Libya’da ekmeğin içinde bulunan kanserojen madde endişeye neden oldu

Başsavcı, Almanya'da gerçekleştirilen analizlerin Libya’daki ekmekte kanserojen madde olduğunu doğruladığını bildirdi.

Ekmek numunelerinde yapılan analizler kanserojen maddeyi ortaya çıkardı.
Ekmek numunelerinde yapılan analizler kanserojen maddeyi ortaya çıkardı.
TT

Libya’da ekmeğin içinde bulunan kanserojen madde endişeye neden oldu

Ekmek numunelerinde yapılan analizler kanserojen maddeyi ortaya çıkardı.
Ekmek numunelerinde yapılan analizler kanserojen maddeyi ortaya çıkardı.

Libya Başsavcısı Al- Sıddık Al-Suver’in un ve ekmekte, kanserojen bir madde olan ‘potasyum bromat’ bulunduğuna dair açıklamaları endişelere neden oldu. Zira ülkede kanser vakalarındaki artış uzun süredir dikkat çekiyordu.
Cumhuriyet Başsavcılığı daha önce de geçtiğimiz ağustos ayında bir Alman kurumuna gönderilen numunelerin tahlil sonuçlarının, 27 numunede ‘potasyum bromat’ olduğunu gösterdiğini bildirmişti. Ayrıca Cumhuriyet Savcılığı tarafından ülkeye ithali yasak olan bir bileşiğin yaygın olarak bazı gıda maddelerinde kullanılmaması için önlem alındığına dikkat çekmişti.
Söz konusu maddeye ilişkin açıklamalar üç ay önce gündeme geldi. Ülkede bu iddianın kabul ve reddiyle ilgili kafa karışıklığı yaşandı. Geçici Ulusal Birlik hükümetinin Ekonomi ve Ticaret Bakanı Muhammed Ali El-Huveyc, söz konusu dnemde bu maddenin, daha önceden alınan bir kararla ülkeye girmesinin yasaklanmış olduğunu kaydetmişti.
Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada ‘Cumhuriyet Savcılığı'nın bilgilerin tamamlanması, fırın ve depolardaki  numunelere el konulması ve bu olayla ilgili açıklama alınabilecek herkesin dinlenmesi gibi gerekli soruşturmaların yürütülmesine  yönelik tedbirler aldığını’ bildirdi.
Fırınların Takibi Yüksek Komitesi, Ali Ebu İzze, potasyum bromat içeren unun ülkeye girişinden yetkilileri sorumlu tuttu. Ali Ebu İzze, fırın sahiplerinin ‘unu değirmenlerden ve yerel pazardan satın aldıkları için bu maddenin varlığından sorumlu olmadıklarını’ savundu.
Uzmanlara göre bu korku ülke için yeni. Açıklamalara göre onkolojik hastalıklar yayılıyor ve da vatandaşları komşu ülkelerde tedavi aramaya sevk ediyor.
Libya Gelişmiş Kimyasal Analiz Merkezi Müdürü Naci Kureyş ağustos ayı başlarında, un ve ekmek numunelerinde büyük miktarlarda ‘potasyum bromat’ bulunduğunu gösteren analizler yapıldığını duyurdu. Ancak Libya'daki Gıda ve İlaç Kontrol Merkezi bu sonuçlara şüpheyle yaklaştı. Gıda ve İlaç Kontrol Merkezi, o sırada düzenlediği basın toplantısında bunun vatandaşlar arasında paniğe yol açacak ‘yanlış bir bilgi’ olduğu bildiirldi. Başsavcı bir komite oluşturmaya ve açıklananlar hakkında soruşturma açmaya çağırıldı.
Başsavcılık konuyla ilgili açıklamasında, Alman İhtisas Dairesi'nin, un ve ekmek imalatında "potasyum bromat"ın varlığını kanıtlayan 27 örneğin, birçok belediyede bu sektörden sorumlu kişiler tarafından güvenli olmayan oranlarda "potasyum bromat" kullanıldığını doğruladığını söyledi.
Hükümet, Libyalıların korkularını ortadan kaldırma ve onlara ekmeğin ‘güvenli’ olduğu konusunda güvence vermek için çalışmalar yürütürken Başsavcı Al-Sıddık Al-Suver televizyonda yaptığı açıklamada ‘Sabrahta, Surman, el-Merc, Derne, Tobruk, el-Humus, Zliten ve Trablus’tan alınan örneklerde söz konusu maddenin saptandığını’ belirtti. Ayrıca ‘maddenin bulunduğu tüm fabrika ve fırınların kapatılacağını, sorumluların cezaya çarptırılacağını’ vurguladı.



