İran'a yönelik 40 yıllık uluslararası baskı ve yaptırımlar

Tahran'ın nükleer ve füze programları uluslararası toplumu endişelendiriyor.

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, 23 Ocak Pazartesi günü Tahran'da Rusya Devlet Duması Başkanı Vyacheslav Volodin'i kabul etti (AFP)
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, 23 Ocak Pazartesi günü Tahran'da Rusya Devlet Duması Başkanı Vyacheslav Volodin'i kabul etti (AFP)
TT

İran'a yönelik 40 yıllık uluslararası baskı ve yaptırımlar

İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, 23 Ocak Pazartesi günü Tahran'da Rusya Devlet Duması Başkanı Vyacheslav Volodin'i kabul etti (AFP)
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, 23 Ocak Pazartesi günü Tahran'da Rusya Devlet Duması Başkanı Vyacheslav Volodin'i kabul etti (AFP)

1979'da Tahran'daki ABD Büyükelçiliği'nde rehin alınma olayından Mahsa Amini'nin ölümünün ardından patlak veren protestoların bastırılmasına kadar geçen 40 yılı aşkın süredir İran, uluslararası yaptırımlarla karşı karşıya kalıyor. Bu baskılar nedeniyle İran ekonomisi, yükselen enflasyon ve riyaldeki keskin düşüşle birlikte ciddi zarar gördü. Özellikle ilaç ve tıbbi malzeme tedariki sektörü yaptırımlardan en çok etkilenen alanlardan oldu. Şarku’l Avsat okurları için 40 yıllık yaptırımların tarihini derledi.

Varlıkları dondurma
Nisan 1980'de Washington, 4 Kasım 1979'dan 20 Ocak 1981'e kadar Tahran'daki ABD Büyükelçiliği'nde, bazı rehinelerin alıkonmasının ardından tüketim mallarının tedarikine bir yasak getirdi ve İran'ın 12 milyar dolarlık varlığını dondurdu.

İran ürünlerinin ABD'ye girişinin yasaklanması
1984'ün başlarında Washington, İran'ı 23 Ekim 1983'te 241 Amerikan askerinin öldürüldüğü Beyrut saldırılarına karışmakla suçlayarak terör çıkaran ülkeler kara listesine aldı. Ekim 1987'de Başkan Ronald Reagan, İran'ın Körfez'deki ABD kuvvetlerine yönelik saldırılarına yanıt olarak İran ürünlerinin ithalatını ve bazı ürünlerin İran'a ihracatını yasakladı.

Kapsamlı yasak
Haziran 1995'te eski ABD Başkanı Bill Clinton, uluslararası terörizmi desteklemek suçlamasıyla İran'a kapsamlı bir ambargo uygulayan bir kararname yayınladı. Ertesi yıl Amerikan Kongresi, İran'ın petrol sektörüne yatırım yapan yabancı şirketlere karşı misilleme tedbirleri sağlayan "Amato Yasası"nı kabul etti.

BM'den nükleer programa yaptırımlar
2005 yılında İran'ın muhafazakar Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad nükleer programını yeniden başlattı. Tahran'ın nükleer silah edinme arzusuna dair şüpheleri nedeniyle BM İran'a karşı bir dizi yaptırım açıkladı.
2006'dan 2010'a kadar, BM'nin aldığı dört karar, İran'ın nükleer ve balistik programlarıyla ilişkili kuruluşlara ekonomik ve ticari yaptırımlar uygulanmasını ve varlıklarının ve bunlarla ilişkili kişilerin mal varlıklarının dondurulmasını şart koşuyordu. Buna İran silahlarına yönelik bir ambargo ve Tahran'ın borç alma imkanına bir kısıtlama eklendi.

ABD ve Avrupa yaptırımları
ABD, 2008'de Amerikan bankalarının İran'la para transferinde aracılık yapmasını yasakladı. 2010-2012 yılları arasında İran'ın petrol sektörüne yatırım yapan yabancı şirketlere karşı misilleme tedbirleri açıklandı ve otomobil sektörü de hedef alındı.
2010 yılında AB, İran'a teknik yardımı veya petrol teknolojisi transferini yasakladı, 2011'in sonunda 243 İran kuruluşunun varlıklarını dondurdu, 2012'nin başlarında bir petrol ambargosu uyguladı, İran Merkez Bankası'nın varlıklarını dondurdu ve ardından Avrupa ve İran bankaları arasındaki işlemleri yasakladı.

Yaptırımların kaldırılması
2015 yılında, İran'ın nükleer silah elde etmemesini garanti altına alması beklenen İran nükleer anlaşması, nükleer programa ilişkin 2006'dan beri uygulanan yaptırımların kademeli olarak kaldırılmasını sağladı.

