Rusya, Ukrayna'nın bazı bölgelerinin ilhakını kınayan BMGK taslağını veto etti

Rusya'yı kınama kararına ilişkin Güvenlik Konseyi toplantısı (Reuters)
Rusya'yı kınama kararına ilişkin Güvenlik Konseyi toplantısı (Reuters)
TT

Rusya, Ukrayna'nın bazı bölgelerinin ilhakını kınayan BMGK taslağını veto etti

Rusya'yı kınama kararına ilişkin Güvenlik Konseyi toplantısı (Reuters)
Rusya'yı kınama kararına ilişkin Güvenlik Konseyi toplantısı (Reuters)

Rusya, Ukrayna'nın Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya bölgelerinin ilhak edilmesini kınayan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) karar taslağını veto etti.
Çin, Hindistan, Brezilya ve Gabon'un çekimser kaldığı oylamada BMGK üyesi 10 ülke, ABD ve Arnavutluk tarafından hazırlanan karar lehinde oy kullandı.
Rusya'nın Birleşmiş Milletler Büyükelçisi Vassily Nebenzia, taslağa dair yaptığı konuşmada, "Rusya'nın böyle bir taslağı dikkate almasını ve desteklemesini ciddi olarak bekliyor musunuz? Ve eğer değilse, Rusya'nın bu hakkı kötüye kullandığı dile getirmek için kasten veto hakkını kullanmaya zorladığınız ortaya çıkıyor." dedi.
Nebenzia, karar taslağını provokasyon olarak nitelendirerek, "Batı tarafından yapılan bu tür açıkça düşmanca eylemler, konsey içinde iş birliği yapmayı reddetmektir. Bu, herkes için açık bir hedefi olan düşük dereceli bir provokasyondan başka bir şey değildir." ifadelerini kullandı.
ABD'nin BM Büyükelçisi Linda Thomas Greenfield, Rusya'nın veto ettiği tasarıya dair, "Karar, bu yasa dışı referandumları kınıyor. Tüm devletlere Ukrayna'nın değişen herhangi bir bölgesini tanımamaları çağrısında bulunuyor ve Rusya'nın Ukrayna'daki askerlerini derhal geri çekmesini gerektiriyor." diye konuştu.
Referandumlar uluslararası toplum tarafından geniş çapta kınanırken, Avrupa ülkeleri ve ABD bu kararı tanımayacaklarını açıkladı.
Antonio Guterres ise dün yaptığı açıklamada, "Ukrayna'nın Donetsk, Luhansk, Kherson ve Zaporizhzhia bölgelerinin ilhakına yönelik herhangi bir kararın yasal bir değeri olmayacak ve kınanmayı hak edecek." açıklaması yapmıştı.
ABD, Güvenlik Konseyi'ndeki vetonun ardından BM Genel Kuruluna giderek Rusya’dan söz konusu kararı neden veto ettiğinin savunmasını istetecek.
BMGK'de bir tasarının kabul edilmesi için 15 üyeden en az 9'unun lehte oy vermesi, daimi üyeler ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa'dan da herhangi birinin veto yetkisini kullanmaması gerekiyor.

Rusya, Ukrayna toprağının yaklaşık yüzde 15'ini daha ilhak etti
Rusya, Kırım'dan sonra Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya bölgelerini de ilhak ederek Ukrayna'nın yaklaşık yüzde 15'ini topraklarına kattı.
Başkent Moskova'da düzenlenen törende, Ukrayna'nın Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya bölgelerinin Rusya'ya bağlanması için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Rus yanlısı sözde yönetimlerin başkanları anlaşmalar imzaladı.



ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
TT

ABD elçisi Tom Barrack Lübnan konusunda konuştu: Trump'ın sabrının da bir sınırı var

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)
ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (AFP)

ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, Lübnan'da kendi ifadesiyle ‘Başkan Trump'ın sabrına bağlı’ sınırlı bir zaman dilimi olduğunu vurguladı.

Barrack, New York'ta düzenlediği ve Şarku’l Avsat'ın da davet edildiği basın toplantısında şunları söyledi: “Trump sabrıyla tanınsa da bu sabır sınırsız değil. Lübnan'ı çok seviyor ve belki de Dwight Eisenhower'dan bu yana hiçbir ABD başkanı bu sevgiyi göstermemiştir. Bu ülkeye yönelik samimi takdirlerini ifade etti. Ancak Lübnanlılar harekete geçmeli. Bu fırsatı değerlendirmek zorundalar. Aramızda bir etkileşim var, bu nedenle zaman zaman biraz hayal kırıklığına uğrasam da iyimserim.”

Hizbullah'ın silahları konusunda Barrack, kabine içinde ve üç başkan (Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı) arasında bir uzlaşmaya varılırsa ve Hizbullah ağır silahlarını yavaş yavaş bırakmayı kabul ederse bunun bir başlangıç olacağını söyledi. Barrack sözlerini şöyle sürdürdü: “Lübnan'da herkes hafif silahlar taşıyor ama burada söz konusu olan İsrail'i etkileyebilecek silahlar. Bu desteklenmesi gereken bir süreç ve Lübnan ordusunun silah toplama işini yapabilmesi için güçlendirilmesi gerekiyor. Sorun şu ki orduya bir süredir ödeme yapılmıyor ve bu da engellerden biri. Tüm bu unsurların aynı anda gerçekleşmesi gerekiyor. Lübnanlılar arasında büyük saygı gören Lübnan ordusunun silahların nasıl iade edileceği ve bir iç savaşa yol açmadan nasıl toplanacağı konusunda Hizbullah ile yumuşak bir müzakere yürütmesi için güçlendirilmesi lazım. Çünkü bu silahlar yeraltı garajlarında, mahzenlerde ve evlerin altında saklanıyor.”

Barrack, Lübnan hükümetinin Hizbullah'ın silahlarıyla ilgili olarak gecikmesinin sebebinin iç savaş korkusu olduğuna inanıyor.

ABD elçisi, Suriye ile İsrail arasındaki herhangi bir normalleşmenin doğal olarak Lübnan, İsrail, Irak ve nihayetinde İsrail arasında da normalleşmeyi gerektireceğini belirtti. Barrack, “Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera, İsrail'in düşman olmadığını ve mevcut sorunlara çözüm bulmak için İsrail'le görüşmeye ve müzakereye açık olduğunu söylerken tutumunda netti. Bu süreç diğer komşu ülkelerde olduğu gibi kademeli adımlarla başlayacak” ifadelerini kullandı.

Barrack, “Başkan Trump'ın İran'ın bombalanmasına verdiği destek gibi attığı cesur adımlar kısa vadeli de olsa bir fırsatı temsil ediyor. Çünkü İran, Hamas, Hizbullah ve Husiler şu anda geçici bir geri çekilme durumunda. Geri kalan ülkelerin kendilerini yeniden tanımlama şansı var” dedi ve kararın kendilerine bağlı olduğunu vurguladı. Barrack, “Bu adımların zaten atılmakta olduğuna ve herkesin bu yönde ilerlemek için sorumlulukla hareket ettiğine inanıyorum” diyerek sözlerini noktaladı.