Dünya çapında 140 kuruluş, IMF’den yoksul ülkelere yardım için 650 milyar dolar vermesini istedi

Washington’daki genel merkezinin girişindeki IMF logosu (AP)
Washington’daki genel merkezinin girişindeki IMF logosu (AP)
TT

Dünya çapında 140 kuruluş, IMF’den yoksul ülkelere yardım için 650 milyar dolar vermesini istedi

Washington’daki genel merkezinin girişindeki IMF logosu (AP)
Washington’daki genel merkezinin girişindeki IMF logosu (AP)

Dünya çapında yaklaşık 140 kuruluş, Uluslararası Para Fonu’ndan (IMF) üye ülkelerin sağlık, gıda, enerji ve enflasyon krizleriyle başa çıkmasına yardımcı olmak için SDR (Özel Çekme Hakları) tahsisiyle en az 650 milyar dolarlık yeni acil durum rezervi çıkarmasını istedi.
Reuters’ın haberine göre, IMF Yönetim Kurulu’na gönderilen mektupta, “Özel çekme hakları veya SDR’ler olarak bilinen daha fazla IMF rezerv varlığının tahsis edilmesi, hemen hemen tüm düşük ve orta gelirli üye ülkeler için borç veya koşul olmaksızın yüz milyarlarca doları kullanılabilir hale getirecektir” denildi.
IMF yetkilileri, Temmuz ayında SDR rezervlerinin yeni aktarımının, Rusya-Ukrayna savaşının etkileriyle mücadele eden ülkelere yardım etmek için seçenekler arasında olduğunu, ancak bu konuda aktif bir tartışma olmadığını bildirdi.
Dünya Bankası (WB), geçen ay savaşın bir sonucu olarak, küresel durgunluğun artan riskleri konusunda uyardı.
WB, yaklaşık 600 milyon insanın 2030 yılına kadar günde sadece 2,15 dolarlık bir gelirle aşırı yoksulluk içinde yaşayacağını vurguladı.
Küresel finans yetkilileri IMF ve WB’nin yıllık toplantıları için Washington’da buluşmaya hazırlanırken, 140 kuruluşun bir yıldan biraz fazla bir süre içinde ikinci büyük SDR tahsisine yönelik talebi geldi.
Eleştirmenler, yeni tahsisin hala IMF üyesi olan Rusya için de yeni varlıklar sağlayacağını söylese de, son aylarda milletvekilleri ve iş gruplarından da benzer çağrılar geldi.
Küresel Kalkınma Merkezi’nde eski bir IMF yetkilisi olan Mark Plant, dünyanın en büyük ekonomilerini içeren G-20’nin 100 milyar dolarlık geri dönüştürme taahhütlerini yerine getirmediğini, bu nedenle başka bir tahsis için gereken yüzde 85 onayı almanın zor olacağını söyledi. 



ABD Hazine Bakanı Yellen'dan borç limitine yönelik önlemlerin 1 Haziran'a kadar tükenebileceği uyarısı

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen (Reuters)
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen (Reuters)
TT

ABD Hazine Bakanı Yellen'dan borç limitine yönelik önlemlerin 1 Haziran'a kadar tükenebileceği uyarısı

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen (Reuters)
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen (Reuters)

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, borç limitine yönelik alınan önlemlerin 1 Haziran'a kadar tükenebileceği ve ülkenin bu tarihten sonra nakit sıkıntısı çekebileceği uyarısında bulundu.
Yellen, borç limitine ilişkin ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy'ye yönelik yeni bir mektup kaleme aldı.
Hazine Bakanlığının federal hükümetin faaliyetlerini finanse etmeye devam etme kabiliyetine ilişkin McCarthy'yi haberdar etmek için kendisine yazdığını belirten Yellen, 13 Ocak'taki mektubunda, nakdin ve olağanüstü tedbirlerin haziran başından önce tükenmesinin olası olmadığını belirttiğini anımsattı.
Yellen, "Son federal vergi tahsilatlarını inceledikten sonra, en iyi tahminimiz, Kongre'nin borç limitini artırmaması veya askıya almaması durumunda, hükümetin tüm yükümlülüklerini haziran başına kadar ve potansiyel olarak 1 Haziran itibarıyla getiremeyeceğidir." değerlendirmesinde bulundu.

