Moskova’dan NATO'ya savaşı kasıtlı olarak uzatma suçlaması

Ukrayna, Donetsk’teki Rus kuvvetlerine ateş açtı. (Reuters)
Ukrayna, Donetsk’teki Rus kuvvetlerine ateş açtı. (Reuters)
TT

Moskova’dan NATO'ya savaşı kasıtlı olarak uzatma suçlaması

Ukrayna, Donetsk’teki Rus kuvvetlerine ateş açtı. (Reuters)
Ukrayna, Donetsk’teki Rus kuvvetlerine ateş açtı. (Reuters)

Japon Denizi ve Doğu Çin Denizi üzerinde ortak stratejik hava devriyeleri düzenleyen Moskova ve Pekin, Batı'ya ‘yeni ortak zorluklar’ karşısında ittifaklarını pekiştirecekleri mesajını gönderdi. NATO’yu Ukrayna'daki savaşı uzatmaya çalışmakla suçlayan Rusya Dışişleri Bakanlığı, NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı neticelerini çatışmayı körüklemeye yönelik bir adım olarak nitelendirdi. Diğer yandan Rus Hava Kuvvetleri ve Çin Hava Kuvvetlerine ait stratejik bombardıman uçaklarının Japon Denizi ve Doğu Çin Denizi semalarında ortak devriye düzenlediğini duyuran Rusya Savunma Bakanlığı, şu bildiriyi yayınladı:
“Ortak hava grubunda Rus Hava Kuvvetlerinin Tu-95MS tipi savaş uçağı ve Çin Halk Kurtuluş Ordusu Hava Kuvvetleri’ne ait Hun-6K stratejik bombardıman uçakları yer alıyor.”
Bakanlık tarafından yapılan açıklamada, Rusya ile Çin arasında Asya-Pasifik bölgesindeki yapılan ortak hava devriyelerinin üçüncü ülkelere yönelik olmadığı ifadelerine yer verildi. Askeri yönetim, Rus stratejik uçağının uçuş süresinin yaklaşık sekiz saat sürdüğünü, Suhoy savaş uçaklarının da eşlik ettiğini bildirdi. Rus Hava Kuvvetleri'ne ait uçakların ilk olarak Çin Halk Cumhuriyeti'ndeki bir hava alanına, Çin uçağının ise yapılan devriyeler kapsamında Rusya Federasyonu topraklarındaki bir hava alanına indiği belirtildi. Aynı zamanda bazı aşamalarda stratejik füzelere yabancı ülkelerden savaşçıların da eşlik ettiği kaydedildi.
Dün Çin’e ait iki uçağın ve şüpheli Rus savaş uçaklarının Japon Denizi üzerinde uçtuğunu belirten Japonya Savunma Bakanlığı, buna karşılık hava savunma güçlerinin de savaş uçakları gönderdiğini bildirdi.
Japon haber ajansı Kyodo’nun haberine göre Savunma Bakanlığı, Çin’e ait iki uçağın çarşamba sabahı Doğu Çin Denizi'nden Japon Denizi'ne gelerek Japonya'nın güneybatısındaki Tsushima Boğazı'ndan uçtuğunu, ardından ise kuzeye yöneldiğini aktardı. Güneyden ters istikamete giden iki Rus savaş uçağının ise yakındaki sular üzerinden kuzeye yöneldiği ifade edildi.
Moskova ve Pekin’in yayınladığı ortak bildiride ise, iki ülkenin karşı karşıya kaldığı ‘eşzamanlı zorluklar’ karşısında askeri işbirliğini geliştirme niyetinde olduğu üzerine duruldu.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Bükreş'teki NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı sonuçlarının, ittifakın Ukrayna'daki duruma siyasi ve diplomatik bir çözüm bulmakla ilgilenmediğini gösterdiğini söyledi. Zaharova sözlerini şöyle sürdürdü:
“Moskova, NATO dışişleri bakanlarının açıklamalarını görmezden gelemez. Yer verilen ifadeler, NATO'nun çatışmayı körüklemeye ve uzatmaya çalıştığını gösteriyor. Batı ittifakı, Ukrayna'da siyasi ve diplomatik bir çözümle hiç ilgilenmiyor. NATO ülkeleri, Kiev rejiminin Batılı sponsorlarından tam bir suç ortaklığıyla, Rus tarafını Ukrayna Silahlı Kuvvetleri tarafından işlenen suç ve zulümlerle suçlamaya devam ediyor. Örneğin küresel gıda arzını kesintiye uğratmakla suçlandık. Bizim hatamız olmadan ortaya çıkan sorunlara gerçek çözümler sağlayan Moskova, Washington ve Brüksel'in dayattığı yaptırımların kısıtlamalarına rağmen, sürekli olarak bunu uygulama çabalarını sürdürüyor.”
Moskova’nın Patriot sistemleri Ukrayna'ya tedarik edildiği takdirde bu sistemleri hedef alacağı tehdidinde bulunan Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri Medvedev, NATO'nun Ukrayna'ya modern füze savunma sistemleri tedarik etmesi meselesine atıfta bulundu. NATO daha önce Kiev'e ABD yapımı Patriot sistemlerinin tedarik edilmesini ele almadığını belirtmişti.
NATO’yu üye ülkelerinin dünya nüfusunun yalnızca yüzde 12'sini oluşturduğu bir suç örgütü olarak nitelendiren Medvedev, Rus TASS haber ajansının dün yayınlanan haberine göre şunları söyledi:
“NATO, insanlık önünde tövbe etmeli, bir suç örgütü olarak kendisini feshetmelidir. NATO, dünya çapında yaptıklarını ne çabuk unuttu. Devletlere yönelik darbeleri düzenlemek ve meşru devlet liderlerini devirmek gibi faaliyetler. Anlaşılan o ki NATO ve liderliği, operasyonları ve radikal rejimlere silah tedariki nedeniyle çok sayıda sivil zayiat verdiğini de unutmuş.”
