Rusya’dan Mısır’a uçuşlar başladı

Mısır, Rusya’dan uçuşların başlamasıyla kış turizmi sezonunu açıyor

Hurghada Uluslararası Havalimanı (Mısır Sivil Havacılık Bakanlığı)
Hurghada Uluslararası Havalimanı (Mısır Sivil Havacılık Bakanlığı)
TT

Rusya’dan Mısır’a uçuşlar başladı

Hurghada Uluslararası Havalimanı (Mısır Sivil Havacılık Bakanlığı)
Hurghada Uluslararası Havalimanı (Mısır Sivil Havacılık Bakanlığı)

Mısır'da kış turizm sezonunun başlamasıyla birlikte Rus havayolu Aeroflot, Rusya’nın Ukrayna’yı işgali nedeniyle birkaç aydır ara verdiği Hurghada ve Şarm eş-Şeyh seferlerine Cumartesi günü yeniden başladı. Uçuşların başlamasıyla Kızıldeniz havalimanlarındaki uçuş hareketliliği dikkat çekiyor.
Rus havayolu şirketi Aeroflot, Ukrayna krizi nedeniyle oluşan elverişsiz koşulları gerekçe göstererek 8 Mart'ta Mısır'a direkt uçuşlarını askıya almıştı. Ancak kısa süre önce, Moskova'nın Sheremetev Uluslararası Havalimanı'ndan Mısır'daki Şarm eş-Şeyh ve Hurghada'ya düzenli uçuşlarının 1 Ekim'den itibaren yeniden başladığını duyurdu.
Rus havayolu şirketi, Ekim 2015'te bir Rus yolcu uçağının Sina üzerinde 224 kişiyle düşmesinin ardından Şarm eş-Şeyh ve Hurghada şehirlerine uçuşlarını askıya almıştı. Ancak, yaklaşık 5 ay sonra, geçen yılın Ekim ayında Mısır'ın turistik yerlerine uçuşlarına yeniden başladı.
Bir turizm uzmanı olan Muhammed Kerim, özellikle Mısır'a gelen turistlerin yüzde 40 ila 60'ını Rus turistler oluşturduğu için Mısır ve Rusya arasındaki doğrudan uçuşların yeniden başlamasının gelecek turizm sezonu üzerinde önemli bir etkisi olacağını söylüyor.
Mısır'da 1 Ekim'de kış turizmi sezonunun başlamasıyla birlikte, Cumartesi günü, Marsa Alam Uluslararası Havalimanı’na (Kızıldeniz kıyısında bir şehir), Polonya, Çek Cumhuriyeti, Almanya, İtalya ve diğer Avrupa ülkelerinden yaklaşık 5 bin turist taşıyan 30 uçuş yapıldı. Resmi verilere göre, havalimanına bu hafta yaklaşık 105 uluslararası uçuş, Cumartesi günü ise Hurghada Uluslararası Havalimanı'na 112 uçuş ile 17 bin turist taşınması planlanıyor.
Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada Karim, “Avrupa'daki gaz sıkıntısı da dahil olmak üzere çeşitli faktörler nedeniyle özellikle İtalya, İspanya, Almanya ve Fransa gibi Avrupa ülkelerinden gelecek turistlerle birlikte Mısır'da bu yıl kış turizmi sezonu çok farklı olacak.” Dedi. Bu nedenle kış turizm sezonunun Luksor, Asvan, Hurghada, Marsa Alam ve Şarm eş-Şeyh şehirlerinde farklı bir canlılığa sebep olması bekleniyor.
Luksor Turizm Odası başkanı Servet Acemi, Şarku'l Avsat'a yaptığı açıklamada, “Kış sezonunun başlamasıyla birlikte şehirdeki turizm hareketi canlanıyor. Kış sezonuna rezervasyon talebi var ve otellerde doluluk oranı %50’yi aştı” dedi.
Mısır Turizm ve Eski Eserler Bakanı Ahmed İsa ve Kızıldeniz Valisi Amr Hanefi, Cuma akşamı Hurghada'daki turist yürüyüş yolunun yenileme ve genişletme çalışmalarının üçüncü ve son aşamasının açılışını yaptı.
Turizm ve Eski Eserler Bakanı, yürüyüş yolunun kentin en önemli turistik cazibe merkezi olarak kabul edildiğini belirterek, devletin turistlere sağlanan turizm hizmetlerinin kalitesini geliştirme ve onlar için turizm deneyimini iyileştirme konusundaki gayretlerine vurgu yaptı. Turistler için turizm deneyimini iyileştirme ekseninin, Mısır'a gelen turist sayısını artırmak 2023'ün ilk çeyreğinde başlatılacak olan Mısır ulusal turizm stratejisinin en önemli eksenlerinden biri olduğuna dikkati çekerek farklı bir turizm ürünü ve deneyimi sağlayacağını vurguladı.
Kızıldeniz Valisi, Hurghada'nın turizm verimliliğinin artırılmasına yönelik planlara işaret ederek, imar çalışmalarının turizme hizmet edecek en büyük açık sanat müzesine geçiş yoluna dönüştürdüğünü söyledi.
Şehirdeki birçok turistik köyün ve otellerin önünden geçen 6000 metre uzunluğundaki yürüyüş yolu, kurulduğu 20 yılı aşkın bir süredir çarşıları ve dükkânları ile Mısırlıların ve turistlerin uğrak noktalarından biri olarak kabul ediliyor.
Mısır'da turizm sektörü, Kovid-19 pandemisinin ve Rusya-Ukrayna krizinin yansımalarından olumsuz etkilendi. Mısır, turizm gelirlerini, şimdikinin üç katını aşan bir rakam olan yıllık 30 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor. Geçen yılki gelirler merkez bankası verilerine göre yaklaşık 8,9 milyar dolar iken, 2019'da 13 milyar dolardı.



