Kral 3. Charles’ın taç giyme töreni için resmi tatil ilan edildi

Kral 3. Charles ve Başbakan Rishi Sunak (Reuters)
Kral 3. Charles ve Başbakan Rishi Sunak (Reuters)
TT

Kral 3. Charles’ın taç giyme töreni için resmi tatil ilan edildi

Kral 3. Charles ve Başbakan Rishi Sunak (Reuters)
Kral 3. Charles ve Başbakan Rishi Sunak (Reuters)

Birleşik Krallık’ta Kraliçe 2. Elizabeth’in hayatını kaybetmesinden sekiz ay sonra Kral 3. Charles’ın Mayıs ayında taç giyme töreni kutlamaları vesilesiyle resmi tatil günü belirlendi. Şarku’l Avsat’ın AFP’den aktardığı habere göre Birleşik Krallık Başbakanı Rishi Sunak, resmi tatilin Westminster Abbey’de düzenlenecek törenden iki gün sonra 8 Mayıs’ta olacağını duyurdu.
Başbakan Sunak’ın söz konusu açıklamasında, “Yeni Kral’ın taç giyme töreni ülkemiz için eşsiz bir an.  Halkın, ülke genelinde yerel ve ulusal düzeyde faaliyetlere katılarak 3. Charles'ı onurlandıracağını umuyorum. Bu tarihi vesileyle, tüm ülkede resmi tatil ilan etmekten memnuniyet duyuyorum” ifadelerini kullandı.
Başbakan, açıklamalarına şöyle devam etti: “Kral 3. Charles’ın onuruna ülke çapında yerel ve ulusal etkinliklere katılarak onu kutlamak ve saygılarını sunmak için bir araya gelen insanları görmeyi dört gözle bekliyorum."
Lancaster Dükalığı’ndan Oliver Dowden, taç giyme töreninin, “saygılı, aynı zamanda şenlikli bir tören” olduğunu belirtti.
Birleşik Krallık’ta daha önce Kraliçe II. Elizabeth'in 2 Haziran 1953'teki taç giyme töreni ve 19 Eylül'deki cenaze töreni sebebiyle resmi bir tatil ilan edilmişti.
3. Charles'ın taç giyme töreni, kendisinin isteği üzerine annesinin taç giyme töreninden daha kısa ve daha ucuz olacak.
Kraliçe Elizabeth'in taç giyme töreni üç saatten fazla sürmüş ve manastırda toplanan 8 bin 251 misafirin önünde gerçekleşmişti.



Münih Katliamı sonrası Mossad'a suikast verisi sağlayan gizli ağ deşifre edildi

Filistinli militanların baskını ve sonrasındaki suikastlar, Steven Spielberg'ün 2005 yapımı Münih filmine de konu olmuştu (AP)
Filistinli militanların baskını ve sonrasındaki suikastlar, Steven Spielberg'ün 2005 yapımı Münih filmine de konu olmuştu (AP)
TT

Münih Katliamı sonrası Mossad'a suikast verisi sağlayan gizli ağ deşifre edildi

Filistinli militanların baskını ve sonrasındaki suikastlar, Steven Spielberg'ün 2005 yapımı Münih filmine de konu olmuştu (AP)
Filistinli militanların baskını ve sonrasındaki suikastlar, Steven Spielberg'ün 2005 yapımı Münih filmine de konu olmuştu (AP)

1972'deki Münih Katliamı'nda, Batılı ülkelerin gizli bir istihbarat ağı kurarak İsrail'le bilgi paylaştığı ortaya çıktı.

Galler'deki Aberystwyth Üniversitesi'nden tarihçi Aviva Guttmann'ın keşfettiği şifreli telgraf mesajlaşmaları, Münih Katliamı diye de bilinen olayla ilgili yeni bilgileri gün yüzüne çıkardı.

5 Eylül 1972'de Filistinli Kara Eylül örgütü, Münih Yaz Olimpiyatları'na katılan İsrailli sporcu ve antrenörleri 16 saat boyunca rehin almıştı. Militanlar milli takım kafilesinden 11 kişiyi, bir de Alman polisi öldürmüştü.

Mossad, eylemi düzenlediğini savunduğu Filistinli militanları öldürmek için yıllarca gizli operasyonlar düzenlemişti. İsrail'in olayla ilişkili olduğunu öne sürdüğü en az 4 Filistinli, Paris, Roma, Atina ve Lefkoşa'da öldürülmüştü. 10 yıl içinde 6 Filistinli daha başka yerlerde suikasta uğradı. 

Guardian'ın aktardığına göre 1971'de Birleşik Krallık, ABD, Fransa, İsviçre, İtalya ve Batı Almanya'nın da aralarında bulunduğu 18 ülkenin istihbarat servisi, Mossad'la bilgi paylaşmak için Kilowatt kod adlı bir sistem kurdu. 

Münih'te yaşanan olayların ardından Batılı istihbarat servislerinin, Kilowatt üzerinden İsrailli ajanlarla birçok bilgi paylaştığı belirtiliyor. Bunlar arasında şüpheli kişilerin kullandığı rotalar, kaldığı yerler, kullandığı araçlar ve militanların taktiklerine dair bilgiler yer alıyor. Haberde, Avrupa başkentlerinde düzenlenen Mossad operasyonlarının bu istihbarat ağı sayesinde gerçekleştirildiğine dikkat çekiliyor. 

Ayrıca bilgilerin çoğunun parlamentonun ya da siyasetçilerin haberi olmadan paylaşıldığına işaret ediliyor. 

İsviçre'deki arşivlerde şifreli yazışmaları bulan akademisyen Guttmann, şunları söylüyor: 

İsrail'in suikast operasyonlarının, Avrupalı istihbarat servislerinden gönderilen taktiksel bilgiler olmadan hayata geçirilebileceğini sanmıyorum. Bunun kritik bir rolü var. Mossad için de bu zımni desteğe sahip olduklarını bilmek çok önemliydi.

Akademisyen, Batılı ülkelerle İsrail arasındaki istihbarat paylaşımının, Gazze savaşıyla ilgili önemli soruları gündeme getirdiğini de söylüyor:

Çeşitli devletlere ait servisler arasında istihbarat paylaşımı sözkonusu olduğunda denetim çok zordur. Bugün bile hakkında hiçbir şey bilmediğimiz pek çok bilgi paylaşılıyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel