Peru'da OHAL ilan eden Castillo gözaltına alındı

Fotoğraf (AA)
Fotoğraf (AA)
TT

Peru'da OHAL ilan eden Castillo gözaltına alındı

Fotoğraf (AA)
Fotoğraf (AA)

Peru'da Kongreyi feshetme ve ulusal acil durum hükümeti kurulması kararı alan Cumhurbaşkanı Pedro Castillo gözaltına alındı. Peru Cumhurbaşkanı Pedro Castillo, hükümeti devirmeye çalışmakla suçladığı Kongre'nin feshedildiğini ve acil durum hükümetinin kurulduğunu duyurdu.
Pedro Castillo, ulusa sesleniş konuşmasında, Kongre'nin feshedildiğini, bugünden itibaren ülkeyi acil durum hükümetinin yöneteceğini ve yeni Kongre için seçime gidilerek 9 ay içerisinde yeni anayasanın hazırlanacağını söyledi.
Kongre'nin hükümetini hedef aldığını ifade eden Castillo, "Kongre hukukun üstünlüğünü, demokrasiyi yerle bir etti. Bir 'Kongre diktatörlüğü' kurmak için Anayasa Mahkemesi'nin onayıyla güçler dengesini bozdu." dedi.
Castillo şunları kaydetti:
"Vatandaşın talebine cevaben, hukukun üstünlüğünü ve demokrasiyi tesis etmek için şu önlemleri kapsayan olağanüstü hal hükümeti kurma kararı aldık; Kongre'nin geçici olarak feshedilmesi ve olağanüstü bir acil durum hükümeti kurulması. 9 ayı geçmeyecek şekilde yeni bir anayasa hazırlamak üzere kurucu yetkilere sahip yeni bir Kongre için mümkün olan en kısa sürede seçim düzenlenmesi. Yeni bir Kongre kurulana kadar kanun hükmünde kararnameler yoluyla yönetim sürdürülecektir. Bugünden itibaren ulusal çapta 22.00-04.00 saatlerinde sokağa çıkma yasağı uygulanacaktır. Yargı, savcılık, Anayasa Mahkemesi ve Ulusal Adalet Kurulu yeniden düzenlenecek."
Hakkında 17 ay içinde 3 kez gensoru önergesi sunulan Castillo, yolsuzluk yapmadığını ve Kongre'nin hükümetini devirmek için çalıştığını söyledi.
- Kongre üyeleri fesih kararını "darbe" olarak niteledi
Cumhurbaşkanı Castillo'nun Kongre'yi feshetme kararı almasının ardından çeşitli siyasi bloklara mensup Kongre üyeleri, bu adımı "darbe" olarak niteledi.
Kongre'ye sunulan gensoru önergelerinde Castillo'nun görevde kalmasını savunan sol görüşlü Kongre üyesi Ruth Luque, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Bugün bir darbe düzenlendi. Benim çağrım her zaman mevcut anayasal çerçevelere saygı duymaktan yana oldu. Pedro Castillo hükümeti artık demokratik bir hükümet değildir." ifadelerini kullandı.
Sağcı Kongre üyesi Jose Cueto da "Castillo'nun yaptığı bir darbedir. Hiç kimse gaspçı bir hükümete boyun eğmek zorunda değil. Ordu diktatörü değil, anayasayı destekleyecektir. (Castillo) Görevden alınacak ve her suçlunun yaşaması gereken kaderle yüzleşecek; ömür boyu hapis." ifadelerine yer verdi.
Kongre üyelerinden Martha Moyano ise halka sakin olmaları, ordu ve güvenlik güçlerine de demokrasinin yanında yer almaları çağrısında bulundu.
Hector Ventura da "Safları sıkılaştıracağız, bugün tarihin doğru tarafında yer almak bizim elimizde. Pedro Castillo'nun bu darbe girişiminin başarılı olmasına izin vermeyeceğiz." açıklamasında bulundu.
Çeşitli Kongre üyeleri de Castillo'nun görevden alınması için Kongre'de bir oturumun düzenleneceğini kaydetti.

- Castillo'nun kararı hükümetinde istifaları getirdi
Peru Dışişleri Bakanı Cesar Landa, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "İnançlarıma, demokratik ve anayasal değerlere sıkı sıkıya bağlı kalarak, Cumhurbaşkanı Castillo'nun Anayasayı ihlal ederek Kongre'yi kapatma kararı karşısında Dışişleri Bakanlığı görevinden geri dönülmez bir şekilde istifa etmeye karar verdim." ifadesini kullandı.
Castillo'nun kararını darbe olarak niteleyen ve bunu şiddetle kınayan Landa, bu kararda kendisinin dahlinin olmadığını belirtti ve uluslararası topluma Peru'da demokrasiyi destekleme çağrısında bulundu.
Ekonomi ve Maliye Bakanı Kurt Burneo, sosyal medya hesabındaki paylaşımında, "Hukukun üstünlüğü ihlal edildiği için, demokratik ilkelerime uygun olarak Ekonomi ve Maliye Bakanlığı görevinden geri alınamaz istifamı sunarım." ifadesine yer verdi.
Adalet ve İnsan Hakları Bakanı Felix Chero Medina, Twitter hesabından, "Demokratik kurumsallığa saygı duyarak ve Kongre'nin kapatılıp ulusal olağanüstü hal hükümetinin kurulduğu açıklanması karşısında, Adalet ve İnsan Hakları Bakanı olarak görevimden geri dönülmez bir şekilde istifa ediyorum." açıklamasında bulundu.
Çalışma Bakanı Alejandro Salas, Twitter hesabından yaptığı açıklamada "ilkelerine bağlı olarak demokrasiye saygı duyduğu için görevinden istifa ettiğini" duyurdu.
Eğitim Bakanı Rosendo Serna Roman, istifasını "İnançlarıma ve demokratik değerlerime sınırsız saygı duyarak, Cumhurbaşkanı Castillo'nun Kongre'yi anayasaya aykırı şekilde feshetme kararı karşısında, Eğitim Bakanı pozisyonundan geri dönülmez şekilde istifa etmeye karar verdim." diyerek duyurdu.
İletişim ve Ulaştırma Bakanı Richard Tineo Quispe de "Demokrasiye saygılı ve ilkelerime uygun olarak ve Kongre'nin kapanışının ve ulusal olağanüstü hal hükümetinin kurulmasının duyurulması karşısında, Ulaştırma ve Haberleşme Bakanı olarak görevimden geri dönülmez şekilde istifa ediyorum." dedi.
Bakanların yanı sıra Castillo'nun avukatı Benji Espinoza da Twitter hesabından, "Anayasal düzende bir kopukluk olduğu için, vatandaş Pedro Castillo'nun savunmasından geri dönülmez şekilde vazgeçmek zorundayım." açıklamasını yaptı.

