Nijerya'da şeriat polisinden 'gey düğününe' baskın: Çift kaçtı, 19 konuk tutuklandı

Şeriat polisi kaçan çifti arıyor

Kenya'nın başkenti Nairobi'de LGBT+ örgütleri 2014'te Nijerya'yı protesto etmişti (AFP)
Kenya'nın başkenti Nairobi'de LGBT+ örgütleri 2014'te Nijerya'yı protesto etmişti (AFP)
TT

Nijerya'da şeriat polisinden 'gey düğününe' baskın: Çift kaçtı, 19 konuk tutuklandı

Kenya'nın başkenti Nairobi'de LGBT+ örgütleri 2014'te Nijerya'yı protesto etmişti (AFP)
Kenya'nın başkenti Nairobi'de LGBT+ örgütleri 2014'te Nijerya'yı protesto etmişti (AFP)

Nijerya'nın en büyük eyaletlerinden Kano'da gey bir çiftin düğün töreni düzenlediği iddiasıyla bir etkinliğe pazar günü baskın yapıldı. Eyaletteki şeriat polisi Hizbah tarafından dün yapılan açıklamada 20'li yaşlardaki 19 kişinin tutuklandığı bildirildi.
Hizbah sözcüsü Lawal Ibrahim Fagge gelen bir ihbarın ardından harekete geçtiklerini ve törene baskın düzenlediklerini söyledi.
Çiftin kaçmayı başardığını açıklayan Fagge, tutukluları cezalandırmak istemediklerini söyledi. Polis sözcüsü ceza yerine aralarında geylerin ve crossdresserların olduğu kişilerin "danışmanlık" almasını istediklerini belirtti:
"Onları mahkemede suçlamadan önce değişim yolunu deneyeceğiz. Önce onlara danışmanlık yapıp ebeveynleri dahil edeceğiz. Yaşam tarzlarını değiştirmelerini umuyoruz."
Fagge geçen sene de benzer bir olayda yakalanan 19 kişinin "yaşam tarzlarını değiştireceklerine dair taahhüt verdikleri" bir belgeyi imzaladıktan sonra serbest bırakıldığını hatırlattı. 
Şeriat polisinin kaçan çifti aradığı da duyuruldu.
Afrika'nın en kalabalık ülkesi olan Nijerya, Müslümanlar ve Hıristiyanlar arasında bölünmüş durumda. Ülkenin güneyinde çoğunlukla Hristiyanlar, kuzeyinde ise ağırlıklı olarak Müslümanlar yaşıyor.
Kuzeydeki eyaletlerden Kano'da şeriat hukuku ve laik hukuk birlikte yürütülüyor. Eşcinsellik bütün eyaletlerde suç olarak kabul ediliyor. Eşcinsel evlilik 14 yıl hapisle cezalandırılıyor.
Ülkedeki insan hakları örgütleri LGBT+ bireylerin haklarına saygı gösterilmesi için uzun süredir çabalıyor.
Independent Türkçe, AFP, BBC



Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
TT

Trump’tan Küba radyosuna yayın yasağı: Castro kardeşlerin yapamadığını gerçekleştirdi

Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)
Trump ilk döneminde de radyonun fonunda kesintiye gitmişti (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump, Florida’dan Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti’nin faaliyetlerine son verdi.  

New York Times (NYT), Trump yönetiminin cumartesi günü gönderdiği bir e-postayla 40 yıllık Radyo Marti’nin faaliyetlerinin sonlandırılacağını duyurduğunu aktarıyor.

ABD’de yaşayan ve 2021’de Küba’da patlak veren protestoları destekleyen Ramon Saul Sanchez, bu haberin radyo çalışanlarının kendisiyle söyleşi yapmayı planladığı sırada geldiğini belirtiyor:

Kafaları çok karışmıştı. Bana ‘İşimize son verildiğini öğrendik. Gitmemiz gerekiyor’ dediler.

Trump, başta Amerika’nın Sesi (VOA) olmak üzere federal hükümet tarafından finanse edilen bazı medya kuruluşlarında bütçe ve personel sayısının azaltılması kararını vermişti.

Kararda, VOA, Özgür Avrupa ve Asya Radyosu’yla Küba'ya İspanyolca haber akışı sağlayan Radyo Marti'ye ev sahipliği yapan ABD Küresel Medya Ajansı'nın fonksiyonlarının minimum seviyeye çekilmesi yönünde talimatlar yer almıştı.

VOA çalışanları ve bazı medya örgütleri, “hukuka aykırı” olduğu gerekçesiyle kararı mahkemeye taşımıştı.

ABD Kongresi’ndeki Küba kökenli üç siyasetçiden biri olan Mario Diaz-Balart, Trump’la görüşerek radyonun faaliyetlerinin yeniden başlamasını talep edeceğini belirtiyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı ise “durumun karmaşık ve değişken olduğunu” bildiriyor. Trump’ın atadığı Dışişleri Bakanı Marco Rubio da Küba kökenli. Cumhuriyetçi liderin Latin Amerika Özel Temsilcisi Mauricio Claver-Carone sınırlı da olsa radyonun faaliyetlerini sürdüreceğini düşündüğünü ifade ediyor.

Radyo, 1983’te dönemin ABD Başkanı Ronald Reagan tarafından kurulmuştu. Fidel Castro ve Küba Komünist Partisi karşıtı lobicilik faaliyetleriyle tanınan Küba kökenli iş insanı Jorge Mas Canosa’nın talebiyle hayata geçirilen radyo, Soğuk Savaş’ta adaya sansürsüz yayın yapmayı hedefliyordu.

NYT, Trump’ın bu kararla “Castro kardeşlerin 40 yıldır yapamadığını tek hamlede gerçekleştirdiğini” yazıyor.

Diğer yandan Radyo Marti, Soğuk Savaş'tan kalma modası geçmiş bir yayın kuruluşu olarak da görülüyordu. Radyoyu eleştirenler, Küba’daki komünist yönetim hakkında tek taraflı yayınlar yapıldığına dikkat çekiyor. Radyo, defalarca Kongre raporlarına konu olan yolsuzluk skandallarına da karışmıştı. Kuruluşa bağlı televizyon kanalı TV Marti ise Küba’da o kadar sık engellendi ki adada “Görünmeyen TV” diye adlandırılıyor.

ABD'nin Küba'ya yönelik ambargoları ilk kez 1960'da başlatıldı ve ilerleyen yıllarda kapsamı daha da genişletildi. Öte yandan ABD'nin Küba'ya yönelik ambargosunu kaldırmasına dair karar tasarısı 2012'den bu yana her yıl Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda (BMGK) kabul ediliyor. Fakat bağlayıcılığı bulunmayan BMGK kararı sadece tavsiye niteliği taşıyor ve uluslararası toplumun tutumunu gösteriyor.

Independent Türkçe, New York Times, El Pais