Fransa Başbakanı Borne, Cezayir’e gidiyor

Ziyarette İlişkilerin geliştirilmesi ve ‘geçmişteki düğümün’ aşılması hedefleniyor.

Fransa Başbakanı Elisabeth Borne. (Reuters)
Fransa Başbakanı Elisabeth Borne. (Reuters)
TT

Fransa Başbakanı Borne, Cezayir’e gidiyor

Fransa Başbakanı Elisabeth Borne. (Reuters)
Fransa Başbakanı Elisabeth Borne. (Reuters)

Fransa Başbakanı Elisabeth Borne’un 9-10 Ekim’de Cezayir’e düzenleyeceği ziyaretin ekonomi, karşılıklı ticaret ve Cezayirliler için hassas bir başlık olan ‘vize dosyasında’ önemli sonuçları olması bekleniyor. Fransa’da haziran ayında yapılan parlamento seçimlerinin ardından Borne’un Fransa dışındaki ilk ziyaretinde kendisine çok sayıda bakan eşlik ediyor.
Gözlemciler, Fransız hükümetinin Cezayirli yetkililerin rızasını sağlayan şeyin, ülkelerine saygı ve takdir göstermek olduğunu anladığı görüşünde. Zira Paris yönetimi, Cezayir’e gidecek heyetin sadece birkaç kişiyle sınırlamaya karar verdikten sonra Borne’a eşlik edecek bakanların sayısını 16’ya (hükümette toplam 44 bakan bulunuyor) çıkarmaya karar verdi.
Cezayir daha önce, 2021 yılı nisan ayında eski Fransa Başbakanı Jean Castex’in ziyaretini iptal etmişti. Bu karar, sadece dört bakanın yer alacağı heyetinin ‘zayıf bir düzeyine’ itiraz olarak gelmişti. Cezayir, Fransız tarafının ziyaret süresini bir gün olarak belirlemesinden de rahatsızlık vardı. Zira üzerinde çalışılması ve çözülmesi gereken birçok dosya ve sorun bulunuyordu. Paris ise Cezayir tarafını ikna etmeye yetmeyen bir gerekçe olarak, Kovid-19 pandemisi ile ilgili sağlık önlemlerini öne sürerek ‘zayıf bakanlık temsilini’ haklı çıkarmaya çalışmıştı. Dolayısıyla gelecek hafta yapılacak ziyarette Fransızların ‘hatalarını telafi edeceği’ ve Cezayir’in önemli sayıda bakan getirme arzusunu göz önünde bulundurduğu görülüyor.
Şarku’l Avsat’ın kaynaklardan aktardığına göre gözlemcilere göre Paris’i 16 bakan seçmeye yönelten başka nedenler de var. Bu adımın nedenleri arasında Cumhurbaşkanı Macron’un 26, 27 ve 28 Ağustos’ta Cezayir’e yaptığı ziyaretin ardından iki ülkenin ‘yenilenmiş ortaklıklarını’ duyurması ile ikili ilişkilerin iyileştirilmesi ve ‘geçmişteki düğümün’ aşılması konusundaki büyük iyimserlik de bulunuyor.
Hükümet heyeti, Cezayir ile uzun bir iş birliği bulunan sektörleri yöneten bakanlardan oluşuyor. Söz konusu bakanlar arasında Ekonomi ve Maliye Bakanı Bruno Le Maire, İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, Dışişleri Bakanı Catherine Colonna, Çalışma Bakanı Olivier Dussopt, Ekolojik Dönüşüm Bakanı Agnes Pannier-Runacher, Eğitim ve Gençlik Bakanı Pap Ndiaye ve Kültür Bakanı Rima Abdul Malak bulunuyor.
Cezayirli siyasi kaynaklar Şarku’l Avsat’a verdikleri bilgilerde, söz konusu ziyaretin ‘ekonomiyi çeşitlendirme ve hidrokarbon bağımlılığını azaltma planı çerçevesinde yabancı yatırım arayan Cezayir açısından büyük bir önem teşkil ettiğini’ aktardı. Kaynaklar, Cezayir-Fransız Ortak Yüksek Komitesi çerçevesinde gerçekleştirilecek görüşmelere iki ana dosyanın hakim olmasını bekliyor. Bu iki dosya, Paris’in Rus gazını telafi etmek üzere gaz tedarik etme talebinin yanı sıra geçen yıl önemli ölçüde azaltılan ve Cezayir’i ciddi bir şekilde öfkelendiren Fransa’ya seyahat vizesi olarak ön plana çıkıyor.
Fransa İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, sekiz bin yasa dışı göçmeni sınır dışı etme konusunda Cezayir’in konsolosluk izni vermeyi reddetmesini protesto etmişti. Bu durum, Fransa’yı cezai bir önlem olarak Cezayirlilere vizeleri yarı yarıya azaltmaya yönlendirmişti. Söz konusu gelişmeler, sömürgeci geçmişin kalıntıları nedeniyle ikili ilişkilerdeki yabancılaşmayı derinleştirdi. Diğer yandan Fransa yasadışı göç konusunda istediğini elde edememiş oldu.. Fransa’nın kararı ayrıca Fas’ı ve Tunus’u da etkiledi.
Kullu Şey An Cezair (TSA) isimli internet gazetesi, Fransız ekonomik kurumlarının ‘son yıllarda başta Çin ve Türkiye olmak üzere birçok ülkeden ticari kurumlara açık bir alan bırakarak Cezayir’den çekildiğini’ belirtti. Macron’un son ziyaretinden sonra ikili ilişkilerde yakınlaşmanın yeniden sağlanmasının ‘Fransız kurumlarının yeniden konuşlandırılması ve Cezayir’deki yatırımlarına ilişkin yeni bir dinamizm için bir başlangıç ​​olabileceğini’ de aktardı. 
Macron’un Cezayir ziyaretinin sonunda yapılan aıklamada, gelecek hafta düzenlenecek olan Cezayir-Fransa Ortak Yüksek Komitesi ve Cezayir-Fransa Stratejik Diyolog Komitesi dahil olmak üzere bazı hükümet komitelerinin başlatılmasının yanı sıra her düzeyde ve karşılıklı ticarette yoğunlaştırılmış iş birliği olacağı duyurulmuştu.



