Blinken’ın danışmanı Chollet: Putin, nükleer kullanmanın korkunç sonuçlarını biliyor

Üst düzey ABD’li yetkili, İran’ın Rusya’ya insansız hava aracı sağladığını açıkladı.

ABD Dışişleri Bakanlığı danışmanı Derek Chollet. (Şarku’l Avsat)
ABD Dışişleri Bakanlığı danışmanı Derek Chollet. (Şarku’l Avsat)
TT

Blinken’ın danışmanı Chollet: Putin, nükleer kullanmanın korkunç sonuçlarını biliyor

ABD Dışişleri Bakanlığı danışmanı Derek Chollet. (Şarku’l Avsat)
ABD Dışişleri Bakanlığı danışmanı Derek Chollet. (Şarku’l Avsat)

Üst düzey bir ABD’li yetkili, Rusya’ya ‘Ukrayna’da nükleer silah kullanılmasına’ karşı yeni bir uyarı mesajı gönderirken Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ülkesinin bu tür silahlara başvurması durumunda karşılaşacağı ‘korkunç sonuçları bildiğini’ belirtti. Yetkili ayrıca, ABD’nin Rus nükleer silah dağıtım sisteminde ‘yakın zamanda kullanılacak’ şekilde herhangi bir değişiklik fark etmediğini açıkladı. Son birkaç gün içerisinde Moskova, Ukrayna’daki güçlerinin arka arkaya karşılaştığı başarısızlıklara rağmen bu tür silahları kullanma olasılığı hakkında konuşmayı kabul etmedi.
ABD Dışişleri Bakanlığı danışmanı Derek Chollet, ABD’nin Londra Büyükelçiliği’nde Şarku’l Avsat’ın da dahil olduğu sınırlı bir medya grubuna brifing verdi. Chollet şu açıklamayı yaptı:
“Nükleer, Rusya tarafından yayınlanan ilk tehdit değil. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, son aylarda birçok tehditte bulundu. Nükleer silah tehdidi, sorumsuzluğun zirvesidir. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) daimî üyesi olan Rusya, şu an nükleer silahlara başvurmakla tehdit ediyor. BMGK’nın diğer daimî üyeleriyle birlikte geçen ocak ayında nükleer silahların asla kullanılmaması gerektiğini vurgulayan bir bildiri imzaladığı biliniyor. Bu nükleer tehdit, çok riskli ve biz bunu oldukça ciddiye alıyoruz. Yakından takip ediyoruz. Ruslar bize, halka açık ve özel olarak, bu tür konuşmaların sona ermesi gerektiğini ve nükleer silah kullanırlarsa korkunç sonuçlarla karşılaşacaklarını söylediler. Ancak şimdiye kadar Rus nükleer silahlarının yayılmasıyla ilgili olağan dışı bir şey görmedik. Buna rağmen bu, bizim ve müttefiklerimizin çok dikkat ettiği bir konu.”
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın danışmanı Chollet, ‘nükleer’ kullanılması durumunda Rusya’nın karşılaşacağı ‘ciddi sonuçların’ ayrıntılarına girmen şunları söyledi:
“Rusya Devlet Başkanı, tepkinin ne olacağını çok iyi biliyor. Çok ciddi sonuçları olacaktır. Tepkinin nasıl olacağını söylemek istemiyoruz. Söylenmeden kalması, ancak sonuçların tamamen farkında olunması daha iyidir.”
Derek Chollet açıklamasında, Rusya ile temaslarda ikinci bir yolun olmadığını vurguladı:
“Ruslarla doğrudan temaslar kurduk. Bildiğiniz gibi birçok lider, Rusya ile temaslar gerçekleştirdi. Ama ne yazık ki kimse bir şey başaramadı. (Fransa Cumhurbaşkanı) Macron ve (Almanya Başbakanı) Scholz’un Putin ile temasları oldu. Ama boşuna. Her temaslarından sonra Fransa ve Almanya ile iletişim kuruyoruz. Ancak ne yazık ki Putin’i rotasını değiştirmeye ikna etmeyi başaramadılar. Ukrayna’ya yönelik politikamız 3 eksene dayanıyor. Birincisi, Ukrayna’yı desteklemek. Şu ana kadar 17 milyar dolardan fazla askeri yardım sağladık. Bu, Ukrayna’nın 2021 savunma bütçesinin tamamından üç kat daha fazla. Dahası ABD, 9 milyar dolar insani yardım ve kalkınma yardımı sağladı. Biz tek değiliz. Ukrayna’ya kendisini savunması için yardım eden yaklaşık 50 ülke var. İkincisi, NATO’yu güçlendirmek. NATO topraklarının her karışını savunacağımızı defalarca söyledik. Buna askeri güçlerimizin konuşlandırılması da dahildir. Bugün Avrupa’da bir yıl öncesine göre daha fazla askerimiz var. Ayrıca müttefiklerimiz ve ortaklarımızla birlikte, doğu ve güney cephelerinde NATO’nun savunmasına katkıda bulunmalarını sağlamak için çalışıyoruz. Üçüncüsü ise Rusya'yı izole etmek ve cezalandırmaktır.”
