Tunus Genel İşçi Sendikası ülkeyi felç etmesi beklenen ‘genel grev’ tehdidinde bulundu

Başkent Tunus’un merkezinde devrimin yıldönümünde düzenlenen gösteriden bir kare (Reuters)
Başkent Tunus’un merkezinde devrimin yıldönümünde düzenlenen gösteriden bir kare (Reuters)
TT

Tunus Genel İşçi Sendikası ülkeyi felç etmesi beklenen ‘genel grev’ tehdidinde bulundu

Başkent Tunus’un merkezinde devrimin yıldönümünde düzenlenen gösteriden bir kare (Reuters)
Başkent Tunus’un merkezinde devrimin yıldönümünde düzenlenen gösteriden bir kare (Reuters)

Mali sıkıntı yaşayan kamu kurumlarından biri. Tunus Genel İşçi Sendikası'nın (TGİS) denetimi altındaki birçok sektörde, önümüzdeki günlerde bir grup protesto gösterisi ve grev düzenleyeceğini açıkladı. İşçi Sendikası'nın geçen yılın sonundan beri tehdit ettiği ve birçok sektörde felce yol açması beklenen genel grev çağrısına ilişkin karar beklenirken, devleti endişelendiren mali sıkıntı yaşayan kamu kurumlarından bazıları da grev kapsamında bulunması. 
Bu kapsamda Genel Taşımacılık Sendikası 25 ve 26 Ocak tarihlerinde genel grev ilan etti. Tunus başkentinin güney banliyösü Rades limanındaki çalışanlar ve yöneticiler 26 Ocak'ta greve gideceklerini açıkladılar. Çalışanlar, yetkilileri temel yasanın onaylanması, toplu sağlık sigortası sorunlarının çözümü ve çalışanların mesleki statüsünün düzenlenmesi de dahil olmak üzere önceki taahhütlerine uymamakla suçladılar. Ayrıca elektrik, gaz ve su sektörlerinde bir grup başka sendikanın grev düzenlemesi bekleniyor. Özellikle ulaşım sektöründe bir genel grev uygulanacak olması ekonomik hayatı felç etme riskini taşıyor.
Genel Taşımacılık Sendikası Başkanı Vecih ez-Zeydi, bu protesto hareketleriyle ilgili olarak Tunus Ulaştırma Bakanlığı'nın, sendikanın Aralık ayı sonlarında yaptığı girişimlerin ardından ulaştırma sektöründeki 17 sendikalı hakkında şikâyette bulunduğunu belirtti.
Zeydi, iki taraf arasında gerçekleşen müzakere oturumunun ardından Ulaştırma Bakanlığı'nın tutumuna şaşırdığını söyledi.  Zeydi’nin açıklamasına göre, taraflar arasında gerçekleşen müzakere oturumu ve bakanın "Tunus Taşımacılığının" durumunu öğrenmek için saha ziyaretleri yapma niyetini açıklamasından sonra grev durduruldu, ancak ertesi gün çok sayıda sendikacı hakkında dava açıldı. Zeydi, Ulaştırma Bakanlığı'nın 25 ve 26 Ocak'ta kara, deniz ve hava yolu sektörlerinde uygulanacak genel grevi durdurmak amacıyla 17 sendikalıya dava açtığını öne sürdü.
Genel Taşımacılık Sendikası Başkanı Vecih ez-Zeydi sözlerini şöyle sürdürdü: “Sendika, Tunusluların iyi şartlarda ulaşım hakkını savunmak için grev girişimini sürdürüyor. Bakanlık, krizin aşılması amacıyla çalışan sendika tarafını düne kadar herhangi bir müzakereye davet etmedi.”
Tunuslu siyasi analist olan Necmeddin el-Akari konuyla ilgili olarak, İşçi Sendikasının "ülkeyi kurtarma savaşı" olarak adlandırdığı şeye hazırlık olarak genel seferberlik ilan ettiğini söyledi. Akari, “Siyasi, sosyal ve ekonomik krizin ışığında, yakında yürütme makamıyla yeni bir karşı karşıya kalma durumunun yaşanması muhtemel. Al-Akari, sendikanın önümüzdeki şubat ayı bitmeden sendikanın önemli bir ağırlığa sahip olduğu üniversitelerin de katılımı ile genel grev çağrısı yapması bekleniyor.” dedi.
Tunus Genel İşçi Sendikası Başkanı Nureddin et-Tabubi ise siyasetçileri, "nefreti yenmeye ve Tunus'taki çoklu ve derinleşen siyasi krize bir çözüm bulmaya" çağırdı. Tunus'u Orta Çağ'a döndürmenin kabul edilemez olduğunu vurgulayan Tabubi, “Bu nedenle, sendika bir bağımsızlık savaşı verecek. Ekonomik ve sosyal haklar için bir savaş. Seçimler ve tercihler için bir savaş, mükemmel bir siyasi savaş olacak” dedi.
Tabubi, İşçi Sendikasının 77. kuruluş yıldönümü münasebetiyle dün (Cuma) yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Pazarlığı kabul etmeyeceğiz ve ülkeyi terk etmeyeceğiz. Tunus bir deney laboratuvarı değil ve halk ondan vazgeçmeyecek.”
Tunusluların umudunun bir kutu süt elde etmekten ibaret olduğu propagandası yaymaya çalışan bazı tarafları eleştiren Tabubi, sendikanın Tunus'taki mevcut otoriteyle olan ilişkisi hakkında şunları söyledi: “Sendika, hamlelerinin çerçevesini seçme özgürlüğüne sahiptir. Genişletilmiş İcra Dairesi'nin önümüzdeki hafta yapılacak genişletilmiş toplantısı planlandı. Toplantı ulusal seçenekleri savunmak için bir idari organ tarafından izlenecek. Ülke bireysel bir kararla değil, farklı görüşlerin istişaresi ile kurulacak. “



Tunus'taki protestoların ardından Kayravan'da çatışmalar çıktı

Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
TT

Tunus'taki protestoların ardından Kayravan'da çatışmalar çıktı

Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)
Tunus'un başkentinde cumartesi günü düzenlenen bir gösteriden, (Reuters)

Tunus'un merkezindeki Kayravan şehrinde, cumartesi akşamı, polis ve gençler arasında art arda ikinci gece çatışmalar yaşandı.