Abdulati, Gazze Şeridi'nin altyapısının yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
TT

Abdulati, Gazze Şeridi'nin altyapısının yeniden inşa edilmesi çağrısında bulundu

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)
Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati (EPA)

Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati bugün yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nin altyapısının yeniden inşa edilmesinin ve insani yardımların bölgeye güvenli, hızlı ve engelsiz şekilde ulaşmasının önemini vurguladı.

Açıklama, Abdulati’nin Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Eşitlik, Hazırlık ve Kriz Yönetimi Komiseri Hadja Lahbib ile gerçekleştirdiği görüşme sonrasında Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Temim Hallaf tarafından duyuruldu.

Hallaf’ın açıklamasına göre Abdulati, mart ayında yayımlanan ortak bildiriyle Mısır-AB ilişkilerinin kapsamlı ve stratejik bir ortaklığa yükseltilmesinden bu yana yaşanan olumlu gelişmeleri memnuniyetle karşıladı. Bakan, ortaklığın altı ana ekseninin uygulanması çerçevesinde karşılıklı çıkar alanlarında iş birliğini güçlendirmeye kararlı olduklarını belirtti. Ayrıca uluslararası toplumun bölgedeki jeopolitik krizler ile mülteci ve göçmen sorunlarının yükünü paylaşma sorumluluğunu hatırlatarak, komşu ülkelerdeki krizler nedeniyle milyonlarca yabancıya ev sahipliği yapan Mısır’ın ağır bir yük taşıdığını ifade etti.

Abdulati, Lahbib’i Gazze Şeridi’ndeki son duruma ve ateşkesin Şarm eş-Şeyh Barış Anlaşması doğrultusunda kalıcı hâle getirilmesine yönelik yürütülen çabalara dair bilgilendirdi. Ayrıca Mısır’ın, erken toparlanma, yeniden inşa ve Gazze’nin kalkınmasını ele alacak uluslararası konferansa yönelik hazırlıklarını sürdürdüğünü aktardı.

Mısır Dışişleri Bakanı, 20 Kasım’da Brüksel’de yapılan Filistin Bağışçılar Grubu’nun ilk toplantısını da memnuniyetle karşıladı. AB ve üye ülkelerden yeniden imar sürecinin finansmanına etkin katılım beklediklerini belirten Abdulati, Filistin halkına ve Filistin Yönetimi’ne destek sağlayan Avrupa mekanizmalarının etkinleştirilmesi ve bütçelerinin güçlendirilmesinin önemini vurguladı.

Suriye dosyasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Abdulati, Mısır’ın Suriye’nin birliğine ve toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesini savunan kararlı tutumunu yineledi. Abdulati, ülkenin istikrarını zayıflatabilecek her türlü girişim ve müdahaleye karşı olduklarını belirterek, Suriye halkının beklentilerini karşılayacak kapsamlı bir siyasi sürecin hayata geçirilmesi çağrısında bulundu.

Açıklamaya göre Lahbib, Mısır’ın bölge barışı ve istikrarı için yürüttüğü çabaları ve Gazze Şeridi’nde ateşkesin sağlanması ile insani yardımların ulaştırılmasındaki kritik rolünü takdir etti. AB’nin Mısır’ın bu yöndeki çalışmalarını desteklediğini ve stratejik ortaklığı güçlendirmeye önem verdiğini ifade etti.

Hallaf, görüşmede Sudan’daki gelişmelerin de ele alındığını aktardı. Abdulati’nin, özellikle el-Faşir bölgesinde işlenen ağır ihlalleri kınadığı ve Sudan’daki çatışmaların durdurulması ile devletin birliği ve bütünlüğünün korunması için Mısır’ın dörtlü mekanizma kapsamında yürüttüğü çabaları anlattığı belirtildi.

