Julia Roberts'ın hastane masrafını Martin Luther King Jr. ödemiş

ABD'nin önde gelen insan hakları savunucusuyla ünlü oyuncu arasındaki bağ, oldukça şaşırtıcı

Julia Roberts 1967'de doğduktan bir yıl sonra Martin Luther King Jr. suikaste kurban gitmişti (AP)
Julia Roberts 1967'de doğduktan bir yıl sonra Martin Luther King Jr. suikaste kurban gitmişti (AP)
TT

Julia Roberts'ın hastane masrafını Martin Luther King Jr. ödemiş

Julia Roberts 1967'de doğduktan bir yıl sonra Martin Luther King Jr. suikaste kurban gitmişti (AP)
Julia Roberts 1967'de doğduktan bir yıl sonra Martin Luther King Jr. suikaste kurban gitmişti (AP)

Ünlü oyuncu Julia Roberts, doğduğunda hastane masraflarını ABD'deki sivil haklar hareketinin lideri Martin Luther King Jr. ve eşi Coretta Scott King'in ödediğini söyledi.
27 Eylül'de Gayle King'in programına konuk olan Roberts'ın, ebeveynlerinin King ailesiyle bağlantısından bahsettiği anlar yakın zamanda gündeme geldi.
Ünlü oyuncu, ailesinin ABD'nin Georgia eyaletine bağlı Atlanta şehrinde bir tiyatro okulunu yönetirken Martin Luther King Jr. ve eşiyle arkadaş olma hikayesini şöyle anlattı:
"Bir gün Coretta annemi arayıp çocuklarının onların okuluna yazılıp yazılamayacağını sormuş."
Ünlü oyuncu, 1960'larda ABD'deki ırk ayrımcılığına değinerek durumu "O dönem çocukları siyah olduğu için onları kabul edecek bir okul bulmakta zorlanıyorlarmış" diye açıkladı.
Roberts, ebeveynlerinin King'in çocuklarını okullarına kabul ettikten sonra aileyle yakın arkadaş olduklarını belirtti.
Böylece Roberts doğduktan sonra hastane masraflarını ödemekte zorlanan ebeveynlerine King ailesi destek olmuş.
Programın sunucusu, o dönem beyaz ve siyah çocukların bir araya gelmesinin çok aykırı bulunduğunu belirterek Roberts'ın ailesinin "olağanüstü" bir tavır sergilediğini dile getirdi.
Daha önce de ünlü oyuncunun anne ve babası Betty-Walter Roberts, King Jr.'ın kızı Yolanda'ya rol verdiği için bir Ku Klux Klan üyesinin tiyatro okullarının önündeki bir arabayı havaya uçurduğu ortaya çıkmıştı.
Independent Türkçe, Page Six, Vulture



Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
TT

Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Florida’dan Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti’nin faaliyetlerine son verdi.  

New York Times (NYT), Trump yönetiminin cumartesi günü gönderdiği bir e-postayla 40 yıllık Radyo Marti’nin faaliyetlerinin sonlandırılacağını duyurduğunu aktarıyor.

ABD’de yaşayan ve 2021’de Küba’da patlak veren protestoları destekleyen Ramon Saul Sanchez, bu haberin radyo çalışanlarının kendisiyle söyleşi yapmayı planladığı sırada geldiğini belirtiyor:

Kafaları çok karışmıştı. Bana ‘İşimize son verildiğini öğrendik. Gitmemiz gerekiyor’ dediler.

Trump, başta Amerika’nın Sesi (VOA) olmak üzere federal hükümet tarafından finanse edilen bazı medya kuruluşlarında bütçe ve personel sayısının azaltılması kararını vermişti.

Kararda, VOA, Özgür Avrupa ve Asya Radyosu’yla Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti'ye ev sahipliği yapan ABD Küresel Medya Ajansı'nın fonksiyonlarının minimum seviyeye çekilmesi yönünde talimatlar yer almıştı.

VOA çalışanları ve bazı medya örgütleri, “hukuka aykırı” olduğu gerekçesiyle kararı mahkemeye taşımıştı.

ABD Kongresi’ndeki Küba kökenli üç siyasetçiden biri olan Mario Diaz-Balart, Trump’la görüşerek radyonun faaliyetlerinin yeniden başlamasını talep edeceğini belirtiyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı ise “durumun karmaşık ve değişken olduğunu” bildiriyor. Trump’ın atadığı Dışişleri Bakanı Marco Rubio da Küba kökenli. Cumhuriyetçi liderin Latin Amerika Özel Temsilcisi Mauricio Claver-Carone sınırlı da olsa radyonun faaliyetlerini sürdüreceğini düşündüğünü ifade ediyor.

Radyo, 1983’te dönemin ABD Başkanı Ronald Reagan tarafından kurulmuştu. Fidel Castro ve Küba Komünist Partisi karşıtı lobicilik faaliyetleriyle tanınan Küba kökenli iş insanı Jorge Mas Canosa’nın talebiyle hayata geçirilen radyo, Soğuk Savaş’ta adaya sansürsüz yayın yapmayı hedefliyordu.

NYT, Trump’ın bu kararla “Castro kardeşlerin 40 yıldır yapamadığını tek hamlede gerçekleştirdiğini” yazıyor.

Diğer yandan Radyo Marti, Soğuk Savaş'tan kalma modası geçmiş bir yayın kuruluşu olarak da görülüyordu. Radyoyu eleştirenler, Küba’daki komünist yönetim hakkında tek taraflı yayınlar yapıldığına dikkat çekiyor. Radyo, defalarca Kongre raporlarına konu olan yolsuzluk skandallarına da karışmıştı. Kuruluşa bağlı televizyon kanalı TV Marti ise Küba’da o kadar sık engellendi ki adada “Görünmeyen TV” diye adlandırılıyor.

ABD'nin Küba'ya yönelik ambargoları ilk kez 1960'da başlatıldı ve ilerleyen yıllarda kapsamı daha da genişletildi. Öte yandan ABD'nin Küba'ya yönelik ambargosunu kaldırmasına dair karar tasarısı 2012'den bu yana her yıl Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda (BMGK) kabul ediliyor. Fakat bağlayıcılığı bulunmayan BMGK kararı sadece tavsiye niteliği taşıyor ve uluslararası toplumun tutumunu gösteriyor.

Independent Türkçe, New York Times, El Pais