Kovid-19’un yeni eğitim yılını etkilemesine engel olmak için 6 yöntem

1 Eylül’de Şanghay’da bir okula giren öğrencilerin ateşini ölçen görevli (Reuters)
1 Eylül’de Şanghay’da bir okula giren öğrencilerin ateşini ölçen görevli (Reuters)
TT

Kovid-19’un yeni eğitim yılını etkilemesine engel olmak için 6 yöntem

1 Eylül’de Şanghay’da bir okula giren öğrencilerin ateşini ölçen görevli (Reuters)
1 Eylül’de Şanghay’da bir okula giren öğrencilerin ateşini ölçen görevli (Reuters)

Kovid-19 salgını sebebiyle zorlu geçen yaklaşık 3 yılın ardından, ebeveynler, öğretmenler ve çocuklar Mısır’da yeni eğitim yılının normal bir şekilde geçmesini umuyor. Aşılar, testler, ilaçların yanı sıra virüs hakkında daha iyi bilgi düzeyine sahip olunması sayesinde, bu durum her zamankinden daha mümkün olabilir. ABD’deki Michigan Üniversitesi’nin yayınladığı yeni rapora göre, bu hedef 6 yöntemi içermesi gereken kapsamlı bir yaklaşım olmadan gerçekleşmeyecek.
Şarku’l Avsat’ın üniversitenin resmi internet sitesinde yayınlanan rapordan aktardığına göre ilk yöntem, aşılardan mümkün olan tüm korumayı elde etmekti. Bu bağlamda, aşılanmamış veya aşılanmış ancak henüz ek doz almamış çocuk ve gençlerin en yakın zamanda aşı olmaları gerektiğine dikkat çekildi.
Geçen hafta, ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) dolaşımda olan BA.4 ve BA.5 Omikron alt varyantlarına karşı daha iyi koruma sağlayan, yeni “bivalan” ek dozlarını onayladı.
Raporda, en az iki ay önce iki doz eski aşı veya ek doz almış 12 yaşında veya daha büyük kişilerin yeni bir bivalan dozu almalarının daha iyi olduğu belirtiliyor. 
18 yaş ve üstü kişiler Pfizer veya Moderna’dan bivalan aşılardan bir ek doz alabilir ve 12 ila 17 yaş arasındakiler sadece Pfizer bivalan aşısının bir ek dozunu olabilir.
Eski aşının iki dozunu alan ancak ek doz olmayan 5 ila 11 yaş arası çocuklar ise sadece eski ek doz aşıdan olabilirler.
Raporda, okul çağındaki çocukların kardeşlerinin de unutulmaması gerektiği zira 6 yaşına kadar olan çocuklar için güvenli ve etkili aşılar mevcut olduğu belirtildi.
Araştırmalar, aşılanmış çocukların ve yetişkinlerin, özellikle de ek dozları alanların daha az şiddetli semptomlara sahip olma eğiliminde olduğunu gösterdi.
Raporda belirtilen ikinci yöntem ise, maske kullanımı. Zira maskeler yeni varyantlar da dahil olmak üzere virüse karşı koruyucu bir faktör olmaya devam ediyor.
CDC’nin yeni yönergeleri, çevredeki enfeksiyon seviyesi yüksek olduğunda okullarda maske kullanılmasını tavsiye ediyor. Seviyeler düşük olduğunda da okulda maske takmak isteyen herkese destek olunması gerektiğini söylüyor.
Okula dönüş alışveriş listesinde yüksek filtreli maskelerinde bulunması gerekiyor. Bir çocuk uygun bir cerrahi maske veya KN95, KF94 veya N95 maskeleri gibi daha yüksek filtreli bir maske takmada sıkıntı yaşıyorsa, kumaş bir maska takmasının hiç yoktan daha iyi olduğu belirtiliyor. Maskelerin, tüm gün giyilebilecek kadar uygun ve rahat olması gerekiyor.
Üçüncü yöntem olarak, hasta kişilerin evde ve diğerlerinden uzak tutulması gerektiği belirtildi. Ateşi veya diğer olası Kovid-19 semptomları olan kişilerin, ateşin ilaç yardımı olmadan gittiğinden emin olmak için en az 5 gün geçene kadar izole kalmaları gerekiyor.
