Çin, Ay'da yeni mineral keşfetti

Çinli bilim insanları, Ay'dan toplanan numunelerde yeni bir mineral keşfedildiğini bildirdi.

AA
AA
TT

Çin, Ay'da yeni mineral keşfetti

AA
AA

Çin Ulusal Uzay İdaresi (CNSA), Ulusal Nükleer Kurumu (CNNC) ve Atom Enerjisi Otoritesinden (CAEA) yetkililer, düzenledikleri basın toplantısıyla yeni mineralin keşfini duyurdu. 2020'de Ay'a fırlatılan Çang'ı-5 keşif aracının topladığı kaya ve toprak örneklerinde bulunan fosfat minareline "Çangızit-(Y)" adı verildi.
CNNC yetkilisi Vang Şuecun, kuruma bağlı Pekin Uranyum Jeolojisi Araştırma Enstitüsünden bilim insanlarının, X-ışını kırılımı yöntemiyle 140 binden fazla Ay parçacığı içinden tek bir kristal parçacığını yalıttığını, saç telinin yaklaşık onda biri çapındaki 10 mikronluk parçanın yeni bir mineral olduğunun anlaşıldığını belirtti.
Vang, ayrıca, araştırma ekibinin Ay numunelerinde gelecekte füzyon enerjisinden kullanılma potansiyeli bulunan "Helyum-3"ün yoğunluk derecesini de ölçtüğünü ifade etti.
Ay'dan toplanan bazalt kayaçlarda tespit edilen Çangızit-(Y) minerali, Uluslararası Mineroloji Birliği Yeni Mineraller, Terimler ve Sınıflandırma Komisyonu tarafından doğrulanarak kayıtlara geçti. Çangızit-(Y), bugüne dek Ay'da keşfedilen 6. yeni mineral oldu.
Çin'den önce ABD ve Rusya, Ay yüzeyinden kaya ve toprak numuneleri toplayarak yeni minerallerin keşfine öncülük etmişti.
Keşif, Çin'de yarın kutlanacak "Ay Festivali" olarak da adlandırılan Güz-Ortası Festivali öncesinde duyuruldu.
Mineral, tıpkı Çin'in Ay keşif programı gibi Çin mitolojisindeki Ay perisi "Çang'ı"nın adını taşıyor.

Ay keşif programı
Çin, 2019'da "Çang'ı 4" robotik aracını Ay'ın karanlık yüzüne indirerek bunu başarabilen ilk ülke olmuştu. Ay'ın yüzeyinden örnek toplaması planlanan "Çang'ı 5" aracı ise 24 Kasım 2020'de uzaya fırlatılmış, topladığı 1,73 kilogram kaya ve toprak örnekleriyle 16 Aralık 2020'de Dünya'ya dönmüştü.
CNSA'nın Ay Keşif ve Uzay Programı Merkezi Direktörü Liu Cicong, bugüne dek 4 parti halinde yaklaşık 53 gramlık 152 numune öbeğini 33 araştırma kurumundan 98 başvurucuya dağıttıklarını bildirdi.
Çin, Ay'ın karanlık yüzüne keşif aracı indirdiği Çang'ı 4 ile yüzeyden kaya ve toprak örnekleri toplayan Çang'ı 5 görevlerinin ardından 2023-2024 yıllarında yeni numune toplamayı amaçlayan Çang'ı 6 ve Ay'ın güney kutbunda keşif faaliyeti yürütmeyi amaçlayan Çang'ı 7 görevlerini planlıyor.
Öte yandan 2030'da Ay'a insanlı uzay görevi gerçekleştirmek de ülkenin hedefleri arasında.



NASA teleskobu, tuhaf cisme ışık tuttu: "Hiçbir şeye benzemiyor"

Satürn ve Uranüs arasındaki Chiron, Güneş etrafındaki bir turunu yaklaşık 50 yılda tamamlıyor (William Gonzalez Sierra)
Satürn ve Uranüs arasındaki Chiron, Güneş etrafındaki bir turunu yaklaşık 50 yılda tamamlıyor (William Gonzalez Sierra)
TT

NASA teleskobu, tuhaf cisme ışık tuttu: "Hiçbir şeye benzemiyor"

Satürn ve Uranüs arasındaki Chiron, Güneş etrafındaki bir turunu yaklaşık 50 yılda tamamlıyor (William Gonzalez Sierra)
Satürn ve Uranüs arasındaki Chiron, Güneş etrafındaki bir turunu yaklaşık 50 yılda tamamlıyor (William Gonzalez Sierra)

James Webb Uzay Teleskobu, hem asteroit hem de kuyrukluyıldız özellikleri taşıyan bir gökcisminin tuhaflıklarını gözler önüne serdi. Yüzeyinde alışılmadık biçimde buz bileşimi olan cismin, Güneş Sistemi'nin oluşum sürecine dair gizemleri aydınlatması bekleniyor. 

