Beşiktaş-Fenerbahçe rekabetinde 356. randevu

Spor Toto Süper Lig'in 8. haftasındaki derbi müsabakasında yarın karşı karşıya gelecek Beşiktaş ile Fenerbahçe, 356. randevuya çıkacak.

AA
AA
TT

Beşiktaş-Fenerbahçe rekabetinde 356. randevu

AA
AA

Vodafone Park'ta oynanacak ve saat 20.00'de başlayacak müsabakayı hakem Volkan Bayarslan yönetecek.
Derbi maçında kozlarını paylaşacak Beşiktaş ile Fenerbahçe, Türk futbol tarihinde daha önce 355 kez karşılaştı.
İki ekip arasında 28 Kasım 1924'te Fenerbahçe'nin 4-0 üstün tamamladığı müsabakayla başlayan 98 yıllık rekabette sarı-lacivertliler, rakibi karşısında galibiyet ve gol sayısı bakımından önde bulunuyor.
Geride kalan maçlarda Fenerbahçe 133, Beşiktaş 126 galibiyet aldı, 96 karşılaşmada ise taraflar birbirlerine üstünlük sağlayamadı.
Rekabette Fenerbahçe'nin 492 golüne, Beşiktaş 451 golle karşılık verdi.

İki takım arasındaki lig maçları
Beşiktaş ile Fenerbahçe, 1959 yılından bu yana düzenlenen lig maçlarında 132 kez karşı karşıya geldi.
Ligde geride kalan müsabakalarda Fenerbahçe 47, Beşiktaş 41 galibiyet aldı. İki takım arasındaki 44 maç ise beraberlikle sonuçlandı.
Her iki takımın lig maçlarındaki gol sayısı ise birbirlerine eşit. İki ekip de birbirlerine 151'er gol attı.

Geçen sezon üstünlük kurulamadı
Beşiktaş ile Fenerbahçe arasında oynanan karşılaşmalarda geçen sezon eşitlik oluştu.
Ligin ilk yarısında Kadıköy'de oynanan derbi 2-2'lik beraberlikle sonuçlandı. Sezonun ikinci karşılaşmasında ise ekipler Vodafone Park'tan 1-1'lik sonuçla ayrıldı.

Fenerbahçe'de 3 eksik
Fenerbahçe, derbide 3 oyuncusundan yararlanamayacak.
Sarı-lacivertlilerde tedavileri devam eden Nazım Sangare, Luan Peres ve Joshua King, Beşiktaş karşısında forma giyemeyecek.
Bu oyuncuların yanı sıra, takımla çalışmalara tekrar başlayan ancak henüz tam hazır durumda olmayan Serdar Aziz'in de derbide oynaması beklenmiyor.
Öte yandan, Fenerbahçe'de ligde 3 sarı kartı bulunan Ferdi Kadıoğlu, ceza sınırda yer alıyor. Milli oyuncu, kart görmesi durumunda VavaCars Fatih Karagümrük karşısında forma giyemeyecek.

Jesus, dörtlü savunmaya dönecek
Fenerbahçe'de teknik direktör Jorge Jesus'un derbide, savunmadaki eksiklik sebebiyle sisteminde değişikliğe gitmesi bekleniyor.
Sarı-lacivertli takımı son zamanlarda 3'lü savunmayla sahaya süren Portekizli teknik adam, savunma oyuncularının sakatlığı nedeniyle son Alanyaspor maçına 4'lü savunmayla çıkmıştı.
Fenerbahçe'de savunma oyuncularından Luan Peres ile Serdar Aziz'in tedavisinin devam etmesinden dolayı deneyimli çalıştırıcı, Beşiktaş karşısında takımını 4-4-2 sistemiyle sahaya sürmeyi planlıyor.

Fenerbahçe taraftarı yer almayacak
Beşiktaş ile Fenerbahçe arasındaki derbide sarı-lacivertli taraftarlar yer almayacak.
Kulüplerin anlaşmasının ardından İl Güvenlik Kurulu kararıyla Vodafone Park'ta sadece ev sahibi takım seyircileri bulunacak.

