NASA'dan nükleer rokete maddi destek: Mars'a yolculuğu 45 güne indirecek

Bimodal Nükleer Termal Roket, radyasyona maruz kalmayı ve gezegenler arası seyahatle ilgili diğer büyük riskleri önemli ölçüde azaltabilir

Nükleer-Termal Tahrik'in bilgisayarda oluşturulmuş görüntüsü (NASA)
Nükleer-Termal Tahrik'in bilgisayarda oluşturulmuş görüntüsü (NASA)
TT

NASA'dan nükleer rokete maddi destek: Mars'a yolculuğu 45 güne indirecek

Nükleer-Termal Tahrik'in bilgisayarda oluşturulmuş görüntüsü (NASA)
Nükleer-Termal Tahrik'in bilgisayarda oluşturulmuş görüntüsü (NASA)

NASA, Mars'a yolculuk süresini 7 aydan sadece 45 güne indirebilecek nükleer enerjili bir roket için fon ayırdığını açıkladı.
Bimodal Nükleer Termal Roket, hem insanları hem de kargoyu Güneş Sistemi boyunca taşımak için kullanılabilir ve radyasyona maruz kalma gibi gezegenler arası seyahatle ilgili büyük riskleri önemli ölçüde azaltabilir.
Konsept, iki modlu tasarımın "derin uzay araştırmalarında devrim yaratacağını" iddia eden, Florida Üniversitesi'nden Profesör Ryan Gosse tarafından ortaya atıldı.
The Independent'ta yer alan habere göre, NASA, gelecek on yıllarda uzay görevlerini "çarpıcı ölçüde iyileştirme" potansiyeline sahip "yüksek riskli, yüksek getirili projeleri" finanse etmeyi amaçlayan bir dizi yeni hibe yoluyla roketin geliştirilmesini fonlayacak.
NASA'nın Uzay Teknolojisi Misyonu Direktörlüğü'nden müdür yardımcısı Jim Reuter, "ABD, yönetim genelinde ve endüstriyle birlikte çalışarak, uzayda kullanılan nükleer tahrik teknolojilerini ilerletiyor" dedi.

"Bu tasarım sözleşmeleri, bir gün yeni görevleri ve heyecan verici keşifleri ilerletebilecek somut reaktör donanımına doğru atılan önemli adımlar."

1950'lerden 1980'lere kadar, Amerikan ve Sovyet uzay programlarının her ikisi de uzay yolculuğu için Nükleer-Termal Tahrik (NTP) teknolojisinin kullanım potansiyelini araştırdı. NTP'de itici gaz olarak sıvı hidrojen nükleer bir reaktörde ısıtılır, bu da sıvıyı, itme gücü üreten plazmaya dönüştürür.
2000'li yıllarda NASA, itmede kullanmak üzere gaz iyonize etmek için elektromanyetik alan oluşturan bir motora enerji verecek elektriğin üretiminde bir nükleer reaktörden faydalanan Nükleer-Elektrik Tahrik (NEP) teknolojisiyle yeni bir roket türü geliştirmeye çalıştı.
Hem NTP hem de NEP teknolojilerini iki modlu bir tahrik yöntemiyle birleştiren Profesör Gosse'un tasarımı, teorik olarak her iki teknolojinin de kendi başına üretebileceği hızı iki katına çıkaracak.



Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
TT

Çığır açıcı gen tedavisi, işitme kaybını tek dozla düzeltti

Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor
Araştırmacı, sağırlığa yönelik bu tür bir tedavinin "sadece başlangıç" olduğunu söylüyor

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Yeni bir araştırmaya göre, çığır açan bir gen tedavisi tek bir enjeksiyonla insanlardaki işitme kaybını birkaç hafta içinde tersine çevirebiliyor.

İsveç'in Karolinska Enstitüsü'nden araştırmacılar son teknoloji tedavinin, doğuştan sağırlığı veya ileri derecede işitme bozukluğu olan çocuk ve yetişkinlerin işitme yetisini iyileştirdiğini ve klinik bir deneyde 7 yaşındaki bir çocuğun duyma becerisini neredeyse tamamen geri kazandığını açıkladı.

Hakemli dergi Nature Medicine'da detaylandırılan klinik çalışma, OTOF geninin sağlıklı bir kopyasının iç kulağa enjekte edilmesiyle 10 katılımcının tümünün işitmesinin gelişme gösterdiğini ortaya koydu.

Küçük ölçekli deney, OTOF adı verilen bir gendeki mutasyonlar sonucu genetik sağırlık veya ileri seviye işitme bozukluğundan muzdarip kişileri içeriyordu.

Bu mutasyonlar, ses sinyallerinin kulaktan beyne iletilmesinde kilit rol oynayan otoferlin proteininin eksikliğine neden oluyor.

Araştırmacılar tedavinin en çok çocuklarda işe yaradığını belirtse de yetişkinlere de fayda sağlayabileceğini söylüyor.

Deneyde adeno ilişkili virüsün sentetik ve zararsız bir versiyonu kullanılarak düzgün işleyen bir OTOF geni tek bir enjeksiyonla iç kulağa verildi.

Tedavinin etkileri hastaların çoğunda belirgin biçimde görülürken, işitme yetisi sadece bir ay sonra hızla iyileşti.

Araştırmacılar 6 ay sonra tüm katılımcılarda işitmede önemli ölçüde iyileşme kaydedildiğini ve algılanabilir ortalama ses seviyesinin 106 desibelden 52 desibele düştüğünü belirtiyor.

Çalışmada tedaviye en iyi yanıt verenlerin 5 ila 8 yaşındakiler olduğu tespit edildi.

7 yaşındaki bir kız çocuğu işitme yetisini neredeyse tamamen hızla geri kazandı ve 4 ay sonra annesiyle günlük konuşmalar yapabilmeye başladı.

Karolinska Enstitüsü'nden çalışmanın ortak yazarı Maoli Duan, "Bu yöntem ilk kez ergenler ve yetişkinlerde test edildi" diyor.

Katılımcıların çoğunda işitme duyusunun büyük ölçüde iyileşmesi, yaşam kaliteleri üzerinde derin bir etki yaratabilir. Şimdi bu etkinin ne kadar kalıcı olduğunu görmek için bu hastaları takip edeceğiz.

Araştırmacılar ayrıca tedavinin güvenli olduğunu ve iyi tolere edildiğini de saptadı. Katılımcılar 6-12 aylık takip süresinde herhangi bir ciddi yan etki bildirmedi.

En yaygın reaksiyon, bir tür akyuvar olan bağışıklık sistemi nötrofillerinin sayısındaki azalmaydı.

"OTOF sadece başlangıç" diyen Dr. Duan, araştırmacıların GJB2 ve TMC1 gibi diğer yaygın sağırlık genleri üzerinde de çalıştığını ekliyor.

Bunların tedavisi daha karmaşık ancak bugüne kadarki hayvan deneyleri umut verici sonuçlar ortaya koyuyor. Farklı genetik sağırlık türlerinden muzdarip hastaların bir gün tedavi görebileceğine güvenimiz tam.

Independent Türkçe, independent.co.uk/news