Abdulati, insani yardımların Sudan’a ulaştırılmasının önemine dikkat çekerek, ülkenin egemenliğine saygı duyulması ve uluslararası kuruluşlarla iş birliği içinde yardım akışının kolaylaştırılması yönündeki kararlılıklarını vurguladı.

Görüşmede ayrıca Lübnan’daki gelişmeler ele alındı. Abdulati, Mısır’ın Lübnan’ın birliği, egemenliği, güvenliği ve istikrarına verdiği desteğin değişmez olduğunu ifade etti.


Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
TT

Stockholm ve Şam, hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacak

İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)
İsveç Göç ve İltica Bakanı Johan Forssell (Arşiv- AP)

İsveç Göç Bakanı Johan Forssell, bugün yaptığı açıklamada, Stockholm ve Şam'ın, İsveç'te işlenen suçlardan hüküm giymiş Suriyelilerin sınır dışı edilmesini artırmak için iş birliği yapacağını duyurdu. Bu, Stockholm'ün Suriye'ye yaptığı yardımların bir kısmını dağıtmaya devam edebilmesi için koyduğu bir koşuldu.

Forssell, İsveç kamu yayın kuruluşu SR'de yaptığı açıklamada, söz konusu kişilerin "İsveç'te bulunan ve orada suç işlemiş Suriye vatandaşı kişiler olduğunu ve sınır dışı edilmeleri gerektiğini, ancak bunun çeşitli nedenlerle bazen çok zor olduğunu" belirtti.

Forssell ve Uluslararası Kalkınma Bakanı Benjamin Dossa, bu hafta Suriye'yi ziyaret ederek Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile görüştü. Bu, İsveçli bakanların 2011'den bu yana Şam'a yaptığı ilk ziyaretti.

2015 yılında savaştan kaçan birçok Suriyeliye İsveç'te sığınma hakkı tanıyan büyük göçmen akınının ardından, ardışık sol ve sağ hükümetler sığınma kurallarını sıkılaştırdı.

Forssell, "İsveç'in en önemli önceliklerinden biri konusunda iş birliği yapmayı kabul ettik," diyerek, "İsveç'e gelenlerin büyük çoğunluğu dürüst ve yasalara saygılı, ancak suç işleyenler de var" ifadeleriini kullandı.

Forssell, "Bu insanları sınır dışı edebilmeliyiz; İsveç'te onlara yer yok" dedi.

İsveç kalkınma yardımlarını düzenleyen ve artık göçü azaltmayı ve sınır dışı işlemlerini hızlandırmayı da içeren yeni ilkeye işaret etti; bu iki hükümet önceliği var.

"İsveç çıkarlarımız tehlikede... Kalkınma yardımı sağladığımızda, bu ülkelerin bizimle iş birliği yapmalarını ve vatandaşlarını, özellikle de İsveç'te suç işleyenleri geri almalarını bekliyoruz. Benzer adımlar atılmazsa, kalkınma yardımı sağlamayacağız" dedi.

İki bakan, Suriyelilerin geri dönüşü konusunu eş-Şara ile genel olarak görüştü. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre ülkelerine dönmek isteyen Suriyelilere, seyahat masrafları ve diğer lojistik giderlerini karşılamak üzere mali yardım alma hakkı tanınıyor.


Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
TT

Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü toplantısında: Rus silahlarının etkili olduğu kanıtlandı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü'nün (KGAÖ) genişletilmiş zirve toplantısı öncesinde Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov'u dinliyor, (EPA)

Alman Haber Ajansı'nın (DPA) haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) toplantısında Rus silahlarının etkinliği hakkında konuştu.

Rus haber ajansı Interfax'ın aktardığına göre Putin, bugün Kırgızistan'da düzenlenen askeri ittifak toplantısında, "Gerçek muharebe operasyonlarında etkili olduğu kanıtlanmış modern Rus silahları ve teknolojisiyle birleşik silahlı kuvvetleri donatmak için geniş çaplı bir program başlatmayı öneriyoruz" dedi.

Rusya, Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşta düzenli olarak yeni silah sistemleri test ediyor.

Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te konuşan Putin, hava ve savunma kabiliyetlerine odaklanan ortak askeri tatbikatların planlandığını söyledi.

 KGAÖ, Rusya'nın hakim olduğu bir askeri ittifaktır.

Şu anda eski Sovyet cumhuriyetleri olan Tacikistan, Kırgızistan, Kazakistan ve Belarus'u kapsamaktadır.

Ermenistan, Dağlık Karabağ bölgesindeki anlaşmazlıkta Azerbaycan'a yenilmesinin ardından Rusya ile gerginliğin artması üzerine Şubat 2024'te ittifak üyeliğini dondurdu.