Ekstrem iklim olaylarının, felaketzedelerin beyinlerinde uzun vadeli etkiler bıraktığı ortaya kondu

Bilim insanları, 2018 Kaliforniya orman yangınına maruz kalan kişilerin "kayda değer bilişsel eksiklikler" gösterdiğini belirtiyor

AFP
AFP
TT

Ekstrem iklim olaylarının, felaketzedelerin beyinlerinde uzun vadeli etkiler bıraktığı ortaya kondu

AFP
AFP

İklim krizinin bilişsel işleyişi nasıl etkilediği hakkında daha fazla bilgi veren yeni bir araştırmaya göre, orman yangınları gibi ekstrem hava olaylarını atlatanların maruz kaldığı psikolojik travma, felaketzedelerin beyinleri üzerinde uzun vadeli etkilere yol açabilir.
Artan sayıda çalışma ve uluslararası hükümet raporları bütünü, küresel iklim ısındıkça orman yangınları gibi ekstrem hava olaylarının giderek daha yaygın hale geldiği uyarısını yapıyor.
Örneğin, ABD'nin batısındaki yıllık orman yangını alanı yaklaşık 30 yılda yüzde bin kadar arttı ve Kaliforniya'da artık belirli bir yıllık yangın mevsimi var.
Araştırmalar ayrıca 2018'de Kaliforniya'da gerçekleşen ölümcül orman yangınından etkilenen topluluklarda anksiyete ve depresyon belirtilerinin de yaygın olduğunu ortaya koydu.
Geçen hafta PLOS Climate akademik dergisinde yayımlanan yeni araştırma, iklim kriziyle ilgili psikolojik travma semptomlarının bazılarının uzun vadede kişilerin hafızasını, öğrenmesini, düşünmesini ve akıl yürütmesini etkileyip etkilemediğini değerlendirdi.
Bilişsel etkileri bu şekilde incelemek, akıl sağlığı semptomlarının bazılarının arkasındaki mekanizmaları ortaya çıkardı. Fakat iklim değişikliğinden etkilenen kişilerin beyninin çalışma şeklindeki değişiklikleri anlamada hâlâ önemli boşluklar var.
The Independent'ın haberine göre, aralarında San Diego Kaliforniya Üniversitesi'nden de isimler olan bilim insanları, katılımcıların dikkat ve çalışma belleği, yani kişinin kısa süre boyunca zihinde bilgi tutma yeteneği de dahil bir dizi bilişsel işleyiş becerisini değerlendirdi.
Ayrıca, deneklerin dürtüsel tepki vermeme (veya tepki inhibisyonu) ve dikkat dağıtıcıları görmezden gelmek adına müdahale işleme becerilerini test ettiler.
Elektroensefalografiden (EEG) elde edilen beyin dalgası kayıtları kullanılarak, katılımcıların bilişsel görevler gerçekleştirdiği sıradaki beyin fonksiyonları da analiz edildi.
Çalışmaya katılanlar, 2018 orman yangınına doğrudan maruz kalanlar, felakete dolaylı maruz kalan bireyler ve maruz kalmayan bir kontrol grubu olmak üzere üç denek grubunu içeriyordu.
Bilim insanları, yangına doğrudan ve dolaylı olarak maruz kalan grupların, dikkat dağıtıcılarla kontrol grubundan daha isabetsiz şekilde baş ettiğini saptadı.
Ayrıca orman yangınına maruz kalan kişilerin, dikkat dağıtıcılarla baş ederken beyinlerinin ön loblarında daha fazla faaliyet gerçekleştiği bulundu.
Bilim insanları çalışmada "Yangına maruz kalan bireyler, özellikle müdahale işleme görevinde önemli bilişsel eksiklikler gösterdi" ifadelerini kullandı.
Çalışmalar ön lob aktivitesinin bilişsel çabanın bir işareti olduğunu, yani yangına maruz kalan kişilerin dikkat dağıtıcıları işlemede daha fazla zorluk çekebileceğini ve bunu daha fazla çaba sarf ederek telafi ettiklerini gösterdi.
Araştırmacılar, "Bildiğimiz kadarıyla bu, yakın zamanlı iklim travmasının bilişsel ve altta yatan sinirsel etkilerini inceleyen ilk çalışma" açıklamasını yaptı.
Çalışmanın bazı sınırlamalarına atıfta bulunan bilim insanları, araştırmada gözlemlenen grup farklılıklarının, travmatik orman yangını olayından önce de mevcut olabileceğini belirtti.
Bununla birlikte araştırmacılar, bulguların orman yangınının neden olduğu iklim travmasının kronik etkilerinin ilk kanıtlarını sağladığına hâlâ inanıyor.
Araştırmacılar makalede, "Gezegen ısındıkça, giderek daha fazla birey ekstrem iklim olaylarına maruz kalıyor, bu nedenle yeni baş etme mekanizmalarının çeşitli perspektiflerden araştırılması gerekiyor" sonucuna vardı.