Ailesinin ifadesine göre, çatışmalar bir kişinin polisin kovalamacası ve ardından kendisine yönelik şiddet sonucu ölmesinin ardından patlak verdi. Ölen kişinin akrabaları, ehliyetsiz motosiklet kullandığını ve bir polis aracı tarafından takip edildiğini söylüyor. Ardından dövülerek hastaneye kaldırılan adam, hastaneden kaçmayı başardı. Cumartesi günü geçirdiği kafa travması sonucu hayatını kaybetti.

Tunus'ta da yüzlerce kişi, muhalefet dernekleri ve partilerinin çağrısına yanıt olarak, dördüncü hafta üst üste başkentte "özgürlükleri savunmak ve Cumhurbaşkanı Kays Said'in politikalarını protesto etmek" amacıyla gösteri düzenledi.


Lübnan ve İran ilişkileri "hassas" bir aşamada bulunuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
TT

Lübnan ve İran ilişkileri "hassas" bir aşamada bulunuyor

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)
Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Haziran 2025'te İran Dışişleri Bakanı’nın Beyrut ziyaretinde Recci ve Arakçi arasında arabuluculuk yapıyor (Arşiv- Lübnan Cumhurbaşkanlığı)

Lübnan-İran ilişkileri çok hassas bir aşamaya geldi ve şu anda, İran liderliği kararını verip Lübnan işlerine müdahalesini durdurmadığı sürece, kontrolden çıkma ve önlenemez olumsuz sonuçlar doğurma riskiyle karşı karşıya. Önde gelen bir siyasi kaynak Şarku’l Avsat'a durumu böyle aktardı. İran'ın Beyrut'taki elçileri müdahaleyi reddederken, Lübnan'daki resmi makamlar müdahaleyi kanıtlayan delillere sahip olduklarını vurguluyor.

Kaynak, İran'ın müdahalesine örnekler verdi; bunlardan ilki, resmi davet olmadan elçilerin gelmesiydi ve resmi görüşmelerinin çoğunun, Hizbullah, Hamas ve İslami Cihad hareketlerinin önderliğindeki görüşmelerini haklı çıkarmak için siyasi bir kılıf sağlama bağlamında kaldığını vurguladı.


Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü, SDG güçlerinin Suriye Savunma Bakanlığı'na entegre edilmesi çağrısında bulundu

Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
TT

Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü, SDG güçlerinin Suriye Savunma Bakanlığı'na entegre edilmesi çağrısında bulundu

Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)
Suriye İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre Suriye güvenlik güçleri saldırının ardından Palmira kentinde nitelikli ve kararlı bir operasyon gerçekleştirdi, (Suriye İçişleri Bakanlığı)

Uluslararası koalisyonun eski sözcüsü Albay Myles Caggins, Palmira'daki ortak Suriye-Amerikan devriyesine yapılan saldırının sürpriz olduğunu belirterek, Washington'un Suriye ile uzun vadeli güvenlik ilişkileri kurmak istediğini kaydetti.

Suriye devlet televizyonunda yayınlanan açıklamalarında Caggins, “Amerika Birleşik Devletleri’nin Suriye güvenlik güçlerini DEAŞ’a karşı mücadelede destekleme konusunda özel ve devam eden bir misyonu var ve bu, Suriye hükümetiyle iş birliği içinde yapılacak” dedi. Caggins, Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Savunma Bakanlığı ile bütünleştirilmesinin gerekliliğini de vurguladı.

Ayrıca, “Amerikan mevzilerine sık sık saldırılar düzenleniyor ve İran milisleri, güçlerimizin bulunduğu bölgelerde gerilim yaratmaya çalışıyor ve çalışmaya devam edecek” ifadelerini kullandı.

Amerikalı yetkili, Suriye Devlet Başkanı Ahmed elş-Şara'nın bölgede barışa yönelik önemli çalışmalar yaptığını ve Suriye-Amerika ilişkilerinin güçlü olduğunu, ekonomiyi ve refahı güçlendirmenin terörizmle mücadelede önemli bir unsur olduğunu açıkladı.

Şam, cumartesi günü Suriye'nin merkezindeki Palmira kenti yakınlarında ABD-Suriye ortak askeri heyetine yönelik düzenlenen ve üç Amerikalının (iki asker ve bir sivil tercümanları) öldüğü, birçok personelin ise yaralandığı silahlı saldırıyı "terör saldırısı" olarak kınadı.

Suriye Dışişleri Bakanı Esad eş-Şeybani, X platformundaki hesabından yaptığı açıklamada, "Suriye, Palmira yakınlarında Suriye-ABD ortak terörle mücadele devriyesini hedef alan terör saldırısını şiddetle kınıyor" dedi. Şeybani, sözlerine şöyle devam etti: "Kurbanların ailelerine, Amerikan hükümetine ve halkına başsağlığı diliyor, yaralılara acil şifa temenni ediyoruz."