"Kongre'nin en kısa sürede harekete geçmesi zorunlu"
Bu tahminin mevcut verilere dayandığına dikkati çeken Yellen, federal gelirler ve harcamalar doğası gereği değişken olduğu için Hazine'nin olağanüstü önlemlerinin tükeneceği fiili tarihin bu tahminlerden birkaç hafta sonra olabileceğini kaydetti.
Yellen, Hazine'nin devlet borçlarını ne zaman ödeyemeyeceğini kesin olarak kestirmenin mümkün olmadığını vurgulayarak, daha fazla bilgi geldikçe Kongre'yi bilgilendirmeye devam edeceğini aktardı.
Janet Yellen, "Mevcut tahminler göz önüne alındığında, Kongre'nin borç limitini hükümetin ödemelerini yapmaya devam edeceğine dair daha uzun vadeli kesinlik sağlayacak şekilde artırmak veya askıya almak için mümkün olan en kısa sürede harekete geçmesi zorunlu." ifadelerini kullandı.

Eyalet ve yerel yönetim tahvillerinin ihracını askıya alma kararı
Ayrıca Hazine Bakanlığının Eyalet ve Yerel Yönetim Serisi (SLGS) hazine tahvillerinin ihracını da askıya aldığına dikkati çeken Yellen, bunların eyaletlere ve belediyelere verilen özel amaçlı hazine tahvilleri olduğunu, ihraçlarının borç limitine dahil edildiğini, borç limiti ile ilgili riskleri yönetmek için bu adımın atılacağını, ancak eyalet ve yerel yönetimler mali durumlarını yönetmek için önemli bir araçtan mahrum bırakılacağı için maliyetinin de olabileceğini ifade etti.
Yellen, "Borç limitinin askıya alınması veya artırılması için son dakikaya kadar beklemenin işletmelere ve tüketici güvenine ciddi zararlar verebileceğini, vergi mükellefleri için kısa vadeli borçlanma maliyetlerini artırabileceğini ve ABD'nin kredi notunu olumsuz etkileyebileceğini geçmiş borç limiti çıkmazlarından öğrendik." değerlendirmesinde bulundu.
Kongre'nin borç limitini yükseltmemesi halinde bu durumun Amerikan aileleri için ciddi zorluklara neden olacağına dikkati çeken Yellen, ABD'nin küresel liderliğine zarar vereceğini ve ulusal güvenlik çıkarlarını savunma kabiliyeti hakkında soru işaretleri doğuracağını vurguladı.
Yellen, Kongre'ye, mümkün olan en kısa sürede harekete geçerek ABD'nin itibarını koruma çağrısında bulundu.

Borç limiti açmazı
ABD'de federal hükümet, temerrüde yol açabilecek 31,4 trilyon dolarlık borç limitine ulaşmış bulunuyor.
Borç limiti ya da borç tavanı, "ABD hükümetinin borçlarını ödemek için ödünç alabileceği para miktarının üst sınırı" anlamına geliyor.
Temsilciler Meclisi'nde çoğunluğu elinde bulunduran Cumhuriyetçiler, borç limiti müzakerelerinde önemli harcama kesintilerinden yana bir tavır sergiliyor. Demokratlar ise borç limitinin artırılmasında ısrarcı oluyor ve Cumhuriyetçilerin belirli harcamaları kısma önerilerini geri çeviriyor.
Demokratlar ile Cumhuriyetçiler arasında bir açmaz haline gelen borç limiti konusunun piyasaları sarsmasından endişe duyuluyor. ABD'de resesyon beklentileri artarken, iki partinin borç limiti üzerindeki hesaplaşması her zamankinden daha fazla risk taşıyor.