Claudine Gay, Harvard Üniversitesi'nin ilk siyah rektörü oldu

Claudine Gay (Reuters)
Claudine Gay (Reuters)
TT

Claudine Gay, Harvard Üniversitesi'nin ilk siyah rektörü oldu

Claudine Gay (Reuters)
Claudine Gay (Reuters)

Fen ve Edebiyat Fakültesi Edgerley Ailesi Dekanı Claudine Gay, Harvard Üniversitesi'nin 386 yıllık tarihindeki ilk siyah rektör oldu.
Haitili göçmen bir ailenin çocuğu olan Gay, ABD’deki Harvard Üniversitesi’nde siyaset bilimi doktorasını aldıktan sonra aynı üniversitede 2006 yılında Wilbur A. Cowett Hükümet ve Afrika ve Afro-Amerikan Çalışmaları Profesörüdür.
Claudine Gaye, üniversitenin web sitesinde " ABD'deki ırk ve etnik siyaset, sivil haklar sonrası dönemde siyahi siyaset, Amerikan siyasi davranışı ve demokratik vatandaşlık ile ilgili konuları ele alan ve kendini adamış bir profesör ve akıl hocası" olarak tanımlanıyor."
Gay, aynı zamanda "Harvard'da sosyal ve ekonomik eşitsizlik konusunda öğretim ve araştırmayı ilerletmeyi" amaçlayan Harvard'daki Eşitsizlik Girişimi’nin de kurucusu ve başkanlığını yapan kişi.
Harvard Üniversitesi'nin yeni rektörü olan Claudine Gay, aylarca süren bir beklemenin ardından 600 kişi arasından seçildi.
AFP'nin haberine göre, Şanghay Dünya Üniversite Sıralamasında 20 yıldır zirvede yer alan Harvard Üniversitesi, muhafazakarların çoğunlukta olduğu ABD Yüksek Mahkemesi'nde pozitif ayrımcılıkla ilgili geniş bir tartışmaya tanık oluyor. Bir neo-muhafazakâr aktivist tarafından yapılan incelemenin ardından ABD’nin en eski özel üniversitesi olan Harvard'a kabul prosedürleriyle ilgili 31 Ekim'de ABD Yüksek Mahkemesi'nde yaklaşık beş saat süren bir oturum yapıldı. Amaç, ABD'nin ayrımcı geçmişinden kaynaklanan eşitsizlikleri düzeltmek ve yüksek öğretimde siyah, Hispanik veya Kızılderili öğrencilerin oranını artırmak. Ancak bu politikaları "ters ırkçılık" olarak değerlendiren muhafazakâr çevreler tepkilerini her zaman dile getiriyorlar.



Avrupa üniversiteleri, ABD'li akademisyenlere bilimsel sığınma sağlayacak

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Avrupa üniversiteleri, ABD'li akademisyenlere bilimsel sığınma sağlayacak

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Avrupa'daki üniversiteler, ABD Başkanı Donald Trump’ın fon kesintileri nedeniyle işleri tehlikeye giren Amerikalı akademisyenlere “bilimsel sığınma” sağlamak üzere harekete geçti.

Trump, federal kesinti planı kapsamında NASA, Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) ve ABD'nin önde gelen iklim araştırma kurumu Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA) gibi kurumlar da dahil binlerce birimde büyük kesintilere gidiyor.

Cumhuriyetçi lider, Eğitim Bakanlığı’nın kapatılmasına yönelik kararnameyi de geçen hafta imzalamıştı. Ayrıca fon kesintileri nedeniyle Çevre Koruma Ajansı'nda (EPA) görev yapan binden fazla bilim insanı ve araştırmacının işsiz kalması gündeme gelmişti.  

Guardian, Avrupa’daki üniversitelerin ABD’li akademisyenlere kapılarını açtığını yazıyor.

Fransa'nın yüksek öğrenim ve araştırmadan sorumlu bakanı Philippe Baptiste, “Belli sayıda araştırmacıyı ağırlamak istiyoruz” diyor.

Ülkedeki Aix-Marseille Üniversitesi, ABD'den en az 20 araştırmacıya üç yıl boyunca fon ayrılmasını öngören “Bilim için Güvenli Yer” programını oluşturdu. Üniversitenin rektörü Eric Breton programa dair şunları söylüyor:

Amacımız başka ülkelerden araştırmacı çekmek değil. Ancak olanlara çok öfkelendik ve ABD'deki meslektaşlarımızın bir felaket yaşadığını hissettik. Araştırmaları engellenenlere bir tür bilimsel sığınma imkanı sunmak istedik.

Breton, program duyurulduktan kısa süre sonra NASA’nın yanı sıra Yale ve Stanford gibi prestijli üniversitelerden 100’den fazla akademisyenin başvuru yaptığını belirtti. Bu bilim insanlarının çoğunun sosyal bilimler, sağlık bilimleri ya da iklim çalışmaları alanında araştırma yaptığını ifade etti.

Belçika’daki Vrije Universiteit Brussel’in (VUB) rektörü Jan Danckaert, bu kurumun akademiyi kilise ve devletin müdahalesinden korumak amacıyla 1834’te hayata geçirildiğini hatırlatarak, uluslararası araştırmacılar için 12 kişilik bir doktora sonrası çalışma kadrosu açılacağını söyledi. Kadroya seçimlerde ABD’li akademisyenlere odaklanılacağını belirtti:

Amerikan üniversiteleri ve oradaki araştırmacılar, siyasi ve ideolojik müdahalenin en büyük kurbanları. Milyonlarca dolar değerinde araştırma fonunun ideolojik nedenlerle yok olduğunu görüyorlar.

Independent Türkçe, Guardian, BBC