OPEC Genel Sekreteri: OPEC fiyatları küresel ekonominin çıkarınadır

OPEC Genel Sekreteri Heysem el-Gays: Petrol üretimini azaltma hedefleri, herhangi bir kriz durumunda OPEC+ üreticilerinin daha fazla tedarik sağlamasına olanak sağlayacak (EPA)
OPEC Genel Sekreteri Heysem el-Gays: Petrol üretimini azaltma hedefleri, herhangi bir kriz durumunda OPEC+ üreticilerinin daha fazla tedarik sağlamasına olanak sağlayacak (EPA)
TT

OPEC Genel Sekreteri: OPEC fiyatları küresel ekonominin çıkarınadır

OPEC Genel Sekreteri Heysem el-Gays: Petrol üretimini azaltma hedefleri, herhangi bir kriz durumunda OPEC+ üreticilerinin daha fazla tedarik sağlamasına olanak sağlayacak (EPA)
OPEC Genel Sekreteri Heysem el-Gays: Petrol üretimini azaltma hedefleri, herhangi bir kriz durumunda OPEC+ üreticilerinin daha fazla tedarik sağlamasına olanak sağlayacak (EPA)

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) Genel Sekreteri Heysem el-Gays, OPEC üreticileri tarafından üzerinde anlaşmaya varılan petrol üretim kesintisi hedeflerinin herhangi bir kriz durumunda üreticilere daha fazla arzın pompalanmasına izin vereceğini söyledi.
OPEC’i içeren 13 ülke ve Rusya liderliğindeki OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ üyesi 10 ülke geçtiğimiz Çarşamba günü günlük petrol üretimini kasım ayından itibaren 2 milyon varil azaltma kararı aldı.
Suudi Arabistan, alınan kararın Batı'daki faiz oranlarındaki artış ve küresel ekonominin zayıflığına tepki olarak gerekli olduğunu söyledi. Karar ABD tarafından eleştirildi ve Beyaz Saray, grubun Rusya'nın yanında olduğunun bir göstergesi olduğunu söyledi. Yüksek enerji fiyatları, ABD Başkanı Joe Biden'ın önümüzdeki ay kongre seçimleriyle karşı karşıya olduğu bir zamanda ABD için önemli bir konu. El Arabiya TV kanalına konuşan Gays, “Son OPEC kararı bir ülkeden bir ülkeye karşı değil, iki veya üç ülkeden bir grup başka ülkeye karşı değil. Karar, birçok küresel partinin ekonomik durgunluk olasılığının yüksek olduğunu gösteren rakamlara, gerçeklere ve gerçeklere dayanıyor. OPEC ve OPEC+ meseleleri öngörmeye karar verdi” ifadelerini kullandı.
Batılı ülkeler, yükselen enerji fiyatlarının kırılgan küresel ekonomiye zarar vereceğinden ve Ukrayna'nın işgalinin ardından Rusya'yı petrol gelirlerinden mahrum bırakma çabalarını engelleyeceğinden endişe ediyor. Ayrıca Rusya'nın ham petrol ve petrol ürünlerine yönelik Avrupa Birliği (AB) yaptırımlarının sırasıyla Aralık ve Şubat aylarında yürürlüğe girmesi planlanıyor.
Yaptırımlar ve AB’nin Rus petrolünün fiyatına bir tavan belirleme önerisi sorulduğunda, Gays, konuyla ilgili yorum yapamayacağını söyledi. Yaptırım parametre mekanizmasının net olmadığını bu sebeple net olmayan bir konu hakkında yorum yapamayacaklarını dile getirdi. Gays, OPEC’in fiyatları hedeflemediğini, yalnızca arz ve talep dengesini hedeflediklerini bunun da küresel ekonominin büyümesinin çıkarına olduğunu vurguladı.
Piyasalarda, durgunluk ve yüksek faiz oranlarına ilişkin endişelere rağmen OPEC, 2020'den bu yana en büyük arz kesintisini yapma kararının desteğiyle petrol fiyatları dün de yükselerek art arda ikinci haftasına artışla girdi.
