Dünya çapında Kovid-19: Toplam enfeksiyon sayısı 600 milyonu aştı

Taipei’de bir sokak (AP)
Taipei’de bir sokak (AP)
TT

Dünya çapında Kovid-19: Toplam enfeksiyon sayısı 600 milyonu aştı

Taipei’de bir sokak (AP)
Taipei’de bir sokak (AP)

ABD’deki Johns Hopkins Üniversitesi’nin yayınladığı son veriler, Asya ve Avrupa kıtalarının bazı bölgelerinde Kovid-19 kaynaklı vaka sayısının halen yüksek olduğunu gösterdi. Dünya çapında kaydedilen toplan enfeksiyon sayısı 602 milyona ulaşırken, toplam can kaybı sayısı 6 milyon 490 bin 895’e yükseldi.
Şarku’l Avsat’ın Tayvan Merkez Salgın Komuta Merkezi’nden (CECC) aktardığına göre, ülkede 24 saat içerisinde virüse bağlı 34 bin 623 enfeksiyon ve 21 can kaybı kaydedilirken, Yunanistan’da ise 50 binden fazla enfeksiyon ve 217 can kaybı kaydedildi. Diğer yandan İtalya enfeksiyon sayısında Fransa’nın önünde yer aldı. Johns Hopkins Üniversitesi verilerine göre, İtalya’da 31 bin 87 enfeksiyon, 98 can kaybı, Fransa’da 27 bin 686 enfeksiyon ve 72 can kaybı bildirildi.
Bunun yanı sıra, perşembe günü yayınlanan bir Birleşmiş Milletler (BM) raporunda, Kuzey Kore’nin koronavirüsle mücadele için getirdiği kısıtlamaların “Ülkede insan hakları ihlallerini artırdığı” belirtildi. Bu bağlamda, bilgiye erişim, sınır güvenliğinin sıkılaştırılması, dijital gözetimin yoğunlaştırılmasının yanı sıra ek kısıtlamalar getirildiği vurgulandı.
BM’ye bağlı İnsan Hakları Ofisi tarafından Güney Kore’nin başkenti Seul’de yayınlanan ve Ekim ayında Genel Kurul’a sunulacak olan rapor, insan hakları gruplarının “Dünyadaki birçok baskıcı hükümet, kontrollerini sıkılaştırmak ve rakiplerini bastırmak için koronavirüs krizini kullandı” açıklamasında bulunduğu bir zamanda geldi.
Diğer ülkelere sığınanlarla yapılan görüşmelere ve diğer BM kurumlarından alınan bilgilere dayanan raporda, Kuzey Kore’nin 2020’nin başlarında sınırlarını kapatmasının yurt dışından bilgi erişimi üzerindeki kısıtlamaları artırdığı belirtildi. Yetkililer, sınır boyunca ordu, çitler, kameralar ve gözlem ekipmanlarının varlığını artırdı. Raporda “Bu önlemler, özellikle elektronik hafıza kartları ve çip kaçakçılığı yoluyla sağlanan bilgi kaynaklarının Kuzey Kore’ye girişini zorlaştırdı” ifadelerine yer verildi.
Pyongyang, insan hakları ihlalleri işlediğine yönelik suçlamaları birçok kez reddetti. Birleşmiş Milletler’in Kuzey Kore’ye yönelik incelemelerini eleştirerek, bunları “iç işlerine müdahale etmek için ABD tarafından desteklenen bir plan” şeklinde nitelendirdi. Kuzey Kore Mayıs ayında ilk Kovid-19 vakasını tespit ettiğini duyurmasının ardından, “Kovid-19'a karşı zafer” ilan etmiş ve Ağustos ayında sınır bölgeleri dışında maske takma zorunluluğu da dahil olmak üzere bazı kısıtlamaları hafifletmişti. 
Kore yarımadasının diğer tarafı olan Güney Kore’de ise, bir yetkili, ülkesinin gelen yolcular için seyahat öncesi Kovid-19 testinden geçme şartının önümüzdeki hafta başından itibaren iptal edeceğini, zira hükümetin, virüsün son salgınının zirve noktasını geçtiğine ve Omikron’un yayılmasının azalabileceğine inandığını belirtti. Güney Kore resmi haber ajansı Yonhap, yeni prosedürlerin Cumartesi günü yürürlüğe gireceğini bildirdi.



Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
TT

Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)

ABD Ulusal Radyosu "NPR" dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Philadelphia’lı yayıncı Andrea Lawful-Sanders'ın, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından hazırlanan soruları sorduğu röportajın ardından istifasını sunduğunu bildirdi.

Philadelphia kanalı röportajı, Biden'ın eski Başkan Donald Trump ile tartışmasından sonra medyaya ilk çıkışı olarak tanımladı.

Biden, 14 dakikalık röportajda siyah seçmenlerin gücünü vurguladı ve yönetiminin, siyah üniversiteleri desteklemek ve ilk siyah kadın Yüksek Mahkeme yargıcını aday göstermek gibi bazı başarılarını övdü.

NPR, Sanders ve bir başka sunucunun hafta sonu Biden kampanya ekibinin hafta başında kendilerine röportaj için sorular verdiğini itiraf ettiklerini belirtti.

Biden, Earl Ingram'ın programında Afrikalı Amerikalılarla ilgili aynı konular hakkında konuşmuş ve onlar için neler başardığını vurgulamıştı.

CNN'den Victor Blackwell ile yapılan ortak röportaj sırasında Blackwell hem Sanders'a hem de Ingram'a şu soruyu yöneltti: "Soruları Beyaz Saray'dan ya da kampanya ekibinden mi aldınız, yoksa soruları önceden göndermeniz mi istendi?" Bu soruyu sormamın nedeni ikinizi de eleştirmek değil, daha ziyade şunu öğrenmek istiyorum: Beyaz Saray şu anda Başkan'ın canlılığını ve etkinliğini kanıtlamaya çalışıp çalışmadığını bilmek istiyorum, bunu, Başkan'ın kendisine hangi soruların sorulacağını bilmesi için röportajdan önce soruları göndererek mi yapıyor?

Sorular onay için bana gönderildi" diyen Lawful-Sanders, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana sekiz soru geldi ve onayladığım dört tanesi seçildi.

Ingram cevap vermedi, ancak cumartesi günü Associated Press'e ayrı olarak yaptığı açıklamada, Biden'ın yardımcılarının kendisine önceden dört sorudan oluşan bir liste gönderdiklerini söyledi.

Önceden belirlenmiş soru listenin kendisini tereddütte bırakmasına rağmen, "bu ABD Başkanı ile konuşma fırsatı olduğu için" görüşmeye devam ettiğini belirtti.

İtiraflar, Biden'ın yoğun baskı altında olduğu ve Donald Trump'a karşı geçen ayki tartışmada gösterdiği sallantılı performansın ardından hasar kontrolü yapmaya çalıştığı bir dönemde geldi.

Sanders daha sonra Facebook'ta yayınladığı kısa bir video ile cumartesi günü istifasını sunduğunu ve artık kanalda çalışmadığını vurgulayarak, "bu yolculukta rol oynayan" herkese teşekkür etti.

Philadelphia kanalı, iş ilişkilerinin sona erdiğini ayrıca duyurdu ve kanalın yöneticisi Sarah Lomax yaptığı açıklamada, 3 Temmuz röportajının "yönetimin bilgisi, istişaresi veya iş birliği olmaksızın yayıncı tarafından bağımsız olarak ayarlandığını" söyledi."

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgili bir kaynağa göre bu itirafların yol açtığı tartışmaların ardından Biden'ın kampanya ekibi soru önermekten vazgeçme kararı aldı.

Biden'ın görev süresi boyunca, son yedi başkana göre daha az basın toplantısı ve medya röportajına katılması dikkat çekidir.