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in Ukrayna'nın egemenliğini ve bağımsızlığını koruma gereğine ilişkin yakın tarihli açıklaması hususunda da “Ancak Ukrayna'nın toprak bütünlüğünden bahsetmedi” vurgusunda bulundu.
Diğer yandan İkinci Dünya Savaşı sırasında Ukraynalı milliyetçilerin Polonyalılara karşı yürüttüğü güçlü ve kanlı faaliyetleri hatırlatan Moskova, Ukrayna ile Polonya'nın arasını açma kampanyasını sürdürüyor. Rus Dış İstihbarat Servisi (SVR) Başkanı Sergey Narışkin dün yaptığı açıklamada, Polonya liderliğini ‘Batı Ukrayna topraklarını yerinden etme girişimlerine’ karşı uyardı. Moskova'nın elindeki verilerin, Polonyalıların Ukrayna'nın batısındaki bölgeler üzerindeki kontrolü artırma kararlılıklarını doğruladığını belirten Narışkin şu açıklamada bulundu:
“Polonyalıları aceleyle yanlış karşılaştırmalar yapmamaları konusunda şimdiden uyarmak isteriz. Kendilerini tarihlerini daha kapsamlı bir şekilde incelemeye davet ediyoruz. Tarihleri, Polonyalı milliyetçiler ile Ukraynalı milliyetçiler arasındaki çatışmaların acı örnekleriyle dolu.”
Narışkin açıklamasında ayrıca Polonya’yı aynı hataları tekrarlamamaya çağırarak “Polonya liderliği, Ukrayna topraklarındaki iddialarını haklı çıkarmak için Batı Ukrayna'da referandum düzenlemeyi planlıyor” dedi.
Aynı zamanda Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda'nın, Polonya'nın Batı Ukrayna'daki bölgelere yönelik taleplerini hızlandırması için ilgili organlara resmi bir gerekçe hazırlamaları talimatını verdiğini aktardı.
Yönetim Kurulu toplantısında açıklamada bulunan Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, son iki ay içerisinde yedek kuvvetlere çağrılan 300 binden fazla Rus askerinin eğitim operasyonlarının tamamlandığını duyurdu. Şoygu açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Yeni askeri oluşumların muharebe eğitimine yaklaşık üç bin eğitmen katıldı. Eğitim için ülkemiz toprakları ve Belarus Cumhuriyeti topraklarındaki yüzden fazla eğitim sahası kullanıldı. İki ay içerisinde gönüllüler dahil olmak üzere 300 binden fazla yedek asker eğitildi.”
Sekiz bine yakın zırhlı personel taşıyıcı, savaş tankı, topçu mürettebatı, hava savunma sistemleri, insansız hava araçları, dijital harp sistemleri ve muhabere teçhizatının hazır bulunduğuna işaret eden Bakan Şoygu sözlerini şöyle sürdürdü:
“Rus kuvvetleri, füze kuvvetleri ve topçuların yeni savaş yöntemlerini test etti. Düşman ile aktif ateş çatışması, askeri operasyonların başarısının önemli bir bileşeni konumunda. Füze ve topçu kuvvetleri bu hususta önemli bir role sahip. Özel operasyon sırasında, yeni savaş yöntemleri de test ediliyor. İnsansız hava araçları da dahil olmak üzere yangın keşif sistemlerinin yanı sıra modern ve gelişmiş silahların kullanımı gerçekleştiriliyor.”
Rus kuvvetlerinin son 24 saat içerisinde önemli bir ilerleme kaydettiğini bildiren Rusya Savunma Bakanlığı, Belogorovka ve Berchi Travny köylerinin tamamen ele alındığını, en az 50 Ukrayna askerinin etkisiz hale getirildiğini, 4 savaş aracının imha edildiğini kaydetti.
Rus Silahlı Kuvvetleri kapsamındaki havacılık, ordu, füze ve topçu kuvvetlerinin Ukrayna'daki özel askeri harekatını sürdürdüğünü bildiren Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, 157 bölgede atış mevzilerinde, personel ve askeri teçhizatın yoğunlaştığı alanlarda Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı 79 topçu biriminin bombalandığını aktardı.
Kupiansk konusunda da şunları söyledi:
 “Taktik gruplarını ve bir tank bölüğünü kullanan düşman, Luhansk Halk Cumhuriyeti'nin Novosiolovskoye köylerindeki Rus kuvvetleri mevzilerine saldırmaya çalıştı. Ancak Rus kuvvetlerinin saldırıyı püskürtmesi üzerine Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı birimler mevzilerine geri döndü. 50 kadar Ukrayna askeri etkisiz hale getirilirken 10 tank, bir piyade aracı, iki zırhlı araç ve bir kundağı motorlu topçu sistemi imha edildi.”
Konaşenkov, Rus Silahlı Kuvvetleri’nin Ukrayna Silahlı Kuvvetleri kapsamındaki üç taktik grubunun Luhansk Halk Cumhuriyeti yönünde Rus kuvvetleri mevzilerine saldırma girişimini püskürttüğünü bildirdi. Rus kuvvetlerinin askerler arasında en az 40 can kaybı, aynı zamanda dört piyade aracı ve bir cephane aracının fire verilmesinin ardından düşmanı yenmeyi ve Ukrayna Silahlı Kuvvetlerinin birimlerini orijinal konumlarına döndürmeyi başardığını vurguladı.
 