Chollet, Rusya’nın 2014’te ilhak ettiği Kırım’ı geri almak için Ukrayna’nın bir saldırı başlatma olasılığı konusunda ABD’nin tavrına dair bir soruya da yanıt verdi:
“Ukraynalılardan daha fazla Ukraynalı olmak istemiyoruz. Savaşın amacını belirleyecek olan biz değiliz. Askeri ihtiyaçları konusunda kendileriyle istişarelerde bulunuyoruz ve bu ihtiyaçları karşılamaya çalışıyoruz.”
Şarku’l Avsat, basın brifinginde Chollet’e İran’ın Rusya’ya Ukrayna savaşında kullanılmak üzere insansız hava araçları (İHA) sağladığına dair raporları sordu. Chollet’in yanıtı şöyle oldu:
“İran’ın Rusya’ya insansız hava aracı tedarik etmesi konusunda son derece endişeliyiz. Bu ilişki her iki yöne de gidiyor. Rusya ile İran arasındaki, endişemizi artıran bu ilişki hakkında istihbarat bilgileri dağıttık.”
Chollet, İran’ın Ukrayna’da kullanılan insansız hava araçları karşılığında Rusya’dan ne aldığını ise açıklamadı.
Saddam Hüseyin’in devrilmesinden sonra Irak’ın İran’a teslim edilmesi, Muammer Kaddafi’nin devrilmesinden sonra Libya’da kaos çıkması gibi birçok ülke ile ilgili daha önceki politikalarının istediklerinin tam tersi sonuçlara yol açtığını belirten Şarku’l Avsat ayrıca ABD’nin, birçok ülkenin Ukrayna politikasında onun yanında yer almakta isteksiz olmasını anlayışla karşılayıp karşılamadığı sorusunu yöneltti. Derek Chollet şu cevbı verdi:
“Şu an durum, ABD’nin politikasıyla ilgili değil. Vladimir Putin, komşu bir ülkeyi işgal etti. 31 yıl önce ABD, 30’dan fazla ülkeyi içeren bir koalisyonla, komşusu tarafından işgal edilen ve ilhak girişiminde bulunulan başka bir ülkenin (Kuveyt) egemenliğini savunmak için Ortadoğu’da savaşa girdi. Dolayısıyla Ukrayna’nın egemenliğini savunma gerekliliği ve bağımsızlığını garanti altına alma ve ondan zorla alınan toprakları geri alma kabiliyeti hakkında konuştuğumuzda bu, ABD’nin keşif ilkesini yükselttiği anlamına gelmez. Bu uluslararası hukuktur. Tüm ülkelerin anlayış göstermesi ve takdir etmesi gereken şey budur. Bir kışkırtma olmadan bu savaşı başlatan Putin’di. Bunu kendisi yapmaya karar verdi. İsterse yarın durdurabilir. Rusya çatışmayı bırakırsa savaş sona erer. Ama Ukrayna savaşmayı bırakırsa Ukrayna biter. Karşılaştığımız gerçek bu.”
Chollet açıklamasında İran ile nükleer anlaşmaya geri dönme çabalarına da değindi:
“Masada İran’la bir anlaşmamız vardı. İranlılar, bu anlaşmayı masadan almadı. Anlaşmayla ilgisi olmayan ve ABD ve Avrupalı ortakların reddettiği taleplerde bulunmaya devam etmeye karar verdiler. İranlılar, bu konuda iç bölünmelerden mustarip. Ayrıca şu an iç kargaşa ile uğraşıyorlar.”
Derek Chollet, 2013 yılında Rusya’nın sponsorluğunda Suriye ile imzalanan kimyasal anlaşmayı da savundu:
“Suriye’de kimsenin beklemediği bir başarıya imza attık. 13 bin ton kimyasal silah barışçıl bir şekilde imha edildi. O zamanlar Savunma Bakanlığı’nda memurdum. Suriye’nin ilan etmediği ve topraklarının birçok yerinde konuşlandırdığı 13 bin ton kimyasal silahla başa çıkmak için askeri seçenekleri düşünüyorduk. Kimyasal silahların DEAŞ gibi grupların eline geçmesinden korktuk. Bu durum, kitle imha silahlarıyla ilgili bir kâbus olurdu.”  



