Isınan iklim, Kuzey Atlantik Okyanusu’nda daha fazla ve daha güçlü tropik fırtınalara neden olacak

Isınmaya bağlı tropik fırtınalardaki artış oranını gösteren bir görsel (Iowa Üniversitesi)
Isınmaya bağlı tropik fırtınalardaki artış oranını gösteren bir görsel (Iowa Üniversitesi)
TT

Isınan iklim, Kuzey Atlantik Okyanusu’nda daha fazla ve daha güçlü tropik fırtınalara neden olacak

Isınmaya bağlı tropik fırtınalardaki artış oranını gösteren bir görsel (Iowa Üniversitesi)
Isınmaya bağlı tropik fırtınalardaki artış oranını gösteren bir görsel (Iowa Üniversitesi)

Yüksek çözünürlüklü küresel bir iklim modeli kullanan simülasyonlar, devam eden ısınmanın Kuzey Atlantik Okyanusu’nda daha şiddetli kasırgalara neden olabilecek tropik fırtınaların sayısında ve yoğunluğunda artışa neden olacağını gösteriyor.
ABD’li bir araştırma ekibi, ısınmanın iklim üzerindeki etkisini ölçmek için yüksek çözünürlüklü bir iklim simülasyon modeli kullandı.
Iowa Üniversitesi’nin web sitesinde yer alan sonuçlara göre, bu yüzyılın sonuna kadar Kuzey Atlantik Okyanusu’ndaki aktif kasırga mevsiminde tropik fırtına sıklığının yüzde 66 oranında artması bekleniyor.
Çalışma sonuçlarında, “Öngörülen tropikal fırtına sayısı, Kuzey Atlantik Okyanusu’nda aktif olmayan kasırga mevsimlerinde ise yüzde 34 artabilir” denildi.
Iowa Üniversitesi’nde iklim bilimleri profesörü ve iklim simülasyonu modeline dayalı araştırma ekibinin başkanı Christina Patricola, “Maalesef bu, kıyı bölgelerinde yaşayan insanlar için harika bir haber değil. Atlantik Okyanusu’nda kasırga mevsimleri gelecekte daha da aktif hale gelecek ve kasırgalar daha da şiddetli olacak” dedi.
Simülasyon modeli, Kuzey Atlantik Okyanusu’nda aktif ve aktif olmayan kasırga mevsimlerinde tropik fırtınaların sayısının artacağı ve genel olarak kıyı popülasyonlarına yönelik riskleri artıracağı sonucuna vardı.
Patricola, “Karbon emisyonlarını azaltmak için yapılabilecek her şey, bu risklerin azaltılmasına katkıda bulunabilir” diye konuştu.



1400 yıllık altın kuzgun başı keşfedildi: İnanılmaz bir şey

(Minelab Metal Detectors/Facebook)
(Minelab Metal Detectors/Facebook)
TT

1400 yıllık altın kuzgun başı keşfedildi: İnanılmaz bir şey

(Minelab Metal Detectors/Facebook)
(Minelab Metal Detectors/Facebook)

İngiltere'nin güneybatısındaki Wiltshire'da metal dedektörü kullanan kişiler, yaklaşık 1400 yıl öncesine ait Anglosakson döneminden kalma altın ve lal taşından nadir bir kuzgun başı buldu.

Ayrıca küçük boncuklar ve üçgen lal taşlarıyla süslenmiş altın bir halka veya yüzük de keşfettiler.

Yaklaşık 60 gram ağırlığındaki kuzgun başı, çarpıcı bir lal taşı göz ve "tüylü" kısımlarının hatlarını çizen minik altın kürelerden oluşuyor.

Eserleri ocak ayında bulan iki dedektörcüden biri Paul Gould, bunların MS 7. yüzyıl Anglosakson dönemine tarihlendirildiğini söylüyor.

Kuzgun başının neyi temsil ettiği net değil ancak daha önceki araştırmalar, Cermen ve Viking çağlarında İskandinav tanrısı Odin'le bağlantılı şekilde karanlığı ve ölümü sembolize ettiğini gösteriyor.

Diğer dedektörcü Chris Phillips "Bu hayatta bir kez yapılacak bir keşif: Paul ve ben Sakson altınını keşfettik" diyor. 

İnanılmaz bir şey. Biraz duygusalım.

Ender nesneler halihazırda British Museum'daki uzmanlar tarafından temizlenip işlemden geçiriliyor.

Kuzgun başının sağ tarafında lal taşı bir gözün eksik olduğu tespit edildi ve içinden çıkarılan pislik, başka bir esere takılmış olabilecek küçük iğneleri gözler önüne serdi.

Phillips, uzmanlara atıfla kuzgun başının bir zamanlar bir boynuzdan yapılmış bir kadehin ucuna takılmış olabileceğini söyleyerek "hiçbir şeyin buna benzemediğini" ekliyor.

"Diğer taraf ya hasar görmüş gibi görünüyor ya da bu şekilde olması gerekiyor" ifadelerini kullanıyor.

Parıltılı, yanardöner görünümünü hâlâ koruyor.

Diğer altın ve lal taşı eserin ayrı bir mücevher mi yoksa daha büyük bir mücevherin parçası mı olduğu sorusu da cevapsız.

"Bunun bir yüzüğün parçası mı yoksa başka bir şeyin parçası mı olduğundan emin değiliz, belki de boynuzdan yapılan kadehe takılıydı" diyen Phillips, tüm lal taşlarının sağlam olduğunu da ekliyor.

Bu eserleri tam olarak kimin yaptığı belirsiz olsa da uzmanlar, Anglosakson ya da İskandinav kökenlerine uyduklarını söylüyor.

Daha önce Sutton Hoo ve Staffordshire istiflerinde de bulunan bunun gibi kuş benzeri mücevher parçalarının üzerinde, belirgin lal taşı kakmalı gözler ve gaga şekilleri vardı.

LiveScience'a göre Phillips, "Bölgede yapılacak sonraki araştırmalarda yer almayı umuyoruz ve tüm doğru prosedürleri uygulayarak keşif yapmaya devam edeceğiz" diyor.

Organizatörlerin alandaki metal dedektör çalışmalarını durdurduğu ve Wiltshire'ın irtibat görevlisini bilgilendirdiği bildirildi.

Independent Türkçe