Paris'te binlerce kişi Filistinlilere destek için gösteri düzenledi

Paris'te binlerce kişi Filistinlilere destek gösterisi düzenledi (DPA)
Paris'te binlerce kişi Filistinlilere destek gösterisi düzenledi (DPA)
TT

Paris'te binlerce kişi Filistinlilere destek için gösteri düzenledi

Paris'te binlerce kişi Filistinlilere destek gösterisi düzenledi (DPA)
Paris'te binlerce kişi Filistinlilere destek gösterisi düzenledi (DPA)

İsrail ve Hamas arasında iki yıldan uzun süredir devam eden kanlı savaşın harap ettiği Gazze Şeridi'ndeki Filistinlilere destek olmak için dün Paris'te binlerce kişi gösteri düzenledi.

Organizatörlerin yaklaşık 50 bin, Paris polisinin ise yaklaşık 8 bin 400 kişi olduğunu tahmin ettiği kalabalık, "Gazze, Gazze, Paris seninle" ve "Paris'ten Gazze'ye direniş!" gibi sloganlar atarak yürüdü. Filistin bayrakları ve "Filistin, sessiz kalmayacağız" ve "Soykırımı durdurun" yazılı pankartlar taşıdılar.

Yürüyüşe, başta Boyun Eğmeyen Fransa Partisi lideri Jean-Luc Mélenchon olmak üzere birçok sol görüşlü siyasi isim katıldı.

