Havadaki uçak yolcuları, SpaceX'in Falcon 9 fırlatışına denk geldi

Uçaktaki çalışanlardan biri bu inanılmaz anın videosunu çekip TikTok'ta paylaştı

Uçaktaki bütün yolcular roketin fırlatılışını baştan sona izledi (NASA)
Uçaktaki bütün yolcular roketin fırlatılışını baştan sona izledi (NASA)
TT

Havadaki uçak yolcuları, SpaceX'in Falcon 9 fırlatışına denk geldi

Uçaktaki bütün yolcular roketin fırlatılışını baştan sona izledi (NASA)
Uçaktaki bütün yolcular roketin fırlatılışını baştan sona izledi (NASA)

The Independent'ta yer alan habere göre Cuma günü ABD'nin Florida eyaletindeki Canaveral Burnu'nun önünden geçen bir uçaktaki yolcular bilmeden SpaceX roketinin fırlatılışını ön sıradan izleme fırsatı buldu.
Bu uçak yolculuğunda çalışan uçuş görevlisi TikTok kullanıcısı @chefpinkpr, o anın videosunu paylaştı.
Genelde yemek yapma içerikleri yayımlayan, Nelito isimli TikTok kullanıcısı, TikTok videosunda, "Uçağım Canaveral Burnu'nun yanından uçuyordu ve SpaceX Falcon 9'un fırlatılışına denk geldi!" yazdı.
Nelito, bunun akıllara durgunluk veren bir deneyim olduğunu belirtmek için bu kelimelerin sonuna bir de emoji ekledi. Nelito videoyu şu sözlerle paylaştı:
"Uçuşumda çalışırken, hayatta bir kez karşımıza çıkacak bu olaya tanık olduk!"

@chefpinkpr While working my flight we witnessed this once in a lifetime phenomenon!! SpaceX Falcon9 #spacex #falcon9 #capecanaveral #nasa #launch #wow ♬ original sound - Nelito

 
Roketin fırlatılışının hangi tarihte görüldüğü belli değil ama bir Twitter kullanıcısı 26 Kasım'da benzer bir video paylaşmıştı.
Görünüşe göre sosyal medya paylaşımı yukarıdan bir bakış açısından net bir perspektifle, SpaceX roketinin yukarıya doğru yolculuğunu ve uzay istasyonundan kalkışını gösteriyor.
TikTok kullanıcılarının hayranlıklarını paylaşmakta gecikmediği videonun altında 8 binden fazla yorum var. İnsanların bu "muhteşem" "ayrıcalık" karşısında şaşkınlıklarını dile getirdiği görülürken, aralarından bir kişi şöyle dedi:
"Roketin fırlatılışını yakından izledik, uçağınızı gördük ve 'Vay canına, onlardaki manzarayı düşün' dedik."

Başka biriyse "Vay canına, ticari bir uçuş bu kadar yakındayken roketi fırlattıklarına inanamıyorum" yorumunu yaptı. Diğer bir kullanıcı da "Bu nasıl açık hava sahası oluyor? Çılgınca" diyerek bu yoruma katıldı.
Öte yandan birçok kişi, video çekildiğinde uçağın diğer tarafında oturanlara sempati gösterdi. Bir kullanıcı "Sağ taraftaki yolcular kuduruyor" yazdı. 



Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
TT

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere güvenin azaldığı tespit edildi

Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)
Araştırmacılar, yanlış haberleri çürütmek için yeni yollar aranabileceğini söylüyor (Pexels)

Yanlış bilgileri çürüten gazetecilere daha az güvenildiği ortaya kondu. Hatta okuyucu bilginin yanlış olduğundan şüphelense bile, gerçeği ortaya çıkaran gazeteciye pek güvenmiyor. 

Medyaya güven azalırken dezenformasyonun arttığı bir dönemde hatalı bilgileri düzeltmek de zorlaşıyor.

Yayın kuruluşları ve gazetecilerin taraflı olduğu düşüncesiyle insanlar okudukları haberlere temkinli yaklaşıyor. Daha önceki çalışmalarda veri doğrulamanın yarattığı etkiyle ilgili çelişkili sonuçlar çıkmıştı. 

Yanlış haberleri çürütmenin ne kadar işe yaradığı ve neden etki yaratmadığını öğrenmek isteyen araştırmacılar bir çalışma yürüttü.

Communication Research adlı hakemli dergide yayımlanan çalışmada 691 katılımcıya siyasi ve ekonomik haberler okutuldu. Bu haberlerde evsizlik oranlarından fentanilin aşırı doz ölümlerindeki etkisine kadar çeşitli iddialar yer alıyordu.

Bunların doğruluğuna ne kadar inandığını belirten katılımcılar daha sonra bu iddiaları onaylayan veya çürüten doğrulamayı okudu. Ardından bu doğrulamayı yapan gazeteciye ne kadar güvendikleri soruldu. 

Daha sonra bazı ürünlerle ilgili bilgiler içeren yazılarla aynı çalışma yürütüldü. Bu sefer verilen doğrulamalara "doğruluk kontrolü" işareti konmadı. Araştırmacılar bu sayede duyulan güvenin bu etiketten etkilenip etkilenmediğini anlamaya çalıştı.

İki çalışmanın sonucunda da yanlış bilgileri çürüten gazetecilere duyulan güven kayda değer derecede daha azdı. Katılımcılar inandıkları düşünceyi doğrulayanlara daha çok güvenirken, diğerlerinde daha fazla kanıt talep ediyordu. 

Çalışmanın yazarlarından Randy B. Stein, PsyPost'a yaptığı açıklamada "Halk genel olarak gazetecilere güveniyor ve doğrulayıcı makalelere duyulan güven epey yüksek" diyerek ekliyor: 

Yani klişe düşüncenin aksine, halkın doğruluk kontrollerine ve gazetecilere hiç güvenmediği doğru değil ancak düzelten/çürüten makalelere yönelik daha fazla şüphe var.

Araştırmacılar buradaki düzeltmenin, yayın kuruluşlarının haberlerindeki hataları düzeltmek için yayımladığı tekzip metinleri olmadığını ekliyor.   

Bilim insanları ilginç bir sonuçla da karşılaştı: Katılımcılar bir bilginin doğruluğundan şüphe etse bile bunu çürüten gazetecilere güvenmiyordu. 

Araştırmacılar bir haberin çürütülmesinin şaşkınlık yaratması, insanların onaylamaya kıyasla daha çok kanıt araması ve gazetecilerin taraflı davrandığından şüphelenmesinin buna yol açtığını düşünüyor. 

Şaşırtıcı bir diğer bulguysa, haberin çürütülmesi katılımcıların iddiayla ilgili düşüncesini değiştirmesine karşın gazeteciye güvenleri yine de sarsılıyordu. 

Stein, "Yanlış bilgileri düzeltmeye çalışan gazetecilerin (ya da herhangi birinin) aleyhine bir durum var" diyor. 

Araştırmacılar, halkın yanlış bilgileri çürüten haberlere nasıl ve neden güvenip güvenmediği üzerine daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtiyor.

Makalenin yazarları, Conversation için kaleme aldıkları yazıda şu ifadeleri kullanıyor:

Gazetecilerin önündeki zorluk, bilgiyi çürüten biri gibi görünmeden bunu nasıl çürüteceklerini bulmak olabilir.

Independent Türkçe, PsyPost, Conversation, Communication Research