Çalışanlar ültimatoma 'sert' tepki verince Elon Musk uzaktan çalışma konusunda geri adım attı

Milyarder, çalışanlarına yeni çalışma koşullarını kabul etmeleri için perşembe öğleden sonraya kadar süre vermişti

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP
TT

Çalışanlar ültimatoma 'sert' tepki verince Elon Musk uzaktan çalışma konusunda geri adım attı

Fotoğraf: AFP
Fotoğraf: AFP

Elon Musk, "son derece sert" ültimatomuna gelen tepkilerin ardından Twitter çalışanlarının uzaktan çalışmasıyla ilgili tutumunu yumuşatmış görünüyor.
The Independent'ta yer alan habere göre Milyarder, sosyal medya platformu çalışanlarına şirketteki yeni çalışma kültürüne kendilerini adamaları ya da ayrılmaları için perşembe günü doğu saatiyle 17.00'ye kadar süre vermişti.
Ancak CNN'in haberine göre bazı çalışanlar, Musk'ın yeni diktasını kabul etmek yerine San Francisco merkezli şirketten ayrılmayı tercih edince Musk'ın evden çalışanlara yönelik yaklaşımını değiştirdiği görüldü.
Musk, şirketi 44 milyar dolara devralmasının ardından çalışanlara evden çalışmaya son verdiğini söyleyerek herkesin haftada en az 40 saat ofiste olması gerektiğinde ısrar etmiş, aksi takdirde yöneticilerin, istifa ettiklerini varsayacağını belirtmişti.
Çarşamba günüyse çalışanlarına "Twitter 2.0"ı kurmak için "yüksek yoğunlukta uzun saatler" çalışmaya hazır olmaları gerektiğini söylemişti.
Ancak perşembe günü öğleden sonra, belli ki personeli elinde tutmak amacıyla, uzaktan çalışmayla ilgili tutumunu netleştiren bir e-posta daha gönderdi.
CNN'in ulaştığı e-postada Musk, "Uzaktan çalışmayla ilgili onay için gereken tek şey, yöneticinizin mükemmel katkı sağladığınızdan emin olduğuna dair sorumluluk alması" dedi.
Personelden ayda en az bir kere yüz yüze toplantılara katılmasının beklendiğini de ekledi.
Ve bu e-postadan sadece 20 dakika sonra, yöneticileri yeni politika konusunda uyaran bir e-posta daha gönderdi.
Musk, "Malumu ilam etme riskini göze alarak söylüyorum, kendisine rapor veren birinin mükemmel iş çıkardığına veya uzaktan olsun ya da olmasın, belirli bir rolün zaruri olduğuna dair yanlış beyanda bulunan herhangi bir yönetici şirketten çıkarılacaktır" diye yazdı.
Dünyanın en zengin kişisi, kaotik bir sürecin ardından geçen ay devralardığı şirketin üst düzey yöneticilerini anında kovmuştu. Bir hafta sonra da şirketin 7 bin 500 kişilik iş gücünün yarısını ve çok sayıda bağımsız yükleniciyi işten çıkarmıştı.
Satın almadan önce Twitter, kurucusu ve eski CEO'su Jack Dorsey tarafından getirilen "sonsuza kadar evden çalışma" politikasına sahipti.
 



Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
TT

Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Florida’dan Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti’nin faaliyetlerine son verdi.  

New York Times (NYT), Trump yönetiminin cumartesi günü gönderdiği bir e-postayla 40 yıllık Radyo Marti’nin faaliyetlerinin sonlandırılacağını duyurduğunu aktarıyor.

ABD’de yaşayan ve 2021’de Küba’da patlak veren protestoları destekleyen Ramon Saul Sanchez, bu haberin radyo çalışanlarının kendisiyle söyleşi yapmayı planladığı sırada geldiğini belirtiyor:

Kafaları çok karışmıştı. Bana ‘İşimize son verildiğini öğrendik. Gitmemiz gerekiyor’ dediler.

Trump, başta Amerika’nın Sesi (VOA) olmak üzere federal hükümet tarafından finanse edilen bazı medya kuruluşlarında bütçe ve personel sayısının azaltılması kararını vermişti.

Kararda, VOA, Özgür Avrupa ve Asya Radyosu’yla Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti'ye ev sahipliği yapan ABD Küresel Medya Ajansı'nın fonksiyonlarının minimum seviyeye çekilmesi yönünde talimatlar yer almıştı.

VOA çalışanları ve bazı medya örgütleri, “hukuka aykırı” olduğu gerekçesiyle kararı mahkemeye taşımıştı.

ABD Kongresi’ndeki Küba kökenli üç siyasetçiden biri olan Mario Diaz-Balart, Trump’la görüşerek radyonun faaliyetlerinin yeniden başlamasını talep edeceğini belirtiyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı ise “durumun karmaşık ve değişken olduğunu” bildiriyor. Trump’ın atadığı Dışişleri Bakanı Marco Rubio da Küba kökenli. Cumhuriyetçi liderin Latin Amerika Özel Temsilcisi Mauricio Claver-Carone sınırlı da olsa radyonun faaliyetlerini sürdüreceğini düşündüğünü ifade ediyor.

Radyo, 1983’te dönemin ABD Başkanı Ronald Reagan tarafından kurulmuştu. Fidel Castro ve Küba Komünist Partisi karşıtı lobicilik faaliyetleriyle tanınan Küba kökenli iş insanı Jorge Mas Canosa’nın talebiyle hayata geçirilen radyo, Soğuk Savaş’ta adaya sansürsüz yayın yapmayı hedefliyordu.

NYT, Trump’ın bu kararla “Castro kardeşlerin 40 yıldır yapamadığını tek hamlede gerçekleştirdiğini” yazıyor.

Diğer yandan Radyo Marti, Soğuk Savaş'tan kalma modası geçmiş bir yayın kuruluşu olarak da görülüyordu. Radyoyu eleştirenler, Küba’daki komünist yönetim hakkında tek taraflı yayınlar yapıldığına dikkat çekiyor. Radyo, defalarca Kongre raporlarına konu olan yolsuzluk skandallarına da karışmıştı. Kuruluşa bağlı televizyon kanalı TV Marti ise Küba’da o kadar sık engellendi ki adada “Görünmeyen TV” diye adlandırılıyor.

ABD'nin Küba'ya yönelik ambargoları ilk kez 1960'da başlatıldı ve ilerleyen yıllarda kapsamı daha da genişletildi. Öte yandan ABD'nin Küba'ya yönelik ambargosunu kaldırmasına dair karar tasarısı 2012'den bu yana her yıl Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda (BMGK) kabul ediliyor. Fakat bağlayıcılığı bulunmayan BMGK kararı sadece tavsiye niteliği taşıyor ve uluslararası toplumun tutumunu gösteriyor.

Independent Türkçe, New York Times, El Pais