Fransa-Filistin Dayanışma Derneği Başkanı Anne Tuyon, ateşkesin 10 Ekim'de yürürlüğe girmesinden yedi hafta sonra AFP'ye yaptığı açıklamada, "Henüz hiçbir şeyin yolunda olmadığını unutmamalıyız" dedi. Dernek, gösteriye çağrıda bulunan 80 STK, siyasi parti ve sendikadan biri.

frgt
Paris'te binlerce kişi Filistinlilere destek gösterisi düzenledi (DPA)

"Ateşkes sadece bir sis perdesi... İsrail bunu her gün ihlal ediyor, Gazze'ye insani yardımların girmesini engellemeye devam ediyor ve Gazze'deki altyapıyı ve evleri yıkmaya devam ediyor. Kalıcı bir ateşkes ve soykırımın sona ermesini talep ediyoruz."

ABD'nin arabuluculuğunda varılan ateşkes anlaşmasının şartları uyarınca, İsrail ordusu Gazze Şeridi'nden "sarı hat"ın gerisine çekildi ve bu hat, İsrail'e bölgenin yüzde 50'sinden fazlasının kontrolünü hâlâ sağlıyor.

Ancak, Hamas'ın 7 Ekim 2023'te İsrail'e saldırmasının ardından patlak veren savaşta ateşkes son derece kırılgan olmaya devam ediyor.

Anne Tuyon, "İsrail'in uluslararası hukuka uymasını sağlamanın tek yolu yaptırımlar uygulanmasıdır" diyerek, işgal altındaki Batı Şeria'da yerleşimci şiddetinin "eşi benzeri görülmemiş boyutlara" ulaştığı "yerleşim faaliyetlerindeki şaşırtıcı hızlanma"yı kınadı.

Tam adını vermek istemeyen 72 yaşındaki Saliha, Gazze'deki "soykırıma" karşı düzenlenen bir yürüyüşe katılmak için geldiğini söyledi.

"Tüm insanlık çaresizce izliyor. Bu tam bir dokunulmazlık," diyerek, "İnsanların bunu görüp de hiçbir şey yapamaması son derece şok edici. Yapabileceğimiz tek şey seferber olmak" ifadelerini kullandı.

İsminin açıklanmasını istemeyen 42 yaşındaki Bertrand ise perşembe günü işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan Cenin'de İsrail polisi ve ordusunun ortak operasyonunda öldürülen iki adamın videolarının da kanıtladığı gibi, "katliam ve soykırımın devam ettiğini" söyledi. Birleşmiş Milletler, "bir başka yargısız infaz gibi görünen" olayın soruşturulması çağrısında bulundu.

Protestocular, ekonomik ve mali yaptırımların olmaması nedeniyle, "Sokaklarda ve seçilmiş yetkililer aracılığıyla baskı yapmaya devam etmeliyiz" diye düşünüyor.


İtalya Suudi Arabistan ile savunma alanında iş birliğini artırmaya hazır

Suudi Arabistan - İtalya Yatırım Forumu önümüzdeki salı günü 500'den fazla İtalyan şirketinin katılımıyla başlayacak (Fotoğraf: Mişal el-Kadir)
Suudi Arabistan - İtalya Yatırım Forumu önümüzdeki salı günü 500'den fazla İtalyan şirketinin katılımıyla başlayacak (Fotoğraf: Mişal el-Kadir)
TT

İtalya Suudi Arabistan ile savunma alanında iş birliğini artırmaya hazır

Suudi Arabistan - İtalya Yatırım Forumu önümüzdeki salı günü 500'den fazla İtalyan şirketinin katılımıyla başlayacak (Fotoğraf: Mişal el-Kadir)
Suudi Arabistan - İtalya Yatırım Forumu önümüzdeki salı günü 500'den fazla İtalyan şirketinin katılımıyla başlayacak (Fotoğraf: Mişal el-Kadir)

İtalya'nın Riyad Büyükelçisi Carlo Baldocci, ülkesinin Suudi Arabistan ile savunma alanındaki iş birliğini derinleştirmeye hazır olduğunu ve bu hayati alanda yerelleştirme, endüstriyel kapasite geliştirme ve beceri geliştirme konularında Vizyon 2030 hedefleriyle tam uyum içinde olduğunu söyledi.

Büyükelçi Baldocci, Şarku’l Avsat’a verdiği röportajda, şu an çeşitli İtalyan şirketlerin Suudi ortaklarıyla deniz platformları, helikopterler, elektronik savunma ve gelişmiş gözetleme teknolojileri dahil olmak üzere çok çeşitli sistemler üzerinde iş birliği yaptığını açıkladı.

