AB Macaristan'a sağlanan fonların 7,5 milyar avroluk kısmının kesilmesini önerdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

AB Macaristan'a sağlanan fonların 7,5 milyar avroluk kısmının kesilmesini önerdi

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, hukukun üstünlüğü ilkesini ihlal gerekçesiyle AB bütçesinden Macaristan'a sağlanan fonların yaklaşık 7,5 milyar avroluk kısmının askıya alınması çağrısında bulundu.
AB Komisyonunun bütçe ve yönetiminden sorumlu üyesi Johannes Hahn, düzenlediği basın toplantısında, ilk kez başvurulan koşulluluk mekanizmasının AB'nin bütçesinin ve mali çıkarlarının korunmasını sağlamayı amaçladığını söyledi.
Hahn, Komisyonun, AB Konseyine, Macaristan'ın hukukun üstünlüğü ilkesine yönelik ihlallerine karşı önerdiği koruma önlemlerinin, AB'nin Uyum Politikası kapsamında üç operasyonel program için taahhütlerinin yüzde 65'inin askıya alınmasını içerdiğini belirtti.
Bunun, söz konusu miktarın 7,5 milyar avro civarına karşılık geldiğini dile getiren Hahn, buna karşılık Macaristan'ın 17 reform önlemi taahhüt ettiğini söyledi.
Hahn, Komisyonun 19 Kasım'a kadar durumu izleyeceğini ve Konseyi bilgilendireceğini kaydetti.
Konseyin, söz konusu öneriyi kabul edip etmeyeceğine bir ay içinde karar vermesi gerekiyor.

Süreç
Macaristan, demokrasi ile hukukun üstünlüğü gibi ilkelerde gerileme olduğu gerekçesiyle bir süredir AB tarafından eleştiriliyor.
Hukukun Üstünlüğü 2021 raporunda Macaristan, yolsuzlukla mücadelede yetersiz kalan tedbirler konusunda eleştirilmiş, ülkede medyada çoğulculuğun tehlike altında olduğu ifade edilmişti. AB Komisyonu, Macaristan'da özellikle yargı bağımsızlığı gibi demokratik standartların aşındığını belirterek, bu ülkelerin durumu düzeltmemesi halinde "yetkilerini kullanmaktan çekinmeyeceğini" bildirmişti.
Avrupa Parlamentosu, 29 Ekim 2021'de hukukun üstünlüğü ilkesini ihlal eden söz konusu ülkenin ortak bütçeden fon almasını engellemediği gerekçesiyle Avrupa Komisyonundan davacı olmuştu.
Avrupa Adalet Divanı Savcısı, 2 Aralık 2021'da yayımladığı yazılı mütalaasında, AB'nin Macaristan'a yapılacak mali yardımların askıya alınması yolunda görüş belirtmiş, Budapeşte buna itiraz etmişti. AB'nin en yüksek mahkemesi 16 Şubat'ta, temyiz edilemeyecek bir kararla bu itirazı reddetmiş, ülkenin Birlik bütçesinden faydalanmasının hukukun üstünlüğüne uymasına bağlanmasının önü açılmıştı.
AB Komisyonu da 27 Nisan'da AB fonlarının kötüye kullanılmasına ilişkin uzun süredir devam eden endişeler nedeniyle Macaristan'a karşı bütçeden pay verilmesini şarta bağlayan prosedürü başlattığını duyurmuştu.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.