Bilim insanları ünlü 'Kedi Gözü' nebulasının nasıl oluştuğunu nihayet keşfetmiş olabilir

Bilim insanları, yaklaşık 300 yıl önce keşfedilmesinden beri Kedi Gözü Bulutsusu'nun kökenlerine cevap bulamadı

Fotoğraf: NASA
Fotoğraf: NASA
TT

Bilim insanları ünlü 'Kedi Gözü' nebulasının nasıl oluştuğunu nihayet keşfetmiş olabilir

Fotoğraf: NASA
Fotoğraf: NASA

The Independent'ta yer alan habere göre araştırmacılar ünlü Kedi Gözü Nebulası'nın nasıl oluştuğunu keşfetmiş olabilir.
1786'da Dünya'dan yaklaşık 3 bin 300 ışık yılı uzakta keşfedilen bu ikonik nebula, dış kabuğunu çevreleyen bir çift simetrik halkaya sahip. Bilim insanları şimdi bu yapıyı devinen bir jetin oluşturduğuna inanıyor ve bu da nebulanın merkezinde ikili bir yıldız sistemi olduğunu düşündürüyor.
Bu nebulanın yapısı astrofizikçileri daima şaşırttı çünkü dev toz ve gaz bulutlarının geleneksel olarak nasıl oluştuğuna dair kabul edilen teorileri daraltıyor gibi görünüyordu.
Bilim insanları artık yüksek yoğunluklu bir gaz akışının nebulanın merkez yıldızından (ya da yıldızlarından) zıt yönlere fışkırdığını ve sallanan bir topaç gibi bir daire çizdiğini düşünüyor. Ancak gökbilimciler tarafından oluşturulan modeller, halkaların sadece kısmi olduğunu ve jetin tam bir dönüş yapmadığını gösteriyor.
Bu, jetlerin sadece kısa ömürlü bir fenomen olduğuna da işaret ediyor. Ayrıca gezegenimsi nebuladaki devinen bir jete yalnızca ikili yıldızlar güç verebildiği için bulgular, Kedi Gözü'nün merkezinde bir ikili yıldız olduğuna dair güçlü bir kanıt.
Bu araştırmanın açıklandığı Kedi Gözü Nebulası makalesinin başyazarı ve şu an Stanford Üniversitesi'nin müstakbel lisans öğrencisi Ryan Clairmont, "Gezegenimsi nebulalardaki devinen jetler nispeten nadirdir, bu nedenle bunların Kedi Gözü gibi daha karmaşık sistemlerin şekillenmesine nasıl katkıda bulunduğunu anlamak önemlidir. Nihayetinde, nasıl oluştuklarını anlamak, bir gün kendisi de gezegenimsi nebulaya dönüşecek olan Güneş'imizin nihai kaderi hakkında fikir verir" dedi.
Araştırmacılar, nebulanın üç boyutlu yapısını yeniden inşa etmek için Meksika'daki San Pedro Martir Ulusal Gözlemevi'nden elde edilen spektral verileri kullandı.
Bunlar, nebuladaki materyalin iç hareketi hakkında detaylı bilgi verdi. Bu da Clairmont'a, yüksek yoğunluklu gaz halkalarının Kedi Gözü'nün dış kabuğuna nasıl sarıldığını gösterecek bir 3D model oluşturma olanağı sağladı. Üç boyutlu modeli kullanan araştırmacılar, halkaların yönelimine dayanarak devinen jetin eğim ve açılma açısını hesaplayabildi.
 



Bilim insanları "boş boş oturan" robot süpürgelere başka işler yaptırmayı önerdi

Bilim insanları, robot süpürgelerin çalışmadığı süreyi en aza indirmek amacıyla bir Roomba'yı evcil hayvanlarla oynamak da dahil 4 yeni görevi yerine getirecek şekilde yeniden programladı (Unsplash)
Bilim insanları, robot süpürgelerin çalışmadığı süreyi en aza indirmek amacıyla bir Roomba'yı evcil hayvanlarla oynamak da dahil 4 yeni görevi yerine getirecek şekilde yeniden programladı (Unsplash)
TT