Beşiktaş-Fenerbahçe rekabetinden ilginç notlar
Fenerbahçe, birbirlerine karşı tarihi maçlara imza attı.
İki takım birbirlerine karşı en farklı galibiyetlerini yedişer gol atarak kazandı. Beşiktaş, 23 Mart 1941'deki özel karşılaşmayı 7-1 kazandı. Siyah-beyazlılar, 6 Ocak 1990'da Fenerbahçe'yi 5-1 yenerek ligde rakibine karşı en farklı galibiyetine ulaştı.
Fenerbahçe ise siyah-beyazlı rakibi karşısında en farklı galibiyetini 6 Aralık 1958'de oynanan özel maçta 7-0'lık skorla aldı. Sarı-lacivertliler, Beşiktaş'a karşı ligdeki en farklı galibiyetini 7 Mart 1976 ve 7 Ekim 2012'de 3-0'lık sonuçlarla yaşadı.

En gollü maçlar
İki rakip arasında geride kalan 355 maçta, penaltılar hariç en fazla golün atıldığı karşılaşmada sporseverler 9 gol izledi.
İnönü Stadı'nda 11 Ağustos 1974'te yapılan TSYD Kupası maçını Beşiktaş 5-4 kazanırken, filelere giden 9 gol, 98 yıllık rekabette bir maçta atılan en fazla gol olarak tarihe geçti.
Beşiktaş ile Fenerbahçe 19 Mayıs 1955'te Atatürk Kupası'nda karşı karşıya gelirken, mücadele 4-4 beraberlikle sonuçlandı. Fenerbahçe, 1 Temmuz 1960'daki Cemal Gürsel Kupası karşılaşmasını ise 6-2 kazandı.

Golcüler
Rekabette en fazla golü Beşiktaş'ın efsane kaptanı Hakkı Yeten attı. Fenerbahçe'ye karşı 58 kez Beşiktaş forması giyen "Baba" lakaplı Hakkı Yeten, 32 kez fileleri havalandırdı. Sarı-lacivertli ekip adına Beşiktaş'a en fazla golü ise 19 golle Cemil Turan kaydetti.
En çok forma giyenler
Beşiktaş-Fenerbahçe derbilerinde en çok forma giyen futbolcu unvanı Beşiktaşlı Rıza Çalımbay'a ait.
Rıza Çalımbay, siyah-beyazlı formayla Fenerbahçe karşısında 64 maçta görev yaptı. Bu futbolcuyu 61 maçla Beşiktaşlı Şeref Görkey, 59'ar maçla da Beşiktaşlı Ulvi Güveneroğlu ile Fenerbahçeli Müjdat Yetkiner izliyor.

En erken gol Bolic'in
Beşiktaş-Fenerbahçe rekabetinde bilinen en erken golü Elvir Bolic attı.
İki takım arasında 10 Mart 1996'da İnönü Stadı'nda yapılan lig maçının 21. saniyesinde fileleri havalandıran Fenerbahçeli Bolic, rekabetin kayıtlara geçen en erken golüne imza koydu. Fenerbahçe bu maçı 2-1 kazandı.
Ayrıca, 1991'de "Şifo" lakaplı Beşiktaşlı Mehmet Özdilek, Kadıköy'de 2-2 sonuçlanan lig mücadelesinin 37. saniyesinde sarı-lacivertli ekibin filelerini havalandırdı.

İki takımda da oynayanlar
Rekabetin 98 yıllık geçmişinde iki takım formasını da giyen pek çok futbolcu bulunuyor.
Son dönemde iki takımda da oynayan futbolcular şunlar:
Adem İbrahimoğlu, Ali Kemal Denizci, Engin İpekoğlu, Tayfur Havutcu, Feyyaz Uçar, Saffet Sancaklı, Sergen Yalçın, Oktay Derelioğlu, Alpay Özalan, Ahmet Yıldırım, Emre Aşık, Ali Güneş, Tayfun Korkut, Murat Şahin, Mustafa Doğan, Mert Nobre, Fahri Tatan, Tümer Metin, Mehmet Yozgatlı, Rüştü Reçber, Burak Yılmaz, Mehmet Aurelio, Uğur Boral, Egemen Korkmaz, Mamadou Niang, Caner Erkin, Gökhan Gönül, İsmail Köybaşı, Jeremain Lens, Tolgay Arslan, Jose Sosa, Josef de Souza, Mehmet Topal, Salih Uçan, Mert Günok, Michy Batshuayi.

