Biden gizli belgeler konusunda ‘dost ateşine’ maruz kaldı

Biden ve eşi dün Andros Hava Kuvvetleri Üssü’ne vardıklarında (AP)
Biden ve eşi dün Andros Hava Kuvvetleri Üssü’ne vardıklarında (AP)
TT

Biden gizli belgeler konusunda ‘dost ateşine’ maruz kaldı

Biden ve eşi dün Andros Hava Kuvvetleri Üssü’ne vardıklarında (AP)
Biden ve eşi dün Andros Hava Kuvvetleri Üssü’ne vardıklarında (AP)

ABD Başkanı Joe Biden’ın konutlarında başkan yardımcılığı ve senatörlük dönemlerinden kalma gizli belgelerin bulunmasının ardından bazı Demokratlar durumdan duydukları memnuniyetsizliği ifade etti ve ABD başkanı, partisi Demokrat Parti üyelerinin dost ateşi altında kaldı.
Demokrat Senatör Joe Manchin, CNN’e yaptığı açıklamada Biden’ı eleştirerek, “Bunun yaşanması inanılmaz. Bu tamamen sorumsuzca. Bu hatayı yapan personel müdürü veya herhangi bir çalışan gibi sorumlu herkes hesap vermeli ama sonuçta bu başkanın sorumluluğundadır” dedi.
Şarku’l Avsat’a konuşan, eski Başkan Barack Obama yönetiminde Dışişleri Bakan Yardımcısı olan Joel Rubin ise şu yorumu yaptı;
“Demokratların eleştiri nedeni, krizin henüz sona ermemiş olmasından duyulan kızgınlıktır. Elbette özel yerlerde gizli belgelerin ortaya çıkacağına dair korku var ve olan da buydu. Ancak Demokratlar, özellikle Donald Trump ile karşılaştırıldığında, başkanın işbirliğini ve şeffaflığını da memnuniyetle karşılıyor. Kısacası Demokratlar bu konunun kapanmasını istiyor ve henüz bu aşamaya gelmediği için memnuniyetsizliklerini dile getiriyorlar.”
Demokratlar, konunun genel olarak partiyi ve özel olarak Biden’ı etkileyeceğinden endişe ederek, konuyla ilgili gelişmeleri ihtiyatlı bir şekilde izliyor.
Parti meselenin sona erdiğini her düşündüğünde, konuya ilişkin yeni gelişmeler oluyor ve demokrat liderler, birikmiş yasama gündemine odaklanmak yerine krizi kontrol altına almak için hazırlanıyor.
Biden’ın en yakın çalışma arkadaşlarından Demokrat Senatör Chris Coons, “Biden’ın Delaware’deki evinde yeni belgelerin bulunması, ABD’lileri çok daha önemli konulardan uzaklaştırıyor” derken buna dikkat çekti.
Coons, ABC kanalına verdiği demeçte, Trump’ın sakladığı ve teslim etmeyi reddettiği belgelerin aksine, aramanın Beyaz Saray’ın talebi üzerine geldiğini söyledi.
Ancak şurası açık ki, Demokrat liderler Beyaz Saray’ın gerekçelerinden ve şu ana kadar krizi kontrol altına alamamasından bıkmış durumda.
Bu, Senato’daki Demokrat yetkililerden biri olan Senatör Dick Durbin’in yaptığı açıklamada açıkça görüldü.
Durbin konuya ilişkin açıklamasında şu ifadeleri kullandı;
“Endişeliyim, gizli belgeler söz konusu olduğunda Kongre üyeleri olarak uyduğumuz standartlar var ve bu belgelerin bir yerlerde bir depoya yerleştirilmiş kutulara girmesi kesinlikle kabul edilemez.”
Belki de Demokratların bu eleştirilere rağmen hemfikir oldukları şey, Biden ile Trump arasında herhangi bir karşılaştırmayı açıkça reddetmeleridir.
Durbin, “Joe Biden bu konuda tam bir işbirliği göstermiştir. Bu, Trump’ın eylemleriyle açık bir tezat oluşturuyor” diye ekledi.
Demokrat Parti, Biden’ın başkanlık adaylığını resmi olarak açıklayabilmesi için krizin yakında bitmesini umarken, görünüşe göre ABD’liler aynı fikirde değil.
ABC/NEWS Ipsos anketine göre, ABD’lilerin yüzde 64’ü Biden’ın başkan yardımcılığından sonra gizli belgeleri ele almasının uygunsuz olduğunu düşünüyor.
Bunun, seçim yarışına katılabilmek için partisinin koşulsuz desteğine ihtiyacı olan Biden’ın yeniden aday olma planlarına gölge düşüreceğine şüphe yok.
Bu, Biden’ın gizli belgelerin ortaya çıkarılmasının yansımaları nedeniyle partinin maruz kaldığı çatlağı iyileştirmek için özenle çalışması gerektiği anlamına geliyor.
Şarku’l Avsat’a konuşan Joel Rubin bu konuda şu yorumu yaptı;
“Bu konunun Biden’ın yeniden aday olma kararında ufak etkileri olacak. Kararını, Trump’ın tekrar başkan olması durumunda ABD’ye yönelik tehdidi durdurma ve ABD’liler için başarılar elde etme becerisine dayandıracak.”
Cumhuriyetçiler ise, Biden’a karşı tek cephe oluşturarak, belgeler konusunda eleştirdi ve sorumsuzlukla suçladı.
Biden da, Trump’ın Mar-a-Lago’daki evinde çıkan belgeler konusunda eski başkanı sorumsuzlukla itham etmişti.
Temsilciler Meclisi Gözetim ve Hükümet Reform Komitesi’nin yeni Başkanı James Comer, Fox News’e yaptığı açıklamada, “Bu iş endişe verici. İlk bulunan belgelerin yanlışlıkla oraya konduğunu söylediğinde başkana inandım. Ama bu iş sorumsuz olmaktan endişe verici olmaya kadar gitti” dedi.
Comer, Biden ve ailesi hakkında ortaya atılan konularda soruşturma açma sözü verdiğinden, bu Cumhuriyetçilerin Biden’a yönelik son hamlesi olmayacak.
Comer söz konusu açıklamasında, “Hunter (Biden’ın oğlu) ve Biden ailesini soruşturmak, kanayan bir ayıyı kar fırtınasında takip etmeye benzer. Kanıtlar her yerde” ifadelerini kullandı.



Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
TT

Amerikalı bir radyocu, Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından gönderilen soruları sorduğu röportajın ardından istifa etti

ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)
ABD Başkanı Joe Biden (Reuters)

ABD Ulusal Radyosu "NPR" dün (Pazartesi) yaptığı açıklamada, Philadelphia’lı yayıncı Andrea Lawful-Sanders'ın, ABD Başkanı Joe Biden ile yaptığı ve ekibi tarafından hazırlanan soruları sorduğu röportajın ardından istifasını sunduğunu bildirdi.

Philadelphia kanalı röportajı, Biden'ın eski Başkan Donald Trump ile tartışmasından sonra medyaya ilk çıkışı olarak tanımladı.

Biden, 14 dakikalık röportajda siyah seçmenlerin gücünü vurguladı ve yönetiminin, siyah üniversiteleri desteklemek ve ilk siyah kadın Yüksek Mahkeme yargıcını aday göstermek gibi bazı başarılarını övdü.

NPR, Sanders ve bir başka sunucunun hafta sonu Biden kampanya ekibinin hafta başında kendilerine röportaj için sorular verdiğini itiraf ettiklerini belirtti.

Biden, Earl Ingram'ın programında Afrikalı Amerikalılarla ilgili aynı konular hakkında konuşmuş ve onlar için neler başardığını vurgulamıştı.

CNN'den Victor Blackwell ile yapılan ortak röportaj sırasında Blackwell hem Sanders'a hem de Ingram'a şu soruyu yöneltti: "Soruları Beyaz Saray'dan ya da kampanya ekibinden mi aldınız, yoksa soruları önceden göndermeniz mi istendi?" Bu soruyu sormamın nedeni ikinizi de eleştirmek değil, daha ziyade şunu öğrenmek istiyorum: Beyaz Saray şu anda Başkan'ın canlılığını ve etkinliğini kanıtlamaya çalışıp çalışmadığını bilmek istiyorum, bunu, Başkan'ın kendisine hangi soruların sorulacağını bilmesi için röportajdan önce soruları göndererek mi yapıyor?

Sorular onay için bana gönderildi" diyen Lawful-Sanders, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana sekiz soru geldi ve onayladığım dört tanesi seçildi.

Ingram cevap vermedi, ancak cumartesi günü Associated Press'e ayrı olarak yaptığı açıklamada, Biden'ın yardımcılarının kendisine önceden dört sorudan oluşan bir liste gönderdiklerini söyledi.

Önceden belirlenmiş soru listenin kendisini tereddütte bırakmasına rağmen, "bu ABD Başkanı ile konuşma fırsatı olduğu için" görüşmeye devam ettiğini belirtti.

İtiraflar, Biden'ın yoğun baskı altında olduğu ve Donald Trump'a karşı geçen ayki tartışmada gösterdiği sallantılı performansın ardından hasar kontrolü yapmaya çalıştığı bir dönemde geldi.

Sanders daha sonra Facebook'ta yayınladığı kısa bir video ile cumartesi günü istifasını sunduğunu ve artık kanalda çalışmadığını vurgulayarak, "bu yolculukta rol oynayan" herkese teşekkür etti.

Philadelphia kanalı, iş ilişkilerinin sona erdiğini ayrıca duyurdu ve kanalın yöneticisi Sarah Lomax yaptığı açıklamada, 3 Temmuz röportajının "yönetimin bilgisi, istişaresi veya iş birliği olmaksızın yayıncı tarafından bağımsız olarak ayarlandığını" söyledi."

İsminin açıklanmaması kaydıyla konuşan bilgili bir kaynağa göre bu itirafların yol açtığı tartışmaların ardından Biden'ın kampanya ekibi soru önermekten vazgeçme kararı aldı.

Biden'ın görev süresi boyunca, son yedi başkana göre daha az basın toplantısı ve medya röportajına katılması dikkat çekidir.