NASA'nın Ay görevi bir kez daha ertelendi

"Bu, insanları şu anda derin uzaya gönderebilecek tek roket"

ABD'de yönetime bağlı Devlet Hesap Verebilirlik Ofisi, NASA'nın Ay planını eleştirmişti (Reuters)
ABD'de yönetime bağlı Devlet Hesap Verebilirlik Ofisi, NASA'nın Ay planını eleştirmişti (Reuters)
TT

NASA'nın Ay görevi bir kez daha ertelendi

ABD'de yönetime bağlı Devlet Hesap Verebilirlik Ofisi, NASA'nın Ay planını eleştirmişti (Reuters)
ABD'de yönetime bağlı Devlet Hesap Verebilirlik Ofisi, NASA'nın Ay planını eleştirmişti (Reuters)

NASA'nın Artemis Ay görevi kapsamında yapılacak test fırlatılışı bir kez daha ertelendi.
Orion kapsülünü taşıyan Uzay Fırlatma Sistemi (Space Launch System / SLS) adlı roketin fırlatılacağı testin, 27 Eylül'de gerçekleştirilmesi planlanıyor.
Uzay ajansı, Ay'a dönüş projesi kapsamında 29 Ağustos'ta yapılacak uçuş denemesini, taşıyıcı roketin motor tankında sorun çıkması nedeniyle son anda ertelemişti.
Deneme, önce 2 Eylül'e ertelenmiş, ancak yakıt sızıntısı sebebiyle bu da hayata geçirilememişti.
Bütün sorunların çözüldüğünü bildiren NASA, en erken deneme tarihini yine de birkaç gün erteleyerek 23 Eylül'den 27 Eylül'e çekti. Alternatif tarih olarak 2 Ekim belirlendi.
Dünyanın en güçlü roketi
NASA Başkanı Bill Nelson, SLS'nin dünyanın en güçlü roketi olduğunu savunuyor. Roketin fırlatma rampasına taşındığı mart ayında görevle ilgili açıklamalarda bulunan Nelson, şöyle konuşmuştu:
"Bu, insanları şu anda derin uzaya gönderebilecek tek roket. Dünyadaki en güçlü roket. Orion, şimdiye kadar insanları uçurmuş, insanlar için yapılmış herhangi bir uzay aracından daha uzağa gidecek. Uzayda, astronotlar için tasarlanmış herhangi bir uzay aracından daha uzun süre kalacak."
NASA, 2012'de planlamaya başladığı Artemis görevi için 2025'e kadar yaklaşık 93 milyar dolar harcama yapmış olacak. Yalnızca SLS roketinin 23 milyar dolara mâl olduğu düşünülüyor.
NASA, Ay'a dönüş görevini 2020'lerin sonunda daha ileri ve karmaşık bir aşamaya taşımayı hedefliyor.
Uzay ajansı bir sonraki aşamada 2024'te Ay yüzeyine astronotları indirmeyi ve ardından burada insanların yaşayabileceği bir üs kurmayı amaçlıyor.
Nihai hedefse insanlığın Mars'a ayak basmasını sağlamak.
Independent Türkçe, AFP, Space.com



Meta, yapay zekâ ihtiyaçları için nükleer enerjiye yöneliyor

Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)
Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)
TT

Meta, yapay zekâ ihtiyaçları için nükleer enerjiye yöneliyor

Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)
Meta'nın Kaliforniya'daki şirket merkezinin yakınındaki logosu (DPA)

Meta, Constellation Energy'den nükleer enerji satın almak için 20 yıllık bir anlaşma imzalayarak, teknoloji devlerinin veri merkezlerinin artan enerji ihtiyaçlarını karşılamak için sektörle iş birliği yapma eğilimini sürdürdü.

Meta, Haziran 2027'den itibaren Constellation'ın Illinois'deki Clinton Temiz Enerji Merkezi'nden yaklaşık 1,1 gigavat güç satın alacak. Bu, tesisin tek nükleer reaktörünün toplam çıktısını temsil ediyor.

İki şirket, uzun vadeli anlaşmanın santralin devam eden işletimini ve yeniden lisanslanmasını destekleyeceğini doğruladı.