Trump yaptırımları yeniden uyguladı
2018'de eski ABD Başkanı Donald Trump, ABD'yi nükleer anlaşmadan çekti ve İran'a yeniden ağır ekonomik yaptırımlar uyguladı ve İran buna, kademeli olarak anlaşmadan çekilerek karşılık verdi.
Avrupa, İran'a tıbbi ekipman sağlamak için Mart 2020'de ilk "Covid-19" dalgasının ortasında devreye giren "Instex" adlı bir takas mekanizmasıyla yeni ABD yaptırımlarını aşmaya çalıştı, ancak Instex'in mekanizması sınırlıydı.

Biden yaptırımları uygulamaya devam ediyor
Joe Biden'ın 2021'in başlarında Beyaz Saray'a gelişinden bu yana Washington, İran'la nükleer anlaşmaya geri dönmek için dolaylı olarak müzakerelerde bulundu. Ancak ABD başkanı İran’ın insan hakları ihlallerine, Rusya'ya silah sevkiyatına ve siber saldırılarına yanıt olarak yaptırım politikasını sürdürdü.
Mahsa Amini'nin Eylül 2022'de Tahran'da ahlak polisi tarafından gözaltına alınıp öldürülmesinin ardından gösterilerin kanlı bir şekilde bastırılması sebebiyle Washington ve Brüksel İran’a çok sayıda yaptırım paketi uyguladı. 23 Ocak 2023 Pazartesi günü AB, bir dizi DMO liderine yaptırım uyguladı.



Ürdün, Müslüman Kardeşler ile İslami Hareket Cephesi arasındaki bağları koparmak istiyor

Ürdün Kralı 2. Abdullah dün Amman'da düzenlenen Ulusal Bayrak Günü kutlamalarına katıldı. (PETRA)
Ürdün Kralı 2. Abdullah dün Amman'da düzenlenen Ulusal Bayrak Günü kutlamalarına katıldı. (PETRA)
TT

Ürdün, Müslüman Kardeşler ile İslami Hareket Cephesi arasındaki bağları koparmak istiyor

Ürdün Kralı 2. Abdullah dün Amman'da düzenlenen Ulusal Bayrak Günü kutlamalarına katıldı. (PETRA)
Ürdün Kralı 2. Abdullah dün Amman'da düzenlenen Ulusal Bayrak Günü kutlamalarına katıldı. (PETRA)

Ürdünlü yetkililerin 17 kişiyi ülkede ‘kaos yaratmayı planlamakla’ suçlamasından bir gün sonra, davanın siyasi yansımaları ortaya çıktı. Ürdünlü üst düzey kaynaklar Şarku'l Avsat'a yaptıkları açıklamada, ‘Müslüman Kardeşler'e ve onun kolu olan İslami Hareket Cephesi'ne ikiliğe son vermeleri ve bağlantıyı kesmeleri için açık bir mesaj verildiğini’ söyledi.

‘Roket ve füze ağının’ ifşa edilmesini ‘yetkililer ile Müslüman Kardeşler arasındaki ilişkiyi yasal olarak düzenleyecek adımların’ izleyeceğini tahmin eden kaynaklar, ‘Ürdünlü yetkililerin gruba gösterdiği esnekliğin parlamentoda temsil edilen partisi (İslami Hareket Cephesi) aracılığıyla faaliyetlerin azaltılması için bir fırsat olduğunu; ancak yanlış davrandıklarını ve bazı lider ve üyelerinin eylemlerine son vermediklerini’ vurguladı.

Ürdün salı günü, ‘ulusal güvenliği baltalamayı, ülke içinde kaos ve sabotaj yaratmayı amaçlayan’ planların engellendiğini duyurdu. Yetkililer tutuklananları, ‘yerel aletlerle ve yurtdışından ithal edilen diğer aletlerle yasadışı amaçlarla roket üretmek, patlayıcı madde ve ateşli silah bulundurmak, kullanıma hazır bir roketi gizlemek ve insansız hava aracı (İHA) üretme projesinin yanı sıra ülke içinde eleman toplamak, eğitmek ve bunları yurtdışında eğitime tabi tutmakla’ suçladı.

Kaynaklar, ‘Müslüman Kardeşler ve İslami Hareket Cephesi'nin kaderini yasalara uymalarına’ bağlıyor. “Herhangi bir tırmanış sadece grubun feshedilmesi ve yasaklı ilan edilmesi tehdidini doğurmakla kalmayıp partinin kaderini de etkileyebilir” diyen kaynaklar, ‘Müslüman Kardeşler hücresi üyelerinin saflarına katılması yoluyla partinin de suçlanabileceğini ve sanıklar Devlet Güvenlik Mahkemesi'ne sevk edilmiş olsa da partinin kendisini de kapsayabilecek hukuki soru işaretleri olduğunu’ ima etti.