Musk'ın uzun çalışma saatleri çağrısının ardından Twitter'da istifa dalgası yaşanıyor

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Musk'ın uzun çalışma saatleri çağrısının ardından Twitter'da istifa dalgası yaşanıyor

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Sosyal medya şirketi Twitter’ın yeni sahibi Elon Musk'ın çalışanlarına uzun çalışma saatlerine hazırlıklı olmaları ya da istifa etmeleri çağrısının ardından çok sayıda kişinin istifa ettiği bildirildi.
Teknoloji haberleri yapan The Verge internet sitesi, Musk'ın elektronik postasının ardından Twitter'da şirket içi mesajlaşmada kullanılan "Slack" kanalında çok sayıda istifa mesajlarının paylaşıldığını iddia etti.
Şirket çalışanlarından Satanjeev Banerjee isimli mühendis, yaptığı paylaşımda, "Ve aynen böyle 12 yıl sonra Twitter'dan ayrıldım" ifadesini kullandı.
Başka bir Twitter çalışanı da "görevinin Twitter 1.0 ile bittiğini ve Twitter 2.0'da" olmak istemediğini yazdı.
Bir diğer kullanıcı da mesajında "Burayı harika bir yer haline getiren herkes ayrılıyor gibi. Kalan personel ne kadar fazla çalışırsa çalışsın Twitter'ı buradan kurtarmak çok zor olacak" değerlendirmesinde bulundu.

Öte yandan The New York Times gazetesine göre Musk, bazı Twitter çalışanlarıyla bir araya gelerek "kritik öneme sahip roller üstlenen çalışanların" ayrılmasını engellemeye çalıştı.
CNN'in ulaştığı elektronik postada da Twitter'ın bazı çalışanlara "Twitter'ın heyecan verici geleceğinde sizinle birlikte çalışmayı dört gözle bekliyoruz” mesajını gönderdiği ortaya çıktı.

Ofisler kapatıldı
The New York Times'ın haberine göre, Twitter, Musk'ın çalışanlarının yaklaşık yarısını işten çıkarıp kalanlara da uzun çalışma saatlerini kabul etmelerine dair bildirimin arından başlayan istifa dalgası nedeniyle ofislerini geçici olarak kapattı.
21 Kasım'da açılacağı kaydedilen ofislerin kapatılma gerekçesi ise açıklanmadı.
Musk'ın uzun ve daha fazla çalışma saatlerine hazırlıklı olunması ya da 36 saatte istifa edilmesi çağrısı yaptığı çarşamba günü şirketin 2 bin 900 çalışanı bulunuyordu.
Şirketin yeni sahibi Musk, iki hafta önce 7 bin 500 şirket çalışanından yaklaşık yarısının işine son verirken istifa süreci devam etmişti.
Musk, çarşamba günü gönderdiği elektronik postada işten ayrılanlara en az 3 aylık maaşları kadar kıdem tazminatı ödemesi yapılacağını açıklamıştı.



Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
TT

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere daha az güvenildiği ortaya kondu. Hatta okuyucu bilginin yanlış olduğundan şüphelense bile, gerçeği ortaya çıkaran gazeteciye pek güvenmiyor. 

Medyaya güven azalırken dezenformasyonun arttığı bir dönemde hatalı bilgileri düzeltmek de zorlaşıyor.

Yayın kuruluşları ve gazetecilerin taraflı olduğu düşüncesiyle insanlar okudukları haberlere temkinli yaklaşıyor. Daha önceki çalışmalarda veri doğrulamanın yarattığı etkiyle ilgili çelişkili sonuçlar çıkmıştı. 

Yanlış haberleri çürütmenin ne kadar işe yaradığı ve neden etki yaratmadığını öğrenmek isteyen araştırmacılar bir çalışma yürüttü.

Communication Research adlı hakemli dergide yayımlanan çalışmada 691 katılımcıya siyasi ve ekonomik haberler okutuldu. Bu haberlerde evsizlik oranlarından fentanilin aşırı doz ölümlerindeki etkisine kadar çeşitli iddialar yer alıyordu.

Bunların doğruluğuna ne kadar inandığını belirten katılımcılar daha sonra bu iddiaları onaylayan veya çürüten doğrulamayı okudu. Ardından bu doğrulamayı yapan gazeteciye ne kadar güvendikleri soruldu. 

Daha sonra bazı ürünlerle ilgili bilgiler içeren yazılarla aynı çalışma yürütüldü. Bu sefer verilen doğrulamalara "doğruluk kontrolü" işareti konmadı. Araştırmacılar bu sayede duyulan güvenin bu etiketten etkilenip etkilenmediğini anlamaya çalıştı.

İki çalışmanın sonucunda da yanlış bilgileri çürüten gazetecilere duyulan güven kayda değer derecede daha azdı. Katılımcılar inandıkları düşünceyi doğrulayanlara daha çok güvenirken, diğerlerinde daha fazla kanıt talep ediyordu. 

Çalışmanın yazarlarından Randy B. Stein, PsyPost'a yaptığı açıklamada "Halk genel olarak gazetecilere güveniyor ve doğrulayıcı makalelere duyulan güven epey yüksek" diyerek ekliyor: 

Yani klişe düşüncenin aksine, halkın doğruluk kontrollerine ve gazetecilere hiç güvenmediği doğru değil ancak düzelten/çürüten makalelere yönelik daha fazla şüphe var.

Araştırmacılar buradaki düzeltmenin, yayın kuruluşlarının haberlerindeki hataları düzeltmek için yayımladığı tekzip metinleri olmadığını ekliyor.   

Bilim insanları ilginç bir sonuçla da karşılaştı: Katılımcılar bir bilginin doğruluğundan şüphe etse bile bunu çürüten gazetecilere güvenmiyordu. 

Araştırmacılar bir haberin çürütülmesinin şaşkınlık yaratması, insanların onaylamaya kıyasla daha çok kanıt araması ve gazetecilerin taraflı davrandığından şüphelenmesinin buna yol açtığını düşünüyor. 

Şaşırtıcı bir diğer bulguysa, haberin çürütülmesi katılımcıların iddiayla ilgili düşüncesini değiştirmesine karşın gazeteciye güvenleri yine de sarsılıyordu. 

Stein, "Yanlış bilgileri düzeltmeye çalışan gazetecilerin (ya da herhangi birinin) aleyhine bir durum var" diyor. 

Araştırmacılar, halkın yanlış bilgileri çürüten haberlere nasıl ve neden güvenip güvenmediği üzerine daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtiyor.

Makalenin yazarları, Conversation için kaleme aldıkları yazıda şu ifadeleri kullanıyor:

Gazetecilerin önündeki zorluk, bilgiyi çürüten biri gibi görünmeden bunu nasıl çürüteceklerini bulmak olabilir.

Independent Türkçe, PsyPost, Conversation, Communication Research