Türkiye, ABD'nin çekincelerine rağmen Suriye'deki operasyonlarına devam ediyor

Erdoğan, ‘teröristleri kontrol eden emperyalist çetelere’ sert çıktı.

Kuzey Suriye’deki bir kontrol noktası. (AFP)
Kuzey Suriye’deki bir kontrol noktası. (AFP)
TT

Türkiye, ABD'nin çekincelerine rağmen Suriye'deki operasyonlarına devam ediyor

Kuzey Suriye’deki bir kontrol noktası. (AFP)
Kuzey Suriye’deki bir kontrol noktası. (AFP)

Türkiye, terörü ortadan kaldırmak ve güney sınırlarını korumak için askeri operasyonlarını sürdüreceğini bildirdi. Kuzeydoğu Suriye'deki bir ABD gözlem noktasını hedef aldığı iddialarını ise yalanladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, terörün ve ‘teröristleri kontrol eden emperyalist çetelerin hükümetini ‘büyük ve güçlü’ bir Türkiye inşa etme yolundan saptıramayacağını vurguladı.
Erdoğan, cuma günü İstanbul'da başlayan 'Türkiye Girişimci Buluşması ve 9. Girişimcilik Ödülleri Töreni'ne gönderdiği video mesajında, "Büyük ve güçlü bir Türkiye inşa etmek için mücadelemize kararlılıkla ve durmadan devam edeceğiz" açıklamasında bulundu. Erdoğan, Uluslararası Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü dolayısıyla yaptığı bir başka konuşmada da Suriye içinde bir güvenlik bölgesi oluşturulmasında kararlı olduklarını şu sözlerle vurguladı:
"Sınırlarımızın dışında kurduğumuz güvenlik kuşağı ile milyonlarca masum kadın ve çocuğun haklarını savunuyoruz. En kısa sürede bu kuşağı batıdan doğuya tüm sınırlarımız boyunca tamamlayacağız."
Savunma Bakanı Hulusi Akar, Suriye'nin kuzeydoğusunda Türk kuvvetlerinin ABD'ye ait bir gözlem noktasını bombaladığına ilişkin iddiaları da yalanladı:
"Koalisyon güçlerine veya sivillere zarar vermemiz hiçbir şekilde mümkün değildir. Tek hedefimiz teröristlerdir. Nerede terörist varsa orası hedefimizdir. Sivillere ve çevreye zarar vermemek en önemli ilkemizdir."
Diğer yandan bölgeden gelen haberler, Türk droneları ile salı ünü Haseke'deki Suriye Demokratik Güçleri" (SDG) mevzilerine operasyon düzenlendiği yönünde.
Washington perşembe günü, kuzey Suriye'deki Türk operayonlarının durdurulması çağrısında bulundu. Pentagon Sözcüsü Patrick Ryder, ‘Türk kuvvetlerinin Amerikan kuvvetlerinin konuşlandığı SDG bölgelerini hedef alması nedeniyle Suriye'deki Amerikan askerlerinin güvenliğini tehdit ettiği’ iddiasında bulundu. Ryder, Pentagon'un Suriye'nin kuzeyinde, Irak'ta ve Türkiye'de tansiyonun yükselmesinden duyduğu endişeyi şu sözlerle dile getirdi:
"Gerginliğin artması Uluslararası Koalisyon’un terör örgütü DEAŞ'ı zayıflatmak ve yenmek için yıllardır kaydettiği ilerlemeyi tehdit ediyor. Türk hava operasyonları Suriye'de yerel ortaklarla çalışan Amerikan askerlerinin güvenliğine doğrudan tehdit oluşturuyor. Ateşkesin devamını sağlamak için Türkiye ve yerel ortaklarımızla iletişimimizi sürdüreceğiz.”
ABD'nin kuzeydoğu Suriye Özel Temsilcisi Nicholas Granger da Washington'ın Türkiye'ye askeri operasyon başlatmasına olumlu baktığı iddialarını yalanladı. "Ankara, büyükelçimiz aracılığıyla askeri operasyona karşı güçlü muhalefetimiz hakkında bilgilendirildi. Askeri operasyonların DAEŞ ile mücadele çabalarını baltaladığı ve bölgedeki istikrarı tehdit ettiği görüşündeyiz.”
ABD, özellikle kuzeydoğu Suriye'de konuşlanmış yaklaşık 900 asker bulunduruyor. DAEŞ'in kalan son gruplarıyla savaşmak için SDG güçleriyle birlikte çalışıyor.
Pençe-Kılı Operasyonu
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar cuma günkü açıklamalarında da geçen pazar şafak vakti başlatılan Pençe-Kılıç Operasyonu’nun SDG ve PKK mevzilerine yönelik geniş çaplı bir hava operasyonuyla başarılı bir şekilde devam ettiğini bildirdi. Akar, karadan ve havadan saldırılar ile harekatın devam ettiğini, harekatın başlangıcından bu yana 326 teröristin etkisiz hale getirildiğini ifade etti.
Akar, perşembe günü Rus mevkidaşı Sergey Şoygu ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirerek, başta kuzey Suriye'deki gelişmeler olmak üzere birçok konuyu ele aldı. Milli Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Akar'ın Suriye'nin kuzeyi ile ilgili olarak bölgede istikrarı bozmaya yönelik provokasyon ve saldırılara, sivil alanları ve Türk vatandaşlarını hedef alan eylemlere yanıt vermeye devam ettiği vurgulandı.
Türkiye, Rusya'yı 2019'da Soçi'de imzalanan ve Rusya'nın sınır dışı etmeyi taahhüt ettiği SDG bölgelerine yönelik Barış Pınarı askeri operasyonunu durdurduğu mutabakat zaptı kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmemekle suçladı.
Rusya'nın Suriye Özel Temsilcisi Aleksander Lavrentiev perşembe günü yaptığı açıklamada, Rusya'nın Türkiye ile imzalanan ve Kürt birliklerinin herhangi bir müdahalede bulunmamasını öngören anlaşmalar ve mutabakatlar kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmek için elinden gelen her şeyi yaptığını vurguladı. Kürt birliklerinin Türkiye'ye karşı provokatif eylemlerde bulunmamaları ve tamamının Türkiye sınırının 30 kilometre güneyindeki alandan püskürtülmeleri gerektiğini belirten Lavrentiev şunları söyledi:
"Kürt birliklerini tasfiye etmeye yönelik çalışmalar devam ediyor. Bu özel durumda Rusya'nın yükümlülüklerini yerine getirmediğini söylemek yanlış olur. Türkiye'nin Halep-Lazkiye Otoyolu (M-4) arkasında yasaklı Tahrir eş-Şam ve Suriye Milli Ordusu gibi silahlı grupların geri çekilmesini içeren yükümlülükleri de var. Ancak Türk tarafı henüz bu taahhütlerini yerine getirememiştir. Ayrıca, Türkiye'nin de üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmek için elinden gelenin en iyisini yapmaya devam edeceğini umuyoruz."
Muhalif guruplar cuma günü Haseke'nin kuzeybatı kırsalındaki Ebu Raseyn kırsalındaki Dada Abdel ve Bubi köyleri bölgesini hedef aldı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) perşembe günü, Haseke kırsalındaki El-Cevadiyye kasabasındaki Ali Ağa köyünde iki sivilin yaralandığını kaydetti. Gözlemevi, Ebu Raseyn ve Tel kasabalarının kırsalındaki Tel Munah ve Kinher köylerinde Ulusal Ordu gruplarının noktalarından birine SDG birimleri tarafından bir sızma operasyonu gerçekleştirildiğini bildirdi. İki taraf arasında çatışmaların yaşandığı Haseke'nin kuzeybatısındaki Tamir'de muhalif grupların ağır darbe aldığı kaydedildi.