Mısır'ın Somali'ye askeri desteğinin sınırları ne?

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Somalili mevkidaşı Hasan Şeyh Mahmud geçtiğimiz ağustos ayında Kahire'de bir askeri iş birliği protokolünün imza törenine katıldı. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Somalili mevkidaşı Hasan Şeyh Mahmud geçtiğimiz ağustos ayında Kahire'de bir askeri iş birliği protokolünün imza törenine katıldı. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
TT

Mısır'ın Somali'ye askeri desteğinin sınırları ne?

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Somalili mevkidaşı Hasan Şeyh Mahmud geçtiğimiz ağustos ayında Kahire'de bir askeri iş birliği protokolünün imza törenine katıldı. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)
Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Somalili mevkidaşı Hasan Şeyh Mahmud geçtiğimiz ağustos ayında Kahire'de bir askeri iş birliği protokolünün imza törenine katıldı. (Mısır Cumhurbaşkanlığı)

Somali'nin Mısır'dan askeri destek aldığını tekrar tekrar açıklaması, Addis Ababa ile çatışma halinde olan Mogadişu hükümetine verilen bu desteğin sınırları ve Etiyopya'nın ayrılıkçı Somaliland bölgesinde bir deniz limanı elde etme çabalarına ilişkin soru işaretlerini gündeme getirdi.

Somali Dışişleri Bakanı Ahmed Muallim Fiqi, ülkesinin ‘Mısır'dan askeri yardım ve mühimmat’ aldığını açıkladı. Fiqi cumartesi günü yaptığı basın açıklamasında, ‘Kahire'nin Somali için destekleyici bir rol oynadığını ve tarihsel olarak her zaman Mogadişu'yu savunduğunu’ belirtti.

Uzmanlar ve askeri yetkililer Mısır'ın Somali'ye verdiği askeri desteğin şekillerini sıraladılar. Somali'nin şu anda karşı karşıya olduğu güvenlik sorunları çerçevesinde bu desteğin “ortak savunma ve bilgi alışverişinin yanı sıra Afrika Birliği (AfB) barışı koruma güçlerine katılımı” da içerdiğini ifade ettiler.

Mısır, Etiyopya hükümetinin ocak ayında Somaliland ile imzaladığı ve Etiyopya'nın Somaliland'ı bağımsız bir devlet olarak tanıması karşılığında, Addis Ababa'nın bir deniz limanı alacağı mutabakat zaptına karşı çıktı. Kahire söz konusu anlaşmayı ‘Somali'nin egemenliğine saldırı’ olarak değerlendirdi.

Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah Sisi ve Somalili mevkidaşı Hasan Şeyh Mahmud geçtiğimiz ağustos ayında Kahire'de ‘askeri iş birliği protokolü’ imzaladı. Sisi ayrıca ülkesinin Ocak 2025'ten itibaren AfB’nin barışı koruma güçlerine katılacağını duyurdu.

Mısır Askeri Akademisi danışmanlarından Tümgeneral Pilot Dr. Hişam el-Halebi'ye göre Mısır'ın Somali'ye askeri desteği ‘Somali tarafından gelen ve Somali Cumhurbaşkanı tarafından sunulan resmi bir talebe’ dayanıyor.

El-Halebi Şarku’l Avsat'a verdiği demeçte, “Kahire'nin Mogadişu'ya sağladığı güvenlik ve askeri yardım iki şekilde gerçekleşiyor. Birincisi, AfB'nin barışı koruma güçleri çerçevesinde, hafif silahlı Mısır güçlerinin de katılımıyla, güvenliğin sağlanması ve insani yardımların ulaştırılması. İkincisi ise iki ülkenin silahlı kuvvetleri arasında ikili iş birliği çerçevesinde gerçekleşiyor. Somali ordusunun etkinliğini ve yeteneklerini arttırmak için eğitim programlarını içeriyor” ifadelerini kullandı.