Büyükelçi Baldocci, Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman ile İtalya Başbakanı Giorgia Meloni'nin geçtiğimiz yıl el-Ula'da gerçekleştirdiği görüşme ve stratejik ortaklık anlaşmasının imzalanmasının enerji, altyapı, kültür, inovasyon ve savunma sektörlerinde iş birliğinin hızla genişlemesine yol açtığını açıkça ifade etti.

Büyükelçinin açıklamaları, Suudi Arabistan-İtalya Yatırım ve İş Forumu'nun salı günü başkent Riyad'da 500'den fazla İtalyan şirketin katılımıyla iki ülke arasında sürdürülebilir endüstriyel ortaklıklar kurmak amacıyla başlamasına eşlik etti.

El-Ula toplantısının meyveleri

İtalya’nın Riyad Büyükelçisi Baldocci, Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakan Muhammed bin Selman ile İtalya Başbakanı Giorgia Meloni'nin katılımıyla el-Ula'da imzalanan stratejik ortaklık anlaşmasının rekor sürede somut ilerlemeler sağladığını açıkladı.

Büyükelçi Baldocci, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Enerji, altyapı, kültür, inovasyon ve savunma alanlarında iş birliğinin hızla genişlediğini gördük. 10 milyar avronun üzerinde değere sahip anlaşmaların imzalanması, bu yeni aşamanın derinliğini ve ciddiyetini yansıtıyor. Daha da önemlisi, kurumlarımız arasındaki diyalog daha düzenli, yapılandırılmış ve ileriye dönük hale gelerek, uzun vadeli planlamaya imkan veren bir güven ortamı yarattı.”

cvf
Suudi Arabistan Veliaht Prensi, İtalya Başbakanı'nı geçtiğimiz yıl el-Ula'da ağırladı (SPA)

Savunma iş birliğinin derinleştirilmesi

Ülkesinin Suudi Arabistan ile savunma alanındaki iş birliğini, yerelleştirme, endüstriyel kapasite geliştirme ve beceri geliştirme konularında Vizyon 2030 hedeflerine tam olarak uygun şekilde artırmaya hazır olduğunu vurgulayan İtalya Büyükelçisi Baldocci, İtalyan şirketlerinin, İtalya'nın uluslararası alanda tanınan uzmanlığa sahip olduğu çok çeşitli sistemlerde Suudi Arabistan’dan muadilleriyle ortaklık kurduğunu belirtti. Söz konusu sistemler arasında deniz platformları, helikopterler, elektronik savunma ve ileri gözetleme teknolojileri yer alıyor.

Bu bağlamda, iki ülkenin savunma bakanlıklarının iş birliğiyle Riyad'da düzenlenen İtalyan Sanayi Günleri, İtalyan yeteneklerini sergilemek ve pratik iş birliği biçimlerini tartışmak için önemli bir platform sağlayan Büyükelçi Baldocci, “Bu etkinlik, İtalyan şirketlerinin Krallık'taki kurumlar ve endüstri ile doğrudan iletişim kurmasına ve yerelleştirme, ortak eğitim ve endüstriyel gelişme gibi alanlarda fırsatları keşfetmesine olanak tanıdı. Temeller sağlam ve her iki taraf da bu iş birliğini zaman içinde güçlendirmeye kararlı” ifadelerini kullandı.

Suudi Arabistan-İtalya Yatırım Forumu

İki ülke arasındaki ortaklığın güçlendirilmesinde bir sonraki adımın bu iş birliğinin sürekliliğini sağlamak olduğunu vurgulayan Büyükelçi Baldocci, her iki tarafın da şu anda bakanlıklar, kurumlar ve özel sektör arasındaki koordinasyonu güçlendirmek için çalıştığını ve böylece büyük projelerin net yol haritaları ve ortak öncelikler doğrultusunda ilerlemesini sağlamak için çaba gösterdiğini belirtti.

sdfgt
Suudi Arabistan-İtalya Yatırım Forumu, İtalya’dan 500'den fazla şirketin katılımıyla önümüzdeki salı günü başlayacak (Fotoğraf: Mişal el-Kadir)

İtalyan Büyükelçiye göre, Riyad'da 25 ve 26 Kasım tarihlerinde 500'den fazla İtalyan şirketini bir araya getirecek olan Suudi Arabistan-İtalya Yatırım ve İş Forumu, stratejik ortaklık hedefini sürdürülebilir endüstriyel ortaklıklara, ortak yatırımlara ve daha derin kurumsal diyaloga dönüştürmeye yardımcı olacak önemli bir dönüm noktası olacak. Büyükelçi Baldocci, Suudi Arabistan-İtalya Yatırım ve İş Forumu'nun özel oturumlar ve doğrudan iş toplantıları aracılığıyla bu sektörlerin çoğuna odaklanarak somut ortaklıkları keşfetmek için benzeri görülmemiş bir platform sağlayacağını belirtti.

