Libya Başkanlık Konseyi’nden Temsilciler Meclisi ve Devlet Yüksek Konseyi arasındaki ihtilafları çözmek için müdahale uyarısı

 Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi (EPA)
Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi (EPA)
TT

Libya Başkanlık Konseyi’nden Temsilciler Meclisi ve Devlet Yüksek Konseyi arasındaki ihtilafları çözmek için müdahale uyarısı

 Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi (EPA)
Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi (EPA)

Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi, Abdulhamid Dibeybe başkanlığındaki Ulusal Birlik Hükümeti’nin Arap Birliği arasındaki mevcut ihtilaflardan uzak durdu.
Öte yandan, ertelenen cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin anayasal temeli konusunda Temsilciler Meclisi ve Devlet Yüksek Konseyi arasındaki ihtilafları çözmek için müdahale edebileceği konusunda uyardı.
Dışişleri Bakanı Necla el-Menguş, Dibeybe hükümetinin, Arap Birliği ile olan anlaşmazlıklarına Menfi’yi de dahil etmeye çalıştı.
Geçtiğimiz günlerde Trablus kentinde düzenlenen Arap ülkeleri Dışişleri Bakanları İstişare Toplantısı’na birçok Arap Birliği üyesi ülke katılmayarak boykot etti.
Manguş, “Menfi, Tunus Dışişleri Bakanı ile görüşmesinde, Libya’nın meşru hak ve görevlerine yönelik herhangi bir ayrımcılığı tanımadığını vurguladı ve Arap Birliği’nin bir parti veya tarafın yanında yer almasını reddettiğini belirtti” dedi.
Manguş’un açıklamalarına ilişkin Menfi veya Başkanlık Konseyi tarafından herhangi bir resmi açıklama yapılmadı. Ancak konseydeki medya kaynakları Menfi’ye atfedilen ifadeleri yalanladı.
Arap Birliği’nden bir yetkili, adının gizli kalması koşuluyla Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt, Dibeybe hükümeti ile bir medya tartışmasına girmekten kaçındı” dedi.
Menfi ise, Tunus Dışişleri Bakanı ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, Dibeybe hükümeti ile Arap Birliği arasındaki mevcut ihtilafa atıfta bulunmadı.
Menfi, ABD’nin Trablus Büyükelçisi ve Libya Özel Temsilcisi Büyükelçi Richard Norland’dan bir telefon aldıktan sonra yaptığı açıklamada, görüşmede Libyalıların bir an önce seçimlere ulaşma umutlarını gerçekleştirmek için son toplantılarla siyasi çıkmazı kırmak ve siyasi süreci ilerletmek için atılan adımları tartıştıklarını bildirdi.
Açıklamaya göre Norland, ABD’nin ulusal uzlaşma projesinde Başkanlık Konseyi’ne verdiği desteği ve son yıllarda düzenlenen hazırlık forumunda kaydettiği ilerlemeyi vurguladı.
Öte yandan, Libya’daki ABD Büyükelçiliği, çimento ve inşaat sektörlerine adanmış en büyük ticaret fuarı olan ve geçtiğimiz günlerde Las Vegas’ta düzenlenen ‘World of Concrete’ fuarındaki Libya iş delegasyonunun, on yıl içinde Libya’dan ABD’ye yapılan en büyük ticaret misyonu olduğu bilgisini verdi.
Büyükelçilik açıklamasında, bu katılımın Libyalı ve ABD’li taraflar arasındaki yakın işbirliğinin sonucu olduğunu vurgulayarak, ABD-Libya ticari bağlarını daha da güçlendirmek için gelecekte daha fazla etkinlik düzenlenmesi yönündeki isteği ifade etti.
Diğer taraftan, Lockerbie saldırısının zanlısı eski Libya istihbarat görevlisi Ebu Akile Mesud’un savunmasını üstlenmek için bir hukuk ekibiyle bir anlaşma yapma sürecinde olduğu bildirildi.
Yerel basına göre, ailesi Ebu Akile Mesud’u hapishanede ziyaret etmek için Tunus’taki ABD büyükelçiliğinden vize alma sürecinde olduğunu açıkladı.



ABD Savunma Bakanı: DEAŞ’la mücadele için askerlerimizi Suriye'de bulundurmaya devam etmeliyiz

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Almanya'daki Ramstein Hava Üssünde (AFP)
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Almanya'daki Ramstein Hava Üssünde (AFP)
TT

ABD Savunma Bakanı: DEAŞ’la mücadele için askerlerimizi Suriye'de bulundurmaya devam etmeliyiz

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Almanya'daki Ramstein Hava Üssünde (AFP)
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin Almanya'daki Ramstein Hava Üssünde (AFP)

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin yaptığı açıklamada, Beşşar Esed rejiminin devrilmesinden sonra DEAŞ’ın yeniden büyük bir tehdit oluşturmasını önlemek için ABD'nin Suriye'de asker bulundurmaya devam etmesi gerektiğini söyledi.

Austin, görevden ayrılmadan önceki Associated Press'e (AP) dün verdiği röportajında, özellikle on binlerce eski DEAŞ üyesinin ve aile üyelerinin kaldığı gözaltı kamplarının güvenliğini sağlamak için ABD askerlerine halen ihtiyaç olduğunu vurguladı. Tahminlere göre söz konusu kamplarda 8 bin ile 10 bin arasında DEAŞ üyesi bulunuyor ve bunların en az 2 bini ‘çok tehlikeli’ olarak değerlendiriliyor.

Yaklaşık 50 ortak ülkeyle Ukrayna'ya askeri yardım konusunu görüşmek üzere gittiği Almanya'daki Ramstein Hava Üssü'nde konuşan Austin, “Suriye’nin korumasız bırakılması halinde DEAŞ savaşçılarının yeniden ortaya çıkacağını düşünüyorum” dedi. ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump, 2018 yılında ilk başkanlık döneminde Suriye'deki tüm askerleri geri çekme girişiminde bulunmuş, bu durum dönemin Savunma Bakanı Jim Mattis'in istifasına yol açmıştı. Heyet Tahrir Şam (HTŞ) geçtiğimiz aralık ayı başlarında Esed'e karşı Şam’a doğru ilerlerken Trump sosyal medya hesabından, ABD ordusunun çatışmalardan uzak durması gerektiğini belirten bir paylaşımda bulundu.

Şarku’l Avsat’ın  edindiği bilgiye göre ABD'nin DEAŞ’la mücadele misyonu kapsamında Suriye'de yaklaşık 2 bin askeri bulunuyor. Bu rakam yetkililerin yıllardır 900 olduğunu söylediği asker sayısından önemli bir artış anlamına geliyor. ABD askerleri 2015 yılında DEAŞ’ın Suriye'nin büyük bir bölümünü işgal etmesinin ardından buraya konuşlandırılmıştı. ABD askerlerinin Suriye’de devam eden varlığı, 8 Aralık'ta Esed rejiminin yıldırım saldırıyla devrilmesi ve ailesinin onlarca yıllık iktidarına son verilmesinin ardından sorgulanmaya başlandı.