Suudi Arabistan yeni kültür stratejisini belirledi

Kültürel çalışmaları desteklemek, yaratıcı ve teşvik edici bir öğrenme ortamı yaratmak için Suudi Arabistan Kültür ve Eğitim bakanlıkları tarafından başlatıldı.

Prens Bedr bin Farhan ile Yusuf el- Bünyan, dünkü görüşmeden bir kesit (Şarku’l Avsat)
Prens Bedr bin Farhan ile Yusuf el- Bünyan, dünkü görüşmeden bir kesit (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan yeni kültür stratejisini belirledi

Prens Bedr bin Farhan ile Yusuf el- Bünyan, dünkü görüşmeden bir kesit (Şarku’l Avsat)
Prens Bedr bin Farhan ile Yusuf el- Bünyan, dünkü görüşmeden bir kesit (Şarku’l Avsat)

Kamusal alanda kültürü güçlendirme, onu bir yaşam biçimi olarak tanıtma ve küresel kültürel alışveriş için fırsatlar yaratma sürecinin yeni bir aşamasında Suudi Arabistan, kültürel yetenekleri geliştirmeye yönelik bir strateji başlattı. Strateji, kültür ve sanatın teknik ve mesleki eğitim ve öğretimin tüm aşamalarında yer almasına odaklanıyor. Kültür olarak eğitim ortamının gelişimi ve kültür sektörünün gelişimi, toplumun yaşam kalitesini iyileştirmek adına "Suudi Arabistan’ın 2030 Vizyonu" için çok önemli bir unsur.
Kültür ve Eğitim Bakanlıkları, İnsan Kaynakları ve Sosyal Kalkınma Bakanlığı, Teknik ve Mesleki Eğitim Kurumu, Eğitim ve Öğretim Değerlendirme Kurumu ve Ulusal E-Öğrenim Merkezi ile ortaklaşa, kültürel kapasiteleri geliştirmeye yönelik bir strateji başlattı. Strateji, eğitim çıktılarını kültür sektöründeki işgücü piyasasının ihtiyaçları ile ilişkilendiriyor.
Kültür Bakanı Prens Bedr bin Ferhan, özellikle kültür ve sanat alanlarında eğitimin, genel olarak ise yaratıcılığın her şeyden önce geldiğini söyledi. Bakan, kültürel yetenekleri geliştirme stratejisinin, Krallık'ta kültürel yaratıcılığı zenginleştiren birçok politika, standart, akademik program ve kapasite geliştirme fırsatı aracılığıyla toplum üyelerinin kültürel ve sanatsal yeteneklerini ve becerilerini geliştirmek için başlatıldığını da kaydetti. Strateji ayrıca, eğitim çıktılarını işgücü piyasasının ihtiyaçları ile ilişkilendirmeyi ve kültürel sektörde sürdürülebilir uygulamayı desteklemeyi de içeriyor.
Bakan Bedr bin Ferhan, yaratıcı maharetler üretebilecek ve çeşitli kültürel ve sanatsal alanlarda yaratıcı yeteneklerini geliştirebilecek bir kültürel eğitim alanı yaratma konusundaki strateji planının, büyük bir özlemin neticesi olduğunu vurguladı. Ayrıca Bakan, söz konusu stratejinin, Kral Selman bin Abdülaziz ve Veliaht Prens'in eğitim ve kültür sektörlerine gösterdikleri büyük özenin doğal bir meyvesi olarak değerlendirdi ve "2030 Vizyonu" ile ilgili ana hükümet programında, bu iki hayati sektörle ilgili kalkınma projelerinin ileri bir konumda yer aldığını da belirtti.
Eğitim Bakanı Yusuf el-Bünyan, bakanlığın, “Suudi Arabistan 2030 Vizyonu” programlarının hedeflerine ulaşma kapsamında toplumlar inşa etmenin ana unsuru olarak insana yatırım yapmayı amaçladığını vurguladı. Söz konusu bakan, kültür ve sanatın eğitimin her aşamasına dahil edilmesinin, yetkinliklerin yükseltilmesine ve çekici ve ilham verici bir öğrenme ortamı yaratmak için eğitim sürecinin, faaliyet yöntemlerinin ve etkileşim biçimlerinin geliştirilmesine katkıda bulunduğunu da belirtti.
Eğitim Bakanı, kültürel yetenekleri geliştirmeye yönelik stratejinin uygulanmasının çeşitli taraflar arasında entegre bir proje olarak ortaya çıktığını söyledi. Bakan, bu projenin, kız ve erkek öğrencilerin yeteneklerini desteklemek, onları yaratıcı alanlarda üst seviyelere çıkarmak, dünya çapında rekabet edebilme yeteneklerini geliştirmek ve yaratıcılığın tüm alanlarında kültürel yönleri geliştiren ileri bir eğitim ve öğretim alanı sağlamak adına planlandığını belirtti. Ayrıca Yusuf el-Bünyan, ülkedeki kız ve erkek çocuklarının yaratıcı yeteneklerini erken yaşlardan itibaren keşfetmelerine fırsat sağlamak, eğitim ve kültür sektörlerinin bölgesel ve uluslararası rekabet edebilirliğini artırmaya katkıda bulunacak şekilde geliştirilmesinin de projenin amaçlarından olduğunu ifade etti.
Strateji, genel eğitim okullarının yarısından fazlasının kültürel faaliyetler sunması ve genel eğitim mezunlarının yüzde 5'inden fazlasının kültür alanlarında uzmanlaşmayı ve çalışmayı seçmesinin de aralarında bulunduğu ilk hedeflerine 2026 yılına kadar ulaşmayı planlıyor. Strateji, yükseköğretim ile teknik ve mesleki eğitim kademelerinden kültür alanlarında 20 binin üzerinde uzman mezun etmenin yanı sıra, kültür-sanat alanlarında eğitim kurumlarının sayısını 120’ye çıkarmayı ve hobileri de desteklemeyi hedefliyor. Hobiler desteklenince Suudilerin yüzde 14'ünden fazlasının kültür ve sanatla ilgili hobileri olmuş olacak.
Strateji, 33 girişimde tasarlanan altı hedef belirledi. Bu hedefler arasında, sanatsal ve kültürel yeteneklerin ve hobilerin sürekli olarak keşfedilmesini sağlamak, bireylerin ilgi alanlarını ve sanatsal becerilerini keşfetmelerini sağlamak için hobi ve kurumsal olmayan eğitim geliştirme fırsatı sağlamak ve genel eğitim öğrencilerine kültür-sanat alanında yüksek kaliteli bir temel eğitim vermek de yer alıyor. Ayrıca amaçlar arasında şunlar da yer alıyor: Yüksek öğrenim ve teknik ve mesleki eğitim öğrencilerine, işgücü piyasasının ihtiyaçlarını karşılamak için sanat ve kültür alanında yüksek kalitede eğitim ve öğretim programları sağlamak, sanat ve kültür uygulayıcıları ve girişimciler için sürdürülebilir profesyonel gelişimi sağlamak, kültürel yeteneklerin gelişimi konusunda kamuoyu bilincini artırmak ve sanatsal ve kültürel meslekler ve yetenekler hakkında olumlu bir imaj yaratmak.