Gazze'nin kuzeyinde İsrail ateşiyle bir Filistinli öldürüldü... ve Refah'a hava saldırıları düzenlendi

Gazze şehrinin doğusundaki Zeytun mahallesinde, arkalarında yıkılmış binaların görüldüğü Filistinli mülteci çadırları (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki Zeytun mahallesinde, arkalarında yıkılmış binaların görüldüğü Filistinli mülteci çadırları (EPA)
TT

Gazze'nin kuzeyinde İsrail ateşiyle bir Filistinli öldürüldü... ve Refah'a hava saldırıları düzenlendi

Gazze şehrinin doğusundaki Zeytun mahallesinde, arkalarında yıkılmış binaların görüldüğü Filistinli mülteci çadırları (EPA)
Gazze şehrinin doğusundaki Zeytun mahallesinde, arkalarında yıkılmış binaların görüldüğü Filistinli mülteci çadırları (EPA)

Alman Basın Ajansı'na (DPA) göre bu sabah Gazze Şeridi'nin kuzeyinde İsrail güçleri tarafından bir Filistin vatandaşı öldürüldü.

Filistin Enformasyon Merkezi, yerel kaynaklara dayanarak, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliye el-Nazla'da 18 yaşında bir gencin İsrail ordusunun ateşiyle öldürüldüğünü bildirdi.

Merkez ayrıca, İsrail savaş uçaklarının Han Yunus'un doğusuna ve Refah'ın doğusuna hava saldırıları düzenlediğini ve bombalama sonucu patlamalar duyulduğunu belirtti. Ayrıca, İsrail güçlerinin Han Yunus'un doğusundaki binalarda yıkım operasyonları gerçekleştirdiğini de ifade etti.

Kaynaklar, "İsrail savaş uçaklarının bu sabah Refah'ın doğusuna, Han Yunus'a ve Gazze şehrine daha fazla hava saldırısı düzenlediğini" bildirdi.

Merkeze göre, "İsrail güçleri, 10 Ekim'de yürürlüğe giren ateşkes anlaşmasını ihlal etmeye devam ediyor ve bunun sonucunda yaklaşık 390 şehit ve 1000 yaralı var."

Diğer yandan Başkan Trump'ın Gazze'deki iki yıllık çatışmayı sona erdirme planının bir sonraki aşamasına geçmek için görüşmeler devam ediyor.

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre plan, Gazze Şeridi'nde uluslararası "barış konseyi" tarafından denetlenen ve çok uluslu bir güvenlik gücü tarafından desteklenen geçici bir Filistin teknokrat yönetimini öngörüyor. Bu gücün oluşumu ve yetki alanı konusundaki müzakereler zorlu geçti.


Avn, Lübnan'ın Suriye ile sınırlarını belirlemeye hazır olduğunu açıkladı

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
TT

Avn, Lübnan'ın Suriye ile sınırlarını belirlemeye hazır olduğunu açıkladı

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn (DPA)

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn dün yaptığı açıklamada, ülkesinin Suriye ile sınırlarını belirlemeye hazır olduğunu ve Şeba Çiftlikleri sınır bölgesi üzerindeki anlaşmazlığın çözümünün daha sonraki bir aşamaya ertelenebileceğini duyurdu.

Bir basın heyetiyle yaptığı görüşme sırasında yöneltilen bir soruya yanıt olarak şunları söyledi: “Fransa bize Suriye ile olan sınırın haritalarını verdi ve onlar karar verdiklerinde sınırı belirlemeye hazırız. Lübnan komitesi hazır. Deniz sınırının belirlenmesi için bir komite ve kara sınırının belirlenmesi için başka bir komite kurabiliriz.” Sözlerine şöyle devam etti: “Suriye ile ilişkiler yavaş ama iyileşiyor ve en iyisini umuyoruz.”