Kalça protezi ameliyatı, Brezilya Devlet Başkanı’nın uluslararası gündemini askıya aldı

Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva (Reuters)
Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva (Reuters)
TT

Kalça protezi ameliyatı, Brezilya Devlet Başkanı’nın uluslararası gündemini askıya aldı

Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva (Reuters)
Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva (Reuters)

Cuma günü Brasilia'daki bir hastanede başarılı bir kalça ameliyatı operasyonu geçiren Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva, Ocak ayında iktidara dönmesinden bu yana uluslararası gündemini birkaç hafta askıya almak zorunda kalacak.

Kişisel doktoru Dr. Roberto Kalil, basın toplantısında yaptığı açıklamada ameliyatın sorunsuz geçtiğini belirtti. Silva’nın uyanık olduğunu, önümüzdeki saatlerde yoğun bakıma ihtiyaç duymadan hastanedeki odasına aktarılacağını bildirdi.

Brezilya Devlet Başkanı'nın sağlık ekibi, ameliyatın bitimi ardından basın toplantısında (AFP)
Brezilya Devlet Başkanı'nın sağlık ekibi, ameliyatın bitimi ardından basın toplantısında (AFP)

Ekim ayında 78. yaş gününü kutlayacak olan Lula, sabah 08.00’de başkanlık konvoyuyla başkentteki Sirio-Libanes Hastanesi'ne getirildi. Doktoru, kalça protezi ameliyatının öğle saatlerinde başladığını, genel anestezi altında yapıldığı, en geç Pazartesi veya Salı günü hastaneden taburcu edileceği bildirdi.