Faysal bin Ferhan, Gazze'deki durumu Rubio ve Safadi ile görüştü

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan (Şarku’l Avsat)
TT

Faysal bin Ferhan, Gazze'deki durumu Rubio ve Safadi ile görüştü

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan (Şarku’l Avsat)
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Prens Faysal bin Ferhan, dün ABD'li mevkidaşı Marco Rubio ile bölgesel ve uluslararası gelişmeleri görüşmek üzere bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede ayrıca Gazze Şeridi'ndeki durum, güvenlik ve insani etkileri ile bu konuda yapılan çalışmalar da ele alındı.

Prens Faysal bin Ferhan dün ayrıca Ürdün Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri ve Gurbetçiler Bakanı Eymen Safadi ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre görüşmede ikili ilişkiler, bölgesel ve uluslararası arenadaki gelişmeler, özellikle de Gazze'deki durum ve bu konuyu ele almak için yapılan çalışmalar ele alındı.

Suudi Arabistan Bakanı, İsrail saldırıları ve ihlallerini durdurmak ve işgalin acımasız uygulamaları sonucunda Gazze Şeridi sakinlerinin yaşadığı insani acılara son vermek için diplomatik çabalarını sürdürdü.

Prens Faysal bin Ferhan, cuma günü Fransız mevkidaşı Jean-Noël Barrot, Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdülati, Almanya Dışişleri Bakanı Johan Vadephul, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi/Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Kaja Kallas ile Gazze'deki gelişmeleri ve bunların güvenlik ve insani boyutları ele alındı.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, pazar günü İngiliz mevkidaşı David Lammy ile yaptığı telefon görüşmesinde Gazze'deki gelişmeleri ve İsrail'in saldırı ve ihlallerini durdurma ve Gazze Şeridi sakinlerini etkileyen insani felakete son verme ihtiyacını görüştü.

Dışişleri Bakanlığı tarafından cuma günü yayınlanan bir açıklamada, Suudi Arabistan, İsrail'in Gazze'yi işgal etme kararını ve Filistin halkına karşı açlık, vahşi uygulamalar ve etnik temizlik suçlarını ısrarla işlemesini en sert şekilde kınadı.

Bakanlık, "İsrail işgal makamlarının caydırıcılık gözetmeksizin benimsediği insanlık dışı fikir ve kararlar, Filistin halkının bu topraklarla olan duygusal, tarihi ve hukuki bağını anlamadıklarını ve Filistin halkının uluslararası hukuk ve insani ilkelere dayalı olarak bu topraklara sahip olma hakkının bulunduğunu bir kez daha teyit etmektedir" ifadesini kullandı.

Suudi Arabistan, uluslararası toplumun ve Güvenlik Konseyi'nin İsrail saldırı ve ihlallerini derhal durdurma konusundaki başarısızlığının uluslararası düzenin ve uluslararası meşruiyetin temellerini baltaladığını, bölgesel ve küresel barış ve güvenliği tehdit ettiğini ve soykırım ve zorla yerinden etme uygulamalarını teşvik eden vahim sonuçlara işaret ettiğini ifade etti.