El-Halebi, ‘Mısır'ın askeri desteğinin kimseye karşı olmadığını ve diğer bölgesel taraflarla savaşmayı amaçlamadığını’ belirtti. ‘Mısır'ın Somali'yi terör örgütlerinin tehdidi ve Kızıldeniz bölgesinin güvenliğiyle ilgili güvenlik sorunları çerçevesinde desteklemeyi amaçladığını’ ifade eden el-Halebi, bunun, ‘Mısır'ın Libya, Sudan, Yemen ve Suriye'ye yönelik politikasıyla aynı olan, egemenliklerini korumak için çatışmalarla karşı karşıya olan ülkelerin ulusal kurumlarını desteklemeye dayanan dış politika parametreleriyle tutarlı olduğunu’ kaydetti.

Somali geçtiğimiz ağustos sonunda, Mısır'ın barışı koruma güçlerine katılımının bir parçası olarak Mısır askeri teçhizatının ve heyetlerinin başkent Mogadişu'ya geldiğini duyurdu. Bunu, Etiyopya'nın ‘bölge için risk oluşturan bazı ülkelerin dış müdahalesini eleştiren’ açıklaması izledi. Söz konusu açıklamada, ‘buna karşı kayıtsız kalınmayacağı’ belirtildi.

Öte yandan el-Halebi, Etiyopya'nın Kızıldeniz'de bir liman elde etme hamlesini eleştirerek, bunun ‘uluslararası hukuk kurallarını ihlal ettiğini ve Somali'nin endişesinin meşru olduğunu, zira Etiyopya'nın hamlesinin, bölgenin resmi olarak bölünmesinin bir başlangıcı olduğunu’ vurguladı.

Mısırlı Afrika uzmanı Rami Zuhdi, Mısır'ın Somali'ye verdiği askeri desteğin sınırlarını ve şeklini sıralayarak, bunun ‘ortak savunma anlaşması, bilgi alışverişi, Somali silahlı kuvvetleri için eğitim programları ve AfB barışı koruma güçlerine katılımı’ içerdiğini belirtti. Zuhdi, ‘barışı koruma misyonundaki Mısır güçlerinin 10 bin personele ulaşabileceğini, bunların 7 bininin sınır korumasına, 3 bininin ise şehirlerdeki güvenlik durumunun korunmasına katılacağını’ söyledi.

Şarku’l Avsat'a konuşan Zuhdi, “Mısır'ın istikrarı sağlama ve Somali'yi koruma arzusu, karşılıklı savunma anlaşması ve uluslararası hukuk kuralları doğrultusunda askeri iş birliği seviyesini mümkün olduğunca sınırsız hale getirebilir” dedi.

“Kahire, Somali'nin bağımsızlığından bu yana Mogadişu'ya her zaman destek olmuştur” diyen Zuhdi, ‘bu desteğin kriz dönemlerinde arttığını ve şekillerinin çoğaldığını’ belirtti. Zuhdi ayrıca ‘mevcut Somali Cumhurbaşkanı’nın Mayıs 2022’de göreve gelmesinden bu yana Kahire'yi üç kez ziyaret ettiğini’ vurguladı.

Somali, topraklarında Etiyopya birliklerinin varlığını sürdürmesi nedeniyle bir güvenlik sorunuyla karşı karşıya. Zuhdi, Addis Ababa'nın AfB barış gücü misyonunun bir parçası olarak bu yılın sonunda görev süresi dolacak olan birliklerini sürdürmekte ısrar etmesi halinde gerilimin artabileceğini kaydetti.

Somali Dışişleri Bakanı geçtiğimiz günlerde basına yaptığı açıklamada, AfB barış gücü misyonuna katılan Etiyopya güçlerinin bu yılki görev sürelerinin sonunda Somali topraklarını terk etmelerini talep etti. Etiyopya güçlerinin bölgede kalışını ‘ülkesinin mevcut tüm imkanlarla mücadele edeceği askeri bir işgal’ olarak değerlendiren Fiqi, ‘Addis Ababa'nın sadece deniz limanlarını elde etmeye değil, Somali topraklarını kontrol etmeye ve egemenliğine katmaya çalıştığına’ işaret etti.