İsrail ile müzakereler konusunda ise Avn şunları söyledi: “Topraklarımızı işgal eden, her gün bizi hedef alan ve oğullarımızı esir tutan bir güç var. Bunu müzakereden başka nasıl çözebiliriz?” “Herhangi bir ordu savaşa girdiğinde ve çıkmaza girdiğinde, müzakere seçeneği değerlendirilir” ifadelerini kullandı.

Lübnan heyetine Mekanizma Komitesi başkanlığına Büyükelçi Simon Karam'ı seçtiğini açıkladı; bunun nedeninin "kendisinin daha önce Amerika Birleşik Devletleri'nde büyükelçilik yapmış ve Madrid'deki önceki müzakerelere katılmış olması" olduğunu belirtti.

Amerikan elçisi Tom Barrack'ın son açıklamalarına ilişkin olarak Avn, "bu açıklamalar tüm Lübnanlılar tarafından reddedilmektedir" dedi.

Bazı milletvekillerinin Kıbrıs ile deniz sınırlarının belirlenme yönteminden duydukları memnuniyetsizliğe ilişkin olarak, “2011 yılında Cumhurbaşkanı (Necib) Mikati hükümeti sınır belirleme kurallarını koydu ve biz de bu kuralları onayladık. Bu anlaşmanın Meclise gitmesinin gerekli olup olmadığı konusunda Yasama ve Konular Kurulu'na danıştık ve cevap hayır oldu” şeklinde açıklama yaptı.

Bir soruya cevaben, “Kutsal Baba'nın (Papa'nın) altı ay önceki seçiminden bu yana ilk ziyareti ve Güvenlik Konseyi üyelerinin ziyareti, (Mekanizma) Komitesine bir sivilin atanmasıyla eş zamanlı olarak geldi ve bunların hepsi olumlu işaretlerdir” dedi.

Hannibal Kaddafi'nin serbest bırakılmasının ardından Libya ile diplomatik ilişkilerin normalleştirilmesi hakkındaki bir soruya cevaben Cumhurbaşkanı Avn, “İmam Musa el-Sadr'ın kaybolması meselesi çözülmelidir. Bu meşru bir meseledir ve Lübnan halkı onun ve iki arkadaşının akıbetini bilme hakkına sahiptir” ifadesini kullandı.

ABD'nin Lübnan ordusuna yaptığı yardımla ilgili olarak, "birkaç yardım programı var" diyen Avn, "Önemli olan, ilk defa resmi bir kararda Lübnan ordusuna yardım etmenin gerekliliğinden bahsedilmesi ve bunun bizim için olumlu ve temel bir gelişme olmasıdır" şeklinde konuştu.

Bir soruya cevaben, Hizbullah milletvekillerinden oluşan bir grubun, cumhurbaşkanı seçilmeden önce partiye silahsızlanmadan bahsetmeyen bir savunma stratejisi konusunda söz verdiğine dair iddialarını ve medyada bu sözle ilgili olarak imzaladığı bir belgenin varlığına dair çıkan haberleri yalanlayarak, "Eğer varsa, şimdi yayınlasınlar" dedi.


Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir ekip, Yemen'in doğusunda istikrarı sağlamak amacıyla Aden'de

Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
TT

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir ekip, Yemen'in doğusunda istikrarı sağlamak amacıyla Aden'de

Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)
Yemen'in geçici başkenti Aden, (Reuters)

Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nden oluşan bir askeri ekip, Yemen'in geçici başkenti Aden'e, Güney Geçiş Konseyi'ne bağlı güçlerin Hadramut ve Al-Mahra vilayetlerinden çekilmesi ve meşru yönetimi destekleyen Suudi liderliğindeki koalisyonun doğrudan gözetimi altında önceki konumlarına geri dönmeleri için yürütme mekanizmalarını kurmayı amaçlayan acil bir görevle geldi.

Ekip ayrıca, statüko öncesine dönüşü sağlamak amacıyla koordineli prosedürlere göre, bölgelerin "Vatan Kalkanı" güçlerine devredilmesi için düzenlemeler üzerinde de çalışıyor. Bu adım, Suudi Arabistan'ın Doğu Yemen'deki gerilimi sona erdirmek için yoğun çabalarının ve koalisyon liderliğinin Hadramut'taki Güney Geçiş Konseyi'nin tek taraflı eylemlerini reddetmesinin bir devamı niteliğinde. Koalisyon liderliği bu eylemleri, zorla yeni bir gerçeklik dayatma veya vilayeti barış ve istikrarı tehdit eden iç çatışmalara sürükleme girişimi olarak değerlendirmektedir.

Şarku’l Avsat'a konuşan özel kaynaklara göre askeri birliğin gelişi, Riyad'ın Yemen'deki meşru kurumlar içinde güvensizlik ortamı yaratacak veya bölünmeyi derinleştirecek adımları reddetme tutumunu güçlendiriyor.