Bir maçta en çok gol atan futbolcu Zeki Rıza Sporel
Derbi rekabeti tarihinde bir maçta en fazla golü Zeki Rıza Sporel kaydetti.
Şimdiki Ülker Stadı'nın bulunduğu yerde, 18 Haziran 1926'da yapılan rekabetteki ikinci randevuyu Fenerbahçe 4-1 kazanırken, bu özel müsabakada sarı-lacivertlilerin gollerinin tamamını Zeki Rıza Sporel attı.

İlk resmi maç berabere
Rakipler arasında ilk resmi maç, 12 Kasım 1926'da oynandı.
Taksim Stadı'ndaki İstanbul Ligi maçı golsüz eşitlikle tamamlandı.

Kendi kalesine gol atanlar
Beşiktaş-Fenerbahçe maçlarında bazı oyuncular kendi kalelerine gol atma şanssızlığını yaşadı.
Son dönemde oynanan karşılaşmalarda, Beşiktaş'tan Mehmet Ekşi, Recep Çetin, Ulvi Güveneroğlu, Ertuğrul Sağlam, Necip Uysal, Egemen Korkmaz, Dusko Tosic ve Marcelo Guedes, Fenerbahçe'den ise Nejat Barut, Piotr Soczynski, Saffet Akbaş, Dirk Kuyt ve Simon Kjaer kendi kalelerine gol attı.

İlk lig maçı
Beşiktaş ile Fenerbahçe, profesyonel lig tarihindeki ilk karşılaşmalarını 18 Mart 1959'da yaptı.
İnönü Stadı'ndaki ilk lig maçını Fenerbahçe 1-0 kazandı.

İki takımda da gol atanlar
Rekabetin 98 yıllık geçmişinde iki takımın da formasını giyen oyunculardan bazıları, derbilerde farklı formalarla gol atma başarısına ulaştı.
Şenol Birol, Ali Kemal Denizci, Tayfur Havutcu, Mert Nobre, Tümer Metin, Mamadou Niang ve Gökhan Gönül, hem Beşiktaş hem de Fenerbahçe formalarıyla rekabette gol sevinci yaşadı.
Geçtiğimiz sezonun ilk yarısında oynanan ve 2-2 berabere biten karşılaşmada ise geçmiş sezonlarda Fenerbahçe'de oynayan Josef de Souza, şu an kadrosunda yer aldığı Beşiktaş formasıyla iki gol birden attı.

İlk gece maçı
İki takım arasındaki derbi mücadelesinde ilk gece maçı 12 Haziran 1960'ta, Ankara 19 Mayıs Stadı'nda yapıldı.
Işıklar altında yapılan ilk karşılaşma özelliğini taşıyan bu lig maçını Fenerbahçe 1-0 galip tamamladı.

En çok görülen sonuç: 1-0
Rakiplerin geride kalan 354 maçında en çok görülen sonuç 1-0 oldu.
Fenerbahçe, Beşiktaş'ı 40, Beşiktaş da Fenerbahçe'yi 37 kez 1-0'lık sonuçlarla yenerken, 98 yıllık derbi tarihindeki toplam 77 maçta sporseverler birer gol gördü.
Toplam 13 ayrı statta karşılaşan rakipler, ayrıca 29 kez de 0-0 berabere kaldı.

Hasret maçları
Beşiktaş, Fenerbahçe karşısında üst üste 17, Fenerbahçe ise çeşitli dönemlerde 3 kez 12 maç üst üste galip gelemeyerek, taraftarlarına derbi galibiyeti hasreti çektirdi.
Öte yandan Beşiktaş 7, Fenerbahçe ise 6 maç üst üste kazanarak, rakiplerine belirli dönemlerde üstünlük kurdu.

