ABD Temyiz Mahkemesi, Trump'ın gizli belge davasında süreci hızlandıracak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

ABD Temyiz Mahkemesi, Trump'ın gizli belge davasında süreci hızlandıracak

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

ABD Temyiz Mahkemesi, eski Başkan Donald Trump'ın, kendisine ait Florida'daki Mar-a-Lago malikanesinde Federal Soruşturma Bürosunca (FBI) ele geçirilen gizli belgelerin "bağımsız bir hakem veya özel bir hakim tarafından incelenmesi" talebini ele almayı hızlandıracağını açıkladı.
Adalet Bakanlığının başvurusu üzerine ABD Temyiz Mahkemesi 11. Dairesi, Florida Federal mahkemesinin onayladığı bağımsız özel hakim kararının uygunluğunu değerlendirmeyi hızlandıracağını duyurdu.
Açıklamada, temyiz görüşmelerinin, katipler tarafından kayıtlardan rastgele seçilen özel bir kurula havale edileceği ve dava ile ilgili sözlü ifadelerin ne zaman ve nasıl alınacağına da bu kurulun karar vereceği ifade edildi.
Söz konusu duruşmalarla ilgili bir takvim verilmezken, brifinglerin 17 Kasım'da sona ereceği bir program belirlendi.
Trump'ın hukuk ekibi, temyiz mahkemesindeki davanın hızlandırılmış bir şekilde ele alınmasına karşı çıkmış, bunun yerine en erken ocak ayında bir duruşma yapılmasını istemişti.
Temyiz mahkemesi, Adalet Bakanlığının gerekçelerini 14 Ekim'e kadar mahkemeye sunmasını istemiş, Trump tarafına da ilk savunması için 10 Kasım'a kadar süre tanımıştı.

Trump hakkındaki gizli belgeler soruşturması
Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın Florida eyaletinde bulunan Mar-a-Lago malikanesi, 8 Ağustos sabahı FBI ajanlarınca düzenlenen baskınla aranmıştı.
ABD Adalet Bakanı Merrick Garland, baskından 3 gün sonra yaptığı ilk açıklamasında, Trump'ın malikanesinde yapılan aramayı kendisinin onayladığını söylemiş, kamuoyunda süren tartışmalar üzerine olayın daha net anlaşılması için Adalet Bakanlığının arama emri ve el konulan malzemelerle ilgili gizliliğin kaldırması talebiyle Florida Bölge Mahkemesine başvurduklarını duyurmuştu.
Trump'ın da arama emrinin kamuoyu ile paylaşılmasına karşı olmadığını belirtmesi üzerine federal yargıç, 12 Ağustos'ta arama emrini ve el konulan malzemeler listesi tutanağını kamuya açıklamıştı.
"Arama emri"nin detaylarında FBI ajanlarının, Casusluk Yasası kapsamında üç farklı federal yasanın olası ihlallerini araştırdıklarına yer verilmiş, baskında "çok gizli" damgalı 11 set belge alındığı da tutanaklara geçirilmişti.
Trump, Mar-a-Lago'dan "siyasi hasımlık" nedeniyle alındığını savunduğu belgelerin "bağımsız bir hakem veya özel bir hakim" tarafından incelenmesi talebiyle Florida Federal Mahkemesine başvurmuş, mahkeme de Trump'ın talebini uygun bularak New York'tan yarı emekli federal yargıç Raymond Dearie'yi görevlendirmişti.
Dearie'den, Trump'ın evinden alınan belgeleri "gizlilik ihlali olup olmadığı yönünde" aralık ayı ortasına kadar incelemesi istenmişti.
Adalet Bakanlığı da Florida Federal Mahkemesinin "bağımsız bir hakem veya özel bir hakim" kararının, bu süreçte el konulan belgelerin çoğunun soruşturma sürecinde kullanılmasını geçici olarak yasaklaması nedeniyle temyize gitmişti.
Trump ayrıca, gizli belgelerle ilgili devam eden hukuki tartışmayı dün ABD Yüksek Mahkemesine taşıyarak, söz konusu belgelerin "bağımsız bir hakem veya özel bir hakim" tarafından incelemesine izin vermesi talebinde bulunmuştu.
Trump'ın avukatları söz konusu belgelerin, "kişisel mi yoksa başkanlık dokümanları mı olduğu ve gerçekten sınıflandırılıp sınıflandırılmadığının" anlaşılması için bağımsız atanmış özel bir yargı mensubunun incelemesine sunulması gerektiğini savunuyor.