Suudi Arabistan-ABD görüşmesinde Gazze, Sudan, Yemen ve Ukrayna'daki gelişmeler ele alındı

Prens Faysal bin Ferhan dün Washington'da Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile bir araya geldi (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)
Prens Faysal bin Ferhan dün Washington'da Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile bir araya geldi (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)
TT

Suudi Arabistan-ABD görüşmesinde Gazze, Sudan, Yemen ve Ukrayna'daki gelişmeler ele alındı

Prens Faysal bin Ferhan dün Washington'da Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile bir araya geldi (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)
Prens Faysal bin Ferhan dün Washington'da Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile bir araya geldi (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan ve ABD'li mevkidaşı Marco Rubio, Gazze Şeridi, Sudan, Yemen ve Rusya-Ukrayna krizindeki gelişmeleri ele alarak bu konularda ve uluslararası barış ve güvenliğin sağlanması için sarf edilen çabalar hakkında görüş alışverişinde bulundular.

Washington'da ABD Dışişleri Bakanlığı merkezindedün bir araya gelen ikili, iki ülkeyi ilgilendiren bölgesel ve uluslararası konularda koordinasyon ve ortak eylemleri yoğunlaştırmanın yollarını ele aldı.

Prens Faysal bin Ferhan ve Rubio iki ülke arasındaki stratejik ilişkileri ve bu ilişkileri çeşitli alanlarda geliştirme ve iyileştirme fırsatlarını gözden geçirdiler.

sdfrgt
Bakan Rubio, dün Washington'daki bakanlık merkezinde Prens Faysal bin Ferhan'ı kabul etti (Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı)

Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre toplantıya Suudi Arabistan'ın ABD Büyükelçisi Prenses Rima bint Bendar bin Sultan, Siyasi İşlerden Sorumlu Bakan Danışmanı Prens Musab bin Muhammed el-Ferhan ve Bakan Danışmanı Muhammed el-Yahya da katıldı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesini ele almak ve en önemli bölgesel ve uluslararası meselelerle ilgili gelişmeleri ve bunlar üzerinde sarf edilen çabaları görüşmek üzere resmi bir ziyaret için salı günü Washington'a geldi.

Ziyaret, ABD Başkanı Donald Trump'ın mayıs ayında Suudi Arabistan'a yapmayı planladığı ve ikinci dönemindeki ilk dış gezisi olan ziyaretin öncesinde gerçekleşiyor.