Hükmen galibiyetler
Beşiktaş ile Fenerbahçe'nin bir asra yaklaşan rekabetinde son dönemlerde üç karşılaşma hükmen sonuçlandı.
Fenerbahçe Stadı'nda 4 Mayıs 1983'te yapılan Türkiye Kupası çeyrek final ilk maçı 1-1 berabere sonuçlanmasına rağmen Beşiktaş oyuncusu Mehmet Ekşi'nin çift sarı kartla oynadığının anlaşılması üzerine sarı-lacivertli ekip, karşılaşmada 3-0 hükmen galip sayıldı. Beşiktaş, rövanş maçını 2-1 kazandığı halde elenmekten kurtulamadı.
İnönü Stadı'nda 16 Eylül 2000'de yapılan lig maçında ise siyah-beyazlı ekip, Fenerbahçe'yi 3-0 yendi. Fenerbahçe'nin teknik direktörü Mustafa Denizli, yeni uygulamaya giren 5+1 kuralına uymayıp, 62. dakikada 6. yabancı oyuncuyu da sahaya sürünce Beşiktaş'ın 3-0'lık galibiyeti hükmen tescil edildi.
İki takım arasında 2017-2018 sezonunda oynanan karşılaşma da yaşanan saha olayları sebebiyle yarıda kaldı. Ziraat Türkiye Kupası yarı finalinde 2-2'lik ilk maçın rövanşında iki takım 19 Nisan'da Ülker Stadı'nda karşı karşıya geldi. Karşılaşma, 57. dakikada skor 0-0'ken yaşanan olaylar nedeniyle hakem Mete Kalkavan tarafından tatil edildi. Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu, rövanş maçının, yarıda kaldığı andaki şartlarla, seyircisiz oynanmasına karar verdi. Bunun üzerine Beşiktaş Kulübü, sahaya çıkmama kararı aldı. İki takım arasında 3 Mayıs'ta oynanması gereken mücadelede Beşiktaş, sahaya çıkmayınca 3-0 hükmen mağlup sayıldı.

"Top çizgiyi geçti mi, geçmedi mi?" tartışması
Rakiplerin 16 Kasım 1991'deki maçı, beraberinde uzun yıllar süren bir tartışmaya yol açtı.
Fenerbahçe Stadı'nda 2-2 biten lig maçının 87. dakikasında Beşiktaş'ın Mehmet Özdilek ile attığı beraberlik golünde topun gol çizgisini geçip geçmediği kamuoyunda uzun süren tartışmalara neden oldu.
Fenerbahçe'nin savunma oyuncusu Semih Yuvakuran, Beşiktaşlı Mehmet Özdilek'in kaleye gönderdiği topu çıkarırken; maçın hakemi Ahmet Çakar, yardımcısı Çetin Oytuner ile "gol" kararı verdi. Sarı-lacivertli oyuncular ve teknik heyetin uzun süren itirazları, sonucu değiştirmedi. Maçın oynanmasından 17 yıl sonra yayıncı kuruluşun programında pozisyon masaya yatırılmış ve "piero" adlı aygıtın ölçümlerine göre meşin yuvarlağın, 4 santimetre çizgiyi geçtiği tespit edilerek, tartışmalara son nokta konmuştu.

Pancu kaleye geçti
İki takım arasındaki ilginç notlardan biri de 2004-2005 sezonunda Kadıköy'de oynanan derbi mücadelesinde yaşandı.
Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda 17 Nisan 2005'te yapılan maç adeta gol düellosu şeklinde geçerken, Beşiktaşlı futbolcu Daniel Gabriel Pancu'nun kaleye geçmesi derbiye damgasını vurdu.
Beşiktaş kalecisi Oscar Cordoba, 80. dakikada kırmızı kart görerek takımını 10 kişi bıraktı. Kırmızı kart öncesinde 3 oyuncu değiştirme hakkını kullanan siyah-beyazlı ekipte, Rumen futbolcu Daniel Pancu kalan bölümde kaleye geçti. Uzatma bölümüyle birlikte 18 dakika kaleyi koruyan Rumen futbolcu, sadece penaltıdan bir gol yerken, Beşiktaş karşılaşmayı 4-3 kazandı. Siyah-beyazlı kulüp, 4-3 kazanılan bu maçın anısına hatıra tişörtleri yaptırdı.

Bilica kazdı, penaltı kaçtı
Rakiplerin 2009-2010 sezonundaki randevusunda çok ilginç bir olay yaşandı.
Fenerbahçe'nin Kadıköy'de Beşiktaş'ı 1-0 yendiği 18 Nisan 2010'daki lig maçında sarı-lacivertli takımın "Bilica" lakaplı Brezilyalı futbolcusu Fabio Alves Da Silva, siyah-beyazlı takımın 64. dakikada kazandığı penaltı atışı öncesinde penaltı noktasını kramponuyla eşeledi. Daha sonra Beşiktaşlı Bobo'nun kullandığı penaltı atışını, kaleci Volkan Demirel kurtararak rakibine beraberlik şansı tanımadı.
Bilica'nın futbol sahalarında çok ender yaşanan fair play dışı bu hareketi spor gündemini bir süre meşgul etti.