1977'de keşfedilen 2060 Chiron, centaur denen küçük gökcisimlerinin bilinen ilk örneği. Asteroitlere benzemelerine karşın kuyrukluyıldız özellikleri de taşıyan bu buz cisimlerin ismi, mitolojideki yarı at, yarı insan yaratıklardan geliyor.

Halihazırda yüzlercesi saptanan centaurların, Neptün'ün ötesindeki soğuk bölgelerde oluştuğu tahmin ediliyor. 

Daha sonra Güneş Sistemi'nin iç kısmına gelmeleriyle buzun süblimleşmesi sonucu etraflarında, tıpkı kuyrukluyıldızlardaki gibi gazdan bir hale veya koma oluştuğu düşünülüyor. 

Merkez Florida Üniversitesi'nden Charles Schambeau, Chiron'un bu tuhaf cisimler arasında da öne çıktığını söyleyerek "Bir kuyrukluyıldız gibi davrandığı dönemleri var, etrafında madde halkaları ve muhtemelen küçük toz veya taşlardan oluşan bir enkaz alanı var" diyor. 

NASA'nın James Webb Uzay Teleskobu'nun verilerinden yararlanan Schambeau ve ekip arkadaşları, Chiron'un bileşimini inceledi.

Bulgularını hakemli dergi Astronomy & Astrophysics'te yayımlayan ekip, Chiron'un yüzeyindeki buzlarının bileşiminin, bugüne kadar gözlemlenen diğer centaurlardan epey farklı olduğunu kaydetti.

Yüzeyinde karbonmonoksit ve karbondioksit buz halinde yer alırken, komasında da karbondioksit ve metan gazı vardı. 

Daha uçucu olan karbonmonoksitin, süblimleşerek gaz halesinde yer alması daha muhtemel bir senaryo olsa da sadece buz formunda yüzeyde bulunması şaşırtıcı bir bulgu.

Araştırmacılar gazın, Chiron'daki farklı rezervlerden karmaşık bir süreçle salındığını düşünüyor.

Schambeau "Bu sonuçlar daha önce gördüğümüz hiçbir şeye benzemiyor" ifadelerini kullanıyor. 

Bilim insanları ayrıca ilk kez bir centaurda su buzu, etan ve propan tespit etti. 

Ekip karbon içeren etan ve propanın, güneş ışığının yüzeydeki metan ve suyla teması sonucu oluştuğunu düşünüyor. 

Su ve karbondioksit gibi daha basit moleküllerinse, 4,5 milyar yıl önce Güneş Sistemi oluşurken Chiron'un bileşimine girdiği tahmin ediliyor. 

Makalenin yazarlarından Noemi Pinilla-Alonso, Chiron gibi gökcisimleri zaman içinde pek değişmediğinden bunları inceleyerek Güneş Sistemi'nin ilk dönemi hakkında fikir edinebileceklerini söylüyor. 

Pinilla-Alonso ayrıca mevcut verilere göre standart bir centaurdan söz edilemediğini belirtiyor:

James Webb Uzay Teleskobu'yla gözlemlediğimiz her aktif centaurun kendine has bazı özellikleri var. Neden farklı davrandıklarını açıklayan bir şey olmalı ya da henüz göremediğimiz, hepsi arasında ortak olan bir şey olmalı.

Gelecek 20 yıl boyunca Güneş'e gittikçe yaklaşacak Chiron daha parlak bir hal alacağı için daha net gözlemler yapmak mümkün olacak.

Bilim insanları bu sayede hem centaurlar hem de Güneş Sistemi'nin geçmişi hakkında merak ettikleri soruları yanıtlamayı umuyor.

Independent Türkçe, Live Science, Space.com, Astronomy & Astrophysics