Özlem Türeci ve Uğur Şahin Almanya'yı terk ediyor... Alman basını Berlin yönetimini eleştirdi

Türeci ve Şahin, kanser araştırmaları için operasyonlarını Mainz’ten Birleşik Krallık'a taşıma kararı aldı. Alman Bild gazetesi, “Korona kahramanları bile ülkeyi terk ediyor” başlığıyla Berlin yönetimini eleştirdi

AA
AA
TT

Özlem Türeci ve Uğur Şahin Almanya'yı terk ediyor... Alman basını Berlin yönetimini eleştirdi

AA
AA

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı mRNA bazlı bir aşı geliştiren ve Pfizer ile işbirliği yapan BioNtech’in kurucuları Özlem Türeci ve Uğur Şahin, Almanya'dan ayrılıyor.
Almanya'nın Bild gazetesinde yer alan haberde, ülkenin yeni yetenekleri ve yükselen markaları tutmakta zorlandığını yapıldı ve “Korona kahramanları bile ülkeyi terk ediyor” başlığıyla Berlin yönetimini eleştirildi.

Kanser tedavisi çalışmaları için Birleşik Krallık'a gidiyorlar
Haberde bilim insanlarının kanser araştırmaları için operasyonlarını Mainz’ten Birleşik Krallık'a taşıma kararı almasına dikkat çekildi.
Eskiden ‘Made in Germany’ bir kalite işaretiydi diyen Bild, bu durumun değiştiğini ve pek çok şirketin fabrikalarını ve araştırmalarını yurtdışına taşıdığını yazdı.
Gazeteye konuşan Prof. Dr. Özlem Türeci ise, “Almanya’daki siyasetçiler geçici çalışma şartları konusunda nihai karar vermeli” dedi.
Türeci, "Avrupa'da biyoteknoloji ekosistemlerinin teşviki ve ilgili yönetmelikler ve yönergeler için ve araştırmanın finansmanıyla bunun uygulamaya daha hızlı dönüştürülmesi" gibi sebeplerin kararlarında etkili olduğunu söyledi.
Bayer ve BASF gibi şirketlerin de üretim yerlerini değiştirdiği belirtilirken bu şirketlerin ise Çin ve ABD’yi tercih ettiğine vurgu yapıldı.
Alman Focus dergisine göre, hükümetle anlaşan BioNTech’in geliştirdiği kanserle mücadele aşısı, içinde bulunduğumuz ve gelecek yıl içinde 100 bin kanser hastasının tedavisinde kullanılacak.
Türeci ve Şahin’in mRNA temelli aşıları, korona ve kanser dışında, alzheimer-demans, sıtma ve verem gibi bulaşıcı hastalıklarla mücadele de çözüm olma potansiyeli taşıyor.
 
Independent Türkçe



Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
TT

Muhammed bin Selman, Starmer ve Erdoğan ile son gelişmeleri görüştü

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman (Şarku'l Avsat)

Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Muhammed bin Selman bin Abdulaziz ile Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer arasında dün yapılan telefon görüşmesinde, bölgedeki anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi gerektiği vurgulandı.

Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ve İsrail'in İran'a yönelik askeri operasyonlarının yansımaları ele alınırken, tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesi ve gerilimin azaltılması için her türlü çabanın sarf edilmesinin önemine değinildi.

Diğer yandan İsrail'in İran'a yönelik saldırısı bağlamında Suudi Arabistan ve Türkiye, gerilimin düşürülmesi ve itidalli davranılması için her türlü çabanın sarf edilmesi gerektiğini ve diyaloğa dönülerek tüm anlaşmazlıkların diplomatik yollarla çözülmesinin önemini vurguladı.

Şarku’l Avsat’ın Suudi Arabistan resmi haber ajansı SPA’dan aktardığına göre, Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının ardından bölgede yaşanan gelişmeler gözden geçirildi ve söz konusu gelişmelerin krizin çözümüne yönelik mevcut diyaloğun kesintiye uğramasına yol açtığı ifade edildi.

Türk devlet televizyonu TRT, iki tarafın bölgesel ve küresel konuları ele aldığını belirtti. Erdoğan'ın, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki İsrail'in ‘bölgenin istikrar ve güvenliğine en büyük tehdidi oluşturduğunu’ söylediği ve bu tehdidin İran'a yönelik saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını belirttiği aktarıldı.

Erdoğan, ABD ile İran arasında nükleer müzakereler yoluyla uzlaşma arayışlarının sürdüğü bir dönemde İsrail'in İran'a yönelik saldırısının barış çabalarını baltalamayı amaçladığını ve İsrail saldırılarının İsrail'in ‘bölgesel ve küresel güvenliği sorumsuzca tehdit ettiğini’ bir kez daha ortaya koyduğunu belirtti.

Görüşme sırasında Erdoğan, ‘bölgenin yeni bir krizi kaldıramayacağı ve yıkıcı bir savaşın bölgedeki tüm ülkelere düzensiz göç dalgaları yaratabileceği’ uyarısında bulunarak, ‘nükleer anlaşmazlığın ancak devam eden müzakereler yoluyla çözülebileceğini’ vurguladı.