Dera sakinleri şehirdeki askeri eylemlerin durdurulması için gösteri düzenledi

Dera el-Balad şehrinde, rejime karşı düzenlenen eski bir protesto gösterisi (Arşiv)
Dera el-Balad şehrinde, rejime karşı düzenlenen eski bir protesto gösterisi (Arşiv)
TT

Dera sakinleri şehirdeki askeri eylemlerin durdurulması için gösteri düzenledi

Dera el-Balad şehrinde, rejime karşı düzenlenen eski bir protesto gösterisi (Arşiv)
Dera el-Balad şehrinde, rejime karşı düzenlenen eski bir protesto gösterisi (Arşiv)

Onlarca Dera sakini, şehirdeki askeri eylemlerin durdurulmasını ve 8. Tugay ve yerel grupların (uzlaşma anlaşmasına varan gruplar) şehirden çekilmesini talep eden bir protesto gösterileri düzenledi. Ancak Dera, ‘arananlar grubunun fikirlerinin yanıltıcı olduğunu söyleyenler’ ile ‘şehirdeki askeri eylemleri durdurmak için herkes tarafından kabul edilen kabile kuralına tabi olunmasını destekleyenler’ arasında bir bölünmeye tanık oldu. 8. Tugay ve yerel gruplar ise, bir süreliğine askeri operasyonları askıya aldı.
Askeri operasyonları protesto eden eylemciler, Rus güçlerine sadık 8. Tugay’ı ve yerel grupları, ‘kabile kuralına’ başvurmaya çağırdı. Yerel gruplar, ‘suç işlemekle ve DEAŞ’a mensup olmakla suçlanan ve es-Sed Yolu mahallesinde ve kampta saklanan arananlara’ saldırıda bulunmuştu. Eylemciler, yerel grupların rejim güçlerinin eksikliği bahanesiyle bölgede askeri faaliyetler gerçekleştirdiğini belirtiyor.
Söz konusu protesto gösterisi, organizatörlerinin Cumartesi günü sosyal medya platformları aracılığıyla iki taraf arasındaki çatışmayı durdurma çağrısının ardından gelişti. Ancak Dera sokakları, kendilerini ‘gerçek devrimciler’ olarak sunan ‘arananlar grubunun’ fikirlerinden etkilendiği için eylemleri reddedenler ile destekleyenler arasında bölündü. Aynı şekilde muhalefetin eski üyeleri ve liderleri, söz konusu grubu ‘halkı karşı işlenen çeşitli suçlara’ karışmakla suçluyor.
İleri gelenler ve toplumsal isimler, Dera el-Balad protestolarına katılmaktan kaçınırken, yerel gruplar ve 8. Tugay güçleri de protestolar sona erene kadar askeri faaliyetlerini askıya aldı.
Yerel gruplara bağlı Dera’daki Askeri Operasyonlar Komutanlığı’ndan bir kaynak, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, meselenin bir grup ile diğeri arasındaki anlaşmazlıkla ilgili olmadığını belirtti. Kaynağa göre mesele, es-Sed Yolu mahallesi ve kamptaki gruplar tarafından işlenen suçlarla ilgili. Öyle ki son olarak DEAŞ unsurları, Dera el-Balad’ın el-Erbain mahallesinde bir intihar eylemi düzenlemiş ve çoğu sivil olmak üzere 5 kişi ölmüş, 6 kişi de yaralanmıştı.                               Yerel liderlerinin görüşmesinin ardından ilerleyen iki gün boyunca bu grubun ortadan kaldırılmasına veya unsurlarının teslim olmasına kadar askeri harekatın devam etmesine karar verildi.
Öte yandan sosyal medya platformlarında sahte hesaplar tarafından bir çarpıtma ve yanlış bilgilendirme kampanyası yürütüldüğü belirtildi. Servis edilen bilgilere göre söz konusu yerel gruplar, rejim tarafından finanse ediliyor ve destekleniyor. Dera sakinleri ise es-Sed Yolu mahallesinde ve kamp içerisinde konuşlanan grupların Ebu Abdo el-Masalma ve Muhannad el-Harfuş tarafından yönetildiğini dile getirdi. Söz konusu isimler, bölgede sabotaj eylemleri, suç faaliyetleri yürütüyor ve uyuşturucu ticareti yapıyor. Ayrıca Suriye vatandaşı olmayanlar da dahil olmak üzere DEAŞ’a bağlı hücrelerin de var olduğunu belirten vatandaşlar, Pazar günü öğleden sonra Dera el-Balad’da sokaklara dökülen eylemcilerin hedef alındığını veya vurulduğunu da yalanladı.



Uluslararası çağrılar: Gazze'de 'açlık silahı'na son verilsin

Çocuklar dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'un Mevasi bölgesinde yemek almak için acele ediyor (AFP)
Çocuklar dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'un Mevasi bölgesinde yemek almak için acele ediyor (AFP)
TT

Uluslararası çağrılar: Gazze'de 'açlık silahı'na son verilsin

Çocuklar dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'un Mevasi bölgesinde yemek almak için acele ediyor (AFP)
Çocuklar dün Gazze Şeridi'nin güneyindeki Han Yunus'un Mevasi bölgesinde yemek almak için acele ediyor (AFP)

Gazze halkına karşı uygulanan “açlık silahı”nın durdurulması için uluslararası çağrılar yoğunlaşırken, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres dün yaptığı açıklamada, Gazze'de savaşın yol açtığı dehşetin, özellikle ölü sayısı ve geniş çaplı yıkım açısından “modern tarihte eşi benzeri görülmemiş” olduğunu söyledi. Guterres, Uluslararası Güvenlik Konseyi toplantısında “Yetersiz beslenme giderek kötüleşiyor ve Gazze'de açlık her kapıyı çalıyor” ifadelerini kullandı.

Arap Birliği Konseyi, İsrail'in Gazze Şeridi'ni "kıtlık bölgesi"ne dönüştürme girişimini kınadı.

Suudi Arabistan, İsrail'in insanlık dışı yaklaşımını kesin bir dille reddettiğini yineleyerek, dünyanın dört bir yanından 28 ülkenin "su ve gıda gibi temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırken, çocuklar da dahil olmak üzere sivillerin insanlık dışı bir şekilde öldürülmesini" kınayan açıklamasını memnuniyetle karşıladı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de Gazze'de yardım dağıtırken öldürülen sivillerin görüntülerinin "dayanılmaz" olduğunu söyledi.

Ateşkes müzakereleriyle ilgili olarak, Doha'daki arabulucular hâlâ Hamas'ın geri çekilme haritaları, gıda yardımı ve esir takası konusundaki yanıtını bekliyor. Bu arada İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Hamas teslim olduğunu ilan etmedikçe Gazze'ye yönelik savaşın sona ermeyeceği tehdidinde bulundu.