Paris: Tahran'ın uluslararası hukuka yönelik ihlalleri cevapsız kalmayacak

Geçen hafta Paris'te İran rejimine karşı düzenlenen mitingde idam ipi taşıyan bir kadın (AFP)
Geçen hafta Paris'te İran rejimine karşı düzenlenen mitingde idam ipi taşıyan bir kadın (AFP)
TT

Paris: Tahran'ın uluslararası hukuka yönelik ihlalleri cevapsız kalmayacak

Geçen hafta Paris'te İran rejimine karşı düzenlenen mitingde idam ipi taşıyan bir kadın (AFP)
Geçen hafta Paris'te İran rejimine karşı düzenlenen mitingde idam ipi taşıyan bir kadın (AFP)

Fransa, İran'da İngiltere adına casusluk yapmak suçlamasıyla idama mahkum edilen İran-İngiltere çifte vatandaşı eski Savunma Bakan Yardımcısı Ali Rıza Ekberi'nin cezasının infaz edilmesini kınayan ülkelerin safına katıldı.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron Cumartesi günü yaptığı açıklamada, Ekberi'nin idamının "iğrenç ve barbarca bir eylem" olduğunu söyledi. Macron İngiltere ile dayanışma içinde olduklarını ifade etti.
Macron'un açıklamasından önce, Fransa Dışişleri Bakanlığı dün öğleden sonra Ekberi'nin idam edilmesini "en güçlü ifadelerle" kınayan bir bildiri yayınladı. 
Fransa, Ekberi'nin idam edilmesi nedeniyle İran’ın Paris Büyükelçiliği Maslahatgüzarını Dışişleri Bakanlığına çağırdı. Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Fransa’nın Ekberi’nin idam edilmesini sert bir dille kınadığı aktarıldı. İngiliz makamlarıyla dayanışma mesajına yer verilen açıklamada, Fransız makamlarının Ekberi’nin ailesine taziye dilekleri yer aldı.
Fransa Dışişleri Bakanı Catherine Colonna’nın talebi üzerine, Paris'teki İran Büyükelçiliği Maslahatgüzarının bu sabah Bakanlığa çağrıldığı belirtilen açıklamada, "İran tarafından tekrarlanan uluslararası hukuk ihlalleri, özellikle de bu ülkede keyfi olarak alıkonulan yabancı ülke vatandaşlarına yönelik muamele cevapsız kalamaz." değerlendirmesinde bulundu.
Açıklamada, Fransa’nın idama karşı olduğu ve İran’ın bunu siyasi olarak kullanmasını kınadığı kaydedildi.
Bu gelişme İran’ın, Dini Lider Ali Hamaney'i ‘aşağılayan’ karikatürler yayınlayan mizah dergisi Charlie Hebdo’yu kınamasının ardından geldi. Son gelişmeler Fransa-İran ilişkilerinin daha da bozulacağı şeklindeki tahminleri doğurdu.
Dergi geçtiğimiz günlerde düzenlediği yarışma kapsamında, Mahsa Amini protestolarına destek vermek için Hamaney'i ‘aşağılayan’ karikatürler yayınladı.
İran Dışişleri Bakanlığı perşembe günü yaptığı açıklamada, Charlie Hebdo karikatürlerinin yayınlanmasının "cevapsız kalmayacağını" vurguladı. Bu bağlamda Tahran'da Fransız büyükelçiliği yakınında Fransız karşıtı gösteriler düzenlendi. 
Avrupa Birliği, Kürt genç kadın Mahsa Amini'nin ölümünün ardından patlak veren protestoların kanlı bir şekilde bastırılması ve Tahran'ın, Ukrayna'ya karşı savaşında Rusya'ya İHA’lar yollaması nedeniyle, İran'a dördüncü sepet yaptırım uygulanması konusunu inceliyor. Son gelişmeler, Paris'i İran Devrim Muhafızları'nı Avrupa terör örgütleri listesine alma projesine devam etmeye sevk edecek.
Bugüne kadar Paris, Tahran'la sürekli diyalog kurma ihtiyacı olduğunu düşünerek İran’a karşı yaptırım uygulama dürtüsünü frenliyordu. Paris’i İran'a karşı politikasında temkinli davranmaya sevk eden birtakım etkenler var. Bunlar; geçen yazdan beri dondurulan nükleer dosyada diyalog ihtiyacı, İran’daki Fransız tutuklular konusu ve Lübnan'daki siyasi durum ile ilgili İran'la daimi diyaloğun gerekliliği.
Fransa Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Anne Claire Le Gander geçen hafta yaptığı açıklamada ülkesinin Tahran üzerinde daha fazla baskı uygulamak için Avrupalı ortaklarıyla birlikte çalıştığını söyledi.
Görünüşe göre Paris, İran’a karşı yeni politikasında Avrupa'nın katı eğilimine benzer bir tutum benimseyecek. Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock  geçen pazartesi Tweter hesabından yaptığı paylaşımda İran'a yönelik ilave yaptırımların artık yeterli olmadığını vurgulayarak, “Devrim Muhafızlarını Avrupa yaptırım listesine almak da önemli ve anlamlı bir siyasi tedbirdir.” ifadelerini kullandı.
Hollanda ve Çek Cumhuriyeti aynı minvalde ilerlerken, İngiliz hükümeti de benzer adımlar atmaya çalışıyor. Belki de Avrupa’nın İran dosyasında ciddiyetinin bir göstergesi, bu bağlamda bir karar taslağının İngiltere’deki Hukuk Departmanına sunulmuş olmasıdır.
Bu bağlamda bir Fransız diplomatik kaynak, “İran rejiminin kalbinde yer alan Devrim Muhafızları örgütünü hedef alarak İran'a karşı katı tutumun altı çizilmelidir. Bununla birlikte İran’la ilişkiler koparılmamalıdır.” dedi.



