Kuantum bilgisayarının içinde "holografik solucan deliği" oluşturuldu

(Andrew Mueller/INQNET)
(Andrew Mueller/INQNET)
TT

Kuantum bilgisayarının içinde "holografik solucan deliği" oluşturuldu

(Andrew Mueller/INQNET)
(Andrew Mueller/INQNET)

Bilim insanları ilk kez bir kuantum bilgisayarının içinde "holografik solucan deliği" oluşturdu.
Bu öncü deney, araştırmacıların teorik solucan delikleri ve kuantum fiziğinin nasıl etkileşime girdiğini incelemelerine olanak tanıyıp, bilimin en zor ve kafa karıştırıcı kısımlarından bazılarının çözülmesine fayda sağlayabilir.
Bu, teorik bir solucan deliği: Araştırmacılar uzay ve zamanda gerçek bir kopma üretmedi. Fakat kuantum bilgisayarının içinde bir solucan deliğinin deneysel olarak yaratılması (iki simüle edilmiş karadelik arasında bir mesaj gönderildi), yine de bilim insanlarının neredeyse 100 yıllık teoriden sonra nasıl işleyebileceklerini incelemelerine olanak tanıyor.
The Independent'ın haberine göre, solucan delikleri, evrenin normalde uzak olan iki farklı parçasını birbirine bağlayan, uzayzaman boyunca uzanan köprülerdir. Henüz görülmediler fakat bilim insanları yıllardır varlıkları ve nasıl işleyebilecekleri hakkında tahminde bulunuyor.
Daha yakın zamanlarda, bilim insanları kuantum fiziğiyle bağlantılı olabileceklerini öne sürdü. Bilim insanları yakın zamanda, kuantum dolanıklığı olarak bilinen, iki parçacığın çok uzak mesafelerden birbirine bağlanabileceği olağandışı bir fenomenin, bilim insanlarının yıllardır aradığı solucan deliklerine eşdeğer olabileceğini iddia etti.
Ve daha da yakın zamanlarda, 2017'de, bilim insanları kuantum fiziği ve solucan delikleri arasındaki bağlantının daha da ileri gidebileceğini öne sürdü. Buna göre, enerjinin içinden geçebileceği, geçilebilir solucan delikleri fikrinde bağlanıyor olabilirler. Bu, bilginin kuantum dolanıklığı kullanılarak uzayda gönderildiği ve gerçek hayatta kanıtlanan kuantum ışınlamasına benzer bir şey olabilir.
Yeni araştırmada bilim insanları bu kavramları bir araya getirdi. Bu, uzayda ya bir solucan deliğinde olduğu gibi yerçekimi biçiminde ya da kuantum fiziği ve kuantum dolanıklığında seyahat eden bilgiyi görmenin mümkün olduğu fikrinin deneysel bir testi.
Bunu yapmak için bilim insanları bir kübit (geleneksel bilgisayarların temel yapı taşlarını temsil eden "bitlerin" kuantum eşdeğeri) aldı ve onun başka bir sistemden ortaya çıkmasını izledi. Kübit, kuantum ışınlaması yoluyla iki farklı sistem arasında seyahat etti.
Başka bir deyişle, kuantum bilgisi geçilebilir bir solucan deliğinden geçebildi. Araştırmacılar, solucan deliğinin hem yerçekimi hem de kuantum fiziği açısından beklendiği gibi davrandığını bildirdi.
Deney ve daha genel olarak kuantum bilgisayarlar hâlâ nispeten temel bir aşamada. Gelecekte bilim insanları, fikirlerini daha karmaşık deneyler yapmalarına olanak verecek daha gelişmiş kuantum donanımları üzerinde test etmeyi sürdürmeyi umuyor.
Araştırmayı yöneten Maria Spiropulu, "Kuantum dolanıklığı, uzayzaman ve kuantum kütleçekimi arasındaki ilişki, temel fizikteki en önemli sorulardan biridir ve teorik araştırmaların aktif bir alanıdır" dedi.

"Bu fikirleri kuantum donanımı üzerinde test etmeye yönelik bu küçük adımı atmaktan heyecan duyuyoruz ve bunu sürdüreceğiz."

Bulgular, Nature bilimsel dergisinde yayımlanan "Traversable wormhole dynamics on a quantum processor" (Kuantum işlemcisinde geçilebilir solucan deliği dinamiği) adlı yeni bir makalede bildirildi.



