Muhammed Şiya es-Sudani, Irak hükümetinin başına geçmesi teklif edildiğinden bu yana karışık fakat çoğunlukla olumlu izlenimler edindi. Ancak gözlemciler, Mukteda es-Sadr'ın yokluğunda iktidarda nüfuzlarını sağlamlaştıran İran yanlısı partiler tarafından yönetilen bir hükümet hakkında hızlı değerlendirmeler yapılacağı konusunda uyardılar.
Sudani hükümeti geçtiğimiz perşembe günü, Sadr Hareketi’nin geri çekilmesiyle asfalt bir yol bulan siyasi bloklar arasındaki kolay müzakerelerin ardından, Irak Temsilciler Meclisi üyelerinin güvenini büyük bir olasılıkla ve önemli bir muhalefet olmadan kazandı.
Koordinasyon Çerçevesi Güçleri tarafından desteklenen medya propagandası dışında Sudani hakkında dolaşan değerlendirmeler şu an devraldığı görev düzeyinde halen önemli testlerden geçmiş değil. Ancak çoğunlukla kararsız bir elit zümre, onu ‘siyasi anlaşmalara fazla karışmayan’, ‘yürütme işi atmosferinden gelen bir yönetici’ olarak görüyor. Yine de bu, bu tür değerlendirmelerin aldatıcı olabileceği veya en iyi ihtimalle erken olabileceği bir ülkede genel bir güven duygusu yaratmak için yeterli değil.
Sadr'ın yokluğunun yanı sıra bir başka faktör de Koordinasyon Çerçevesi Güçleri’nin hükümetin müzakerelerini hızlandırmasına ve cumhurbaşkanına güven vermesine büyük ölçüde yardımcı oldu. Bu, Batı ülkelerinin, Washington - Tahran hatındaki bir anlaşmanın mevcut denklemi ürettiği yönündeki spekülasyonları canlandıran siyasi boşluğu sona erdirme konusundaki açıklanmamış arzusunu temsil ediyor.
Peki, Sudani, başarı için bu koşulların tadını çıkarırken neyle mücadele ediyor?
Şüphe uyandıracak şekilde denklemin tamamen dışında kalan Sadr ve onun siyasi ve popüler akımının ısrarla sürdürdüğü bir saplantısı var. Bunun dışında Sadr destekçilerinden çıkan nadir sesler, ‘Sadr'ın her an geri döneceği’ tehdidinde bulunuyor.
Durum şu ki Sudani hükümeti, Sadr yanlılarının katılmadığı ve muhalefetleriyle sokakta karşılaşacakları ilk kabine kadrosu olacak. Ancak bu muhalefetin eylemleri şüpheli olmaya devam ediyor.
Sudani siyasi olarak Koordinasyon Çerçevesi Güçleri’nin Sadr hareketi lehine itiraz ettikleri, 2021 yılının ekim ayındaki seçimlerin sonuçlarına meydan okumasından ardından Sadr'ı ve çoğunluk hükümeti tarafından temsil edilen projesini engelleyen birçok yasal önlem paketinden yararlandı. Bu durum, anormal bir siyasi hareketin doruk noktası oldu.
Sudani için en büyük zorluk; seçimleri kaybeden partiler tarafından aday gösterilen sınırlı siyasi temsile sahip bir hükümet. Ayrıca protestoların azaldığına dair işaretler olsa bile halkın siyasi sisteme duyduğu öfkeyle muhtemelen tecrit edilecek olması.
Sudani’yi yakında rahatsız edecek bir diğer zorluk da kendini ispat etmek. Tişrin protestoları ve geçtiğimiz yıl anketleri yöneten seçim denklemi gibi etkilerini pekiştirmek isteyen ve yeniden köklü değişikliklere izin vermeyen parti liderleriyle hükümeti nasıl yönetebileceği kafalarda soru işaretleri oluşmasına neden oluyor.
En önemlisi ise Nuri el-Maliki denklemi. Kendisinin, Şii cephesini önceki oturumlarda tanık olduğu aksiliklerden kurtarmak için bu kez hazır olduğuna dair haberler yayılıyor. Maliki’ye yakın kaynaklar, ‘güvenlik kurumlarını Koordinasyon Çerçevesi’ne uymayanlardan temizlemekten’ bahsediyor.
Sudani hakkında, ‘devlet kurumlarına saygı duyan ve hükümeti başarılı kılmaya çalışan bir politikacı’ olduğu da dahil olumlu izlenimler var. Ancak yeni hükümetin çarkının dönmeye başlamasıyla birlikte Maliki ile rekabet yaşayacağı kaydediliyor.
Sudani’yi yeni Irak hükümetinin kurulmasının ardından bekleyen sorunlar

Sudani’yi yeni Irak hükümetinin kurulmasının ardından bekleyen sorunlar

لم تشترك بعد
انشئ حساباً خاصاً بك لتحصل على أخبار مخصصة لك ولتتمتع بخاصية حفظ المقالات وتتلقى نشراتنا البريدية المتنوعة