Lula ise bu haftanın başında yaptığı açıklamada, bu ameliyatın dayanılmaz hale gelen ve kendisini kötü hissettiren acıya son vereceğini umduğunu söylemişti. En az bir yıldır çektiği bu ağrılar, sağ kalçadaki kıkırdağı aşındıran iltihaplanmadan kaynaklanıyordu.

Brezilya Devlet Başkanı’nın hastaneye ulaşan konvoyu (Reuters)
Brezilya Devlet Başkanı’nın hastaneye ulaşan konvoyu (Reuters)

Lula, iyileşme döneminde normal çalışma hayatına devam edebileceğini ifade etmişti.

Geçtiğimiz haftalarda Lula, BRICS zirvesi için Güney Afrika'ya, G20 zirvesi için Hindistan'a, ardından ise Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu için New York'a gitmişti.

Doktoru ise Devlet Başkanı’nın Kasım ayı sonunda Dubai'de düzenlenecek olan BM İklim Değişikliği Konferansı'na (COP28) katılmak üzere zamanında ayağa kalkacağından emin olduğunu açıkladı.


ABD Kongresi'nin en yaşlı üyesi Senatör Feinstein 90 yaşında hayatını kaybetti

Feinstein 90 yaşında öldü (AFP)
Feinstein 90 yaşında öldü (AFP)
TT

ABD Kongresi'nin en yaşlı üyesi Senatör Feinstein 90 yaşında hayatını kaybetti

Feinstein 90 yaşında öldü (AFP)
Feinstein 90 yaşında öldü (AFP)

Feinstein'ın ofisinden yapılan açıklamada, 1992'de California'dan ABD Senatosuna seçilen ve bir süredir Kongrenin en yaşlı üyesi olarak anılan 1933 doğumlu Feinstein'ın dün akşam Washington DC'deki evinde hayata gözlerini yumduğu kaydedildi.

Demokrat Senatör Feinstein uzun soluklu kariyerinde birçok ilke imza atmıştı. Feinstein; San Francisco Denetim Kurulunun ilk kadın başkanı, San Fracisco'nun ilk kadın belediye başkanı, Senato'ya California'dan seçilen ilk iki kadından biri ve Senato İstihbarat Komitesine başkanlık eden ilk kadın olma unvanlarını taşıyordu.

Dönemin Senato İstihbarat Komitesi Başkanı olan Feinstein, 2014'te, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatının (CIA) 11 Eylül saldırıları sonrası terör şüphelilerine uyguladığı işkence içeren gözaltı ve sorgulama tekniklerine dair bir rapor yayımlamıştı.

Feinstein, San Francisco Belediye Başkanı görevini üstlendikten sonra görev yemini ediyor
Feinstein, San Francisco Belediye Başkanı görevini üstlendikten sonra görev yemini ediyor

Feinstein, CIA'in elinde tuttuğu şüphelileri işkenceye maruz bıraktığını ve "gaddarca, merhametsiz ve onaylanmamış sorgulama teknikleri" uyguladığını belirterek, raporun ortaya koyduğu bulguların Amerikan ulusunun tarihinde "bir leke" olduğunu söylemişti.

Sağlık sorunları nedeniyle istifa baskısı yapılmıştı

Kendi partisi ile Cumhuriyetçi Parti arasında zaman zaman uzlaşı sağlanmasında önemli rol oynayan Feinstein pek çok siyasi başarıyla anılsa da son dönemde kariyerine, ilerleyen yaşı ve ortaya çıkan sağlık sorunları damga vurmuştu.

Bir süre zona hastalığı ile mücadele eden Feinstein'a, Senatodaki oturumlara katılamaması ve bir oturumda ne söyleyeceğiyle ilgili kendisine sufle verilmesi nedeniyle kendi partisinden istifa çağrıları yapılmıştı. Feinstein, istifa etmese de Senato Yargı Komitesi Başkanlığı görevini bırakmıştı.

Feinstein, son dönemde artışa geçen hafıza ve bilinç kaybı rahatsızlığı nedeniyle uzun süredir tuttuğu bir yardımcı ile Kongredeki görevini yerine getirmeye çalışıyordu.

Feinstein, Kongre'de ağır savaş makinalarının yasaklanması çabalarına öncülük etti (AFP)
Feinstein, Kongre'de ağır savaş makinalarının yasaklanması çabalarına öncülük etti (AFP)

Senatonun en yaşlı üyesi Feinstein, bu dönem görev süresi dolacağı 2024'te tekrar aday olmayıp emekli olacağını açıklamıştı.