Yapay güneş tutulması yaratacak uydular için geri sayım başladı

Milimetrik bir hassasiyetle arka arkaya sıralanan uydular, normalde görülmeyen koronanın incelenmesini sağlayacak (ESA)
Milimetrik bir hassasiyetle arka arkaya sıralanan uydular, normalde görülmeyen koronanın incelenmesini sağlayacak (ESA)
TT

Yapay güneş tutulması yaratacak uydular için geri sayım başladı

Milimetrik bir hassasiyetle arka arkaya sıralanan uydular, normalde görülmeyen koronanın incelenmesini sağlayacak (ESA)
Milimetrik bir hassasiyetle arka arkaya sıralanan uydular, normalde görülmeyen koronanın incelenmesini sağlayacak (ESA)

Avrupa Uzay Ajansı (ESA), yapay güneş tutulması yaratacak iki uydusunu çarşamba günü fırlatmaya hazırlanıyor. 

ESA'nın Probe-3 görevi, Güneş atmosferinin en dış katmanı koronayı detaylıca inceleme imkanı sunmak için iki uyduyu uzaya fırlatacak.

Dünya etrafında eliptik bir yörüngeye yerleştirilecek araçlar, yapay güneş tutulmaları oluşturacak.

Araçlardan biri, güneş ışığını engellemek üzere tasarlanmış 1,4 metrelik bir disk taşıyor. 150 metre arkasında duran diğer uyduysa kamerayla donatılmış.

Öndeki uydunun tıpkı Ay'ın güneş tutulmasında yaptığı gibi yıldızın ışığını engellemesiyle, arkadaki araç koronayı net bir şekilde görünüleyecek. 

Bir aksilik yaşanamaması halinde iki uydu 4 Aralık Çarşamba günü Hindistan'ın Satish Dhawan Uzay Merkezi'nden yerel saatle 16.08'de (TSİ 13.08) fırlatılacak.

İlk başta Dünya'dan 600 kilometre uzakta konumlanacak ikilinin, tutulmayı yaratırken gezegene yaklaşık 60 bin kilometre mesafede yer alması bekleniyor. 

ESA, iki yıl sürecek görevde araçlar arasındaki mesafenin bir milimetreden daha fazla sapmayacağını ifade ediyor. 

Bu süre zarfında Dünya etrafında dönmeye devam edecek araçların toplam bin ayrı güneş tutulması yaratması bekleniyor. 
 

Görsel kaldırıldı.Ay'ın Dünya'yla Güneş'in arasına geçmesi sonucu görünen korona, sadece tam güneş tutulması sırasında yakalanabiliyor (AFP) 


Korona sadece tam güneş tutulmaları sırasında çok kısa süreliğine görüldüğü için incelenmesi epey zor. Bilim insanları yalnızca birkaç dakika görünen koronayı yakalamak için dünyanın farklı yerlerindeki tutulmaları takip ediyor. Eğer bulutlar görüntüyü kapatırsa bütün bu emek boşa gidiyor. 

Araştırmacılar özellikle koronanın neden Güneş'in yüzeyinden daha sıcak olduğunu çözmeye çalışıyor. 

Bu gizemin aydınlanması, güneş patlamalarının daha iyi anlaşılmasını ve öngörülmesini sağlayabilir. Yıldızın uzaya yüklü parçacıklar fırlattığı bu olaylar hem Dünya'da elektrik kesintilerine yol açıyor hem de uzay araçlarını etkiliyor. 

Probe-3 görevinin 6 saat sürecek yapay güneş tutulmaları, bilim insanlarına eşsiz bir fırsat verecek. İlk görüntülerin Mart 2025'te gelmesi bekleniyor.

Göreve liderlik eden Damien Galano, "Koronayı görünür ışıkta gözlemleyerek Güneş'e en yakın uçuşu gerçekleştireceğiz" diyerek ekliyor: 

Bu bize koronanın sıcaklığı, güneş rüzgarının oluşumu ve koronanın uzaya doğru nasıl genişlediği hakkında bazı özel bilgiler verebilir.

Proba-3 görevinden elde edilen deneyimin, gelecekeki uzay çalışmalarına da katkı sunması bekleniyor. Görevin baş mühendisi Steve Buckley, "Bugüne kadar sadece bir santimetre civarında hassasiyete ulaşabiliyorduk" diyor: 

Bu 10 kat daha iyi.

Independent Türkçe, Guardian, New Scientist