İnönü'deki son derbi Beşiktaş'ın
İki takım arasında İnönü Stadı'ndaki son derbiyi Beşiktaş kazandı.
3 Mart 2013 tarihinde BJK İnönü Stadı'ndaki lig derbisi, tarihi stattaki son derbi maç olarak kayıtlara geçti. Gol düellosu şeklinde geçen maçı Beşiktaş 90+3. dakikada attığı golle 3-2 kazanırken, siyah-beyazlı takımdan Olcay Şahan da BJK İnönü Stadı'ndaki son derbi golünü atan isim oldu.

Fenerbahçe, Vodafone Park'ta 9 kişiyle yenilmedi
Fenerbahçe, Vodafone Park'ta 2016-2017 sezonunda oynanan lig maçında eksik kalmasına rağmen rakibine mağlup olmadı.
Sarı-lacivertli ekip, 7 Mayıs 2017'de Dolmabahçe'de oynanan karşılaşmada 45. dakikada Vincent Aboubakar'ın attığı golle ilk yarıyı 1-0 geride kapadı. Mücadelede ikinci yarıda sayısal olarak da dezavantajlı konuma düşen Fenerbahçe, buna rağmen rakibine boyun eğmedi. Sarı-lacivertli ekip, 88. dakikada Martin Skrtel ve 90+2. dakikada Josef de Souza'nın kırmızı kart görmesiyle 9 kişi kaldı. Fenerbahçe, kazandığı serbest vuruşta 90+4. dakikada Beşiktaşlı oyuncu Marcelo Guedes'in kendi kalesine attığı golle 9 kişi kaldığı karşılaşmadan 1-1 beraberlikle ayrılmayı bildi.

Kadınlar ve çocukların izlediği derbiler
İki takım arasındaki 2 derbi ise tribündeki görüntüsüyle tarihe geçti.
Süper Final Şampiyonluk Grubu'nda Beşiktaş ile Fenerbahçe arasında 3 Mayıs 2012'de BJK İnönü Stadı'ndaki derbiyi, siyah-beyazlı kulübün cezası nedeniyle sadece kadınlar ve anneleri yanlarında olmak koşuluyla 12 yaş ve altı çocuklar statta izleyebildi. İki takım arasındaki 97 yıllık rekabette böylece bir ilk yaşandı.
2012-2013 sezonunun ilk yarısında bu kez Fenerbahçe'nin cezası nedeniyle Kadıköy'deki derbi yine sadece kadınlar ve çocuklar önünde oynandı.

Beşiktaş 18 yıllık hasretini yine 10 kişi sonlandırdı
2020-2021 sezonunda Kadıköy'de Fenerbahçe'yi 4-3 yenen ve deplasmanda rakibine karşı 18 yıllık galibiyet hasretini sonlandıran Beşiktaş, bunu yine 10 kişi kalarak ve aynı skoru elde ederek başardı.
Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı'nda 17 Nisan 2005'te yapılan maçta Beşiktaş, kalecisi Cordoba'nın 80. dakikada kırmızı kart görmesiyle 10 kişi kaldı. Siyah-beyazlı ekip, buna rağmen rakibine 4-3 üstünlük kurdu. Beşiktaş bu galibiyetin ardından 18 yıl gibi uzun bir süre Fenerbahçe'yi Kadıköy'de mağlup etme sevinci yaşayamadı.
2020-2021 sezonunda rakibini yenerek 18 yıllık hasretini sonlandıran siyah-beyazlı ekip, adeta 2005'teki maçın tekrarını yaşadı. Beşiktaş, 50. dakikada Cyle Larin'in kırmızı kart görmesiyle 10 kişi kaldı. Siyah-beyazlı ekip, eksik mücadele etmesine rağmen Fenerbahçe'yi yine 4-3 yenerek 18 yıllık hasretine son verdi.



PSG galibiyetine rağmen Enrique’den uyarı

Paris Saint-Germain'in teknik direktörü Luis Enrique (Reuters)
Paris Saint-Germain'in teknik direktörü Luis Enrique (Reuters)
TT

PSG galibiyetine rağmen Enrique’den uyarı

Paris Saint-Germain'in teknik direktörü Luis Enrique (Reuters)
Paris Saint-Germain'in teknik direktörü Luis Enrique (Reuters)

Paris Saint-Germain Teknik Direktörü Luis Enrique, Ligue 1’de Metz’i 3-2 mağlup ettikleri karşılaşmada takımının büyük sıkıntı yaşadığını ve ilk 11’de zorunlu değişiklikler yapmak durumunda kaldığını söyledi.