Brent petrol dün itibariyle 89 dolar seviyelerinden işlem görürken, yüzde 0.94 artışla varil başına 95.31 dolara yükseldi. Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varili 89,35 dolardan alıcı bularak yüzde 1.02 artış yaşadı.
PVM Oil Associates Kıdemli Analisti Stephen Brennock, “ Son OPEC kesintilerinin ana sonuçlarından biri, muhtemelen 100 dolarlık petrol fiyatına geri dönüş olacak… Ancak artan olumsuz ekonomik faktörlerin ışığında kazanımlar sınırlı olacak” ifadelerini kullandı.
Brent ham petrolü bu hafta yüzde 8 artış kaydetmeye yakın görünüyor. Ancak Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden sonra Mart ayında tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 147 dolara yaklaştıktan sonra hala önemli ölçüde düşük seyrediyor. ABD Merkez Bankası yetkililerinin para politikasını keskin bir şekilde sıkılaştırmaya devam edeceğini belirten açıklamaları üzerine doların yükselişi petrol fiyatları üzerindeki baskıyı artırdı.
Diğer yandan Şarku’l Avsat’ın Fransa Ulaştırma Bakanlığı’ndan edindiği bilgiye göre, bakanlık hükümetinin iki petrol rafinerisinde meydana gelen ve bazı Fransız eyaletlerinde yakıt krizine neden olan grevin yol açtığı kıtlığı hafifletmek için ek miktarlarda stratejik yakıt rezervi serbest bırakabileceğini duyurdu.
Fransa Ulaştırma Bakanı Clement Beaune LCI televizyonuna verdiği röportajda, sıkıntıları hafifletmek amacıyla yakıt kamyonlarının Pazar günleri sevkiyat yapmasına izin vereceğini söyledi. Beaune, daha stratejik yakıt stoklarının serbest bırakılması olasılığına ilişkin bir soruya yanıt olarak, "Evet, daha fazlası yapılabilir" dedi.
Bu adımlar, Fransa'daki sürücülerin, araçların benzin istasyonlarında sıraya girmesine neden olan bir yakıt kıtlığıyla karşı karşıya kalmasıyla ortaya çıktı. Bloomberg’in haberine göre, Fransa'nın en büyük iki petrol rafinerisindeki işçi grevi, ülkenin yakıt sağlama kapasitesinin yaklaşık üçte ikisini etkiliyor.
Bakna açıklamasında, “Bugün, durumu çözmek için iki şirket ve işçiler arasında görüşmeler sürüyor. Önümüzdeki günlerde, özellikle kuzey Fransa gibi en çok etkilenen bölgelerde durumu hafifletmek için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz” ifadelerini kullandı.



ABD Hazine Bakanlığı, First Republic Bank için bulunan çözümden memnuniyet duyulduğunu açıkladı

AA
AA
TT

ABD Hazine Bakanlığı, First Republic Bank için bulunan çözümden memnuniyet duyulduğunu açıkladı

AA
AA

ABD Hazine Bakanlığı, bankacılık krizinde adı geçen First Republic Bank konusunda Mevduat Sigorta Fonu için en az maliyetle ve tüm mevduat sahiplerini koruyacak şekilde bir çözüm bulunmasından memnuniyet duyulduğunu bildirdi.
Hazine Bakanlığı Sözcüsü tarafından konuya ilişkin yazılı açıklama yapıldı.
Açıklamada, "Hazine, kurum konusunda Mevduat Sigorta Fonu için en az maliyetle ve tüm mevduat sahiplerini koruyacak şekilde çözüm bulunmasından memnuniyet duyuyor." değerlendirmesinde bulunuldu.
ABD bankacılık sisteminin sağlam ve dayanıklı olmaya devam ettiği vurgulanan açıklamada, Amerikalıların, mevduatlarının güvenliğinden ve bankacılık sisteminin işletmeler ile ailelere kredi sağlama işlevini yerine getirme kabiliyetinden emin olması gerektiği kaydedildi.