Şarku’l Avsat’ın CNBC'den aktardığına göre Meta'nın taahhüdü olmadan santral, 2017'den bu yana kullandığı emisyonsuz kredinin süresi dolduğunda kapanma riskiyle karşı karşıyaydı.

Constellation Başkanı ve CEO'su Joe Dominguez, “Meta ile ortaklık yapmaktan gurur duyuyoruz... Meta, mevcut santrallerin yeniden lisanslanmasını ve genişletilmesini desteklemenin yeni enerji kaynakları bulmak kadar etkili olduğunu fark etti” ifadelerini kullandı.

Clinton Centre'ın üretimini de 30 megawatt artıracak olan anlaşmanın şartları açıklanmadı. Santral doğrudan Meta'nın veri merkezlerini beslemeyecek; teknoloji devinin yüzde 100 temiz enerji üretme hedefine katkıda bulunurken bölgesel şebekeye güç sağlamaya devam edecek.

Bu duyuru, büyük teknoloji şirketleri ile nükleer endüstri arasında yapılan bir dizi anlaşmanın sonuncusu. Eylül ayında Constellation, Three Mile Island'ı yeniden çalıştıracağını ve 20 yıllık bir anlaşma kapsamında Microsoft'a enerji satacağını duyurmuştu.

Google geçtiğimiz yıl küçük modüler nükleer reaktörler (SMRs) geliştiren Kairos Power ile yaptığı iş birliğinin ardından üç yeni nükleer tesisin geliştirilmesini finanse etme sözü verdi. Amazon ise ekim ayında bu reaktörlerin geliştirilmesi için 500 milyon dolardan fazla yatırım yaptı ve Mart 2024'te Susquehanna Nükleer Santrali’nde faaliyet gösterecek bir veri merkezi kompleksi satın aldı. Amazon, Google ve Meta gibi teknoloji devleri mart ayında Dünya Nükleer Birliği öncülüğünde 2050 yılına kadar nükleer enerjinin küresel olarak üç katına çıkarılması çağrısında bulunan bir taahhüdü imzaladılar.

Ancak Constellation ile yapılan anlaşma, Meta'nın nükleer enerji sektörüne ilk resmi girişi anlamına geliyor. Şirket aralık ayında, ABD'de bir ila dört gigawatt arasında yeni nükleer kapasite ekleme arzusunu belirterek, ortak olacak nükleer enerji geliştiricileri bulmak için bir teklif talebinde bulundu. Gelişmiş nükleer enerjiye odaklanan bu teklif halen değerlendirme aşamasında ve şirketin Clinton tesisine verdiği destekten farklı.

Meta Küresel Enerji Başkanı Urvi Parekh şunları söyledi: “Yapay zekâ hedeflerimizi ilerletmeye devam etmek için temiz ve güvenilir enerjiyi güvence altına almak şart. Clinton tesisinin önümüzdeki yıllarda da faaliyet göstermesine katkıda bulunmaktan ve bu tesisin ABD'nin enerji liderliğini ilerletmenin önemli bir parçası olduğunu göstermekten gurur duyuyoruz.”

Başkan Donald Trump kısa bir süre önce, 2050 yılına kadar ABD'nin nükleer kapasitesini dört katına çıkarma hedefiyle nükleer enerjinin yaygınlaştırılmasını hızlandırmayı amaçlayan dört kararname imzaladı. Bu kararnameler, diğer hususların yanı sıra, Nükleer Düzenleme Komisyonu'nun elden geçirilmesini ve yerli bir nükleer yakıt tedarik zinciri kurulmasını öngörüyor.

Beyaz Saray ayrıca, küçük modüler reaktörler de dahil olmak üzere reaktörlerin düzenleyici onayının hızlandırılması çağrısında bulundu. Geçmişte nükleer projeler yüksek ön maliyetlerden ve uzun inşaat programlarından mustaripti. Sektör, küçük nükleer reaktörlerin nükleer enerjiyi genişletmek için daha uygun maliyetli bir yol olacağını umuyor. Şu anda ABD'de faaliyette olan küçük nükleer reaktör bulunmuyor.

Diğer yandan Constellation dün yaptığı açıklamada, Clinton sahasında küçük bir nükleer reaktör inşa etme olasılığı için Nükleer Düzenleme Komisyonu'ndan yeni bir lisans almayı değerlendirdiğini duyurdu.