Enrique, maçın ardından Ligue 1 Plus platformuna yaptığı açıklamada, “Son derece zor bir maçtı ve bunu karşılaşma öncesinde de biliyorduk. Metz özellikle ikinci yarıda etkili bir performans sergiledi ve işimizi oldukça zorlaştırdı” dedi.

Maçın kırılma anlarında orta saha kontrolünü kaybettiklerini belirten İspanyol çalıştırıcı, zorunlu rotasyonların ardından oyunun dengesinin PSG aleyhine bozulduğunu kaydetti.

Altyapıdan genç oyunculara forma şansı vermesiyle ilgili de konuşan Enrique, “Yetenekli genç oyunculara güvenmek kulübümüzün temel özelliklerinden biri” diye konuştu.

Genç oyuncuların sahadaki performansından memnun kaldığını dile getiren Enrique, ikinci yarıda maçın temposunu ve kontrolünü ele almakta zorlandıklarını vurguladı.


Salih Yoluç ve Ayhancan Güven'in yarışacağı WEC nedir?

Serinin en ünlü ve prestijli yarışı, Fransa'da gerçekleştirilen Le Mans 24 Saat (WEC)
Serinin en ünlü ve prestijli yarışı, Fransa'da gerçekleştirilen Le Mans 24 Saat (WEC)
TT

Salih Yoluç ve Ayhancan Güven'in yarışacağı WEC nedir?

Serinin en ünlü ve prestijli yarışı, Fransa'da gerçekleştirilen Le Mans 24 Saat (WEC)
Serinin en ünlü ve prestijli yarışı, Fransa'da gerçekleştirilen Le Mans 24 Saat (WEC)

Adrenalin'den herkese merhaba. Bu hafta Racing Team Turkey'nin Asian Le Mans Series'te yarışacağını açıklaması, motor sporları hayranlarının gözünü Dünya Dayanıklılık Şampiyonası'na (WEC) çevirdi. Biz de bu hafta WEC'i inceleyeceğiz.

FIA WEC, 2012'de FIA (Uluslararası Otomobil Federasyonu) ve Automobile Club de l'Ouest (ACO) tarafından kuruldu. Şampiyona, 6 saatten 24 saate kadar sürebilen uzun mesafeli yarışları içeriyor. Serinin temel özelliği, aracın performansıyla birlikte dayanıklılığı, yakıt stratejisini, lastik yönetimini ve pilot değişim temposunu aynı anda test eden bir format sunması.

WEC, yıllar içinde üretici katılımı açısından da motor sporlarının en yoğun rekabetçi alanlarından biri haline geldi. 2026 sezonunda 14 üretici mücadele edecek:
Alpine, Aston Martin, BMW, Cadillac, Corvette, Ferrari, Ford, Genesis (yeni katılım), Lexus, McLaren, Mercedes-AMG, Peugeot, Porsche ve Toyota.

Bu geniş üretici listesi, serinin teknoloji geliştirme açısından önemini de yansıtıyor. Yarışlarda kullanılan aerodinamik paketler, hibrit sistemler, dayanıklılık parçaları ve güvenlik çözümleri daha sonra üreticilerin yol araçlarına adapte ediliyor. Bu nedenle WEC, hem pist hem de ticari otomotiv sektörü için bir inovasyon laboratuvarı niteliğinde.

WEC'te yarışan arabalar temelde iki sınıfa ayrılıyor: Hypercar ve LMGT3. Bu ayrım ilk bakışta karmaşık görünebilir ama aslında basit bir mantığa dayanıyor. Hypercar sınıfı, şampiyonanın zirvesi kabul ediliyor.

Bu sınıftaki araçlar tamamen yarış için tasarlanmış, ileri mühendislik ürünleri. Onları yollarda görebileceğimiz bir otomobille karşılaştırmak mümkün değil. Üreticiler, Ferrari'den Porsche'ye, Toyota'dan Peugeot'ya kadar, kendi özel tasarımlarını geliştirip dayanıklılık yarışlarının sınırlarını zorlayan araçlar ortaya koyuyor.

Bu sınıfın amacı hız, teknoloji ve mühendislik üstünlüğü. Le Mans 24 Saat gibi dev bir yarışı genel klasmanda kazanan ekip de her zaman Hypercar kategorisinden çıkıyor. Yani bu sınıf, hem marka prestiji hem de teknik rekabet açısından şampiyonanın kalbi.