Vizyon 2030 fırsatları

Suudi Arabistan Vizyon 2030 projesinin İtalya’nın endüstriyel güçleriyle son derece uyumlu bir yatırım ortamı yarattığını belirten Büyükelçi Baldocci, altyapı ve mobilitenin en cazip sektörler arasında yer almaya devam ettiğini, İtalyan şirketlerinin şu anda büyük ölçekli kentsel gelişim projelerine, sürdürülebilir ulaşım çözümlerine ve inşaat işlerine katkıda bulunduğunu ve Vizyon ile bağlantılı stratejik projelerde ek fırsatların ortaya çıkacağını ifade etti.

Büyükelçi Baldocci, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Enerji sektöründe, İtalyan grupların yenilenebilir enerji, hidrojen, şebeke modernizasyonu ve enerji verimliliği teknolojileri alanlarında faaliyet göstermesi ile iş birliği hızla genişliyor. Bu alanlar, Suudi Arabistan’ın temiz enerji gündemini hızlandırması açısından öncelikli. Suudi Arabistan’ın yeşil hidrojen konusunda küresel bir merkez olma hedefi, özellikle Avrupa pazarlarına tedarik sağlamak açısından ortak yatırımlar için en umut verici alanlardan birini oluşturuyor.”

xscdfrg
Suudi Arabistan ve İtalya hükümetleri arasında Stratejik Ortaklık Konseyi'nin kurulmasına ilişkin imza töreninden bir kare (SPA)

Suudi Arabistan’ın yapay zeka, siber güvenlik, yarı iletkenler, veri merkezleri ve akıllı şehir uygulamalarına yoğun yatırım yaptığı ileri teknolojilerden de bahseden İtalyan Büyükelçi, ülkesinin endüstriyel otomasyon, özel yazılım, ileri üretim ve dijital çözümler alanlarında bu öncelikleri tamamlayan rekabetçi yeteneklere sahip olduğunu belirtti.

İki ülke arasındaki ticaret hacminin büyümesi

İki ülke arasındaki ticarette görülen güçlü artışın, Suudi Arabistan’ın Vizyon 2030 programı kapsamında geçirdiği dönüşüm ile İtalya’nın sanayisinin kapasiteleri arasındaki yapısal uyumu yansıttığını ifade eden Büyükelçi Baldocci, “İtalya'nın ihracatı, altyapı, enerji dönüşümü ve ileri teknolojiler alanındaki büyük yatırım döngüsünün etkisiyle, makine, ilaç, elektrikli ekipman ve özel endüstriyel bileşenler gibi neredeyse tüm başlıca kalemlerde büyüme kaydetti” dedi.

İtalyan Büyükelçi, ikinci faktörün İtalya'nın Ulusal İhracat Planı’nda Suudi Arabistan’ın öncelikli ülkeler arasında yer alması ve bu sayede İtalyan şirketlerinin Suudi pazarına daha verimli bir şekilde girmesine yardımcı olan tanıtım programları, kurumsal destek araçları ve ticari düzenlemeler başlatması olduğunu söyledi. Büyükelçi Baldocci, İtalyan ihracatının yüzde 28 gibi dikkat çekici bir artışla 6,2 milyar euroya ulaştığını hatırlattı.

Üçüncü faktörün ise iki ülke arasındaki iş ortamının iyileşmesi olduğunu ifade eden Büyükelçi Baldocci, “Kurumsal misyonların yoğunluğu, yatırımı kolaylaştırmak için yeni kanalların etkinleştirilmesi ve ekonomik kurumlar arasındaki yakın diyalog, engellerin azaltılmasına ve ticaret alışverişinin hızlanmasına katkıda bulundu” diye ekledi.


Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.