Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba: Kiev’e savaş uçağı tedarik etme konusu çıkmazdan çıktı

Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba (EPA)
Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba (EPA)
TT

Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba: Kiev’e savaş uçağı tedarik etme konusu çıkmazdan çıktı

Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba (EPA)
Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba (EPA)

Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba, Kiev’e savaş uçağı tedarik etme konusunun çıkmazdan çıktığını ve Ukrayna’nın bu yıl zafere ulaşmak için gerekli her türlü silahı elde etmesi gerektiğini ortaklarına ilettiğini söyledi.
Kuleba, ülke çapında televizyonda yayınlanan bir bağış toplama programı sırasında yaptığı konuşmada, “Uçak sorununda hareketlilik var. Hızlı hareket ederse, umarız hızlı bir şekilde sonuç alırız. Genel olarak misyonumuz çok basit, net ve ortaklarımıza iletildi. Ortaklar da bunun bilincinde” dedi.
Ukrayna haber ajansı Ukrinform’a göre Kuleba, “Bu yıl zafere ulaşmak için ihtiyacımız olan her türlü silahı almalıyız” diye ekledi.
Kuleba, Ukrayna’ya çeşitli silah türlerinin tedarikine ilişkin yeni kararların Şubat ayında yapılacak bir sonraki Ramstein toplantısında alınacağına dair umudunu dile getirerek, “Çünkü büyük ölçekli bir savaşımız var ve bu savaş büyük ölçekli silahlar gerektiriyor” ifadelerini kullandı.
Ukrayna Dışişleri Bakanı ayrıca, “Üç büyük sorunumuz kaldı. Bunlardan ilki olan tanklar konusu sanırım neredeyse çözüldü. Henüz kararlaştırılmamış diğer iki sorun ise uzun menzilli füzeler ve savaş uçaklarıdır. Ancak medyada uçak konusunun tartışıldığını görebilirsiniz. Daha önce böyle değildi ama şimdi bu bir gerçek” dedi.



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.