LMGT3 ise çok daha tanıdık bir görüntü sunuyor. Bu araçlar, herkesin günlük hayatta gördüğü veya bildiği spor otomobillerin yarışa uyarlanmış versiyonları.

Porsche 911, Ferrari 296, BMW M4 veya Aston Martin Vantage gibi modeller, LMGT3 sınıfında ciddi bir dönüşüm geçirmiş halleriyle piste çıkıyor. Bu dönüşüm; daha hafif gövde, artırılmış aerodinamik parçalar, yarış frenleri ve güvenlik ekipmanları gibi birçok değişikliği içeriyor.

Ancak araçların temel silueti ve karakteri hâlâ yol versiyonunu hatırlatıyor. Bu nedenle LMGT3 yarışları genellikle çok yakın mücadelelere sahne oluyor çünkü araçların performansları birbirine epey yakın.

Bu iki sınıfın en ilginç yanıysa aynı anda, aynı pistte yarışmaları. Hypercar'lar daha hızlı olduğundan yarış boyunca LMGT3 araçlarına tur bindiriyorlar.

Bu durum, izleyenler için sürekli hareket, trafik yönetimi ve strateji gerektiren çok katmanlı bir yarış deneyimi oluşturuyor. Sürücüler sadece kendi içinde rekabet etmiyor, aynı zamanda farklı sınıflardan gelen tempolara uyum sağlamak zorunda kalıyor. İşte dayanıklılık yarışlarının hem karmaşık hem de büyüleyici olmasının nedeni bu.

WEC'teki sınıf ayrımı aslında şampiyonanın ruhunu oluşturan çeşitliliğin ta kendisi. Hypercar sınıfı üreticilerin teknoloji gösterisi, LMGT3 ise tanıdık spor otomobillerin yarış ruhunu temsil ediyor. Bu iki dünyanın tek bir yarışta buluşması, WEC'i diğer tüm motor sporlarından farklı ve benzersiz kılıyor.

WEC’de her yarış hafta sonu, belirli bir akışa sahip programla ilerliyor. Hafta sonu antrenman seanslarıyla başlıyor. Bu seanslarda takımlar araç ayarlarını denerken, yakıt tüketimini, lastik davranışlarını ve pist koşullarını analiz ediyor.

Ardından sıralama turları başlıyor. 2025’te yenilenen ve 2026’da da devam edecek bu formatta, her sınıf için önce 12 dakikalık bir sıralama bölümü yapılıyor. Bu bölümde en hızlı turları atan ilk 10 araç, Hyperpole adı verilen final seansına kalıyor. Hyperpole kısa, stresli ve tamamen hız odaklı bir mücadele; burada atılan en hızlı tur, yarışa kimin pole pozisyonundan başlayacağını belirliyor.

Tüm bu yapı hem rekabeti sıkı tutmak hem de seyirciye heyecan dolu bir hafta sonu sunmak için tasarlanmış durumda.

csdfgth
Takvim, WEC'in küresel görünürlüğünü artırmak amacıyla farklı pazarlara hitap edecek şekilde planlanmış durumda (WEC)

Türk motor sporları tarihinde uluslararası başarılarıyla bilinen Salih Yoluç, 2026'da WEC'e resmi dönüş yapacağını açıkladı. Daha önce Le Mans dahil birçok dayanıklılık yarışında zafer kazandı ve GT kategorilerinde önemli dereceler elde etti. 2026 sezonu için hedefi, LMGT3 sınıfında istikrarlı bir performans ortaya koymak.

Geçen yılın DTM şampiyonu Ayhancan Güven ise 2026'da Manthey Racing'le WEC'te yarışacak. Porsche destekli kariyerinin ardından dayanıklılık arenalarına geçişi, onun için yeni bir profesyonel sayfa anlamına geliyor. Sprint yarışlarındaki agresif ve kontrollü sürüş stilini uzun mesafe formatına nasıl adapte edeceği merakla bekleniyor.

Her iki pilotun da aynı sezon WEC'te yer alması, Türk motor sporları camiası adına tarihi bir gelişme. 

Racing Team Turkey'nin mücadele edeceği Asian Le Mans Series (ALMS), dayanıklılık yarışlarının Asya ayağını temsil eden FIA onaylı bir şampiyona.

Genellikle 4 saatlik yarışlardan oluşan bu seri LMP2, LMP3 ve GT sınıflarını içeriyor.

