Lübnan’da cumhurbaşkanlığına aday olan bir vatandaşın meclise girişi engellendi: ‘Uyuyanları uyandırmaya geldim’

Milad Ebu Melhab dün Lübnan Meclisi’nde (Şarku’l Avsat)
Milad Ebu Melhab dün Lübnan Meclisi’nde (Şarku’l Avsat)
TT

Lübnan’da cumhurbaşkanlığına aday olan bir vatandaşın meclise girişi engellendi: ‘Uyuyanları uyandırmaya geldim’

Milad Ebu Melhab dün Lübnan Meclisi’nde (Şarku’l Avsat)
Milad Ebu Melhab dün Lübnan Meclisi’nde (Şarku’l Avsat)

Lübnan meclisinde cumhurbaşkanı seçmek için yapılan 11. oturumda adaylardan hiçbiri yeterli oy sayısına ulaşamadı.
Milad Ebu Melhab isimli bir vatandaş, uzun zamandır siyasetçilerin karşısına çıkıyor ve medyada sesini yükselterek değişim çağrısı yapıyor.
Ebu Melhab, mecliste cumhurbaşkanını seçilecek olan oturumlara katılabilmek için her yolu denedi.
Dün yapılan oturumda oylanan adaylar arasında olan ve bir oy alan Ebu Melhab, Noel Baba kostümü ile herkese selam verdi.
Bunun üzerine Meclis Başkanı Nebih Berri, binaya girmesine ve oturumlara katılmasına izin verilmemesi yönünde talimat verdi.
Şarku’l Avsat’a konuşan Ebu Melhab, “Cumhurbaşkanı adayı olarak adımın verilmesinden duyduğum mutluluğu dile getiriyordum. Siyasiler dışında cumhurbaşkanlığına aday olarak adı anılan tek kişi olmam gurur duymam için yeterli” dedi.
Ebu Melhab, 2014’ten beri elinde asa, üzerinde Lübnan bayrağı ile dolaştıktan sonra fotoğrafçıların dikkatini cezbetti.
İşçi maaşlarına zam talebinden, çevre hareketlerine ve 17 Ekim hareketlerine kadar tüm talepleri destekleyen Ebu Melhab, keskin dili ve medya aracılığıyla siyasetçilere savurduğu ve gazetecilerin kendisini boykot etmesine yol açan hakaretleriyle tanınıyordu.
Cumhurbaşkanı seçmek için düzenlenen ilk oturumdan itibaren aday olan Ebu Melhab, yılbaşı öncesi Noel Baba kılığına girerek milletvekillerine hediyeler takdim etti.
Otoriteye karşı çıkan ve reform çağrısı yapan en yüksek ses olduğunu söyleyen Ebu Melhab, “Ben bir makam ya da cumhurbaşkanlığı istemiyorum. Tek istediğimiz, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi ve politikacıların reddetmesi durumunda Lübnanlıların sivil itaatsizliğe başvurması. Temsilciler Meclisi’ne bir sayı olmak için girmedim. Uyuyanları uyandırmaya geldim” dedi.



Birleşmiş Milletler: Operasyonların başlamasından bu yana Gazze'de ABD tarafından işletilen yardım konvoylarının yakınında 613 Filistinli öldürüldü

Filistinli bir kadın, Gazze'nin merkezindeki bir insani yardım deposuna düzenlenen İsrail hava saldırısında öldürülen yakınının cesedini tutuyor (AFP)
Filistinli bir kadın, Gazze'nin merkezindeki bir insani yardım deposuna düzenlenen İsrail hava saldırısında öldürülen yakınının cesedini tutuyor (AFP)
TT

Birleşmiş Milletler: Operasyonların başlamasından bu yana Gazze'de ABD tarafından işletilen yardım konvoylarının yakınında 613 Filistinli öldürüldü

Filistinli bir kadın, Gazze'nin merkezindeki bir insani yardım deposuna düzenlenen İsrail hava saldırısında öldürülen yakınının cesedini tutuyor (AFP)
Filistinli bir kadın, Gazze'nin merkezindeki bir insani yardım deposuna düzenlenen İsrail hava saldırısında öldürülen yakınının cesedini tutuyor (AFP)

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR), İsrail destekli bir Amerikan örgütünün mayıs ayı sonunda faaliyetlerine başlamasından bu yana, Gazze'de insani yardım konvoyları ve yardım dağıtım merkezlerinin yakınında 613 kişinin öldüğünü tespit etti.

UNHCR sözcüsü Ravina Shamdasani, komisyonun herhangi bir tarafı cinayetlerden sorumlu tutamayacağını söyledi. Ancak Shamdasani, “İsrail ordusunun Gazze İnsani Yardım Vakfı tarafından işletilen dağıtım noktalarına ulaşmaya çalışan Filistinlileri bombaladığının ve ateş ettiğinin açık olduğunu” söyledi.

Görsel kaldırıldı.Filistinliler, Gazze Şeridi'nin orta kesimindeki Netzarim koridoru üzerinden ulaştırılacak insani yardımları almaya gidiyor 3 Temmuz 2025 (AP)

Shamdasani, “Cinayetlerin kaçının (Gazze İnsani Yardım Örgütü) tesislerinde, kaçının konvoyların yakınında meydana geldiğinin henüz belli olmadığını” belirtti.

Gazetecilere konuşan Shamdasani, rakamların 27 Mayıs'tan 27 Haziran'a kadar olan dönemi kapsadığını ve o tarihten bu yana “başka olayların da yaşandığını” söyledi. Bu bilgileri BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği'nin (OHCHR) durumla ilgili bir iç raporuna dayandırdığını ifade etti.

Shamdasani. standart denetimler yoluyla derlenen rakamların muhtemelen resmin tamamını ortaya koymadığını ve “BM ekiplerinin bölgelere erişememesi nedeniyle, burada neler olup bittiğini asla tam olarak bilemeyebileceğimizi” söyledi.