Senatör Feinstein, son olarak aile içindeki miras anlaşmazlıklarıyla gündeme gelmişti. Feinstein'ın hayatını kaybeden üçüncü eşi Richard C. Blum'ın hayat sigortası için üvey kızlarına karşı verdiği hukuki mücadele haberlere yansımıştı.

Feinstein Kongrenin en zengin üyelerinden biri olarak anılıyordu.

Stanford Üniversitesinde tarih eğitimi alan ve üç kez evlenen Feinstein'ın bir kızı bulunuyor.

ABD Senatosunda 49 Cumhuriyetçi, 48 Demokrat ve 3 bağımsız senatör bulunuyordu. Feinstein'ın ölümüyle Senatoda Demokratların bir koltuğu boşalmış oldu.

Biden: Gerçek bir öncüydü

ABD Başkanı Joe Biden, Feinstein'ın ölümüyle ilgili yaptığı yazılı açıklamada, onun "gerçek bir öncü" ve "rol model" olduğunu belirtti.

Biden, "Dianne, ulusal güvenlikten çevreye ve sivil özgürlüklerin korunmasına kadar her şeye damgasını vurdu. Pek çok açıdan bir tarih yazdı ve ülkemiz onun mirasından nesiller boyu faydalanacak." ifadesini kullandı.

Bayraklar yarıya indirilecek

Joe Biden, Senatör Feinsten'ın anısına Beyaz Saray ve ABD'deki tüm kamu binalarında bayrakların gün batımına kadar yarıya indirilmesi talimatını verdi.

Tüm kışlalar, deniz hava üsleri ve gemiler ile ABD'nin yurtdışındaki temsilciliklerinde de bayrakların yarıya indirileceğini kaydeden Biden, talimatı ABD Anayasası'nın kendisine başkan olarak tanıdığı yetki uyarınca verdiğini kaydetti.


Yeni bir görünüm kazanan ‘evcilleştirilmiş’ Wagner ile Bahmut’a dönüş

Devlet Başkanı Putin’in Ukrayna savaşına katılan askeri komutanlarla dün Kremlin’de yaptığı görüşme sırasında Rusya merkezli Sputnik ajansı tarafından dağıtılan fotoğraf (AFP)
Devlet Başkanı Putin’in Ukrayna savaşına katılan askeri komutanlarla dün Kremlin’de yaptığı görüşme sırasında Rusya merkezli Sputnik ajansı tarafından dağıtılan fotoğraf (AFP)
TT

Yeni bir görünüm kazanan ‘evcilleştirilmiş’ Wagner ile Bahmut’a dönüş

Devlet Başkanı Putin’in Ukrayna savaşına katılan askeri komutanlarla dün Kremlin’de yaptığı görüşme sırasında Rusya merkezli Sputnik ajansı tarafından dağıtılan fotoğraf (AFP)
Devlet Başkanı Putin’in Ukrayna savaşına katılan askeri komutanlarla dün Kremlin’de yaptığı görüşme sırasında Rusya merkezli Sputnik ajansı tarafından dağıtılan fotoğraf (AFP)

Batı istihbaratının Wagner savaşçılarının Ukrayna’daki savaş cephelerine, özellikle de Bahmut’a döneceğine dair iddiaları ortasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, bu grubun eski komutanı Andrei Troshev’i, Moskova’nın Ukrayna’da ‘özel askeri operasyon’ olarak adlandırdığı operasyon çerçevesinde görevleri yerine getirecek gönüllü birimlerin oluşumunu denetlemekle görevlendirdi.

Bu görevlendirme, doğrudan Rusya Savunma Bakanlığı’na bağlı olan ‘Wagner’in evcilleştirilmiş bir versiyonunun, ancak grubun eski lideri Yevgeniy Prigojin’in önderlik ettiği görünümden farklı yeni bir görünümünün’ savaşa gireceği izlenimini veriyor. Prigojin, uçağının düşmesi sonucu ölmeden önce yaz ayları başlarında Savunma Bakanlığı’na karşı bir ayaklanma başlatmıştı. Kendisi, savaşçılarını Savunma Bakanlığı’nın komutası altına vermeyi reddetmişti.

Putin, dün Troşev’le yaptığı görüşmede “Geçtiğimiz toplantıda Ukrayna’daki özel askerî harekât bölgesi başta olmak üzere çeşitli muharebe görevlerini yerine getirebilecek gönüllü birliklerin oluşturulmasına katılacağınızı konuştuk” dedi. Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, Troşev’in şu anda Savunma Bakanlığı’nda çalıştığını söyledi. Toplantıya, Wagner’in dünya çapındaki konuşlanma alanlarında faaliyetlerini denetleyen Savunma Bakan Yardımcısı Yunus-bek Yevkurov da katıldı.

