ABD, Somali'de gizli bir vekalet savaşına öncülük ediyor

ABD’nin yurt dışındaki müdahalelerine ilişkin rapor yayınlandı.

Başkent Mogadişu'da geçen ayın sonunda Milli Eğitim Bakanlığı'nı hedef alan bomba yüklü araç ağır tahribata neden oldu. (AFP)
Başkent Mogadişu'da geçen ayın sonunda Milli Eğitim Bakanlığı'nı hedef alan bomba yüklü araç ağır tahribata neden oldu. (AFP)
TT

ABD, Somali'de gizli bir vekalet savaşına öncülük ediyor

Başkent Mogadişu'da geçen ayın sonunda Milli Eğitim Bakanlığı'nı hedef alan bomba yüklü araç ağır tahribata neden oldu. (AFP)
Başkent Mogadişu'da geçen ayın sonunda Milli Eğitim Bakanlığı'nı hedef alan bomba yüklü araç ağır tahribata neden oldu. (AFP)

New York Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ndeki Brennan Adalet Merkezi (Brennan Center for Justice) tarafından yayınlanan ‘Gizli Savaşlar’ isimli bir rapor, ABD'nin Somali hükümetinden büyük ölçüde bağımsız askeri ekipler aracılığıyla yıllardır Somali'de gizli bir vekalet savaşı yürüttüğünü ortaya çıkardı.
Rapor, ABD’nin Somali'de ve diğer bazı ülkelerde, bu ülkelerin hükümetleriyle uygun bir koordinasyon olmaksızın askeri müdahalelerini kapsıyor. Bu savaşlar çoğunlukla Kongre’nin asgari düzeyde denetimi altında gerçekleştiriliyor ve Amerikan halkı tarafından bilinmiyor.
Raporda, Somali ve Puntland'daki terör faaliyetlerine karşı koymak amacıyla 2002 yılında Somali'de kurulan iki askeri tümen, Danab Tugayı ve Puntland Güvenlik Gücü izlendi. Bunların askeri kontrolü 2012'de tamamen CIA'ya devredildi. 10 yıl boyunca ABD özel harekât kuvvetlerinin yanında gizlice savaşmaya devam ettiler.
Söz konusu raporda, bu askeri birliklerin ‘silahlı elit tugay ve Somali'deki en yetenekli özel harekât birimlerinden biri olmasına rağmen Somali hükümetinden büyük ölçüde bağımsız’ olduğu belirtildi. ABD’li yetkililer 2014 yılına kadar Somali'de askeri danışmanların varlığını reddettiği için Amerikan güçleriyle ilişkileri uzun süre gizli tutuldu.
Brennan Adalet Merkezi’nin raporuna göre ABD, kara muharebesi, hava saldırıları ve vekalet operasyonlarının bir kombinasyonu yoluyla Somali, Kamerun, Kenya, Mali, Nijer, Çad ve Yemen de dahil olmak üzere birçok ülke ve ayrıca Asya-Pasifik bölgesinde henüz kamuya açıklanmamış bir ülkede birçok savaşa ve çatışmaya karıştı.
Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre Eş-Şebab hareketi, Afrika Boynuzu'ndaki yoksul ve değişken bir ülke olan Somali'de faaliyetlerini son aylarda yoğunlaştırdı. Geçtiğimiz pazar, başkent Mogadişu'da Eğitim Bakanlığı'nı hedef alan iki bombalı araç patlamasında en az 100 kişi öldü. Çifte saldırıyı El-Kaide bağlantılı eş-Şebab üstlendi.
Somali aynı zamanda ülkenin kırk yılı aşkın süredir yaşadığı en şiddetli kuraklığın yol açtığı kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya. Birleşmiş Milletler'e göre ülke nüfusunun yaklaşık yarısını oluşturan, 213 bini ciddi kıtlık tehdidi altında olan 7,8 milyon kişi kuraklığın yansımalarından zarar görüyor.
Londra King's College'da Afrika Liderliği Merkezi'nde misafir Profesör olan Muhammed Hac Ingiris, Şarku'l Avsat'a verdiği demeçte, ABD raporunun bulgularına, özellikle ABD'nin Afrika ve Ortadoğu çevresindeki gizli savaşlarında kullandığı alanlar bağlamında Somali'ye dikkat çekilmesinin doru olduğu görüşünde.
Muhammed Hac Ingiris açıklamasında, “ABD’nin Somali'de gizli üsleri var. Bunlardan biri Sovyetlerin 1970'lerde Somali için inşa ettiği Baledogle Havalimanı ve bugün ABD bunu sadece gizli savaşlarında kullanıyor” dedi.
2015 yılında Amerikalı bir gazeteci, Somali'nin güneyindeki Kismayo kenti yakınlarında gizli bir ABD üssü bulunduğuna dair bilgi verdi. Raporlar, Baledogle Havalimanı'nda bulunan başka bir askeri üssün varlığına da işaret etti.
New York Times, geçtiğimiz ekim ayında Washington'un Somali'de 10 yıldır devam eden ‘durmuş’ olarak nitelendirdiği bir ‘gölge savaşı’ yürüttüğünü aktardı.
Habere göre diğer ülkelerde olduğu gibi Somali'de de, ABD, büyük birlik konuşlandırmalarından kaçınarak, casuslar, özel harekat baskınları ve drone saldırıları kullanarak ve riskli görevler için özel paralı askerler ve yerel savaşçıları görevlendirerek farklı oyun kartlarına başvurdu.
Gazete, Somali'deki ABD stratejisinin başarısız olduğunu ve bunun sonucunda eş-Şebab'ın son yıllardaki en güçlü halini aldığı değerlendirmesinde bulundu. Bu bağlamda Brennan Center'daki araştırmacılar, bildirilmeyen ülkelerde ABD'nin bildirilmemiş askeri müdahalesinin ABD Anayasası’na aykırı olduğunu ve halk, Kongre ve hatta ABD dış ilişkilerini yönetmekle görevli diplomatlar için beklenmedik askeri gerilimlere neden olabileceğini savunuyorlar.



