Trump NFT'leri 12 saatte tükendi

Eski ABD Başkanı, "Amerika'nın bir süper kahramana ihtiyacı var" deyip NFT sattı

En az 202 kişinin 45'ten fazla Trump NFT'si var (Collect Trump Cards)
En az 202 kişinin 45'ten fazla Trump NFT'si var (Collect Trump Cards)
TT

Trump NFT'leri 12 saatte tükendi

En az 202 kişinin 45'ten fazla Trump NFT'si var (Collect Trump Cards)
En az 202 kişinin 45'ten fazla Trump NFT'si var (Collect Trump Cards)

Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın çok tartışılan NFT'leri büyük rağbet gördü. Donald Trump Digital Trading Card adlı koleksiyon 12 saat içinde tükendi.
Trump, kendi sosyal medya hesabı Truth Social'da hafta başındaki paylaşımında "büyük bir duyuru" yapacağını söylemiş ve "Amerika'nın bir süper kahramana ihtiyacı var" ifadesini kullanmıştı.
Trump'ın duyurusunun 2024 ABD Başkanlık seçimleriyle ilgili olabileceği düşünülerek merak uyandırmıştı.
76 yaşındaki siyasetçi dünse duyurunun kendine benzeyen bir dizi dijital ticari kart olduğunu açıklamıştı. Trump dövüş ringi, kovboy kıyafetleri gibi kendisini farklı yer ve kostümler içinde gösteren dijital ticari kartları hakkında "Hayatımın ve kariyerimin harika bir sanatı" ifadesini kullanmıştı.
45 bin NFT'den oluşan koleksiyondaki parçaların tanesi 99 dolara satılıyordu.
En az bir NFT alanlar, Trump'la birebir görüşme gibi ödüllerden oluşan bir çekilişe katılabiliyor.
45'ten fazla NFT satın alan herkes eski ABD Başkanı'yla yemek yeme fırsatı elde ediyor.
OpenSea verilerini inceleyen medya ve teknoloji sitesi CNET, Polygon blok zincirinde basılan NFT'lerin 12 saatte tükendiğini bildirdi. Bu, 4,45 milyon dolar toplandığı anlamına geliyor.
Koleksiyonu hazırlayan NFT INT adlı şirket, paranın Trump'ın seçim kampanyasında kullanılmayacağını açıkladı. Haberde Trump'ın, adı ve görüntüsünün kullanılmasına izin verdiği bir imaj anlaşmasıyla para kazanmış olabileceği yazdı.

Biden taş attı
Trump'ın paylaşımına sosyal medyadan "çocukça" olduğu yönünde alaycı tepkiler gelirken, ABD Başkanı Joe Biden da Twitter hesabından Trump’a gönderme yaptı.
"Son iki hafta benim de 'önemli duyurularım' oldu" yazan Biden, enflasyonun rahatlamaya başladığını, akaryakıt fiyatlarının bir yıl öncesine göre daha fazla düştüğünü ve Rusya'yla mahkum takası yoluyla Brittney Griner'i ABD'ye getirdiklerini söyledi. 
Independent Türkçe, CNET, AA



Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
TT

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere daha az güvenildiği ortaya kondu. Hatta okuyucu bilginin yanlış olduğundan şüphelense bile, gerçeği ortaya çıkaran gazeteciye pek güvenmiyor. 

Medyaya güven azalırken dezenformasyonun arttığı bir dönemde hatalı bilgileri düzeltmek de zorlaşıyor.

Yayın kuruluşları ve gazetecilerin taraflı olduğu düşüncesiyle insanlar okudukları haberlere temkinli yaklaşıyor. Daha önceki çalışmalarda veri doğrulamanın yarattığı etkiyle ilgili çelişkili sonuçlar çıkmıştı. 

Yanlış haberleri çürütmenin ne kadar işe yaradığı ve neden etki yaratmadığını öğrenmek isteyen araştırmacılar bir çalışma yürüttü.

Communication Research adlı hakemli dergide yayımlanan çalışmada 691 katılımcıya siyasi ve ekonomik haberler okutuldu. Bu haberlerde evsizlik oranlarından fentanilin aşırı doz ölümlerindeki etkisine kadar çeşitli iddialar yer alıyordu.

Bunların doğruluğuna ne kadar inandığını belirten katılımcılar daha sonra bu iddiaları onaylayan veya çürüten doğrulamayı okudu. Ardından bu doğrulamayı yapan gazeteciye ne kadar güvendikleri soruldu. 

Daha sonra bazı ürünlerle ilgili bilgiler içeren yazılarla aynı çalışma yürütüldü. Bu sefer verilen doğrulamalara "doğruluk kontrolü" işareti konmadı. Araştırmacılar bu sayede duyulan güvenin bu etiketten etkilenip etkilenmediğini anlamaya çalıştı.

İki çalışmanın sonucunda da yanlış bilgileri çürüten gazetecilere duyulan güven kayda değer derecede daha azdı. Katılımcılar inandıkları düşünceyi doğrulayanlara daha çok güvenirken, diğerlerinde daha fazla kanıt talep ediyordu. 

Çalışmanın yazarlarından Randy B. Stein, PsyPost'a yaptığı açıklamada "Halk genel olarak gazetecilere güveniyor ve doğrulayıcı makalelere duyulan güven epey yüksek" diyerek ekliyor: 

Yani klişe düşüncenin aksine, halkın doğruluk kontrollerine ve gazetecilere hiç güvenmediği doğru değil ancak düzelten/çürüten makalelere yönelik daha fazla şüphe var.

Araştırmacılar buradaki düzeltmenin, yayın kuruluşlarının haberlerindeki hataları düzeltmek için yayımladığı tekzip metinleri olmadığını ekliyor.   

Bilim insanları ilginç bir sonuçla da karşılaştı: Katılımcılar bir bilginin doğruluğundan şüphe etse bile bunu çürüten gazetecilere güvenmiyordu. 

Araştırmacılar bir haberin çürütülmesinin şaşkınlık yaratması, insanların onaylamaya kıyasla daha çok kanıt araması ve gazetecilerin taraflı davrandığından şüphelenmesinin buna yol açtığını düşünüyor. 

Şaşırtıcı bir diğer bulguysa, haberin çürütülmesi katılımcıların iddiayla ilgili düşüncesini değiştirmesine karşın gazeteciye güvenleri yine de sarsılıyordu. 

Stein, "Yanlış bilgileri düzeltmeye çalışan gazetecilerin (ya da herhangi birinin) aleyhine bir durum var" diyor. 

Araştırmacılar, halkın yanlış bilgileri çürüten haberlere nasıl ve neden güvenip güvenmediği üzerine daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtiyor.

Makalenin yazarları, Conversation için kaleme aldıkları yazıda şu ifadeleri kullanıyor:

Gazetecilerin önündeki zorluk, bilgiyi çürüten biri gibi görünmeden bunu nasıl çürüteceklerini bulmak olabilir.

Independent Türkçe, PsyPost, Conversation, Communication Research