Bir zamanlar saflarında on binlerce savaşçıyı barındıran Wagner, ‘kıyma makinesi’ olarak nitelendirilen aylar süren savaşların ardından mayıs ayında Bahmut şehrini kontrol altına almayı başarmasıyla ünlendi. Dün yayınlanan raporlar, savaşçılarının Bahmut’ta yeniden konuşlandırıldığını ortaya koydu. Ukrayna kuvvetlerinin, yakınındaki iki önemli köy olan Andriivka ve Klishchiivka’nın kontrolünü ele geçirdikten sonra Bahmut’a doğru ilerlemeye çalıştığına inanılıyor.

Öte yandan İngiltere Savunma Bakanlığı, dün yaptığı açıklamada, yeniden görevlendirme sonrasında Wagner personelinin özel durumunun belirsiz olduğunu, ancak bu personelin, büyük olasılıkla Doğu Cephesi’nde bir Ukrayna saldırısı beklentisiyle Rusya Savunma Bakanlığı kuvvetlerinin birimlerine ve diğer özel askeri grup birimlerine devredildiğini aktardı.

Dün Ukrayna’ya ait bir insansız hava aracı (İHA), Ukrayna sınırına yakın bir Rus kasabasındaki elektrik dağıtım istasyonunu hedef aldı. Kursk Bölge Valisi Roman Starovoit, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada “Trafolardan biri alev aldı. 5 kasaba ve bir hastane elektriksiz kaldı” dedi.


Ukrayna'nın işgalini eleştiren Rus blog yazarına 8 yıl hapis cezası

Rusya Yüksek Mahkemesi'nde bir yargıç kararını okuyor (Reuters)
Rusya Yüksek Mahkemesi'nde bir yargıç kararını okuyor (Reuters)
TT

Ukrayna'nın işgalini eleştiren Rus blog yazarına 8 yıl hapis cezası

Rusya Yüksek Mahkemesi'nde bir yargıç kararını okuyor (Reuters)
Rusya Yüksek Mahkemesi'nde bir yargıç kararını okuyor (Reuters)

AFP'nin haberine göre, Cuma günü bir Rus mahkemesi, Ukrayna'ya yönelik saldırıyı eleştiren paylaşımı nedeniyle bir blog yazarını sekiz buçuk yıl hapis cezasına çarptırdı.

"Net Freedoms Project" adlı sivil toplum kuruluşunun bildirdiğine göre Alexander Nozdrenov, Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısının başlangıcında onaylanan ceza kanununun bir hükmü uyarınca Rus ordusuyla ilgili yanlış bilgi yaymak suçundan mahkum edildi.

Memorial adlı sivil toplum kuruluşuna göre, Kuban bölgesinde (güney Rusya) yaşayan blog yazarı, Mart 2022'de Telegram uygulaması aracılığıyla Kiev'deki hasarlı bir konut binasının fotoğrafını şu alaycı ifadelerle paylaştı:

“Kurtarıcıların gelişinden sonra Ukrayna şehirleri.”

Paylaşımdan kısa bir süre sonra tutuklanan ve o zamandan beri tutuklu bulunan Alexander Nozdrenov, paylaşımı kendisinin yapmadığını iddia etti.

Blog yazarı ayrıca, trafik polisinin ihlal ve suiistimallerini sık sık eleştirdiği bir YouTube kanalının da sahibi.

Rus yetkililer tarafından da hedef alınan Memorial örgütü, Alexander Nozdrenov'u siyasi tutuklu olarak gördüğünü belirtti.

Sivil toplum örgütü OVD Info'ya göre Ukrayna'daki saldırıların başlamasından bu yana Rusya'da yaklaşık 20 bin kişi tutuklandı. Bu kişiler savaşa karşı çıktıkları için bazen ağır cezalara da çarptırıldılar.

Önümüzdeki hafta Rus mahkemelerinde siyasi boyutlu 85 davanın görülmesi planlanıyor.

Başta 19 yıl hapse mahkum edilen Aleksey Navalniy olmak üzere neredeyse tüm önemli muhalifler hapse atıldı ya da ülkeyi terk etmek zorunda kaldı.