- Morales'ın açıklaması
Anayasa Mahkemesi Başkanı Francisco Morales, düzenlediği basın toplantısında, "Bugün 20. yüzyılın en saf üslubuyla bir darbe oldu, ama başarısızlığa mahkum bir darbe, çünkü Peru demokrasi içinde yaşamak istiyor. Bu darbenin hiçbir hukuki dayanağı yoktur." diye konuştu.
Morales, anayasaya göre Castillo'nun kararını desteklemeyen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dina Boluarte'nin Cumhurbaşkanlığı görevini devralması gerektiğini söyledi.



Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
TT

Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)

ABD Ulusal Radyosu "NPR" dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Philadelphia’lı yayıncı Andrea Lawful-Sanders'ın, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından hazırlanan soruları sorduğu röportajın ardından istifasını sunduğunu bildirdi.

Philadelphia kanalı röportajı, Biden'ın eski Başkan Donald Trump ile tartışmasından sonra medyaya ilk çıkışı olarak tanımladı.

Biden, 14 dakikalık röportajda siyah seçmenlerin gücünü vurguladı ve yönetiminin, siyah üniversiteleri desteklemek ve ilk siyah kadın Yüksek Mahkeme yargıcını aday göstermek gibi bazı başarılarını övdü.

NPR, Sanders ve bir başka sunucunun hafta sonu Biden kampanya ekibinin hafta başında kendilerine röportaj için sorular verdiğini itiraf ettiklerini belirtti.

Biden, Earl Ingram'ın programında Afrikalı Amerikalılarla ilgili aynı konular hakkında konuşmuş ve onlar için neler başardığını vurgulamıştı.

CNN'den Victor Blackwell ile yapılan ortak röportaj sırasında Blackwell hem Sanders'a hem de Ingram'a şu soruyu yöneltti: "Soruları Beyaz Saray'dan ya da kampanya ekibinden mi aldınız, yoksa soruları önceden göndermeniz mi istendi?" Bu soruyu sormamın nedeni ikinizi de eleştirmek değil, daha ziyade şunu öğrenmek istiyorum: Beyaz Saray şu anda Başkan'ın canlılığını ve etkinliğini kanıtlamaya çalışıp çalışmadığını bilmek istiyorum, bunu, Başkan'ın kendisine hangi soruların sorulacağını bilmesi için röportajdan önce soruları göndererek mi yapıyor?

Sorular onay için bana gönderildi" diyen Lawful-Sanders, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana sekiz soru geldi ve onayladığım dört tanesi seçildi.

Ingram cevap vermedi, ancak cumartesi günü Associated Press'e ayrı olarak yaptığı açıklamada, Biden'ın yardımcılarının kendisine önceden dört sorudan oluşan bir liste gönderdiklerini söyledi.

Önceden belirlenmiş soru listenin kendisini tereddütte bırakmasına rağmen, "bu ABD Başkanı ile konuşma fırsatı olduğu için" görüşmeye devam ettiğini belirtti.

İtiraflar, Biden'ın yoğun baskı altında olduğu ve Donald Trump'a karşı geçen ayki tartışmada gösterdiği sallantılı performansın ardından hasar kontrolü yapmaya çalıştığı bir dönemde geldi.

Sanders daha sonra Facebook'ta yayınladığı kısa bir video ile cumartesi günü istifasını sunduğunu ve artık kanalda çalışmadığını vurgulayarak, "bu yolculukta rol oynayan" herkese teşekkür etti.

Philadelphia kanalı, iş ilişkilerinin sona erdiğini ayrıca duyurdu ve kanalın yöneticisi Sarah Lomax yaptığı açıklamada, 3 Temmuz röportajının "yönetimin bilgisi, istişaresi veya iş birliği olmaksızın yayıncı tarafından bağımsız olarak ayarlandığını" söyledi."

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgili bir kaynağa göre bu itirafların yol açtığı tartışmaların ardından Biden'ın kampanya ekibi soru önermekten vazgeçme kararı aldı.

Biden'ın görev süresi boyunca, son yedi başkana göre daha az basın toplantısı ve medya röportajına katılması dikkat çekidir.