Süper boyutlu atomları ve lazerleri kullanan bilim insanları "atomik televizyon" icat etti

Atomik alıcı şu anda bir yemek masası büyüklüğünde

Araştırma ekibinin hazırladığı bir video, alıcı görevi gören rubidyum atomlarıyla yayımlandı (NIST)
Araştırma ekibinin hazırladığı bir video, alıcı görevi gören rubidyum atomlarıyla yayımlandı (NIST)
TT

Süper boyutlu atomları ve lazerleri kullanan bilim insanları "atomik televizyon" icat etti

Araştırma ekibinin hazırladığı bir video, alıcı görevi gören rubidyum atomlarıyla yayımlandı (NIST)
Araştırma ekibinin hazırladığı bir video, alıcı görevi gören rubidyum atomlarıyla yayımlandı (NIST)

Bilim insanları rubidyum atomlarıyla dolu bir cam kabı lazer darbeleriyle uyararak "atomik televizyon" icat etti.
ABD'deki Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü'nden (NIST) araştırmacıların deneyinde süper boyutlu rubidyum atomlarının televizyon sinyali alıcısı olarak kullanılabileceği anlaşıldı.
Geleneksel 480i çözünürlük standardını karşılayan bir video sinyali taşımak için kullanılan lazerler ve atom bulutlarına dayanan sistem, mevcut elektronik cihazlara ihtiyaç duymayan küçük ve çok yönlü iletişim cihazlarının tasarımında kullanılabilir.
Yeni teknolojinin anahtar noktası iki renkli lazer ışınının gaz halindeki rubidyum atomlarından oluşan bir cam kaba gönderilmesi. Zira bu hamle, atomları "Rydberg atomları" diye bilinen bir duruma sokuyor.
Adını İsveçli spektroskopist J. R. Rydberg'ten alan durum, bir atomun enerjiyi emmesiyle ortaya çıkıyor. Böylece elektronları çekirdeğin etrafında daha geniş bir yörüngede dönmeye başlıyor.
Bu da atomları daha büyük ve daha gergin hale getiriyor, aynı zamanda onları elektromanyetik alanlara duyarlı kılıyor. Atomların bir televizyon sinyali alıcısı olarak kullanılabilmesini sağlayan nokta da burada yatıyor.
Araştırmacılar daha önce de radyo sinyalleriyle benzer bir çalışma yapmıştı.
Yeni deneyde lazer ışınları atomlardan geçerken analiz edildi ve video sinyalleri çıkarıldı. Daha sonra bu da ekran için uygun formata dönüştürüldü.
AVS Quantum Science adlı hakemli bilimsel dergide yayımlanan araştırmanın ortak yazarı, elektrik mühendisi Chris Holloway, "Rydberg atom sensörleri aracılığıyla videonun alınacağını ve yayımlanacağını bulduk" dedi.
Şu anda, atomik alıcı bir yemek masası büyüklüğünde. Ancak araştırmacılara göre gelecekte onu küçültmek mümkün olabilir.
Bu cihazların, mevcut alıcılardan daha küçük ve çok yönlü olabileceği, ayrıca gürültülü ortamlardan daha zor etkileneceği düşünülüyor.
Independent Türkçe, Science Alert, New Scientist



Bilim insanları Güneş'i karartmaya hazırlanıyor

Bilim insanları, iklim değişikliğini yavaşlatmak için güneş ışığını engellemeyi hedefliyor (Reuters)
Bilim insanları, iklim değişikliğini yavaşlatmak için güneş ışığını engellemeyi hedefliyor (Reuters)
TT

Bilim insanları Güneş'i karartmaya hazırlanıyor

Bilim insanları, iklim değişikliğini yavaşlatmak için güneş ışığını engellemeyi hedefliyor (Reuters)
Bilim insanları, iklim değişikliğini yavaşlatmak için güneş ışığını engellemeyi hedefliyor (Reuters)

Rebecca Whittaker 

Britanyalı bilim insanları, hükümetin 50 milyon sterlinlik (yaklaşık 2,5 milyar TL) bir fonla desteklediği program kapsamında küresel ısınmayla mücadelede güneş ışığını engelleme tekniklerini deneyebilir.

Birkaç hafta içinde onaylanacak jeomühendislik projesinde bilim insanları, ışığı yansıtan parçacık bulutlarını atmosfere fırlatmak veya deniz suyu spreyleri kullanarak bulutları daha parlak hale getirmek gibi teknikleri inceleyebilir.

Başka bir yöntemse, ısıyı hapseden bir battaniye görevi gören doğal sirüs bulutlarını inceltmeyi içeriyor.

Projenin başarılı olması halinde Dünya yüzeyine daha az güneş ışığı ulaşacak ve böylece yeryüzü geçici olarak soğuyacak.

Bu, gezegeni soğutmanın nispeten ucuz bir yolu olarak düşünülse de yöntemi eleştirenler, hava örüntülerinde felaketlere yol açabileceği ve hatta yağmurları, gıda üretiminde hayati önem taşıyan bölgelerden başka yerlere kaydırabileceği uyarısında bulunuyor.

Diğer bilim insanlarıysa jeomühendisliğin, iklim değişikliğinin temel nedeni olan fosil yakıtların kullanımını durdurma çabalarını azaltabileceğini söylüyor.

Proje, ARIA diye bilinen İleri Araştırma ve Buluş Ajansı tarafından finanse ediliyor.

Birleşik Krallık hükümeti tartışmalı deneye 50 milyon sterlin ayırdı ancak gelecek 4 yıl boyunca kullanmak üzere, vergi mükelleflerinin parasından verilen toplam miktar 800 milyon sterlin (yaklaşık 41 milyar TL).

Jeomühendislik projesini yöneten ARIA Program Direktörü Profesör Mark Symes "Karbonsuzlaşma hayati önem taşıyor ancak mevcut gidişatımız, sıcaklık kaynaklı çok sayıda iklim devrilme noktasını tetikleme riski taşıyor" diyor.

Bu program, iklim felaketini önlemek için gereken zaman diliminde Dünya'yı güvenli ve sorumlu bir şekilde nasıl soğutabileceğimiz (veya soğutup soğutmamamız gerektiği) konusunda kritik ve cevapsız soruları araştıracak.

ARIA'nın geçen yıl yayımladığı bir belgede Symes bu tür devrilme noktalarına örnek vermişti. Bunlar arasında Arktik kış deniz buzlarının erimesi, Amazon yağmur ormanlarının yok olması ve bunun sonucunda ekosistem kaybı, karadaki büyük buz örtülerinin çökmesi ve bunun küresel deniz seviyesinin kayda değer derecede yükselmesine yol açması yer alıyordu.

Symes, çözümün fosil yakıtların yakılmasının durdurulması ve sera gazlarındaki fazlalıkların ortadan kaldırılması olduğunu ancak bunun, devrilme noktalarının başlangıcını önleyecek kadar hızlı gerçekleşmeyebileceğini söylüyor.

Bunun yerine bu projenin "karbonsuzlaşma için zaman kazanmamıza" katkı sağlayacağını umuyor.

Profesör Symes, projede zehirli maddeler kullanılmayacağını, açık hava deneyleri öncesinde çevresel etki değerlendirmesi yayımlanacağını ve bölgedeki topluluklara danışılacağını ifade ediyor.

Projelerin detaylarının gelecek haftalarda yayımlanması bekleniyor.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news