3 milimetrelik sanat eseri: Yeni keşfedilen salyangoza Picasso adı verildi

Anauchen picasso (Gojšina ve diğerleri)
Anauchen picasso (Gojšina ve diğerleri)
TT

3 milimetrelik sanat eseri: Yeni keşfedilen salyangoza Picasso adı verildi

Anauchen picasso (Gojšina ve diğerleri)
Anauchen picasso (Gojšina ve diğerleri)

Vishwam Sankaran Bilim ve Teknoloji Muhabiri 

Tayland'da keşfedilen yeni ve küçük bir salyangoz türüne, kabuğunda görülen tuhaf ve karmaşık geometrik desenler nedeniyle efsanevi ressam Pablo Picasso'nun adı verildi.

Sadece 3 milimetre büyüklüğündeki türe, kabuğundaki dikdörtgen açılı kıvrımlar nedeniyle Anauchen picasso adı verildi.

"'Normal' kabuk şekillerine sahip diğer salyangozların kübist bir yorumuna benzeyen" bu kıvrım örüntüleri, araştırmacıları salyangoza Picasso'nun adını vermeye sevk etti.

ZooKeys adlı akademik dergide yayımlanan çalışmada bilim insanları, "Bu tür, Kübizm diye bilinen sanat akımını andıran, Pablo Picasso tarzında boyanmış yuvarlak kıvrımlara sahip bir Anauchen'e benziyor" diye yazdı.

Bilim insanları, kahverengi, konik kabuğunun derin bir birleşme noktasıyla ayrılmış 4,5-5 kıvrımdan oluştuğunu söylüyor.

Kabuğun spiralini kesen birkaç düzensiz aralıklı beyazımsı çizgi var.

Araştırmada Kamboçya, Myanmar, Laos, Tayland ve Vietnam'dan 46 yeni mikro salyangoz türünü tanımlanıyor.

Bunlar, kabuk boyutları 5 mm'den küçük olan ve çoğunlukla Güneydoğu Asya'da, eski Hindiçin, Endonezya ve Filipinler'in yanı sıra Çin'in bazı bölgelerinde bulunan küçük kara salyangozları.

Dağılımları daha batıya, Hindistan üzerinden Pakistan'a kadar uzanıyor ve çeşitlilikleri önemli ölçüde azalmış durumda.

Araştırmacılar ayrıca salyangozları genel kabuk şekli, kabuk yüzey dokusu ve duvar aralıklarının düzenine göre benzer gruplara ayırarak sınıflandırmak için yeni bir yöntem öneriyor.

Yeni türlerin birçoğu yakın zamanda toplanırken, diğerleri 1980'lerde biriktirilmiş olan Florida Doğa Tarihi Müzesi koleksiyonunda keşfedildi.

Bilim insanları, "Kabuklarının boyu 5 mm'den küçük olsa da bu salyangozlar gerçek birer güzellik! Kabukları olağanüstü bir karmaşıklık sergiliyor" diyor.

"Örneğin, açıklığı (kabuğun "açıklığı"), büyük olasılıkla yırtıcılara karşı yararlı olan çok sayıda diş benzeri bariyerle donatılmış" diye açıkladılar.

Yeni türlerin birçoğunun yukarı veya aşağı doğru dönen bir açıklığa sahip olduğu bulundu, bu da bazı türlerin kabuklarını ters taşıdığı anlamına geliyor.

Araştırmacılar, farklı salyangozları duvar açıklıkarına ve kabuktaki son kıvrımın yönüne göre ayırt edebildi.

Bilim insanları, 1980'lerde bazı salyangozların bulunduğu yerlerin ormansızlaşma ve kireçtaşı ocakları nedeniyle çoktan tahrip edilmiş olabileceği uyarısını yapıyor.

Çalışma, Güneydoğu Asya'da yerel olarak endemik kara salyangozlarının karşı karşıya kaldığı bu büyük tehditlerin altını çiziyor.

Independent Türkçe,independent.co.uk/news/science