Burkina Faso lideri Traore: ‘Seçimler öncelik değil’

Burkina Faso’da iktidardaki askeri cuntanın lideri İbrahim Traore (AP)
Burkina Faso’da iktidardaki askeri cuntanın lideri İbrahim Traore (AP)
TT

Burkina Faso lideri Traore: ‘Seçimler öncelik değil’

Burkina Faso’da iktidardaki askeri cuntanın lideri İbrahim Traore (AP)
Burkina Faso’da iktidardaki askeri cuntanın lideri İbrahim Traore (AP)

Burkina Faso’nun geçici Devlet Başkanı Yüzbaşı İbrahim Traore, dün akşam (29 Eylül Cuma) bir ulusal kanala verdiği röportajda, ülkesindeki seçimlerin güvenliğin aksine öncelik olmadığını açıkladı.

Darbeyle iktidara gelmesinden neredeyse bir yıl sonra Traore, teorik olarak Temmuz 2024’te yapılması planlanan seçimlere değinirken, gazetecilere “Bu bir öncelik değil. Bunu size açıkça söylüyorum. Daha doğrusu, cihatçı şiddetin baltaladığı bu ülkede öncelik güvenliktir” dedi.

Traore, anayasanın yeniden formüle edilmesi olasılığına ilişkin bir soruya ise “Mevcut metinler barışçıl bir şekilde gelişmemize izin vermiyor” yanıtını verdi.

Geçici Devlet Başkanı, anayasada kısmi değişiklik yapılacağını belirtirken, şu anda onaylanan metnin halk kitleleri pahasına bir avuç aydınlanmış insanın görüşlerini yansıttığına dikkati çekti.


Japonya ile Kuzey Kore arasında kaçırılan Japonlara ilişkin gizli temaslar mı yürütülüyor?

Japonya Başbakanı Fumiyo Kişida. (DPA)
Japonya Başbakanı Fumiyo Kişida. (DPA)
TT

Japonya ile Kuzey Kore arasında kaçırılan Japonlara ilişkin gizli temaslar mı yürütülüyor?

Japonya Başbakanı Fumiyo Kişida. (DPA)
Japonya Başbakanı Fumiyo Kişida. (DPA)

Japonya, geçmişte Japon vatandaşlarının kaçırılmasıyla ilgili uzun süredir devam eden krizde Kuzey Kore ile bu yıl gayri resmi temaslarda bulundu.

Japon Kyodo haber ajansının aktardığına göre kaynaklar, Japonya Başbakanı Fumiyo Kişida’nın Kuzey Kore lideri Kim Jong-un ile zirve yapmaya çalıştığını, ancak iki ülke diplomatik ilişkilerini sürdürmediği için bu konuda ilerleme kaydedilmediğini belirtti.

Japon yetkililerin Mart ve Mayıs aylarında Kuzey Kore tarafıyla temasları olduğuna dair basında çıkan haberlerle ilgili olarak konuşan Kişida, konunun doğası gereği açıklama yapmaktan kaçındığını söyledi.

Japonya Dışişleri Bakanı Yoko Kamikawa ve Kabine Sekreteri Hirokazu Matsuno da dün düzenlenen basın toplantısında temasların gerçekliğini netleştirmedi.

Kuzey Kore’nin 1970’li ve 1980’li yıllarda Japon vatandaşlarını kaçırması meselesi, kayıpların aile üyelerinin ilerleyen yaşıyla daha acil hale geldi.


Rusya, Ukrayna'nın batısını hedef aldı: Tahliye emri verildi

Donetsk'te bombalama sonucu ağır hasar gören bir evde bir adam eşyalarını taşıyor (Reuters)
Donetsk'te bombalama sonucu ağır hasar gören bir evde bir adam eşyalarını taşıyor (Reuters)
TT

Rusya, Ukrayna'nın batısını hedef aldı: Tahliye emri verildi

Donetsk'te bombalama sonucu ağır hasar gören bir evde bir adam eşyalarını taşıyor (Reuters)
Donetsk'te bombalama sonucu ağır hasar gören bir evde bir adam eşyalarını taşıyor (Reuters)

Reuters'in haberine göre, Ukrayna'nın batısındaki Vinnitsya bölgesi yetkilileri, bugün, Rus saldırısı sonucu şehrin altyapısının zarar gördüğünü söyleyerek saldırının ardından erken saatlerde bölge sakinleri için tahliye emri verildiğini açıkladı.

Yerel bir haber sitesi Kalinka kasabasının internet sitesinde, kasaba idaresi başkanı Vasyl Polishchuk'un "Şu anda saldırı alanını çevreleyen alan dışında genel bir tahliyeye gerek yok" sözlerini aktardı.

Web sitesinde saldırının hedefi veya kullanılan silahlar hakkında bilgi verilmedi.

Bölge Valisi Serhiy Borzov ise yer belirtmeden saldırıda bir altyapı sahasının hedef alındığını aktardı. Ukraynalı yetkililer bazen 'altyapı' terimini elektrik üretimi veya diğer sektörlerde faaliyet gösteren tesisleri ifade etmek için kullanıyor.


