Avrupa'da turizm, Kovid-19 öncesindeki seviyelere yaklaştı

Fotoğraf: Muhammed Selim Korkutata/AA
Fotoğraf: Muhammed Selim Korkutata/AA
TT

Avrupa'da turizm, Kovid-19 öncesindeki seviyelere yaklaştı

Fotoğraf: Muhammed Selim Korkutata/AA
Fotoğraf: Muhammed Selim Korkutata/AA

Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde, geçen yıl otel ve pansiyon gibi turistik tesislerde geçirilen gece sayısı Kovid-19 salgını öncesindeki seviyeye yaklaştı.
Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), 2022 yılında üye ülkelerde gecelik turistik konaklama verilerini yayımladı.
Buna göre, salgından ciddi biçimde etkilenen AB turizm sektörü, geçen yıl önemli ölçüde toparlandı.
Salgın öncesi olan 2019 yılında toplam 2 milyar 880 milyon olan turistik tesislerde gecelik konaklama sayısı, 2022'de 2 milyar 720 milyon olarak gerçekleşti. Böylece AB ülkelerinde bulunan turistik tesislerde geçen yıl gecelik konaklamalar, salgın öncesindeki 2019 döneminin sadece yüzde 5,6 gerisinde kaldı.
AB ülkelerinde gecelik turistik konaklama 2020'de 1 milyar 420 milyon ve 2021'de de 1 milyar 830 milyon olmuştu.
AB ülkeleri dışından gelen uluslararası turistlerin konaklaması 2019 yılında 1 milyar 360 milyon seviyesinde bulunurken, geçen yıl 1 milyar 190 milyon oldu. Böylece uluslararası turistik konaklamalar salgın öncesinin yüzde 12,6 altında kaldı.
Uluslararası turistik gece konaklama sayısı 2020'de 412,5 milyon ve 2021'de 587,8 milyon olarak belirlenmişti.
AB üyesi 3 ülkede turistik konaklanan gece sayısı Kovid-19 öncesi seviyeleri aştı. Geçen yıl turistik konaklamalar salgın öncesine kıyasla Danimarka'da yüzde 12,3, Hollanda'da yüzde 3,9 ve Belçika'da yüzde 0,5 arttı.



Guardian'dan Kaş yazısı: "Su katılmamış Türklüğünü harika şekilde koruyor"

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA
TT

Guardian'dan Kaş yazısı: "Su katılmamış Türklüğünü harika şekilde koruyor"

Fotoğraf: AA
Fotoğraf: AA

Britanyalı seyahat yazarı Annabelle Thorpe, ülkenin önde gelen gazetelerinden Guardian'da kaleme aldığı yazıda Antalya'nın Kaş ilçesini tanıttı.

Thorpe, "Neden sürekli Türkiye'nin el değmemiş deniz kıyısındaki Kaş'a dönüyorum?" başlıklı yazısında Kaş ve ona yarım saat uzaklıktaki Kalkan'a ilk kez 1994'te gittiğini belirtti.

Aradan geçen yaklaşık 30 yılda Kalkan'da bir çok şeyin değiştiğini fakat Kaş'ın çoğunlukla eski halini koruduğunu ifade eden Thorpe, "Bu süreçte Kalkan, Türkiye'nin Monte Carlo'suna dönüştü. Kaş ise dikkat çekici şekilde aynı kaldı" diye yazdı.

Kaş'ta tatil yapmanın kendisine "gerçek bir kaçış ve huzur hissi sağladığını" belirten yazar, sahillerin çoğunlukla oteller ve restoranlar tarafından parsellendiğine de dikkat çekti.

Haberde, ilçede dalış, safari ve rafting gibi birçok farklı turistik faaliyet yapıldığı belirtildi. 

Yazıda, 2. yüzyıldaki depremde yok olan antik Dolkisthe kentinin kalıntılarına ev sahipliği yapan Kekova Adası'nın da kesinlikle görülmesi gerektiği ifade edildi. 

Ayrıca Kekova'nın Tersane Koyu'nda sular altında kalan Bizans dönemine ait kiliseye de dikkat çekilerek, "Altınızda tüm gizemiyle parıldayan yıkık bir Bizans kilisesi varken kristal berraklığındaki suda yüzmek harika" ifadeleri kullanıldı.

Thorpe, "Türk Rivierası'nın mücevheri" diye nitelediği Kaş'la ilgili yazısını şu ifadelerle noktaladı: 

1990'lardaki ilk ziyaretimden bu yana turizm Türkiye'ye çok şey kattı. Servetler kazanıldı, tatil köyleri kuruldu ve Avrupalıların zevklerine hitap edildi. Ancak Kaş'ı bu kadar değerli kılan şey, değişimin olmaması ve su katılmamış Türklüğünü harika şekilde muhafaza etmesi.