Ünlü rapçinin korktuğu başına geldi: Yeezy satışları Kanye West'in adı olmadan devam edecek

"Adidas tasarımlar üstündeki tek hak sahibi"

Pek çok marka Yahudi düşmanı söylemleriyle tepki toplayan 45 yaşındaki West'le çalışmayacaklarını duyurmuştu (Reuters)
Pek çok marka Yahudi düşmanı söylemleriyle tepki toplayan 45 yaşındaki West'le çalışmayacaklarını duyurmuştu (Reuters)
TT

Ünlü rapçinin korktuğu başına geldi: Yeezy satışları Kanye West'in adı olmadan devam edecek

Pek çok marka Yahudi düşmanı söylemleriyle tepki toplayan 45 yaşındaki West'le çalışmayacaklarını duyurmuştu (Reuters)
Pek çok marka Yahudi düşmanı söylemleriyle tepki toplayan 45 yaşındaki West'le çalışmayacaklarını duyurmuştu (Reuters)

Alman spor giyim markası Adidas, geçen ay işbirliklerini sonlandırmalarına rağmen Kanye West'le ortak koleksiyonları Yeezy'nin satışlarına ünlü rapçinin imzası olmadan devam edeceklerini duyurdu.
Şirketin mali işler müdürü Harm Ohlmeyer, Adidas'ın halihazırda satışa sunulmuş tüm tasarımlar üstündeki "tek hak sahibi" olduğunu belirtti.
West'in geçen ay Yahudi düşmanı söylemleriyle gündeme gelmesinin ardından Adidas, tüm Yeezy ürünlerinin üretimini durdurduklarını açıklamıştı.
Öte yandan tüm dünyada çok yüksek fiyatlara satılan Yeezy ayakkabılar, Adidas için önemli bir gelir kapısıydı.
Dün (9 Kasım) düzenlenen mali işler toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ohlmeyer, West'in işbirliğiyle üretilen ayakkabıların haklarının Adidas'ta olduğunu belirtti:
"Adidas, var olan ürünlerinin tüm tasarım haklarının tek sahibidir. Bu hakları vakit kaybetmeden, 2023 itibarıyla kullanıma sokmaya niyetliyiz."
Gazetecilerin tasarımlarda ünlü rapçinin yetkisi olup olmadığını gündeme getirmesi üzerine Ohlmeyer, West'in adını kullanmadan bir önceki açıklamasını vurguladı:
"Tüm versiyonlar ve renklerin fikri mülkiyeti bize ait."
Bir gazeteci Ohlmeyer'a, West'in desteği olmadan Yeezy ürünlerini satmaya devam etmelerinin şirketin itibarını sarsıp sarsmayacağını sordu.
Ohlmeyer, "Tüm ihtimalleri değerlendiriyoruz. Vakti geldiğinde daha spesifik açıklama yapacağız" dedi.
Adidas, West'le işbirliklerini sonlandırdıklarını açıkladıktan sonra sadece Yeezy satışlarının durmasıyla 247 milyon dolar kaybedeceklerini tahmin ettiklerini söylemişti.
Ohlmeyer, dün yaptıkları açıklamada totalde bu yıl beklenenden 502 milyon dolar daha az gelir elde ettiklerini belirtti.
Indepdent Türkçe, Insider, Forbes



Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
TT

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere daha az güvenildiği ortaya kondu. Hatta okuyucu bilginin yanlış olduğundan şüphelense bile, gerçeği ortaya çıkaran gazeteciye pek güvenmiyor. 

Medyaya güven azalırken dezenformasyonun arttığı bir dönemde hatalı bilgileri düzeltmek de zorlaşıyor.

Yayın kuruluşları ve gazetecilerin taraflı olduğu düşüncesiyle insanlar okudukları haberlere temkinli yaklaşıyor. Daha önceki çalışmalarda veri doğrulamanın yarattığı etkiyle ilgili çelişkili sonuçlar çıkmıştı. 

Yanlış haberleri çürütmenin ne kadar işe yaradığı ve neden etki yaratmadığını öğrenmek isteyen araştırmacılar bir çalışma yürüttü.

Communication Research adlı hakemli dergide yayımlanan çalışmada 691 katılımcıya siyasi ve ekonomik haberler okutuldu. Bu haberlerde evsizlik oranlarından fentanilin aşırı doz ölümlerindeki etkisine kadar çeşitli iddialar yer alıyordu.

Bunların doğruluğuna ne kadar inandığını belirten katılımcılar daha sonra bu iddiaları onaylayan veya çürüten doğrulamayı okudu. Ardından bu doğrulamayı yapan gazeteciye ne kadar güvendikleri soruldu. 

Daha sonra bazı ürünlerle ilgili bilgiler içeren yazılarla aynı çalışma yürütüldü. Bu sefer verilen doğrulamalara "doğruluk kontrolü" işareti konmadı. Araştırmacılar bu sayede duyulan güvenin bu etiketten etkilenip etkilenmediğini anlamaya çalıştı.

İki çalışmanın sonucunda da yanlış bilgileri çürüten gazetecilere duyulan güven kayda değer derecede daha azdı. Katılımcılar inandıkları düşünceyi doğrulayanlara daha çok güvenirken, diğerlerinde daha fazla kanıt talep ediyordu. 

Çalışmanın yazarlarından Randy B. Stein, PsyPost'a yaptığı açıklamada "Halk genel olarak gazetecilere güveniyor ve doğrulayıcı makalelere duyulan güven epey yüksek" diyerek ekliyor: 

Yani klişe düşüncenin aksine, halkın doğruluk kontrollerine ve gazetecilere hiç güvenmediği doğru değil ancak düzelten/çürüten makalelere yönelik daha fazla şüphe var.

Araştırmacılar buradaki düzeltmenin, yayın kuruluşlarının haberlerindeki hataları düzeltmek için yayımladığı tekzip metinleri olmadığını ekliyor.   

Bilim insanları ilginç bir sonuçla da karşılaştı: Katılımcılar bir bilginin doğruluğundan şüphe etse bile bunu çürüten gazetecilere güvenmiyordu. 

Araştırmacılar bir haberin çürütülmesinin şaşkınlık yaratması, insanların onaylamaya kıyasla daha çok kanıt araması ve gazetecilerin taraflı davrandığından şüphelenmesinin buna yol açtığını düşünüyor. 

Şaşırtıcı bir diğer bulguysa, haberin çürütülmesi katılımcıların iddiayla ilgili düşüncesini değiştirmesine karşın gazeteciye güvenleri yine de sarsılıyordu. 

Stein, "Yanlış bilgileri düzeltmeye çalışan gazetecilerin (ya da herhangi birinin) aleyhine bir durum var" diyor. 

Araştırmacılar, halkın yanlış bilgileri çürüten haberlere nasıl ve neden güvenip güvenmediği üzerine daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtiyor.

Makalenin yazarları, Conversation için kaleme aldıkları yazıda şu ifadeleri kullanıyor:

Gazetecilerin önündeki zorluk, bilgiyi çürüten biri gibi görünmeden bunu nasıl çürüteceklerini bulmak olabilir.

Independent Türkçe, PsyPost, Conversation, Communication Research