Cezayir Çin ile ittifakını geliştiriyor

Cezayir ve Çin, İkinci Kapsamlı Stratejik İş Birliği Planı’nı imzaladı

2017 yılında ilk ‘iş birliği planının’ imza töreninde Cezayir ve Çin Dışişleri bakanları (Çin’in Cezayir Büyükelçiliği)
2017 yılında ilk ‘iş birliği planının’ imza töreninde Cezayir ve Çin Dışişleri bakanları (Çin’in Cezayir Büyükelçiliği)
TT

Cezayir Çin ile ittifakını geliştiriyor

2017 yılında ilk ‘iş birliği planının’ imza töreninde Cezayir ve Çin Dışişleri bakanları (Çin’in Cezayir Büyükelçiliği)
2017 yılında ilk ‘iş birliği planının’ imza töreninde Cezayir ve Çin Dışişleri bakanları (Çin’in Cezayir Büyükelçiliği)

Cezayir hükümetinin, Rusya ve Çin başta olmak üzere büyük ülkeleri içeren siyasi ve ekonomik BRICS grubuna katılmak için başvuruda bulunmasından bir gün sonra Cezayir ve Çin ‘Kapsamlı Stratejik İş birliği için İkinci Beş Yıllık Plan’ı imzaladı. Gözlemciler bunu Ukrayna'daki savaşın neden olduğu küresel kutuplaşma ışığında Cezayir'in müttefiklerini çoğaltma hamlesi olarak yorumladılar.
Cezayir Dışişleri Bakanlığı konuya ilişkin yaptığı açıklamada, 2022'den 2026'ya kadar olan dönemi kapsayacak ‘iş birliği planının’ Cezayir Dışişleri Bakanı Ramtan Lamamra ve Çin Komünist Partisi (ÇKP) Merkez Komitesi Siyasi Bürosu üyesi Dışişleri Bakanı Wang Yi tarafından imzalandığını belirtti.
Söz konusu açıklamaya göre plan ‘Cezayir ve Çin arasında ekonomi, ticaret, enerji, tarım, bilim ve teknoloji, uzay, sağlık, insani ve kültürel iletişim dahil olmak üzere tüm alanlardaki iletişim ve iş birliğini güçlendirmeyi ve iki ülkenin kalkınma stratejileri arasında uyumu artırmayı’ amaçlıyor. Açıklamada ‘iki ülke arasındaki kapsamlı stratejik ortaklık ilişkilerinin bileşenlerinin sürekli zenginleştirilmesini sağlamak ve iki dost ülkeye ve halklarına faydalı olmak adına, iki tarafın her alanda aralarındaki pratik iş birliğini derinleştirmek için bu beş yıllık planı uygulama fırsatından yararlanmayı planladıklarına’ işaret edildi.
7 Haziran 2017'de iki ülke ‘Birinci Beş Yıllık İş birliği Planı’nı başlatmıştı. Çin için bu, bir Arap ülkesiyle bu türde yaptığı ilk girişim olmuştu. Bu yıl planın süresinin sona ermesiyle iki ülke de, ikinci planda aynıları yer alan alanlardaki iş birliklerinin sonuçlarını açıklamadı.
Gözlemcilere göre, Cezayir ile Çin arasındaki güçlü ilişkilerde atılan bu yeni adım, Cezayir'in iki geleneksel müttefikiyle ilişkilerini geliştirmede benimsediği yaklaşıma dair daha fazla netlik veriyor. 1962'deki bağımsızlığından bu yana Pekin ve Moskova Cezayir’in geleneksel müttefiki. Bu seçim daha sonra Cezayir'i batı kampına düşman olan doğu ittifakı içine sokmuştu.
Cezayir Dışişleri Bakanlığı'na bağlı Büyük Uluslararası Ortaklıklar Özel Temsilcisi Leyla Zarruki, ülkesinin BRICS grubuna katılmak için resmi bir başvuruda bulunduğunu duyurmuştu. Geçen temmuz ayında Çin'in başkanlığındaki grubun çevrimiçi düzenlenen son zirvesine Cezayir Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun’un davet edilmesiyle Cezayir'in ‘katılma fırsatı’ yakaladığını söylemişti.
Zarruki “Bu zirvenin sonucunda diğer ülkelerin gruba katılmasının önü açıldı. Teklifimizi sunduk. Rusya ve Çin, Cezayir’in katılımına sıcak bakıyor. Gruptaki diğer ülkeler nihai bir karar çıkmadan önce Cezayir’in katılımını inceliyor. Sonuç Güney Afrika, Hindistan ve Brezilya’ya bağlı” ifadelerini kullanmıştı.
Şarku’l Avsat’ın Rus Sputnik haber ajansından aktardığı habere göre Rusya Devlet Başkanı'nın Ortadoğu ve Afrika Ülkeleri Özel Temsilcisi ve Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov, Moskova’nın Cezayir'in BRICS'e katılma teklifini memnuniyetle karşıladığını bildirdi. Yaptığı basın açıklamasında Bogdanov “Elbette ortaklarımızın ve aynı fikirde olan insanların BRICS ve Şanghay İş birliği Örgütü (ŞİÖ) koordinasyonlarının çalışmalarına katılma arzusunu memnuniyetle karşılıyoruz” dedi. Ayrıca ‘Cezayir ile desteklenen bir güven diyaloğu kurmaktan’ söz eden Bogdanov, Tebbun’un yakında Moskova'ya bir ziyaret gerçekleştireceğine işaret etti. Daha önce yaptığı bir açıklamada bu ziyaretin yıl sonundan önce gerçekleşeceğini duyurmuştu.
BRICS kısaltması, gruptaki üye devletlerin İngilizce isimlerinin baş harfinden oluşuyor. Grup, dünya nüfusunun yüzde 40'ından fazlasını ve küresel Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYİH) yaklaşık dörtte birini temsil eden dünyadaki yükselen etkili ekonomilerden oluşuyor. BRICS üyelerinin satın alma gücüne göre GSYİH hacmi 44 trilyon dolara, dünya dış ticaret payları yüzde 16’ya ve dünyanın ihtiyaç duyduğu mal üretimine katkıları yüzde 30’a ulaşmakta.
Fransa’da yaşayan ve Siyaset Sosyolojisi alanında araştırmalar yapan Cezayir asıllı Faysal İzdarin “Cezayir, ekonomiyi çeşitlendirme ve yatırım fırsatlarını keşfetme planı çerçevesinde gerekli desteği alacağı için BRICS'e katılımının meyvelerini yiyecek” yorumunda bulundu.



İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
TT

İsrail, Gazze’deki kafeyi 230 kiloluk bombalarla vurdu

İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)
İsrail ordusu, Filistinlilerin sıkça kullandığı deniz kenarındaki kafeyi harabeye çevirdi (AFP)

İsrail, Gazze’de internete erişim sağlayan kafeye düzenlediği saldırıda 230 kilogramlık bombalar kullandı.

Guardian’ın haberinde, İsrail ordusunun pazartesi günü düzenlediği saldırıda Amerikan yapımı MK-82 bombalarından kullandığı yazılıyor. Bu bombalar büyük bir krater oluşturuyor ve şarapnelin geniş bir alana yayılmasına yol açıyor.

El Beka adlı kafeye yapılan saldırıda en az 41 Filistinli öldürülmüş, 75 kişi yaralanmıştı. Hayatını kaybedenler arasında 4, 12 ve 14 yaşlarındaki çocuklar da vardı.

Gazetenin bombanın parçalarına dair elde ettiği fotoğrafları inceleyen uzmanlar, sivillerin böyle bir mühimmatla kasten vurulmasının savaş suçu teşkil edebileceğine dikkat çekiyor.

Kopenhag Üniversitesi'nde uluslararası hukuk alanında çalışan Marc Schack şunları söylüyor:

Bu tür bir mühimmatın kullanımını gerekçelendirmek neredeyse imkansız. Eğer 20, 30, 40 ya da daha fazla sivil kayıptan bahsediyorsanız, bu genellikle çok büyük öneme sahip bir hedef olmalıdır. Afganistan ve Irak'taki koalisyon güçleri açısından çok üst düzey bir hedef için kabul edilen rakam 30'dan az sivilin öldürülmesiydi, o zaman da istisnai koşullar söz konusuydu.

Diğer yandan saldırının ardından İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) yapılan açıklamada “asla sivillerin hedef alınmadığı” ileri sürüldü. Ayrıca saldırıdan önce sivil kaybın azaltılması için adımlar atıldığı savunuldu. Analistler, İsrail ordusunun drone’larla kafe etrafındaki sivilleri görmesine rağmen saldırı düzenlediğini söylüyor.

Filistinli bir aile tarafından 40 yıl önce kurulan kafe, hızlı internet bağlantısıyla öğrenciler, gazeteciler ve uzaktan çalışanların sık uğradığı bir mekandı.

İsrail ordusu Gazze’yi her gün bombalarken bölgede ateşkes sağlanması için yürütülen çalışmalar da hızlandı.

İsrail medyasındaki haberlerde, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun 7 Temmuz’da yapacağı ABD ziyareti öncesinde ateşkes anlaşmasının imzalanmasının hedeflendiği yazılıyor.

Ayrıca ABD Başkanı Donald Trump’ın İsrail tarafından kabul edildiğini savunduğu 60 günlük ateşkes teklifine Hamas’ın da sıcak baktığı ileri sürülüyor. Anlaşmaya dair detaylar resmi kanallardan paylaşılmadı. Ancak haberlerde Hamas’tan kalan 50 rehinenin tamamını serbest bırakmasının isteneceği aktarılıyor.

Hamas’ın buna yanıtını cuma akşamına kadar arabuluculara sunması bekleniyor. Filistinli örgütün, Gazze’ye yardım girişine izin verilmesi ve İsrail ordusunun bölgedeki işgalini sonlandırması taleplerinden geri adım atmayacağı belirtiliyor. Anlaşma kapsamında IDF’nin Gazze’deki bazı bölgelerden çekilebileceği savunuluyor.

Independent Türkçe, Guardian, Times of Israel, Haaretz