İzolasyon sürecinde, enfekte kişinin kapalı bir odada ailenin geri kalanından ayrılması, yiyecek ve içeceğinin odasının kapısına getirilmesi ve tuvalete gitmesi gerektiğinde maske takması gerekiyor.
Bağışıklığı baskılanmış bireylerin, izolasyon, maske takma gibi önlemlere daha uzun süre bağlı kalmaları ve izolasyon süreçlerini sona erdirmek için 48 saatlik bir süre içinde iki kez hızlı antijen testlerinden negatif sonuç alması gerekebilir.
Raporda bahsedilen dördüncü yöntem, ciddi hastalık riski taşıyan çocuklar ve yetişkinler kategorisinin korunmasına odaklanıyor. Raporda, sağlıkları veya yaşları nedeniyle virüse yakalanma riski taşıyan kişilerle birlikte yaşayan herkesin, toplumda enfeksiyon düzeylerinin yüksek olduğu durumlarda ek önlemler (maske takmak gibi) alması gerektiği belirtildi.
Yüksek riskli bir kişiyi ziyaret etmeyi planlıyorsanız, özellikle çocuğunuz okulda veya düzenli olarak maske takmadığı etkinliklerde bulunuyor ise, virüsün onlara bulaşma olasılığını azaltmak için maske kullanmanız gerekiyor. Rapora göre, enfeksiyon riski yüksek olan 12 yaşından büyük herkes, hastalığa yakalanmaları durumunda Paxlovid gibi ilaçlar alabilirler, ancak ilacın kullanımı sadece hastalık başladıktan sonraki ilk beş gün boyunca devam etmesi gerekiyor. 12 yaşın üzerindeki yüksek risk altındaki kişiler için, şiddetli hastalıkları önleyebilen bir monoklonal antikor olan Evusheld bulunuyor. Bu antikor şiddetli Kovid-19 enfeksiyonu geçirme riski çok yüksek olan kişilere 6 ayda bir uygulanıyor.
Beşinci yöntem, temiz havaya odaklanıyor. Zira kapalı mekanlarda daha fazla hava temizlenmesinin sağlanması, enfeksiyonun yayılmasını azaltmaya yardımcı olabiliyor.
Raporda okullarda pencereleri açarak hava kalitesini iyileştirilmesi, ısıtma ve iklimlendirme sisteminde yüksek kaliteli filtrelerin kullanılması, merkezi hava kaynağına karışan temiz hava oranının artırılması, sınıfa hava temizleyicileri konulması, filtrelerin düzenli olarak temizlenmesine veya değiştirilmesinin gerektiği belirtildi.
Altıncı ve son yöntem ise geçmiş yıllarda mevcut olmayan hızlı Kovid-19 testlerinin uygulanmasıydı.
Rapora göre, bir kişi semptomlar geliştirir hızlı Kovid-19 testi pozitif çıkarsa, Kovid-19 taşıdığı ve başkalarına bulaştırabileceği neredeyse kesin olur ve hızlı Kovid-19 testinden pozitif sonuç aldığı günden sonra en az 5 gün izole olmaları gerekiyor.
Bir kişi Kovid-19 semptomları varsa veya yakın zamanda enfekte bir kişiyle yakın temasta bulunmuşsa ve hızlı test sonucu negatif çıkarsa, 48 saat sonra yeni bir hızlı testle yapması gerekiyor. Semptom göstermesi halinde izolasyona tabi tutulması veya halka açık yerlerde maske takması gerekiyor. Ayrıca daha doğru sonuçlar veren PCR testi de yaptırılabilir.



Okula gitmemek, sigara içmek ya da aşırı alkol almak kadar ölümcül mü?

Öğrenciler ders sırasında not alıyor (AFP)
Öğrenciler ders sırasında not alıyor (AFP)
TT

Okula gitmemek, sigara içmek ya da aşırı alkol almak kadar ölümcül mü?