Takımların WEC öncesi araçlarını test etmeleri için önemli bir hazırlık kategorisi Asian Le Mans Series'te gösterilen başarılar, ekiplerin Le Mans 24 Saat için davet alma şansını doğrudan etkiliyor. Racing Team Turkey'nin katılımı, hem sportif hem de uluslararası görünürlük açısından ciddi önem taşıyor.

WEC, modern motor sporlarının en teknik, en stratejik ve en çok dayanıklılık gerektiren platformlarından biri. 2026 sezonuna girerken hem üretici sayısının artması hem de sınıflardaki rekabet dengesi, şampiyonayı daha çekişmeli bir hale getiriyor. Yoluç ve Güven'in aynı sezonda yer alması ve Racing Team Turkey'nin ALMS programı ise Türkiye adına tarihi bir dönem başlatıyor.

2026 sezonu, Türk motor sporları tutkunları için kaçırılmaması gereken bir dönem olacak.

Kaynaklar: WEC, ALMS


Mike Tyson, Floyd Mayweather maçının yer ve zamanını açıkladı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Mike Tyson, Floyd Mayweather maçının yer ve zamanını açıkladı

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Mike Tyson, Floyd Mayweather'la planladığı gösteri maçının martta Afrika'da gerçekleşeceğini öne sürdü.

Tyson ve Mayweather'ın 2026 baharında dövüşeceği eylülde duyurulmuş ancak herhangi bir yer veya tarih açıklanmamıştı.

Bu detaylar henüz resmi olmasa da Tyson, geçen hafta "Mike Tyson'la Bir Deneyim" adlı etkinlikte konuşurken konuya değindi.

59 yaşındaki eski dünya ağırsıklet şampiyonu, "Floyd Mayweather, buna inanabiliyor musun?" dedi.

Martta Afrika'da olacak. İnanılmaz olacak, tüm rekorları kıracak. Sporun gelmiş geçmiş en büyük etkinliklerinden biri olacak.

Tyson en son Kasım 2024'te, 8 rauntluk profesyonel bir maçta eski YouTuber Jake Paul'la karşılaşmış ve puanla kaybetmişti. Bu, Tyson'ın 2020'de kendisi gibi boks ikonu Roy Jones Jr.'a karşı çıktığı gösteri maçından bu yana ilk karşılaşması ve 2005'ten beri ilk profesyonel müsabakasıydı.

Öte yandan Mayweather, eski UFC şampiyonu Conor McGregor'ı boks kariyerindeki ilk maçında nakavt ettikten sonra 2017'de 50-0'lık mükemmel bir karneyle emekliye ayrılmıştı. Ancak 48 yaşındaki sporcu daha sonra çok sayıda gösteri maçında mücadele etti.

Mayweather-Tyson karşılaşması gösteri maçı olarak duyurulsa da tarih, yer veya kurallar açıklanmadı ve hatta Mayweather'la Manny Pacquiao arasında bir rövanş karşılaşmasının, iki Amerikalının dövüşeceği bu müsabakayı engelleyebileceği bile düşünülüyordu.

Pacquiao ekimde, Mayweather'la rövanş maçından bahsederken "Şu anda görüşmeler sürüyor" demişti. 2015'te Mayweather, tarihin en yüksek hasılatlı boks maçında Filipinli boksörü puanla yenmişti.

46 yaşındaki Pacquiao, "Birbirimizi anlayıp anlayamayacağımıza bağlı" diye devam etmişti.

Ekiplerimiz doğrudan koordinasyon içinde. Rövanş yakında gerçekleşirse boks dünyasının heyecanlanacağından eminim. Kendi kararı, bu yüzden Mike Tyson'la dövüşmesini engelleyemem. [Birbirimizle] neredeyse aynı fikirdeyiz ancak hâlâ müzakere ettiğimiz birkaç detay var. Muhtemelen Las Vegas'ta gerçekleşecek. [Eski dünya şampiyonu Vasyl] Lomachenko'yla bir gösteri maçı için de bir görüşmemiz var. Ancak şu anda müzakere ettiğimiz Mayweather maçı gerçek bir dövüş.

Bu yaz profesyonel boksa geri dönen Pacquiao, WBC yarı ortasıklet kemeri için Mario Barrios'a meydan okumuştu. Pacquiao, 30 yaşındaki boksörle berabere kalmıştı.

Independent Türkçe