MED9 ülkelerinden AB'ye "göç konusunda daha fazla eylem" çağrısı

AA
AA
TT

MED9 ülkelerinden AB'ye "göç konusunda daha fazla eylem" çağrısı

AA
AA

İtalya, Fransa, Portekiz, Hırvatistan, Yunanistan, Malta, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), Slovenya ve İspanya'dan oluşan ve "MED9" olarak anılan grubun, dün Malta'nın başkenti Valetta'da yaptığı 10. Liderler Zirvesi'nin ardından sonuç bildirisi yayınlandı.

Bildiride, MED9 liderleri tarafından AB'ye, göçe yönelik menşe ve geçiş ülkelerindeki mücadelesini önemli ölçüde arttırması çağrısı yapıldı.

MED9 liderleri ayrıca, AB’nin yeni "Göç ve İltica Anlaşması"na dair müzakerelerin hızlandırılarak Avrupa Komisyonu'nun mevcut yasama dönemi bitmeden bir anlaşmaya varılması taleplerine bildiride yer verdi. Söz konusu anlaşmanın, göç konusunda ön cephede yer alan ülkelere ihtiyaçlarının yeterince karşılanacağına dair güvence vermesi gerektiği de ifade edildi.

Ayrıca, Tunus ile AB arasında 16 Temmuz'da düzensiz göçle mücadele ve ticaret alanlarında imzalanan mutabakat zaptının hızla hayata geçirilmesi de talep edildi.

Bildiride, Rusya-Ukrayna savaşında Ukrayna'ya destek sağlama konusundaki taahhüdün altı çizilirken "Rusya’nın Ukrayna’ya karşı devam eden saldırgan savaşını kınadığımızı bir kez daha teyit ediyoruz. Rusya, Karadeniz Tahıl Girişimi'ni sonlandırarak gıda güvenliği krizini kötüleştirdi" ifadeleri de yer aldı.

Sonuç bildirisinde, "Başta iklim değişikliği ve ekonomik güvenlikle ilgili olmak üzere ortaya çıkan küresel zorlukların bilincinde olarak AB Ekonomik Yönetişim Kuralları reformunun sonuçlanmasını sabırsızlıkla bekliyoruz." ifadesi kullanılırken bu reformun Avrupa'nın mali açıdan sürdürülebilir bir şekilde ekonomik büyümeyi teşvik etme yeteneğini güçlendirmesi gerektiğine olan inanç da belirtildi.

Bildiride, AB'nin "2021-2027 Çok Yıllı Mali Çerçevesi"nde orta vadeli revizyona ihtiyaç olduğu da kaydedildi.

Avrupa projesini güçlendirme ve entegrasyon sürecini tamamlama konusunda kararlılığın aktarıldığı bildiride, "Bu çerçevede Batı Balkanlar, Moldova ve Ukrayna'nın AB'ye üyelik perspektifine tam ve net bağlılığımızı bir kez daha teyit ediyoruz." ifadesine de yer verildi.

Fas'taki deprem ve Libya'daki sel felaketine atıf bulunulan sonuç bildirisinde, "Son dönemde komşu bölgemizde meydana gelen korkunç yıkım ve can kayıplarından dolayı derin üzüntü duyuyor ve dayanışmamızı ifade ediyoruz. Etkilenen bölgelere desteğimizi sürdüreceğiz." denildi.

Bildiride, bir sonraki zirvenin 2024'te GKRY'de yapılacağı belirtildi.


Putin: “Gelişmekte olan ülkelerin kredi yükümlülükleri haraca benziyor”

AA
AA
TT

Putin: “Gelişmekte olan ülkelerin kredi yükümlülükleri haraca benziyor”

AA
AA

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, uluslararası mali sistemde değişiklikler yapılması gerektiğini belirterek, “Çünkü gelişmekte olan ülkelerin kredi yükümlülükleri haraca benziyor.” dedi.

Putin, başkent Moskova’da düzenlenen Rusya-Latin Amerika Uluslararası Parlamento Konferansı'nda konuştu.

Modern mali sistemin belirli bir kesimin çıkarlarına yönelik düzenlendiğini aktaran Putin, “Dünyada modern finans ve kredi ilişkileri, yalnızca sözde ‘altın milyarın’ çıkarlarına hizmet edecek şekilde inşa edilmiştir. Bu altın milyar ülkelerin liderleri, dünyadaki hemen hemen her ülkeyi sömürüyorlar. Teknoloji, bilgi ve finanstaki konumlarını kötüye kullanıyorlar.” diye konuştu.