ABD’li gençler, İsrail’e diğer ABD’lilere göre daha eleştirel bakıyor

Washington’da 2 Aralık’ta Filistinlilere destek amaçlı düzenlenen gösteri (DPA)
Washington’da 2 Aralık’ta Filistinlilere destek amaçlı düzenlenen gösteri (DPA)
TT

ABD’li gençler, İsrail’e diğer ABD’lilere göre daha eleştirel bakıyor

Washington’da 2 Aralık’ta Filistinlilere destek amaçlı düzenlenen gösteri (DPA)
Washington’da 2 Aralık’ta Filistinlilere destek amaçlı düzenlenen gösteri (DPA)

ABD Başkanı Joe Biden’ın Gazze’deki savaşa karşı tavrı konusunda kamuoyunun genel olarak bölünmüş olduğu bir dönemde, Pew Araştırma Merkezi tarafından yapılan bir anket, genç ABD’lilerin İsrail’in Gazze’de yürüttüğü savaşa diğer vatandaşlardan daha eleştirel yaklaştığını gösterdi.

Savaşla ilgili gündem ve savaşın Biden’ın yeniden seçilme şansını nasıl etkileyeceğine dair Washington’daki yoğun tartışmalara rağmen, anket ayrıca birçok ABD’linin konuyu yakından takip etmediğini veya fazla önem vermediğini ortaya çıkardı.

Anket katılanların yüzde 40’ı, Biden’ın doğru dengeyi kurup kurmadığından emin olmadıklarını söyledi.

18 ila 29 yaş arasındaki ABD’liler arasında, ankete katılanların yüzde 46’sı İsrail’in 7 Ekim saldırısına verdiği tepkinin kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Yüzde 21’i bunun kabul edilebilir olduğunu söylerken, geri kalanı emin olmadıklarını belirtti.

Yaşlı ABD’lilerin görüşleri gençlerden oldukça farklıydı.

65 yaş ve üzerindekilerin yüzde 53’ü İsrail’in tepkisini desteklerken, yüzde 29’u bunu kabul edilemez olarak nitelendirdi.

Kendisini İsrail’in sadık bir destekçisi olarak olarak gören Biden (81), Hamas tarafından düzenlenen saldırıya karşı İsrail’in karşılık verme hakkını güçlü bir şekilde savundu.

Biden, İsrail’e verdiği askeri ve diplomatik desteğe rağmen, İsrail liderlerini, Hamas’ın yönettiği Gazze Şeridi’nde sivilleri korumak için yeterli çaba göstermemekle de eleştirdi.

ABD seçimleri yaklaşırken, tüm dikkatler Biden’ın, Kasım ayında eski başkan Donald Trump’la yarışacağı seçimde zafer kazanması gereken Michigan eyaletine odaklanıyor.

Michigan’daki Müslümanlar ve Arap asıllı ABD’lilerin büyük bir kesimi bu rekabette belirleyici bir rol oynayabilir.

Anket, Demokratlar arasında Biden’ın Gazze’deki savaşı nasıl ele aldığına ilişkin görüşlerin karışık olduğunu da gösterdi.

Demokratların yüzde 34’ü Biden’ın İsrail’i kayırdığını, yüzde 29’u ise doğru dengeyi yakaladığını söyledi.

12 bin 693 kişinin katıldığı anket, ABD’li Müslümanların İsrail’e yönelik keskin eleştirel görüşlerini de ortaya koydu.

Müslümanların yüzde 21’i Hamas’ın 7 Ekim saldırısını kabul edilebilir buldu.

Ankete göre ABD’li Yahudilerin yüzde 62’si, İsrail’in Gazze’deki savaşı yürütme şeklinin kabul edilebilir olduğunu söyledi.

Her ne kadar Yahudi cemaati, İsrail’i Evanjelik Protestanlardan daha fazla eleştirse de, bu oran ulusal ortalamanın üzerinde.