sözleriyle değil, eylemleriyle' değerlendireceğim" dedi.
Aynı soru, eski Maliye Bakanı olan rakibi Rishi Sunak'a yöneltildiğinde ise Sunak, Macron'u "dost" olarak gördüğünü söyledi.
Anketlerde önde gözüken başbakan adayı Truss'un Macron'la ilgili bu yorumuna hem muhalefet hem de kendi partisinden tepki geldi.

Muhalefetten Truss'a "Fransa'ya hakaret" eleştirisi
Ana muhalefetteki İşçi Partisi milletvekili ve Gölge Dışişleri Bakanı David Lammy, Truss'un ifadeleri üzerine, başbakan adayının "İngiltere'nin en yakın müttefiklerinden birine hakaret ettiği" değerlendirmesinde bulundu.
Truss, muhalefetin yanı sıra kendi partisinden de eleştirilere maruz kaldı.
Eski bakanlardan Alistair Burt, Twitter'dan yaptığı paylaşımda, Truss'un "ciddi bir hata" yaptığını belirterek başbakan adayının daha diplomatik bir ton kullanması gerektiği yorumunda bulundu.
Bir diğer eski bakanlardan Gavin Barwell de "Dışişleri Bakanı'nın (Truss), Fransa'yla askeri bir ittifak içinde olduğumuzu bildiğini düşünürdünüz" ifadesini kullandı.
Son yıllarda İngiltere ve Fransa arasındaki ikili ilişkiler, tarafların Brexit'ten bu yana başta balıkçılık ve düzensiz göç gibi konularda yaşadığı anlaşmazlıklar nedeniyle zarar gördü.



Avdiivka'nın düşüşü Ukrayna savunmasının çöküşünün habercisi mi?

Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
TT

Avdiivka'nın düşüşü Ukrayna savunmasının çöküşünün habercisi mi?

Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)

Kiev güçleri, Ukrayna'nın doğusundaki Avdiivka şehrinden askerlerinin çoğunun hayatını “korumak” amacıyla çekildiklerini duyurdu. ABD Başkanı Joe Biden'ın yönetimindeki askeri komutanlar şehrin Moskova güçlerinin eline geçmesinden bir gün önce, şehrin düşüşünün Ukrayna savunmasının çökmesine neden olacağına dair kötümserdi.

Telegram üzerinden açıklama yapan bölgedeki Ukrayna kuvvetlerinin komutanı General Oleksandr Tarnavsky, kuvvetlerinin büyük oranda tahrip olmuş bu sanayi şehrinin yakınında kuşatılmaktan kaçındığını ifade etti. Savaşın başlamasının ikinci yıldönümünde ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yeniden seçilmeye hazırlanmadan önce sadece Ukrayna ile değil, tüm Batı ile olan çatışmada politikalarının doğruluğuna dair kesin “kanıt” sağlamak için şehri ele geçirmeyi hedeflemesinin uzun zaman önce Moskova'nın planladığı Rus saldırısı olması Pentagon yetkililerinin endişelerini arttırdı.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelensky, Münih Güvenlik Konferansı'nda Avdiivka'dan çekilmenin "en fazla sayıda hayatı kurtarabilmek için doğru bir karar" olduğunu söyledi: "Kuşatılmaktan kaçınmak için diğer sınırlara geri çekilmeye karar verdik" dedi.

Zelensky, toplananlara açıkça “gerçek dışı” olarak tanımladığı silah eksikliğini giderme çağrısında bulunarak: “Maalesef Ukrayna'da, özellikle topçu ve uzun menzilli silahların kapasite eksikliği göz önüne alındığında, gerçekçi olmayan silah temin edilememe durumunda tutmak, Putin'in mevcut savaşın temposuna ayak uydurmasını sağlıyor. Demokrasinin zamanla kendi kendine zayıflaması da ortak kararlılığımızı baltalıyor” dedi.

Rusya Ukrayna’yı neden işgal etti

Sovyetler Birliği’nin 1991’de dağılmasının ardından Ukrayna üzerindeki Rusya nüfuzu aşamalı olarak azalmaya başladı. Kiev

Hükümeti Rusya yanlısı Cumhurbaşkanı Yanukoviç’e karşı Avrupa Birliği yanlısı hükümeti destekleyen halk hareketinin Kasım 2013’te başlattığı ve Onur Devrimi olarak adlandırılan gösteriler sonrası Yanukoviç Moskova’ya kaçmak zorunda kaldı.

Moskova Ukrayna’yı ekonomik ablukaya aldıktan sonra 2014’te Kırım’ı işgal etti. Rusya ayrıca 2015’te Ukrayna’nın doğusundaki ayrılıkçıları destekleyerek Donetsk ve Donbass bölgelerini işgal etti.

21 Şubat 2022’de Putin yönetimi Ukrayna’yı topyekun işgal kararı aldı. Kiev güçlerinin savunması karşısında planını ilerletemeyen Rusya ülkenin doğu kesimlerinde saldırılarını sürdürüyor.