Uluslararası mali sistemde değişiklikler yapılması gerektiğini savunan Putin, “Çünkü gelişmekte olan ülkelerin kredi yükümlülükleri haraca benziyor. Aidat gibi ve böyle olmamalı. Bu nedenle hep birlikte çabalarımızı birleştirerek bu uluslararası alandaki kuralları değiştirmeliyiz.” dedi.

Putin, Rusya’nın Latin Amerika ile BRICS ve Avrasya Ekonomik Birliği arasındaki ticari ilişkileri geliştirmek istediklerini de söyledi.


ABD Genelkurmay Başkanı Milley'den Trump'a 'diktatör özentisi' iması

AA
AA
TT

ABD Genelkurmay Başkanı Milley'den Trump'a 'diktatör özentisi' iması

AA
AA

Görev süresinin 1 Ekim'de sona ermesi ve yeni Genelkurmay Başkanı Orgeneral Charles Q. Brown Jr'ın göreve başlayacak olması dolayısıyla Milley, Arlington'daki bir askeri üste düzenlenen resmi törende konuştu.

Milley'in konuşmasında Amerikan askerlerinin "diktatör özentisine" bağlılık yemini etmediğini söylemesi Amerikan basınında "eski ABD Başkanı Donald Trump'a gönderme" şeklinde yorumlandı.

"Biz bir ülkeye, bir kabileye, bir dine bağlılık için ant içmiyoruz. Bir krala, kraliçeye ya da tirana, diktatöre bağlılık yemini etmiyoruz. Bir diktatör özentisine bağlılık yemini etmiyoruz." diyen Milley, bunlara değil, anayasaya bağlılık üzerine yemin ettikleri vurgusunda bulundu.

Trump, 27 Eylül'de, sosyal medya platformundan Milley'in, başkanlığının son ayında kendisinin bilgisi dışında Çinli mevkidaşı ile görüşmesini eleştirmişti. Milley de Trump'ın yaptığı paylaşımların ardından kendisinin ve ailesinin güvenliğini sağlamak için "gerekli tedbirleri alacağını" söylemişti.

Biden'dan Milley'e övgü

ABD Başkanı Joe Biden da yaptığı konuşmada, Milley'in Panama'dan Haiti'ye, Afganistan'dan Irak'a birçok savaş bölgesinde görev yaptığını belirterek, askeri kariyerini ve vatanseverliğini övdü.

Dünyanın güvenlik açısından en karmaşık anlarından birinde Milley'in ABD ordusuna rehberlik ettiğini kaydeden Biden, "NATO'dan Hint-Pasifik'e, AUKUS gibi yeni stratejik ortaklıklar kurmaya, gücümüzü siber ve uzay alanlarında en ileri seviyede tutmaya kadar ABD'nin mevcut ittifaklarını güçlendirmede kritik rol oynadı." değerlendirmesinde bulundu.

Biden, Senatör Tuberville'i eleştirdi

Biden diğer yandan isim vermeden Senato'da Savunma Bakanlığına (Pentagon) yapılacak atamaları engelleyen Cumhuriyetçi Senatör Tommy Tuberville'e yüklendi.

Terfi ve atamaların gecikmesinin "kabul edilemez" olduğunu söyleyen Biden, "Uzun zamandır buradayım. Hiç böyle bir şey görmedim. Bu çok çirkin bir tutum ve buna bir son verilmesi gerekiyor. Terfileri, kariyerleri, aileleri, gelecekleri bir senatörün siyasi gündemi ve diğer 47 senatörün sessizliği tarafından rehin alındı." diye konuştu.

Biden, Kongre'de yeni bütçe üzerinde hala anlaşma sağlanamaması nedeniyle federal hükümetin "kapanma" riskine de değinerek, kapanmanın askerler ve aileleri için doğurabileceği olumsuz etkilere işaret etti.

ABD Başkanı Biden, yeni Genelkurmay Başkanı Brown'ın da deneyimli ve vatansever bir asker olduğunu söyledi.

Brown ikinci siyahi Genelkurmay Başkanı olacak

Tuberville'in, genel uygulama gereği Senato'da oylama yapılmasına ihtiyaç duyulmadan mutabakat halinde Pentagon'a yapılacak atamaları, Bakanlığın kürtaj politikaları nedeniyle marttan bu yana engellemeyi sürdürmesi nedeniyle geçen hafta Brown'ın ataması 11'e karşı 83 oyla kabul edilmişti.

Brown, ülke tarihinde Colin Powell'dan sonra Genelkurmay Başkanlığı yapacak ikinci siyahi Amerikalı olacak.