Bilim insanları "boş boş oturan" robot süpürgelere başka işler yaptırmayı önerdi

Bilim insanları, robot süpürgelerin çalışmadığı süreyi en aza indirmek amacıyla bir Roomba'yı evcil hayvanlarla oynamak da dahil 4 yeni görevi yerine getirecek şekilde yeniden programladı (Unsplash)
Bilim insanları, robot süpürgelerin çalışmadığı süreyi en aza indirmek amacıyla bir Roomba'yı evcil hayvanlarla oynamak da dahil 4 yeni görevi yerine getirecek şekilde yeniden programladı (Unsplash)

Araştırmacılar, robot süpürgelerin bitki sulamak gibi basit ev işlerini yapacak şekilde modifiye edilebileceğini ortaya koydu.

Bath Üniversitesi'ndeki bilgisayar bilimcilerden oluşan bir ekip, bir Roomba'yı, boşta kaldığı saatlerde faydasını en üst düzeye çıkarmak amacıyla 4 yeni görevi yerine getirecek şekilde yeniden programladı.

Yeni işlevler arasında telefonları şarj etmek, evcil hayvanların canlı görüntüsünü sağlamak, ekranları duvarlara yansıtmak ve rahatsızlık verebilecek kişileri engellemek yer alıyor.

Araştırmacılar robot süpürgenin nispeten basit bazı değişikliklerle gerçekleştirebileceği, üzerine takılı bir lazer kalemle kedilerle oynamak ve arabadan eve alışveriş torbası taşımak gibi yüzün üzerinde görev belirledi. 

Bath Üniversitesi Bilgisayar Bilimleri Bölümü'nde doktora öğrencisi olan ve modifikasyonları bulan Yoshiaki Shiokawa "Elektrikli robot süpürgeler ve çim biçme makineleri gibi mobil ev robotları sınırlı, tek görevli cihazlar olarak algılanıyor ancak pratik görevlerde yeterince kullanılmadıklarına dair güçlü bir argüman var. Günün büyük bir bölümünde boş boş oturuyorlar" diyor.

Onları bir dizi ek işlevi yerine getirmek üzere evde fiziksel olarak gezinecek şekilde programlayarak kullanımlarını temel görevlerinin ötesine taşımalıyız. Roomba'lar ev asistanlarına dönüştürülebilseydi hanelerin ne kadar daha verimli çalışacağını bir düşünün.

Shiokawa, robot süpürgelerin halihazırda günde ortalama sadece 1 saat 47 dakika temizlik yaptığını, bunun da büyük miktarda değerlendirilmeyen potansiyel anlamına geldiğini belirtiyor.

Araştırmacılar tarafından önerilen diğer uygulamalar arasında kayıp eşyaları aramak, kargoları alıp teslim etmek ve "kart oyunu oynamak" var.

Benzer işlevler robotik çim biçme makineleri gibi diğer ev robotlarına da eklenebilir.

Bath Bilgisayar Bilimleri Bölümü öğretim üyesi Dr. Adwait Sharma, "Boş durdukları vakit, değer katan etkileşimler için benzersiz fırsatlar sunuyor ve günlük hayatımıza sorunsuz bir şekilde uyum sağlayabilen uyarlanabilir robotlara ve entegre sistemlere yönelik artan ihtiyaçla uyumluluk gösteriyor" diyor.

Örneğin bir robot süpürge boş zamanlarını ev güvenliğini izlemek, bitkileri sulamak veya oturan yaşlı bir kişinin ayağa kalkmasına yardım etmek için kullanabilir. Bu görevler robotun gelişmiş sensörlerinin yanı sıra hareket kabiliyetinden de yararlanır.

vfgbhyju
Araştırmacılar robot süpürgeler için 104 potansiyel uygulama belirledi ( Bath Üniversitesi)

Bilim insanları geliştirilmiş robotu "Beyond vacuuming: How can we exploit domestic robots’ idle time?" (Süpürmenin ötesinde: Ev robotlarının boş zamanlarından nasıl faydalanabiliriz?) başlıklı yeni bir makalede detaylandırıyor.

Çalışma bu hafta Japonya'nın Yokohama kentinde düzenlenen CHI Bilgisayar Sistemlerinde İnsan Faktörleri Konferansı'nda sunuldu.

Independent Türkçe