Öğrenciler ders sırasında not alıyor (AFP)
Öğrenciler ders sırasında not alıyor (AFP)

Eğitimi uzun ömürle doğrudan ilişkilendiren ilk sistematik araştırma, okulda veya üniversitede geçirdiğiniz her yılın yaşam beklentinizi artırdığını, okula gitmemenin ise sigara içmek veya çok fazla alkol almak kadar ölümcül olduğunu ortaya çıkardı.

Şarku’l Avsat’ın The Guardian gazetesinden aktardığı habere göre, araştırmada İngiltere ve ABD gibi sanayileşmiş ülkelerin yanı sıra Çin ve Brezilya gibi gelişmekte olan ülkelerden elde edilen kanıtlar incelendi.

Söz konusu araştırmada, tam zamanlı eğitimde bir yetişkinin ölüm riskinin her yıl için yüzde 2 oranında azaldığı görüldü.

Lancet Halk Sağlığı dergisinde yer alan araştırma sonuçlarına göre, ilk, orta ve yüksek öğrenimi tamamlamak, ömür boyu sağlıklı beslenmeye eşdeğer ve resmi eğitimi olmayanlarla karşılaştırıldığında ölüm riskini yüzde 34 azaltıyor.

Tam tersi durumda, hiçbir zaman okula gitmemek ise, yetişkin sağlığı açısından, on yıl boyunca her gün beş veya daha fazla alkollü içecek tüketmek veya günde 10 sigara içmek kadar kötü.

Çalışma, İngiltere’de çocukların okulda kalmasını sağlamaya yönelik çabalara ivme kazandırırken, uzmanlar elde edilen sonuçların okula devam ile sağlık arasındaki bağlantının altını çizdiğini vurguluyor.

Bu aynı zamanda, okuldan ayrılma yaşındaki artışın yanı sıra ileri ve yüksek öğrenime devam eden gençlerin sayısındaki artışın, gelecekteki yaşam beklentisi düzeylerine yıllar ekleyebileceği anlamına da geliyor.

Eğitimin ortalama yaşam süresi üzerindeki faydaları uzun süredir kabul edilse de, Norveç Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (NTNU) ve Seattle’daki Washington Üniversitesi’ndeki akademisyenler tarafından yapılan araştırma, eğitim yıllarının sayısını, yaşam beklentisi ve ölüm oranının azalmasıyla bağlantısını hesaplayan ilk çalışma oldu.

Araştırmada yer almayan, University College London’da tıbbi istatistik profesörü ve eğitim ile sağlık arasındaki bağlantılar konusunda uzman olan Neil Davies, bunu ‘etkileyici bir çalışma’ olarak nitelendirdi.

Ancak Davies, okula devamsızlık oranlarının yüksek olmasının, çocukların gelecekteki sağlık yararlarından mahrum kalmasına da yol açabileceğini belirterek şöyle konuştu;

“Artan okul devamsızlık oranlarının, sağlık üzerindeki etkilerinin ötesinde önemli sonuçlara yol açtığını belirtmekte fayda var. Eğitime harcanan zaman ile kazanç arasındaki ilişki çok iyi araştırıldı ve oldukça sağlam. Bu durumun daha dezavantajlı öğrenciler için daha da kötü olması muhtemeldir.”

cxsdvfegb
Fransa’nın Reunion adasındaki Saint-Benoit’te okul üniformalı öğrenciler (AFP)

Araştırmacılar, Norveç hükümetinin araştırma fonu ve Bill & Melinda Gates Vakfı tarafından desteklenen meta-analizin, küresel ölüm oranlarındaki eşitsizlikleri azaltmanın bir yolu olarak eğitime artan yatırımı destekleyen ‘ilgi çekici kanıt’ olduğunu söyledi.

Çalışmanın ortak yazarı NTNU’dan Dr. Terje Andreas Eikemo, “Eğitim, yalnızca sağlığa sağladığı faydalar açısından değil, kendi başına da önemlidir. Ancak artık bu faydanın büyüklüğünü ölçebilmek önemli bir gelişmedir” dedi.

Araştırmada aynı zamanda, uzun ömürlülükteki iyileşmelerin cinsiyet, sosyal sınıf ve demografiden bağımsız olarak zengin ve fakir ülkelerde benzer olduğu görüldü.