Birleşik Krallık tarihinde bir ilk: Artık göçmenler yönetiyor

Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)
Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)
TT

Birleşik Krallık tarihinde bir ilk: Artık göçmenler yönetiyor

Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)
Britanya, Galler ve İskoçya'nın başbakanları farklı etnik azınlıklardan geliyor (The Independent Arabia)

Galler İşçi Partisi Lideri Vaughan Gething, Galler Bölgesel Başbakanı olarak seçilmesinin ardından dört kurucu ülkeden (İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda) oluşan Birleşik Krallık'ın (Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığ) üç ülkesi göçmen kökenli isimler tarafından yönetilmeye başlandı. Gething, Galler'in başkenti Cardiff’te hükümetin dümenine geçerken, Rishi Sunak İngiltere Başbakanı olarak Londra'da, Hamza Yusuf ise İskoçya Başbakanı olarak Edinburgh'da iktidarı ellerinde bulunduruyor.

Babası Güney Galler'den bir veteriner olan 52 yaşındaki Vaughan Gething’in annesi ise Zambiya'da bir kümes hayvanı çiftliğinde çalışıyordu. Eski Güney Afrika Devlet Başkanı Nelson Mandela'nın hikayesi, Gething’i henüz 17 yaşındayken İşçi Partisi'ne katılmasında etkili oldu. Gething, 2011 yılında Cardiff'te meclis üyesi seçilerek siyasi kariyerine başladı.

Cardiff hükümetinde 2013 yılından bu yana çeşitli görevler üstlenen Gething, 2014 yılında Kalkınma Bakan Yardımcılığı, ardından Sağlık Bakan Yardımcılığı, ardından 2016-2021 yılları arasında Sağlık Bakanı olarak görev yaptı. Birkaç gün önce rakibi Jeremy Miles'ı kıl payı mağlup ederek Galler İşçi Partisi'nin lideri olan Gething, 2021 mayısında Mark Drakeford hükümetinin ekonomi bakanlığı görevini üstlenmişti.

Gething, özelde Galler’in genelde ise Avrupa’nın ilk siyahi lideri oldu. Birleşik Krallık tarihindeki bu yeni durum, ‘artık göçmenlerin çocukları ve torunları sahada ve yerel meclislerden hükümete kadar çeşitli siyasi makamlar için ülkenin yerli halkıyla rekabet ediyor’ yorumlarına neden oldu.

Galler’de bir göçmenin başbakan olarak seçilmesinden önce Hint asıllı Budist Rishi Sunak, 2022 yılında İngiltere’nin başbakanlık koltuğuna oturmuştu. Pakistan asıllı bir Müslüman olan Hamza Yusuf ise 2023 yılında İskoçya hükümetinin başına geçti. Böylece Birleşik Krallık'ı oluşturan ülkelerden üçü artık her zaman beyazların seçildiği makamlara partileri tarafından seçilen göçmenlerin getirildiğine tanık oldu.

Birleşik Krallık'ta farklı milletlerden üç ismin iktidara gelmesinin ve göçmenlerin çocuklarının ve torunlarının siyasetin tüm kademelerinde yer almasının yolu açıldı. Yerel halkla belediye ve meclis sandalyeleri için yarışan göçmenlerin çocukları ve torunları, hükümetlerde çeşitli görevler alırken bakanlık görevlerinde bulundular ve iç siyasi sahnede etkili oldular.

Birleşik Krallık'taki dördüncü ülke olan Kuzey İrlanda da liderlik konusunda bir istisnaya tanık oluyor. Kuzey İrlanda tarihinde ilk kez ‘Birleşik İrlanda’ fikrini destekleyen Katolik bir kadın siyasetçi olan Sinn Fein, 2023 yılında Belfast parlamento seçimlerinde rakibi Demokratik Birlik Partisi'nin (DUP) 1998 yılında imzalanan barış anlaşmasının temelini oluşturan güç paylaşımı hükümetine yönelik boykotunu sona erdirmeyi başararak iktidara geldi.