Almanya Anayasayı Koruma Başkanı Haldenwang: Darbeciler, Alman demokrasisi için tehdit

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Almanya Anayasayı Koruma Başkanı Haldenwang: Darbeciler, Alman demokrasisi için tehdit

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Almanya’da iç istihbarattan sorumlu Anayasayı Koruma Dairesi Başkanı Thomas Haldenwang, darbe planladıkları gerekçesiyle bazı üyeleri tutuklanan İmparatorluk Vatandaşlarının (Reichsbürger), devlet ve demokrasi için tehdit oluşturduğu konusunda uyardı.
Alman kamu televizyonu ARD'ye röportaj veren Haldenwang, darbe planları yapan bu grubun, temel düzeni tehdit ettiğini belirterek bu kişilerle mücadele mesajı verdi.
Haldenwang, 21 binden fazla üyesi bulunan bu grubun yüzde 10'unun şiddet yanlısı olduğunu; bir kısmının yasal ya da yasa dışı şekilde silah sahibi olduğunu aktararak amaçlarının, bu kişileri silahsızlandırmak olduğunu vurguladı.
Aşırı sağcılarla hareket eden İmparatorluk Vatandaşlarının, artık homojen bir grup olmadığına işaret eden Haldenwang, "Bunlar farklı grupların bir araya gelmesiyle oluşuyor. Ancak bunların tek bir amacı vardır; bu devleti ve özgür, demokratik temel düzenimizi yıkmak istiyorlar" dedi.
Haldenwang, dün yapılan baskınlarla gözaltına alınan grup üyelerinin uzun zamandır takip altında olduğu bilgisini paylaşarak "Bunların silahlı güç kullanarak şiddetli bir darbe için somut planlar yaptıklarının ortaya çıkmasıyla polisi, savcılığı ve federal savcıyı dahil etmenin zamanı gelmişti" ifadesini kullandı.
Baskınların aynı zamanda bu gruba yönelik bir mesaj olduğuna dikkati çeken Haldenwang, insanlara bu kişilerin "teori sahnesinden" uzak durmaları tavsiyesinde bulundu.

Aşırı sağla mücadele mesajı
Federal Başsavcılığın yürüttüğü soruşturma kapsamında gözaltına alınanlar arasında yargıç olarak görev yapan ve aşırı sağcı Almanya İçin Alternatif Partili (AfD) eski milletvekili Birgit Malsack-Winkemann'ın da bulunmasına ilişkin Haldenwang, sağcı partilerin bu grupla yürüdüğünü görmelerinin, kendileri için bir sürpriz olmadığını belirtti.
Sanıklar arasında polis, eski ve muvazzaf askerlerin de bulunduğunu söyleyen Haldenwang, bilinenlerden çok daha fazla çevrenin bu gruplara destek verdiğini ancak güvenlik birimlerinde çalışanların çoğunluğunun Temel Kanun'a uyduklarını kaydetti.
Haldenwang, polis ve diğer güvenlik kurumları için işe başvuranların Anayasayı Koruma Dairesince kontrol edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Aşırı sağla kararlı şekilde mücadele edilmesi gerektiğinin altını çizen Haldenwang, genel olarak güvenlik yetkililerinin konuyu çok daha ciddiye aldıklarını vurguladı.

Reichsbürger nedir?
Kendilerini Alman İmparatorluğu Vatandaşı (Reichsbürger) olarak gören ve iç istihbaratın 2021 raporuna göre, 21 binden fazla kişinin yer aldığı grubun yüzde 5'ini, aşırı sağcılar oluşturuyor.
2 bin 100 üyesi şiddet kullanmaya hazır olan grubun, Almanya'yı meşru bir devlet olarak tanımadığına yer verilen rapora göre, üyelerden bazıları monarşi altındaki Alman İmparatorluğu fikrine bağlıyken bazıları Nazi taraftarı. Bazı üyeler ise Almanya'nın hala askeri işgal altında olduğuna inanıyor.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.