First Republic Bank'ın düzenleyicilerin devreye girmesiyle JPMorgan tarafından satın alınacağı açıklanmıştı
ABD Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC), bugün, First Republic Bank'ın kapatıldığını ve varlıklarının ABD'nin büyük bankalarından JPMorgan Chase tarafından satın alınacağını duyurmuştu.
FDIC'den yapılan açıklamada, bankanın 93,5 milyar dolarlık mevduatının tamamının (sigortasız mevduatlar dahil) ve varlıklarının çoğunun JPMorgan Chase'e satılacağı, First Republic'in satılmasının Mevduat Sigorta Fonu'na 13 milyar dolara mal olacağının tahmin edildiği kaydedilmişti.
First Republic Bank'ın 13 Nisan itibarıyla 229,1 milyar dolarlık toplam varlığa ve 103,9 milyar dolarlık mevduata sahip olduğu bildirilen açıklamada, el konulan bankanın 8 eyaletteki 84 ofisinin yarından itibaren JPMorgan Chase'in şubeleri olarak yeniden açılacağı aktarılmıştı.
Anlaşmanın bir parçası olarak, JPMorgan Chase'in, FDIC'e 10,6 milyar dolarlık ödeme yapacağı bildirildi.

"Hükümetimiz bizi adım atmaya çağırdı"
JPMorgan Chase Üst Yöneticisi (CEO) Jamie Dimon da konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Hükümetimiz bizi ve diğerlerini adım atmaya çağırdı ve biz de yaptık." ifadesini kullandı.
Dimon, JPMorgan Chase'in finansal gücünün, kabiliyetinin ve iş modelinin söz konusu işlemi Mevduat Sigorta Fonu'nun maliyetlerini en aza indirecek şekilde yürütmek için bir teklif vermesine olanak sağladığını kaydetti.
Jamie Dimon, satın almanın genel olarak, JPMorgan Chase için mütevazı bir fayda sağladığını aktardı.

ABD'de 2 ay içinde iflas eden üçüncü banka oldu
First Republic Bank, faiz oranlarındaki keskin yükselişin ardından ABD'de 2 ay içinde iflas eden üçüncü banka oldu.
Bankanın hisseleri, geçen hafta açıklanan ilk çeyrek bilançosunun ardından keskin bir düşüş kaydetmiş. Söz konusu düşüş bankayı ayakta tutabilecek bir kurtarma anlaşması için umutların azalmasıyla daha da derinleşmişti.
Cuma günü yüzde 50'den fazla düşüş kaydeden bankanın hisse fiyatı, yılbaşından bu yana da yaklaşık yüzde 99 değer kaybetti.

İlk çeyrek bilançosu, mevduatlarının yüzde 40'ın üzerinde azaldığını gösterdi
ABD'de geçen ay Silikon Vadisi Bankası (SVB) ve Signature Bank'ın iflası sonrası First Republic Bank da finansal zorluk yaşamıştı.
Bank of America, Citigroup, JPMorgan Chase ve Wells Fargo'nun aralarında bulunduğu 11 büyük banka, mart ayı ortasında, First Republic Bank'a destek olmak ve bankacılık sektöründeki güveni sağlayarak bankalardan kaçışların yayılmasını önlemek amacıyla toplam 30 milyar dolar mevduat aktaracağını duyurmuştu.
First Republic'in yılın ilk çeyreğine ilişkin bilançosu, bankanın mevduatlarının, ABD'li büyük bankalardan gelen 30 milyar dolara rağmen mart sonu itibarıyla geçen yılın sonuna kıyasla yüzde 40,8 azaldığını ortaya koymuştu.