Ahmed eş-Şera cumhurbaşkanı olarak ilk konuşmasını yaptı: Suriye'nin çeşitliliğini yansıtan kapsayıcı bir hükümet kurmak için çalışacağım

Ahmed eş-Şera, Suriye Cumhurbaşkanı olarak yaptığı ilk konuşmada (Reuters)
Ahmed eş-Şera, Suriye Cumhurbaşkanı olarak yaptığı ilk konuşmada (Reuters)
TT

Ahmed eş-Şera cumhurbaşkanı olarak ilk konuşmasını yaptı: Suriye'nin çeşitliliğini yansıtan kapsayıcı bir hükümet kurmak için çalışacağım

Ahmed eş-Şera, Suriye Cumhurbaşkanı olarak yaptığı ilk konuşmada (Reuters)
Ahmed eş-Şera, Suriye Cumhurbaşkanı olarak yaptığı ilk konuşmada (Reuters)

Ahmed eş-Şera dün Suriye Cumhurbaşkanı olarak yaptığı ilk konuşmada, tüm Suriyelileri ‘yeni vatanın inşasına katılmaya’ çağırdı ve ülkenin çeşitliliğini yansıtan kapsayıcı bir geçiş hükümeti kurmak ve yeni kurumlar inşa etmek için çalışacağını söyledi.

Eş-Şera konuşmasının başında, “Siyasi sürecin yasal normlar çerçevesinde yürütülmesini sağlamak ve gerekli meşruiyeti kazandırmak amacıyla hukuk uzmanlarıyla yaptığım kapsamlı istişarelerin ardından ülkenin yönetimini üstlendim” dedi. Önümüzdeki günlerde anayasal bir bildiri yayınlayacağını, geçiş dönemi için küçük bir yasama meclisi seçmek üzere bir komite oluşturacağını ve Ulusal Diyalog Konferansı için bir hazırlık komitesi ilan edeceğini bildirdi.

Eş-Şera, yönetiminin bir sonraki aşamadaki önceliklerinin ‘iç barışın sağlanması ve halka karşı suç işleyenlerin (yurt içindekiler ya da yurt dışına kaçanlar) yargılanması’ olduğunu vurguladı. Eş-Şera, “Suriye topraklarının birliğini tamamlamak için çaba göstereceğiz… Suriye egemenliğini tek bir otorite altında tesis etmeye çalışacağız” ifadelerini kullandı.

Eş-Şera bunun bir geçiş aşaması olduğunu belirterek, yeni geçiş hükümetinin özgür ve adil seçimler için çalışacağını kaydetti.

Eş-Şera ayrıca, hedefinin ‘yolsuzluk, iltimas ve rüşvetin olmadığı, adalete dayalı güçlü devlet kurumları inşa etmek ve Suriye'nin bölgesel ve uluslararası konumunu yeniden tesis edecek güçlü bir ekonominin temellerini atmak’ olduğunu vurguladı.

Suriye'nin yeni yönetimi, Beşşar Esed'in devrilmesinden bir aydan fazla bir süre sonra, çarşamba günü Ahmed eş- Şera'nın ülkenin geçici cumhurbaşkanı olarak atandığını duyurdu. Eş-Şera’ya kalıcı anayasa onaylanıp yürürlüğe girene kadar görev yapacak geçici bir yasama konseyi kurma yetkisi verildi.

Yeni yönetim, tüm silahlı grupların feshedilmesi de dahil olmak üzere geniş kapsamlı birçok karar aldı. Anayasayı iptal eden yeni yönetim, Esed rejimine bağlı ordu ve güvenlik kurumlarının yanı sıra ülkeyi onlarca yıldır yöneten Halk Meclisi’ni feshetti. Yeni yönetim ayrıca, Baas Partisi ve Ulusal İlerici Cephe partileri ile bunlara bağlı örgüt, kurum ve komiteleri de feshetti.

Yönetim, ‘Baas Partisi ve Ulusal İlerici Cephe partilerinin, tüm mal varlıklarının Suriye devletine iade edilmesi şartıyla, başka bir isim altında yeniden kurulmasını’ yasakladı.

Askeri Operasyonlar İdaresi, tüm askeri gruplar ile siyasi ve sivil devrimci organların dağıtılmasına ve devlet kurumlarına entegre edilmesine karar verdi.